‘Geleceğin tarımı’
KonyaGıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Doğa Koruma Merkezi arasında imzalanan protokol kapsamında hayata geçirilen ‘Geleceğin Tarımı Projesi’, Ilgın’a bağlı Kapaklı Köyü’nde yapılan basın toplantısıyla tanıtıldı
Coca-Cola Hayata Artı Vakfı ve Doğa Koruma Merkezi tarafından yürütülen “Geleceğin Tarımı” Projesi’yle, anıza doğrudan ekim, rüzgâr perdesi, tarım zararlılarıyla mücadele ve toprak yapısının su miktarıyla kalitesinin korunması hedefleniyor. Konya’nın Karapınar ilçesinde 2013 yılında başlayan proje Sarayönü, Ilgın, Güneysınır, Cihanbeyli ve Kadınhanı ilçelerini de kapsayacak şekilde genişleyerek, 15 bin dekar arazide anıza doğrudan ekim yapıldı. Proje kapsamında, tarla ürünlerini aşırı rüzgârdan korumak amacıyla 200 bin fidan dikilerek doğal rüzgâr perdeleri oluşturuldu. Topraktaki su ve organik maddelerin kaybını azaltan yöntemlerin sonucunda 2.1 milyar litre su tasarruf edildi. Biyolojik mücadele kapsamında ise zehirli ilaçlar yerine, tarım zararlıları ile mücadelede baykuş ve kerkenezlerden faydalanılmaya başlandı. Bu kuş türlerinin tarım alanlarına yakın yerlerde barınması ve zararlılarla doğal mücadele etmesi için şimdiye kadar proje kapsamında ki tarlaların kenarına 150 adet kuş evi dikildi. Proje Uluslararası Şirketler Arası Kurumsal Sosyal Sorumluluk Yarışması’nda 2015 yılının ‘En İyi Birleşmiş Milletler Kalkınma Hedefli Projesi’ olarak seçildi.
“PROJE ÖRNEK OLACAK”
2013 yılında başlayan Projeyle artan kuraklık, don, aşırı yağışlar gibi iklim değişikliğinin oluşturduğu risklere karşı koruyucu toprak işleme, anıza doğrudan ekim, rüzgâr perdesi ve tarım zararlılarıyla biyolojik mücadele yöntemleri kullanılarak toprağın yapısı ile su miktarının ve kalitesinin korunması hedefleniyor. Doğa Koruma Merkezi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Uğur Zeydanlı, Geleceğin Tarımı Projesi’nin günümüz bilim ve teknolojisi ile doğanın milyonlarca yıllık mücadele becerisini bir araya getiren örnek bir proje olduğunu söyledi. Zeydanlı, “Geleceğin Tarımı Projesi ile çiftçimiz üretim yaparken toprağı koruyor, çevreyi, doğal kaynakları ve diğer canlı türlerinin iklim değişikliğinden zarar görmesini önlüyor ve rüzgâr kaynaklı erozyonun neden olduğu toprak kaybıyla mücadele edebiliyor. Konyalı çiftçiler iyileştirdikleri toprakla, kurtardıkları suyla, küresel düzeyde benzer sorunları yaşayan bölgeler için de bir örnek olacak. Projemizi destekleyen T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na ve Coca-Cola Hayata Artı Vakfı’na vermiş oldukları destekten dolayı teşekkür ediyorum” dedi.
“TOPRAĞIMIZ SADIK YARİMİZ”
Bilgilendirme toplantısında konuşan Ilgın İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Meral Mangır ise, “Âşık Veysel’in dediği gibi ‘benim sadık yârim kara topraktır’. Şimdi bizim de görevimiz sadık yârimiz toprağımız için çok geç kalmadan bir şeyler yapmaktır. Bu sebeple bulunduğumuz coğrafyada yenilikçi tarım uygulamalarını hayata geçirmemiz önem taşıyor. Geleceğin Tarımı Projesi ile bize bu imkânı sağlayan Doğa Koruma Merkezi’ne ve Coca-Cola Hayata Artı Vakfı’na çok teşekkür ediyorum” dedi.
ANIZ YAKILMADAN EKİM YAPILABİLİYOR
Proje kapsamında çiftçiler, iklim değişikliğiyle mücadele eden koruyucu, önleyici, modern ve pratik tarım uygulama yöntemleriyle tanıştırıldı. 2013’ten bu yana düzenlenen 30 eğitim ve çalıştay ile bin 200 çiftçiye, anıza doğrudan ekim ve rüzgâr perdesi yöntemleri tanıtıldı, 14 doğrudan ekim makinesi de çiftçilerin kullanımına sunuldu. Çiftçilerin kullanımına sunulan 14 adet doğrudan ekim makinesiyle bir önceki döneme ait bitki artıkları (anız) yakılmadan ekim yapılabiliyor. Böylece, tarım toprağının erozyona uğraması önleniyor, toprağın yapısı korunuyor ayrıca toprağı besleyen organik maddeler arttırılıyor ve topraktaki su muhafaza ediliyor. Bölgede etkili olan rüzgâr erozyonunun, toprağın suyunu alıp götürmesine engel olmak amacıyla yöreye özgü ağaçlardan 200 bin fidan dikim yapıldı. Proje alanında oluşturulan doğal rüzgâr perdeleriyle tarım alanları soğuk rüzgâr ve tipilerden korunurken yazın ise sıcak hava dalgalarından korunuyor böylece toprak ve su kaybının da önüne geçiliyor. Ayrıca uygulama sayesinde süne gibi tarım zararlıları ile mücadele eden canlılara da barınak sağlanıyor. Tarımsal üretimin doğa dostu hale getirilmesi amacıyla proje alanında, zehirli ilaçlar yerine tarım zararlılarıyla mücadelede, baykuş ve kerkenezlerden faydalanılıyor. Uygulama kapsamında baykuş ve kerkenez gibi bölgede doğal olarak bulunan kuş türlerinin tarım arazileri yakınında üremesi için 150 adet yuva yerleştirildi. Geleceğin Tarımı Projesi, Uluslararası Şirketler Arası Kurumsal Sosyal Sorumluluk Yarışması’nda 2015 yılının “En İyi Birleşmiş Milletler Kalkınma Hedefli Projesi” olarak seçildi. (Cumaali SARI)
İlginizi Çekebilir