Cennet çukuru gizemini koruyor

Malazgirt Savaşı öncesi Büyük Selçuklu Hükümdarı Alparslan'ın Anadolu'ya gönderdiği öncü birliklerin Konya’ya kadar gelip, Bizans askerlerince şehit edilerek, toplu olarak cenazelerinin atıldığı yer olarak bilinen ‘Cennet çukuru’ gizemini korumaya devam ediyor. Türklere Anadolu'nun kapılarını açan zafer olarak bilinen Malazgirt Savaşı, 26 Ağustos 1071 tarihinde Alparslan tarafından yönetilen Selçuklu ordusu ile Bizans ordusu arasında gerçekleşerek, Selçuklu'nun zaferiyle sonuçlandı.  Musalla Mezarlığı’nda bulunan ve diğer mezarlara göre çukur seviyesinde olan toplu mezarın yer aldığı alan, bu savaştan önce Konya'ya kadar gelen Selçuklu ordusunun öncü birliklerinin şehit edilip, cenazelerinin atıldığı yer olarak biliniyor. Halk arasında “Cennet çukuru” denilen bu alanda, 2006 yılından sonra defin işlemleri yapılmıyor. Belediye tarafından ise ‘Cennet çukuru’ adı altında bilgilendirici tabela asılan bölge bazı Konyalılar tarafından sürekli ziyaret edilen yerler arasında yer alıyor. Anadolu'daki ilk toplu mezar ve şehitlik olma özelliği de taşıyan 'Cennet çukuru'nda birçok tarihi süslü mezar taşları ve lahitler yer alıyor. Türkiye Selçuklu Devleti hakkında araştırma yapan tarihçiler, 'Cennet çukuru'nun Selçuklu şehitlerinin bulunduğu alan olduğunu belirterek, '"Sultan Alparslan, Malazgirt'i almadan önce Selçuklu öncü birlikleri Anadolu'ya geliyorlar ve burada Bizanslılarla savaşıyorlar. Rivayete göre, birlikler, Konya'ya da geliyor. Konya'da bu birliklerle Bizanslılar arasında savaş yaşanıyor. Bu savaşta şehit olan Selçuklu öncü birlikleri Bizans askerleri tarafından o dönemde içi su ile dolu olan bu alana atılıyor” ifadelerini kullanıyor. Konyalılar tarafından çok bilinmese de yeni yeni önemi anlaşılan cennet çukurunda 4 peygamberin de yattığı fivayetler arasında yer alıyor. Tarih kitaplarında cennet çukuru ile ilgili şu bilgiler bulunuyor. Mezarlığın kuzeyinde 141 no’lu adada “Cennet Çukuru” olarak adlandırılan bir bölüm vardır. Burası mezarlığın en eski yerlerindendir. Şeyh Kutsi Efendi burada Peygamberlerin yattığını söylerdi. (Konyalı, 1964, 570) Selçuk Es ise burada yatan dört Peygamber olduğunu söyler ve isimlerini verir.” (Fatih ERSOY)