Bakan Bolat: indirim oranı arttırılmalı!

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Türkiye İhracat Seferberliği Zirvesi’ne katılmak üzere Konya’ya geldi. Bolat, ilk olarak Necmettin Erbakan Üniversitesinin akademik yıl açılış programına katılarak burada öğrencilerle bir araya geldi. Öğrencilere ders veren Bolat daha sonra katıldığı zirvede zincir marketlere seslenerek, indirim oranlarının artırılması gerektiğinin altını çizdi.

2026'DA HEDEFE ULAŞACAĞIZ!

Gıda fiyatlarındaki artış konusunun Türkiye'de gündeme gelmesiyle alakalı iletilen soruya cevap veren Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Marketlerdeki indirimlerin daha fazla olmasını istiyoruz. Bu konuda Gıda Perakendeciler Derneği, Türkiye Perakendeciler Federasyonu gibi kuruluş yetkilileriyle görüşüyoruz. Fiyat konusu kolay bir konu değil. Arz ve talep şartlarının buluştuğu yerde fiyat oluşuyor. Sonrasında üretim maliyetlerinin sonucunda üzerine bir kar konulmasıyla fiyat oluşuyor. Bir de tüketicinin alım gücü ve tüketicinin tüketimde ki bilinçli tercihleriyle ve en uygun maliyetli yerden alışveriş yapmasıyla tüketimi ve fiyatları yönlendirdiği gerçekler var. Kovid 2020 Ocak ayında gündeme girer girmez en acil ihtiyaç olan maske ve dezenfektan gibi ürünlerde başlayan bir stokçuluk ve zam furyası süreci yaşandı. Normal bir maske 15 kuruştan bir ay sonra 5 TL'ye çıktı. Diğer ürünlerde de aynı durum söz konusu. Bu şartlarda maalesef arz talep dengelerinde kopmalar oldu. Lojistik zincirlerinde kopmalar oldu. Önce birkaç ay ham maddelerin ve girdilerin fiyatlarının çok ciddi düştüğünü gördük. Kasım ayında aşının bulunmasıyla beraber fiyatların talep artışı ile beraber anormal zıpladığını gördük. Büyük bir dalgalanma yaşandı ticarette ve ekonomide. Bazı ürünler bulunamadı, bazı ürünler yapılamadı. Her üründe bu tarz gelişmeler oldu. Talep yüksek arz olmayınca fiyatlar şişiyor. Bir de buna kötü niyetli stokçuların fırsatçılık çabalarını eklediğimiz de çalkantılı bir 3 yıl geçirdik. Hükümetimiz bu süreçte vatandaşımızın alım gücünün düşmemesi adına başta asgarî ücret olmak üzere birçok maaş ve gelirlerin enflasyonun altında kalmayıp hatta refah payıyla üstünde kalması için büyük çaba sarf etti. Bu anlamda vatandaşın mağdur olmamasını sağladı. Ama artık enflasyonu normal seviyelere düşürme hedefimiz var. 3 yıllık orta vadeli programda 2026 yılında bu hedefimize ulaşmayı amaçlıyoruz. Bu minvalde Ticaret Bakanlığı olarak düzenleyici ve denetleyici yetkilere sahibiz. Ve piyasa gözetimi denetleme ve cezalandırma yetkimiz var. Bunu etkin bir şekilde kullanıyoruz. Örneğin sıfır araçta ve ikinci el araçta yapılan çalışmalar neticesinde çok ciddi fiyat indirimleri yapıldı. Tüketici biraz daha iner mi diye bekleme moduna girdi. Piyasa bir düzene girdi. Aynı şey emlak içinde geçerli oldu. Dükkan, daire, arsa gibi satışlarda ciddi düşmeler var. Bu konuda çalışmalarımızı yürüteceğiz" diye konuştu.  

DIŞ TİCARET AÇIĞIMIZI KAPATACAĞIZ!

Depremden kaynaklı ihracat kaybı yaşandığına dikkat çeken Bakan Bolat, "5'i ağır olmak üzere 11 şehrimiz etkilendi. İhracatımız da etkilendi. 8 ayda 6 milyar dolar ihracat kaybımız var. Buna rağmen ilk 9 ay itibariyle geçen yıla göre ihracatımız kafa kafaya. Yani 6 milyar dolar kaybetmişiz, dünya ticareti durgunlaşmış, Batı pazarlarında gerilemiş. Biz şu anda kafa kafayız. Temmuz ayında tarihin en yüksek temmuz rakamını elde ettik, 20,1 milyar dolar. Ağustos ayında tarihin en yüksek ağustosunu elde ettik, 21,6 milyar dolar. Eylül ayında tarihin en yüksek eylülünü elde ettik, 22,7 milyar dolar. Bunlar mal ihracatı. Hizmet ihracatımızda da ilk 9 ay itibariyle yüzde 14'lük bir artışımız var, 63 milyar dolara ulaştı. Hedefimiz inşallah 100 milyar doları aşmak. Bu sabah aldığımız bilgiye göre yüzde 4,5 artıdayız geçen yılın ekimine göre. Bu iyi ve sevindirici bir rakam." açıklamalarında bulundu. 

TÜRKİYE İLE MÜZAKERE BAŞLIKLARINI SABOTE ETTİLER
Avrupa Birliği anlaşması ve Gümrük yenilenmesi aşamasının ne durumunda olduğuyla alakalı Özlem Doğaner ve Dilek Güngör'ün sorularını cevaplandıran Bolat, "Bazı gerçekleri tespitleri net bir şekilde ortaya koymak lazım. Türkiye Avrupa Birliği ortaklık anlaşması, Ankara antlaşması benim yaşımla aynı. Bu anlaşma Türkiye'nin Avrupa Ekonomik topluluğuna o zamanki adıyla tam üye olmasını hedefleyen bir anlaşmaydı. 3 aşamada gerçekleşir. Köprünün altından çok sular aktı. Ankara anlaşması'nda kaç yıl geçti bunu yapmadılar. 1980 Ekim ayında ardı ardına Türk vatandaşlarına vize uygulamasına geçtiler. 2004 Aralık'ta Brüksel zirvesinde de Türkiye ile katılım müzakerelerini başlatma kararı aldılar. Ekim 2005'te lüksemburg'da resmen başlatıldı aradan 18 yıl geçti tam üyelik müzakereler için 35 müzakere başlığı vardı, bunlar her ülkenin oy birliği ve Türkiye'nin kabulü ile açılacak müzakere edilecek ve yine oy birliğiyle kapatılacaktı. Avrupa birliği'nde Bu geçen 18 senede bu işler çoktan başarılıdırdı ama o zaman Almanya ve Fransa'da ki iktidar değişiklikleri Merkel ve Sarkozy'nin iş başına gelmesi Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesiminin veto yetkisi arkasına sığınarak Türkiye ile müzakere başlıklarını sabote ettiler" ifadelerini kullandı.  

TİCARET KURALLARINA UYULMALI

Bolat, torba yasa çalışmasına atıfta bulunarak, "Bakanlık olarak hazırlıklarımızı yaptık, cezaları artırıyoruz. Zaten enflasyon oranı da belli, onun üzerinde artırıyoruz ve kapatma cezası da gelecek. Hükümetin kanaati bu yönde. Biz de uygulamacı bir kuruluşuz. Kanunla her sektörün yönetmelikleri var. Bir sürü kanunlar, yönetmelikler var. Ticarette kurallara uygun olarak çalışılması gerekiyor. Bu kural ve yönetmeliklere aykırı davranan otomatikman cezaya uğrayacak. Bunu birkaç kere tekrar ettiği takdirde o zaman geçici kapatma süresi gelecek." dedi. (Hamide YILDIRIM)