Ercilasun: “Türk Dünyası yükselişte”
KonyaAhde Vefa Turan Birliği Derneği’nce düzenlenen Saygı Gecesi’nde konuşan Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, “Davâsı ve ülküsü olanlar ancak insan olur. 1922’den beri Türk Dünyası yükseliştedir. 90’larda bir sıçrama olmuştur. Türkler, dünyada tarihe yön veren birkaç büyük milletten birisidir.” dedi
Ahde Vefa Turan Birliği Sosyal Yardımlaşma ve Eğitim Derneği, Türk Dili sahasındaki otoriter ilim adamı Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun’a, 3 Mayıs Türkçüler Günü’nde “Saygı Gecesi” düzenleyerek vefa örneği gösterdi.
Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın okunmasından sonra programı açış konuşmasını yapan Ahde Vefa Turan Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Harun Meral, Ahmet Bican Ercilasun’un kısa özgeçmişinden bahsetti ve programın hayırlara vesile olması temennisinde bulunarak katılımcılara teşekkür etti. Günün anlam ve önemini belirten ilk konuşmayı yapan Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erol Turan, “Türklüğün yaşayan bilgelerinden Ahmet Bican hoca, Türkoloji alanında evrensel boyuttaki çalışmalarıyla Türk diline, Türk kültürüne, Türk düşüncesine yaptığı katkılarıyla, bizi Türk yapan hususları işleyen, güçlendiren, zenginleştiren fikir önderlerimizdendir. Hocamızı üniversitemizde ağırlamaktan onur duyuyoruz” dedi. Daha sonra kürsüye gelen konuşmacılar Prof. Dr. İskender Öksüz, Prof. Dr. Leyla Karahan, Prof. Dr. Mustafa Ardıç, Dr. Öğr. Üyesi Rıdvan Öztürk ve Dr. Öğr. Üyesi Nuray Tamir ve Mili Düşünce Merkezi Genel Başkanı Hakan Paksoy, Türkolog Ahmet B. Ercilasun’un Türklüğe, bilime, fikir dünyamıza, Türk dili ve edebiyatına yaptığı katkıları dile getirdiler. Azerbaycanlı şair Rüstem Behrudi ise “Selam Dar Ağacı” şiirini okudu.
ERCİLASUN: “İNSAN DÂVÂSI OLAN CANLIDIR”
Av. Mehmet Yavuzhan Çağlayan’ın okuduğu şiirden sonra programın ikinci bölümünde alkışlarla kürsüye gelen Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, “17 yaşında iken bir ülküye tutulduğunu ve sonra da gereğini yapmaya çalıştım. Benim hayatımın özeti bu!” dedi. İzmir, İstanbul ve Erzurum’daki hayatından kısa özetler sunan Ercilasun, “Bir ülküye tutulmak, insanı insan yapıyor her şeyden önce. Yâni insan dâvâsı olan canlıdır. Davâsı olanlar, ülküsü olanlar ancak insan olur. Bu ülküye, Türklük ülküsüne, Türkçülük ülküsüne, Turan ülküsüne bağlanmak, öyle zannediyorum ki beni aynı zamanda iyi bir insan yaptı. 200 milyon, 230 milyon, 300 milyon kendi kanımızdan, kendi soyumuzdan, kendi dindaşımızdan olanlara ulaşsın ellerimiz yeter! Yeter iyi insan olmak için. Hatta en yakın çevremizden, ailemizden, mahallemizden, en yakın arkadaşımızdan başlayarak birlikte yürüyelim, birlikte işlerimizi halletmeye çalışalım ve birlikte problemlerimizi çözelim” dedi.
