Davutoğlu: Bunu söyleyen haindir
Güncel
Davutoğlu, IŞİD'in Türkiye'den destek aldığını söyleyenler 'haindir' dedi.
NTV'de Oğuz Haksever'in programına konuk olan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Irak'taki durumla ilgili önemli açıklamalar yapıyor.
Davutoğlu'nun açıklamaları:
Türkmenler başta olmak üzere Irak’ta en yoğun insani yardım yapan ülke Türkiye'dir. En kısa zamanda ilk aşamada 20 bin ikinci aşamada 40 bine kadar gidecek bir kamp kurulmaya çalışıldı. Olayın arka planını bildikleri halde Türkiye'ye dönük olarak bu eleştirileri yöneltenler kendileri hiçbir zaman Türkmen davasıyla ilgili bir şeyin içinde olmadılar.
VERDİĞİMİZ MALZEMELER HAVADAN ŞİNCAR DAĞI’NA ATILDI
Irak’ta insani operasyon yürüten tek ülke Türkiye. Şincar dağlarına bizim verdiğimiz malzemeler havadan atıldı.
Öyle bir hava yaratılıyor ki sanki Türkiye Yezidileri dışlıyor. Oysa tam tersi.
Şu ana kadar Türkmenlere 100 bin gıda paketini aşan yardım malzemesi gitti. Bu büyük bir organizasyon gerektiriyor. Çünkü bölgede her yer hareketli. Tek bir nokta değil.
BUNU SÖYLEYENLER HAİNDİR
Sonra bir anda Peşmerge karşısında da etkisini artıran bir IŞİD ortaya çıktı. Olayların gelişini doğru okumak lazım. IŞİD
Türkiye'den destek alıyor diyenler ya kördürler, ya da vicdansızdırlar. Türkiye'de bunu söyleyenler ise haindir. Hain.
Peşmergeye karşı savaşanların silahları kimin şimdi? Scud füzeleri kimin elinden geçti bu gruplara. Rejimden geçti. Bazen isteyerek verdiler ki ÖSO'ya karşı çıksın.
Bir ana muhalefet partisi lideri ya da bir cumhurbaşkanı adayı ülkesini bu pozisyonda nasıl görür. Bu bir akıl tutulmasıdır.
''REHİNELERİ RİSKE ATIYORLAR''
Biz o rehinelerin tek bir saç telini bile düşünüyoruz. Durum böyleyken sırf beni ve başbakanımızı yıpratabilmek için rehinelerimizi tehlikeye atacak söylemlerde bulunuyorlar. Rehinelerin güvenliğini riske atacak bir tartışma tetikleniyor. Öyle bir oyun oynanıyor ki burada. Bu Kılıçdaroğlu'nun aklı değil arkada başla bir akıl var. Onlar diyor ki; ''Ne yaparsanız yapın bu hükümet kaybetsin, rehinelere ne olursa olsun kaybetsin. Onlar önemli değil''
IRAK'TA NELER OLUYOR?
IŞİD gibi bir yapı, radikal ve terörize bir yapı gibi görünebilir, ancak o grubun içindeki kitleler var. Sünni Araplar vardır, ciddi seviyede Türkmenler de vardır. Eğer Irak'ta Sünni Araplar dışlanmamış olsaydı, bugün Musul, Enbar gibi vilayetlerde öfkelenme olmazdı. Tıpkı Suriye'deki gibi yüzde 12'lik bir kesimin ülkeyi yönetimi böyle olmasaydı bunlar yaşanmazdı. Orada devlet geleneği yok. Bakın Türkiye, paralel yapıya karşı devlet geleneğiyle sorumluluğuyla mücadele edebiliyor.
''IŞİD bu gücü nereden alıyor?'' diye bir soru vardı. IŞİD öfkeyle besleniyr. İki şey söylendi birincisi yabancı savaşçılar.Bir de silahlar dışarıdan geliyor. IŞİD'in yapılanmasında merkezi hükümetten kopmuş kişilerden geliyor. Orada bir öfke birikmesi olmuşsa bu bir çekim alanı oluşturuyor. İkincisi de silah olayı. Ya Suriye rejiminden alıyor, ya da Irak ordusunun bıraktığı silahları aldılar. Öfkeden bir araya gelmiş bir insan topluluğu var, diğer tarafta terk edilmiş silahlar var.
