© Konya Postası 2021

ClA'de neler oluyor?

2013'te Mart'ında CIA Başkanlığına atanan John O.Brennan ile birlikte, Amerikan istihbaratında yeni ve beklenmedik bir sürece girildi.

googletag.cmd.push(function() { googletag.display('dfp-haber-ici'); });

CIA, ABD tarihinin en büyük revizyonlarından birini yaşıyor. 2014'te Obama'nın desteğiyle atanan Brennan ile birlikte peş peşe yeni uygulamalar gerçekleştiriliyor. Öyle ki 60 yıl sonra ilk kez CIA bünyesinde yeni bir başkanlık olarak 'Dijital İnovasyon Başkanlığı' kuruldu. 2 yıl içinde tepeden tırnağa dönüşümden geçen istihbarat kuruluşunun tüm kabiliyetleri 10 yeni Misyon Merkezi altına entegre edildi.

SETA analisti Merve Seren, Yeni Şafak'ta CIA'deki tarihi değişikliğin tüm ayrıntılarını yazdı:

2013 Mart'ında CIA Başkanlığına atanan John O. Brennan ile birlikte, CIA de revizyon sürecine girdi. İstihbarat dünyasına, 1980 yılında CIA'de analist olarak adım atan Brennan; 1999 yılına kadar geçen süre zarfında, çeşitli görevlerde farklı misyonlar üstlendi. Brennan'ın istihbarat kariyeri bu tarihten itibaren hızla yükselişe geçti; örneğin CIA Başkanı Özel Kalem Müdürlüğü (D/CIA CoS, 1999-2001), CIA İdari Başkan Yardımcılığı (D/EXDIR, 2001-03), Terörist Tehdit Entegrasyon Merkezi Başkanlığı (TTIC, 2003-04), Ulusal Terörle Mücadele Merkezi Geçici Başkanlığı (NCTC, 2004-05) gibi kilit makamlarda bulundu. Ancak Brennan'ın yıldızı, esas Demokrat Parti Dönemi'nde parladı. İlk önce Beyaz Saray'da Başkan Obama'nın İç Güvenlik ve Terörle Mücadele Danışmanı (2009-13) oldu, ardından Obama tarafından 7 Ocak 2013'te CIA Başkanlığına aday gösterildi. Mart ayında Senato'dan çıkan onay üzerine Brennan, 8 Mart 2013 günü CIA Başkanlık yeminini ederek görevine başladı.

BRENNAN'IN CIA'YE MESAJI

Başkanlık makamına oturduktan 10 gün sonra düzenlenen "CIA Kadınları'nın Tarihi Ayı" töreninde, Brennan; "Günaydın CIA! Size bunu söylemenin ne kadar harika hissettirdiğini anlatamam. CIA'e geri dönmek muhteşem." diyor ve şöyle ekliyordu; "30 yıllık devlet hizmetimde, istihbarat misyonu da dahil olmak üzere, en zor görevlerde; kadınların toplantı masasına bilgi, liderlik, cesaret ve adanmışlık getirdiğini gördüm." CIA'e hitaben yaptığı ilk konuşmasında Brennan; bir taraftan bu coşku ve övgü dolu cümlelerle kadın-erkek tüm personelini motive ediyor, diğer taraftan da seleflerinin çalışmalarına ve tavsiyelerine referansla, aslında kurumsal değişimin sinyallerini en baştan veriyordu. Örneğin satır aralarında; eyleme geçirilebilir ve zamanlı geri bildirim; yaratıcı ve esnek işyeri stratejileri; kariyer tercihlerinin etkisi hakkında memur/yetkililere tarafsız ve samimi yaklaşım; personelin tam profesyonelleşme potansiyeline ulaşması için fırsatlar sunma; kurumsal kültürün değişmesi gereken yönleri vb. gibi oldukça önemli mesajları vardı.

STRATEJİK İSTİKAMETİ BELİRLEMEK

ABD istihbarat topluluğunun kilit üyesi CIA'deki kurumsal değişim düşüncesi; Brennan'ın 8 Mart 2013'teki yemininden tam iki yıl sonra, 06 Mart 2015 günü “Teşkilatımızın Gelecek Yol Haritası” başlığıyla işgücüne ilettiği mesajla somut ifadesini buldu. Şöyle ki, 2014 Eylül'ünde Brennan; CIA'in gelecekte misyonunu azami düzeyde yürütebilmesine dönük bir raporun hazırlanması ve bilhassa teşkilatın insan kaynağı, süreçler ve yapısal açıdan incelenmesi talimatını vermiş.