TÜRK DÜNYASI 1922’DEN BERİ YÜKSELİŞTE
“Turan” denilen Türk Dünyasının gençlik yıllarında o kadar “güzel bir hayal” iken, bu hayalin Kazakistan’a, Özbekistan’a, Türkmenistan’a, Azerbaycan’a, Kırım’a ve Kazan’a gittiğinde gerçek olduğuna işaret eden Ercilasun, şunları dile getirdi: “Kırım’da Akmescit’in minaresine çıkıp ezan okuduk. Bahçesaray’ın bahçesinde namaz kıldık. O Kırım tekrar Putin tarafından yeniden işgal edildi ama biz o eylemi o zaman yapmıştık. Bütün bunları yaşadık. Tabi tarih aynı çizgide gitmiyor. Umumi istikamet nedir? Ona bakmak lâzım. Bence, 1922’den beri Türk Dünyası grafik çizgisi yükseliştedir. Genel yönü budur. 1922’de dibe vurmuş ve 22’den sonra yükselişe geçmiştir. 90’larda bir sıçrama olmuştur. Tanrı Türkleri böyle yaratmış. Yâni bizim genlerimize yiğitlik gibi, itaat gibi olumlu şeyler koymuş, Ama olumsuzları da koymuş. Tanrı verdiği olumlu özelliklerle biz tarihin büyük bir döneminde birinci millet olduk. Bir millet hakkında karar vereceksek o milletin tarihi başlangıcından bugüne kadar olan macerasına bakarak karar vermek lâzımdır. Dünyada tarihe yön veren birkaç büyük milletten biriyiz. Hatta belki de birincisiyiz. Onun için bugün günümüzü karartanlara aldırmayın. Onlar gelip geçidir ve gideceklerdir. Mühim olan bizim inanmamızdır, inancımızdır.”
ERCİLASUN “KAZAK KAFTANI” GİYDİ
Kazak Dil Kurumu Başkanı Erden Zadaulı Kajıbek ise, yaptığı güzel konuşmasında, hocaların hocası Ahmet Ercilasun’u bütün Türk Dünyasının tanıdığını belirterek Türk Diline yaptıkları hizmetlerinden dolayı Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun ve Prof. Dr. Bilge Ercilasun ile Prof. Dr. Saim Sakaoğlu’na Kazak kaftanı giydirdi, çerçeveli bera’at belgesi takdim etti. Türk Dili’ne, Türk Kültürü ve Türk Edebiyatına katkıda bulundukları için Ercilasun ile Sakaoğlu’na altın madalya taktı. Prof. Dr. Ahmet Sevgi, Ahmet Bican Ercilasun’a son çıkan kitabını hediye etti. Başta Ahde Vefa Turan Birliği Derneği olmak üzere pek çok STK temsilcileri, Ahmet Ercilasun hocaya teşekkür plaketi takdim ederek çeşitli armağanlarda bulundular. Türkmenler ve Doğu Türkistan’lı gençler ise, milli bayraklarını takdim ettiler. Sanatçı Tansel Ayaz’ın verdiği mini konserin ardından program sonunda katılımcılara, 34 edebiyatçı, yazar ve ilim insanının yazılarının yer aldığı “Ses Bayrağımız Türkçenin Sancaktarı Ahmet Bican Ercilasun” kitabı hediye edildi. İlk kitabı Ercilasun’a Prof. Dr. Saim Sakaoğlu takdim etti. O kitapta kendisinin de yazısının yer aldığını ifade eden Sakaoğlu, yabancı dil sınavını vererek nasıl profesör oldukları ve sevindirici haberi de gecenin bir yarısında Ahmet Bey’in telefonundan nasıl aldıklarıyla ilgili hatırasını paylaşarak konuşmasına son verdi.
Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen “Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun’a Saygı Gecesi” programına; KGTÜ Rektörü Prof. Dr. Erol Turan, Uluslararası Kazak Dili Kurumu Başkanı Prof. Dr. Erden Kajibek, Prof. Dr. İskender Öksüz, Prof. Dr. Saim Sakaoğlu, Prof. Dr. Ahmet Sevgi, Prof. Dr. Bilge Ercilasun, Milli Düşünce Merkezi Başkanı Hakan Paksoy, bürokratlar, akademisyenler, Türk Dünyasından gelen şair, yazar ve edebiyatçılar ile STK ve siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda dinleyici katıldı.
İlginizi Çekebilir