''BAŞKONSOLUSUMUZU ALNINDAN ÖPEREK BEN GÖNDERDİM''
Kamuoyuna soruyorum, bu kadar kritik bir ortamda 49 canımız varken, ben o başkonsolosu alnından öperek gönderdim. Hiçbir yetkili benim kadar onların kaderiyle hemhal olmamıştır. Fedakarca hareket eden hangi müsteşar yardımcımız. Her an biz onlarla beraberiz. Benimle çalışanlar benim onların durumlarıyla nasıl ilgilendiğimi bilirler.
Bir gece yarısı rehine yakınlarının evine gittim onlarla ilgiledim. Bunu en iyi kaçırılan pilotların hanımlarına sorsunlar. Zor zamanları birlikte yaşadık. Gen sorundan kesinlikle çekilmiyorum çıkar hesabı veririz. Ancak ya rehinelere bir şey olursa. Bunun hesabını nasıl verecekler.
Ben rehinelerin kaçırılmasının arkasında Kılıçdaroğlu desem ne hisseder? Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi manidar olayları onlara bağlasam nasıl hisseder?
BÖYLE BİR RİSK ALINABİLİR Mİ?
IŞİD'le işbirlik içindeler dedikleri sözleri bir kez daha düşünsünler.
Bre gafil. Hiç aklınız yok mu? Biz operasyon planlaması yaparken bir rehinemiz zarar görse. Bizim buradan alacağımız muhtemel zararla, diğer taraftan alacağımız muhtemel yararlı gelişmeyi düşünün.
Bir başbakan cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi böyle bir risk alabilir mi? Muhalefetin makul olduğuna inanmıyorum. Türkmen meselesinin arka yüzünü kaç kez anlattım. Onların sayamadığı Türkmen köylerini tek tek sayarım. Liderlerini tek tek sayarım. Oturmuş her gün Türkmenleri meclise taşıyorlar. Bu şekilde Türkmenleri hangi risklere çektiklerinizin farkında mısınız?
Telafer'de Türkmenler katlediliyor derken, bunların çoğunun Şii ve Sünni Türkmenler arasında gerçekleştiğini bilmiyor musun?
En sonunda Irak Türkmen Cephesi komutanına sordum 'Bizi aradın da karşılık bulamadın mı?' o da 'Türkiye bizim yanımızda durdu' diyor. Onun beyanına değil, bir milletvekilin provokatör beyanına göre hareket ediyor. Bunlar bizim için sınav.
Devlet mahremiyetindeki konuştuğumuz konuları bile Sayın Kılıçdaroğlu saklayamıyor. 178 vatandaşımızı tere yağından kıl çeker gibi alıp tek tek getirdik.
GAZZE'DEKİ ATEŞKES
Biz bu ateşkesi 2 şey için fırsat görüyorduk. 100'lerce telefon görüşmesi yaptık ateşkes için. 1, kalıcı bir ateşkes 2, oradaki yaralıları kurtarmak. Dün itibariyle Gazze'ye yapılan yardım yaklaşık 8 milyon dolar. Irak'ta Türkmenlere ve oradakilere yapılan yardım yine aynı rakam civarındadır.
Sayın Abbas da Türkiye'ye bu konuda imkan sağlansın diye uğraşıyor. İlaçlarımız, uçaklarımız hazır. İsrail havaalanından yaralılarımızı alacağız. Öncelikle Gazze'ye karadan ambulans yardımı olabilir. Bu da olmazsa bölgeye bir Sahra hastanesi kurulması ve kendilerine teşekkür ediyorum doktorlarımızın da oradaki hastaneye gitmesi. Elektrik ve su sıkıntısı için de çalışmalarımız var.
TÜM HABERLER