Bir ulusun vedası…

Ölümünün ardından Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün naaşı 21 Kasım 1938'de geçici olarak Ankara Etnografya Müzesi'ne konuldu. 10 Kasım 1953'te kendisi için inşa edilmiş anıt mezar olan Anıtkabir'e nakledilen Atatürk’ün o yıldan sonra Cumhuriyet’in çocukları her 10 Kasım sabahında ziyaretine gitmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk’ün rahatsızlığı ve Fransa’dan doktor getirilmesi dünyada geniş yankı uyandırdı. Ölmek üzere düşünülen Atatürk, Samsun'a çıkışının 19. Yıldönümünde Ankara Stadyumu'nda halkın karşısında çıkarak onlarla son kez bir araya geldi.

Hastalığı giderek artıyordu. Karnında biriken su 16 Ekim 1938’de onu ağır bir komaya soktu. Girdiği komadan 21 Ekim günü çıkabilmişti. Çocuğu gibi sevdiği Cumhuriyet’in 15. yıldönümüne sağlık durumu el vermediği için katılamadı. Hastalıkla zor günler yaşayan Atatürk, bir kasım sabahında hayata gözlerini yumdu. 10 Kasım sabahı Türkiye Cumhuriyeti, bir ulus Ata’sına veda etti.

Atatürk’ün vefatının ardından İsmet İnönü, 348 milletvekilinin oy birliği ile Türkiye Cumhuriyeti'nin ikinci cumhurbaşkanlığına seçildi.  Cenaze namazı, 19 Kasım sabahı İslam Tetkikleri Enstitüsü Müdürü Ord. Prof. Mehmed Şerafeddin Yaltkaya tarafından kılındı.

20 Kasım 1938 Ankara'da Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, Meclis Başkanı Abdülhalik Renda, Başbakan Celal Bayar, hükûmet bakanları olmak üzere devlet erkânı tarafından karşılanan cenaze TBMM önünde hazırlanan katafalka konuldu.

Anıtkabir'in yapımına 9 Ekim 1944'te başlandı ve inşası 1 Eylül 1953'te tamamlandı. 10 Kasım 1953'te Atatürk'ün cenazesi Ankara Etnografya Müzesi'nden alınarak, Cumhurbaşkanı Celâl Bayar'ın katıldığı bir törenle Anıtkabir'e getirildi.