Eczacılar dertli!
KonyaKonya Eczacılar Odası Başkanı Cemil Karakap, eczacıların en büyük sorunlarının başında muayene ücretleri geldiğini söyledi. Karakap, "Muayene ücretini insanlara anlatmaktan ilaç danışmalığı hizmetini yapamaz hale geldik" dedi
"MUAYENE ÜCRETLERİNİ ANLATMAKTAN
İLAÇ DANIŞMANLIĞI YAPAMIYORUZ"
Konya Eczacılar Odası Başkanı Cemil Karakap, eczacıların sorunları ile ilgili Konya Postası Gazetesi'ne açıklamalarda bulundu. Eczacıların sorunlarının başında gelen muayene ücretlerine değinen Başkan Cemil Karakap, "Muayene ücretini insanlara anlatmaktan ilaç danışmalığı hizmetini yapamaz hale geldik. Bu arada antibiyotikle ilgili çalışmaları var. Yapsın ancak bunun eczacılara bir dayatma unsuru olarak yaptırılmaması gerekiyor. Örneğin hekime yaptığınız baskılar sonucunda ihtiyacı olan hastaya bile yazamaz hale geldiyse 3 gün sonra bu hastanın ayakta tedavi edilme şansıda kalmayacak ve yatarak tedavi edilmek zorunda kalacak.Hem hasta iyileşme süresi uzayacak hem de devlete ekonomik yükü artacak. Yani uygulamalarda devletten isteğimiz, yapılan çalışmalarda sektörün bileşenlerinin ve temsilcilerinin fikrinin alınmasıdır. Bu durum sahada işlerin daha rahat yürütülmesini sağlayacaktır" dedi.
"EKONOMİK ANLAMDA CİDDİ SORUNLAR YAŞIYORUZ"
Eczacılar olarak 2005 yılında yapılan SGK reformundan sonra ciddi ekonomik sorunlar yaşadıklarını söyleyen Başkan Karakap, "İlaçların fiyat düşüşleri, eczacının elindeki stok farklarının firmalar tarafından ödenmesi konusunda yasada geçmesine rağmen ödenmemesi , devletin yaptırım gücünü göstermemesi ve firmalar tarafından ödenmesi gereken stok zararlarımızın karşılanmaması bizleri zor duruma soktu. Ekonomik anlamda çok ciddi sorunlar yaşıyoruz. Örnek verecek olursak; 2016 yılında en son 20 meslektaşımız eczanesini kapattı. Ciddi bir rakam bu" dedi.
"BU İŞİN EĞİTİMİNİ ALMIŞ TEK MESLEK GURUBU BİZİZ"
Eczacılar Kontrolünde olması gereken bir çok ürün gerekli yasal düzenlemelerin yapılmamasından kaynaklı ve konu ile ilgisi olmayan yetkisiz kişiler tarafından satılması sonucu bir çok vatandaşımız sağlık problemleri yaşamakta. Ve bu sağlık tacirlerinin tuzağına düşmekte. Buna örnek verecek olursak tıbbi çayları eczacıların satması gerekirken bunun için bizden ruhsat almamızı istiyorlar. Biz bu işin eğitimin almış bir meslek mensubuyuz. Hiç bir yetki belgesi olmayan sağlıksız ortamlarda iş yapanlara bakılmıyor ve biz eczacılar çok zor durumda bırakılıyoruz. 31 Aralık 2012 yılında çıkan yasaya göre Sağlık Bakanlığından ruhsat alan eczanelerin başka hiç kimseden , kuruluştan ruhsat alma zorunluluğu yok denirken şuanda bu durum nedeniyle Tarım Bakanlığıyla na bağlı İl Tarım Müdürlüğü ile ciddi sorunlar yaşamaktayız. dedi.
"AMACIMIZ DEVLETİN İŞLERİNE ENGEL
OLMAK DEĞİL YARDIMCI OLMAK"
SGK'nın isteği üzerine muayene ücretlerini eczacıların almak zorunda kaldığını hatırlatan Başkan Karakap, "Muayene ücretlerini alma konusunda eczacıların hiçbir görev ve sorumluluğu olmadan SGK tarafından bir dayatma şeklinde üzerimizde kaldı. Konya Eczacılar Odası olarak biz 2007 yılında bu kanunla alakalı dava açtık. Davanın hala sonuçlanmasını bekliyoruz. Bu sistemde amaç sadece uzun kuyruklar oluşmamaması adına sadece SSK lı hastalardan muayene ücreti olarak 75 kuruş tahsil edilecek ve sistem oturana kadar bu durum geçerli olacak dendi. Bizim amacımız devletin işlerine köstek olmak değil yardımcı olmak dedik ve bunu seve seve kabul ettik. Ancak son zamanlarda biz bu tahsilatları yapmaktan kendi görevimizi yerine getiremez hale geldik. Muayene ücretleri son derece arttı ve biz hala SGK'nn tahsilatçılığını yapıyoruz" diye konuştu.
"TOPLUM KARŞISINDA ECZACININ
FERAĞATLI ÇALIŞMASI YER ALMADI"
Topluma karşı eczacının yapmış olduğu hizmetin ,özverili ve fedakarca gerçekleştirdiği çalışmaların yansıtılmadığını söyleyen Karakap, 2005 yılında çok büyük bir reformun gerçekleştiğinin altın çizdi. Karakap, "Emekli Sandığı, Bağ-Kur, SSK tek çatı altında toplandı. Biz de eczacılar olarak bu reform sürecinde üzerimize düşen görevi sonuna kadar yerine getirdik. Ancak bu durum toplum karşısında eczacının ferağatlı çalışmalar arasında yer almadı. Bu süreç içerisinde de aynı zamanda eczacılar olarak büyük kayıplar yaşadık" diye konuştu.
"ECZACILARIN HAYATINA YENİ KAVRAMLAR GİRDİ"
Süreci kısaca özetleyen Karakap, "Bu süreçte öncelikle hayatımıza yeni kavramlar girdi. Bunlar eşdeğer ilaçlar, muayene ücretleri, eşlenik ilaçlar olarak biz çok tasvip etmesek de hayatımızda yer aldı. Türkiye'deki bütün insanlar SGK çatısı altına toplandı. Biz bunlarla ilgili endişe ve çekincelerimizi gerekli kurumlara bildirdik. O dönemde sağlık harcamaları yüksekti. 2005 yılından bugüne ilaç fiyatlarında 600'ün üzerinde düşüş yapıldı ve ciddi anlamda baskılandı" şeklinde konuştu.
"MUAYENE ÜCRETLERİNDE ARTIŞ OLDU"
Cumhurbaşkanın bir açıklamasında muayene ücretlerinin kalkması konusunda talimat verdiğini hatırlatan Başkan Karakalp, "En son Aralık ayında Cumhurbaşkanı bir açıklama yaptı. Çalışma Bakanlığına ve Sağlık Bakanlığına talimat verdi muayene ücretlerinin kaldırılması konusunda fakat baktığımızda 31 Aralık 2016 tarihli resmi gazetede muayene ücretlerine hem özel hastanelerde hem de kamu hastanelerinde yüzde 25 ile yüzde 65 oranında bir fiyat artışı olduğunu gördük. Bir de sisteme eşdeğer ilaçlar girdi. Bu kavramlar SGK'nın elini rahatlatacak kavramlar. Tabi biz bunlara karşısında da direnç gösterdik. Örneğin SGK hiçbir biriyle alakası olmayan ilaçları eşdeğer olarak değerlendi. Bunu ödememek adına. Onun dışında ilacın değerinin altına inmesi, erişebilirliğinin kolaylaşması ile ilgili sorunlar yaşadık " ifadesini kullandı.
"DEVLETİN İŞLERİ DAHA UYGUN ŞEKİLDE YÜRÜSÜN İSTİYORUZ"
İlacın stratejik bir ürün olduğunu sözlerine ekleyen Başkan Karakap, "İlaç gerçekten çok stratejik bir ürün. 2005 yılından 2017 yılına kadar baktığımızda birçok yerli firmanın yabancı firma tarafından satın alındığını görüyoruz. SGK ve Sağlık Bakanlığı tarafından yerli ilaç sanayisine çokta özenin gösterilmediğini fark ettik. Ciddi bir kriz anında yabancı firmaların yatırımı olmasından dolayı büyük sıkıntılar yaşayabiliriz" dedi.
"İLAÇ ALANINDA ÖNEMLİ ADIMLAR ATILMASI GEREKİYOR"
Sağlıkta özellikle ilaç alanında önemli adımlar atılması gerektiğini söyleyen Karakap, "Devletin işlerinin daha uygun şekilde yürümesini istiyoruz. Bunun içinde devletin artık önemli ve ileriyi gören adımlar atması gerektiğini düşünüyoruz. Sağlıkta akılcı ilaç kullanımını ön plana çıkarmamız gerekiyor. İlaç okur yazarlığı artırılmalı, toplum bilinçlenmeli. Devlette sağlıkta tasarruf denince bunu ilaç fiyatlarında yapmamalı çünkü hiç bir insan gidip bir ilaç alıp içeyim demez. " diye konuştu.
Eczanelerin 24 saat nöbet hizmeti verdiklerini hatırlatan ve eczacıların bu süreçte de çok zor şartlar altında çalıştıklarını ifade eden Başkan Karakap, "Büyük şehirlerde darp olayları gerçekleşiyor. Konya’da da dört gün üst üste bu tür vakalar yüzünden çok ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Tamamen korumasızız. Madde bağımlılarının kullandığı reçetesiz verilmeyen ilaçlar var. Bu ilaçları madde bağımlıları istiyor ve vermeyince de darpa kadar gidiyor bu durum. Son zamanlarda Konya'da da bu durum yaşanıyor ve yetkililerin bu üzücü duruma çözüm bulmasını istiyoruz" dedi.
"İLAÇ TAKİP SİSTEMİNDE ECZACILARIN BÜYÜK KATKISI VAR"
2016 yılında eczacılara zorunlu yazarkasa uygulaması getirildiğini söyleyen Karakap,"En son çıkan yasa ve yönetmelikler ekonomik anlamda zor durumda olan eczacıları daha da zor duruma soktu. 2016 yılı içerisinde eczacılara da akıllı yazar kasa uygulama sistemi zorunluluğu getirildi. Zaten bütün eczanelerimizde yazarkasa vardı. Eczacıların kayıt altında olduğu kadar hiçbir sektör kayıt altında değil" şeklinde konuştu.
Uygulanan ilaç takip sisteminde eczacıların büyük katkısı olduğunu hatırlatan Başkan Karakap, "Firmadan çıkan her ürün 2011 yılında ilaç takip sistemine geçti. Burada da eczacıların çok büyük bir özverisi ve katkısı var. Dünyada kullanılmayan bir sistem ilk defa Türkiye'de uygulanıyor. 2012 yılında da elektronik reçete ve e-rapora geçildi. Vatandaş adına çok büyük bir hizmet veriyoruz. Ancak üzerimizde bulunan baskılar bizleri gerçek anlamda yıldırdı" diye konuştu. (Aysun KARABAYIR)
İlginizi Çekebilir