Erasmus Toplantısı Konya’da Yapılıyor
KonyaFransa’nın koordinatörlüğünü yaptığı Türkiye, Portekiz, Hırvatistan ve Finlandiya’nın ortak olduğu Erasmus + Okul Eğitimi Stratejik ortaklıklar kapsamlı, TIME TO MAKE PEACE WITH NATURE (Doğa ile Barışma Zamanı) adlı okul eğitimi projenin ikinci toplantısı Konya Gherdan Park otelde 20 Eylül’de başladı
Öztekinler MTAL’nin ev sahipliğini yaptığı, “Su ayakizi ve karbon ayakizi ” konulu bu toplantıda NÜ Eğitim Fakültesi Coğrafya Bölüm Başkanı Prof.Dr. Adnan Pınar ve Çevre yüksek mühendisi Mehmet Yıldırım Gündüz, katılımcılara seminer verdi.
Prof.Dr. Adnan Pınar; “Kaynakların gittikçe tahrip olduğu ve miktar ve kalite açısından yeterli olmadığı, yenilenemeyen kaynakların azaldığı yeryüzünde, akılcı kaynak kullanımına yönelik stratejilerin başında su yönetimi gelmektedir.
Su verimliliği için de etkin bir su yönetimi sağlanmalıdır. Su kullanımını azaltıp, faydalı su kullanımını artırmak ve su tasarrufu sağlamak için, öncelikle bu birimlerdeki su tüketimlerini belirleyerek su ayak izlerinin saptanması gerekmektedir” dedi.
Çevre Yüksek mühendisi Mehmet Yıldırım Gündüz ise, “Karbon ayak izi, Kyoto Protokolü tarafından belirlenmiş üretim, hizmet, işleme gibi faaliyetler sonucu oluşan sera gazlarının etkilerinin karbondioksit (CO2) cinsinden eşdeğerlerinin hesaplanması çalışmasıdır. Karbon ayak izi azaltma işleminden önce karbon ayak izi hesaplaması yapılmalıdır. Karbon ayak izinin nasıl ve ne kadar azaltılacağı tam olarak bilinmemektedir. Hesaplama ardından emisyon kaynakları incelenerek alternatif çözümler ile karbon ayak izinin azaltılması mümkündür.” dedi.
Fransa’dan katılan Pascale Méphon ve; “Bugün çevre sorunlarının temel kaygımız olduğunu söylemeye gerek yok. Kuraklık, sel, yangın gibi doğal afetler şüpheciliğimizi yok ediyor. Fransa'da 2020 yılından bu yana çevre okulda önemli bir konu haline geldi. Nitekim okulda daha sürdürülebilir bir çevre yaratmaktan sorumlu temsili öğrencilerin bulunması artık zorunlu. Çevrelerinin aktörleri haline gelirler ve onu korumanın öneminin farkına varırlar.” dedi
Tristan Girousse ise, "Doğayla Barışma Zamanı » gibi bir projede yer almak, biz yetişkinler için sadece çevre sorunları hakkında bilgi edinmenin bir aracı değil, aynı zamanda biz öğretmenler için de paylaşım yapma olanağıdır. Öğrencilerimizle bilgimizi paylaşıyoruz. Türk meslektaşlarımızın “Karbon Ayak İzi, Su Ayak İzi” başlıklı programı, biz tüketiciler olarak alışkanlıklarımızı dikkate almamıza ve bunları “iklim jestlerine” dönüştürmemize yardımcı olacağını” söyledi.
Finlandiya’dan katılan Jana Vyborna-Turunen ise Projenin öğretmenleri ve öğrencileri alışkanlık reformu yoluyla çevreyi koruma konusunda güçlendirmeye odaklanması eğitim fırsatları sağlıyor. Geri dönüşüm, ileri dönüşüm ve sıfır atığın savunulması gibi sürdürülebilir uygulamalar, üretim süreçlerine dahil edilebilir. Bu, kaynakları daha verimli kullanan ve çevre dostu üretim yöntemlerine, israfın azaltılmasına ve kaynakların korunmasına yol açabilir. Dedi Aynı zamanda projenin, Birleşmiş Milletler'in çevreyi korumaya yönelik küresel önceliğiyle uyumlu olduğunu belirtti.
Portekizli Isabel Vieira ise “Birleşmiş Milletler çevreyi korumanın küresel bir öncelik olduğunu ilan etti. Bu nedenle, herkesin daha iyi bir yaşama sahip olması için insanlığın "doğayla barışması" ve onu koruması son derece mantıklıdır.” Şeklinde açıklama yaptı.
Seminerden sonra Karapınar’a giden ekip, Konya eski gölü kalıntıları, Meke Gölü, Acıgöl, Erozyon sahası ve son yıllarda ülke gündemine oturan obruk oluşumlarını incelediler.
İlginizi Çekebilir