Bu talimatın gereğini ifa için oluşturulan Çalışma Grubu; binlerce CIA çalışanından veriler toplamış, kamu ve özel sektördeki en iyi uygulamaları incelemiş, eski ve mevcut üst düzey yetkililer ile istihbarat tüketicilerinden oluşan onlarca kişiyle mülakatlar gerçekleştirmiş. Rapordaki tavsiyeler doğrultusunda, CIA'in “Stratejik İstikameti” için bir yol haritası ortaya çıkmış; bu bağlamda, genel hatları itibariyle dört ana başlık altında öncelikle atılacak adımlar sayılmış.

DİJİTAL İNOVASYON BAŞKANLIĞI

Bir- 'İnsana Yatırım': yeni bir Kabiliyet Geliştirme Mükemmeliyet Merkezi'nin kurulması; tüm eğitim birimlerinin CIA Üniversitesi çatısı altında toplanması; lider kadroları daha iyi geliştirecek ve teşkilat içerisindeki faaliyetleri entegre edecek şekilde, daha sistematik metotların oluşturulması ve kurumda multi-disipliner etki ve tecrübe yaratacak planların başlatılması; pozisyonuna ve tecrübesine bakılmaksızın, her seviyedeki lidere karşı beklentilerin yeniden konumlandırılması ve böylece yeni bir kültür inşa edilmesi.

İki- 'Dijital Devrim'in benimsenmesi ve güçlendirilmesi, tüm misyonlara yenilik getirilmesi: teşkilatın tüm misyon alanlarındaki dijital ve siber kabiliyetlerin entegrasyonunu arttırıp hızlandırmakla yetkili kılınacak Dijital İnovasyon Başkanlığı'nın teşekkül ettirilmesi.

Üç- 'İş yapma yöntemi'nin modernizasyonu: modernize edilen kurumsal yönetişim modelini denetlemek de dahil olmak üzere, günlük örgütsel fonksiyonları yönetebilecek şekilde İdari Direktörlüğün rol ve sorumluluklarının genişletilmesi ve güçlendirilmesi, idari sekretaryanın yeniden yapılandırılması.

Dört- 'Kabiliyetlerin entegrasyonu': mevcut ve muhtemel ulusal güvenlik sorunlarına hızlı ve aktif bir biçimde karşı koyabilmek amacıyla teşkilatın operasyonel, analitik, göreve destek, teknik ve dijital alandaki çeşitli kabiliyetlerinin, 'Misyon Merkezleri' adı altında birbirine entegre edilmesi ve işlevsellik kazandırılması.

10 YENİ MİSYON MERKEZİ

Ekim 2015 itibariyle, yukarıda sayılan tüm bu yenilikler ve değişimler, “Teşkilatın Modernizasyon Programı” adı altında devreye sokuldu. Öyle ki, 60 yıl sonra ilk defa CIA bünyesinde yeni bir başkanlık olarak 'Dijital İnovasyon Başkanlığı' kuruldu.

İstihbarat Başkanlığı (DI), Analiz Başkanlığı (DA) adını alırken; Açık Kaynak Merkezi (OSC) de, Açık Kaynak Kuruluşu (OSE) olarak değiştirildi. Ve CIA'in tüm kabiliyetleri 10 yeni Misyon Merkezi altında entegre edildi.

İşte Brennan, iki yıl gibi çok kısa bir süre içerisinde tespit, tavsiye ve kararlar temelinde, CIA'in modernizasyon sürecini başlattı. Elbette ki, burada garip olan ya da takdir edilmeyecek bir şey yok. Ancak insanın zihnini kurcalayan üç husus var:

Birincisi- Genellikle istihbarat teşkilatlarının geniş kapsamlı reformasyonuna ilişkin temayüller ve ihtiyaçlar; bilhassa sergilenen siyasi ve/veya istihbarat başarısızlıklarından sonra mevzubahis olurdu. 11 Eylül sonrasında istihbarat topluluğunun yeniden yapılandırılması gibi.

İkincisi- Brennan'ın 27 Ekim 2015 günü Georgetown Üniversitesi'ndeki konuşmasında, Jim Clapper'a atfen espriyle hatırlattığı gibi “Ulusal güvenlik söz konusu olduğunda sadece iki ihtimal vardır: siyasi başarı ya da istihbarat başarısızlığı.”

Üçüncüsü- Richard Betts'in defaatle vurguladığı gibi, ne kadar reform yaparsanız yapın, en güçlü devletler için de istihbarat başarısızlıkları 'kaçınılmazdır' ve dahası istihbarat başarısızlıkları; 'analitik sistem' veya 'kurumsal işleyiş' değil; ekseriyetle 'siyasi' ve 'psikolojik' kaynaklı olduğundan 'doğal' kabul edilmelidirler.

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER