Güvenliğini düşünün

“ÇOCUK KOLTUĞUNDA OTURMASININ ÖNEMLİ OLDUĞUNU ANLAMASINI SAĞLAYIN”

Çocuğunuzla yolculuğa çıkarken kullanılan ulaşım aracını çocuğun rahatı ve güvenliği açısından önemli olduğunu söyleyen Konya Özel Selçuklu Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Münir Cantimur,  “Öncelikle eğer, karayoluyla seyahat ediliyorsa çocuğunuzu güvenli bir oto koltuğuna oturtmalı ve sıkıca bağlamalısınız. 13 kg’dan hafif çocuklar için: bebek koltuğu, 9 ila 18 kg arasındaki çocuklar için: çocuk araç koltuğu ve15 kg’dan ağır çocuklar için ise: araç içi yükseltici koltuk kullanılmalıdır” şeklinde konuştu. Çocuğunuzun, her seyahat esnasında güvenli bir şekilde bağlanmış olduğunu kontrol edilmesini vurgulayan Cantimur, çocuklara çocuk koltuğunda oturmasının ne kadar önemli olduğunu anlamasına yardımcı olunmasını istedi. Cantimur,” Siz çocuğunuza emniyet kemerini açıp kapatmayı mümkün olduğunca geç öğretin ki siz farkında olmadan kemeri açmasınlar. Emzikli bebeklerinizi ise zorda kalmadıkça araba seyir halindeyken emzirmeyin. Bu işi mola zamanlarına bırakın. Süt bebeğin boğazına kaçabilir veya ani bir fren durumunda bebek kucağınızdan fırlayabilir” dedi.

“YOLA GECE YA DA SABAH ERKEN SAATTE ÇIKIN”

Çocukların arabaya gelen güneşten hoşlanmadığını söyleyen Cantimur, yolculu gece yapılmasını çocukların yolculuğu uykuda geçirmelerinin önemli olduğunu kaydetti. Cantimur, “Mümkünse yola gece ya da sabah erken saatte çıkın, böylece çocuğunuz yolun bir kısmını uykuda geçirir. Çocuklar arabada yüzlerine güneş gelmesinden hoşlanmazlar. Bunu önlemek için camlara güneşlik takabilirsiniz.Eğer, otobüs veya tren gibi toplu taşıma araçları ile seyahat ediliyorsa çocuğunuzun  koridorlarda serbestçe dolaşmasına izin vermeyin, emniyet kemerini muhakkak takın. Araç içerisindeki havanın çok sıcak veya çok soğuk olmamasına dikkat edin. Toplu taşıma araçlarındaki kalabalıktan dolayı bulaşıcı hastalık riskine karşı çocuğunuzu devamlı kontrol altında tutun. Sık sık ellerini su ve sabunla veya antiseptik mendillerle temizleyin. Ellerini ağzına götürmemesini öğütleyin. Mikrop bulaşmış olabilecek zeminlere değmesine izin vermeyin” açıklamasında bulundu.

“İKİNCİ HAFTASINDAN SONRA TÜM ÇOCUKLAR UÇAKLA SEYAHAT EDEBİLİR”

Ulaşım aracı olarak uçak kullanıldığı zaman iki haftalık bebeklerin uçağa bindirilmemesine dikkat çeken Cantimur, ikinci haftasından sonra tüm çocukların uçakla seyahat edilebileceğini vurguladı. Cantimur, “Eğer ulaşım aracı olarak uçağı kullanacaksanız ikinci haftasından sonra tüm çocuklar uçakla seyahat edebilir. Fakat seyahat öncesi çocuğun doktor kontrolünden geçmesi gerekir. Kalkışta ve inişte oluşabilecek kulak ağrılarını engellemek için bebeğinize içecek bir şeyler verebilirsiniz. Uçağın içi serin olabilir, yanınıza çocuğunuz için kalın bir şeyler almayı unutmayın. Bebeğiniz veya çocuğunuz için çantanıza yedek alt bezleri ve kıyafet koymanız uçak içerisinde sizi büyük bir sorundan kurtarabilir. Uçak yolculuğunda mola imkanı olmadığından eğer uçak yolculuğu uzun sürecekse çocuğu oyalayacak kitap, müzik çalar, film izleyebileceği tablet bilgisayar gibi meşgaleler ile onu eğlendirin. Çocuğunuzun uçak içerisinde de emniyet kemerinin devamlı takılı olduğundan emin olun” dedi. kesinlikle her yolculukta çocukların doktor kontrolünden geçirilmesini isteyen Cantimur, çocukların aşı zamanları geldiyse aşı olduktan yolculuğa çıkmasını belirtti. Cantimur, “Yolculuğa çıkmadan önce çocuğunuzu doktor kontrolünden geçirmelisiniz. Aşı zamanı ise bunları tamamlayarak yola çıkmalısınız. Gideceğiniz yerde güçlü güneş ışını, soğuk hava, sivrisinek, böcek, haşerat var ise bunlara karşı önleminizi almalısınız. Sineklere karşı ibinlik, güneş yanıklarını ve böcek ısırıklarını önlemek için uzun kollu uzun paçalı rahat giysiler, soğuktan korumak için sıcak tutucu ama terletmeyen kıyafetler tercih edilmelidir. Gerekirse uzun çoraplar da kullanılmalıdır(zehirli otlara ve keneye karşı).Güneşin zararlı etkisinden korunmak için en az 30 SPF güneş koruyucu önerilmektedir. Sıvı kaybına karşı yeterli miktarda temiz su ve içecek taşınmalıdır. Çocukların seyahat çantasında; varsa kullandığı ilaçlar ve ağrı kesici ateş düşürücü ilaç,  antibiyotikli ve düşük kortizonlu (doktorunuzun önereceği) kremler, uygun böcek kovucu ve güneş kremi, antiseptik mendil, termometre bulunması önerilir. Yolculuk sırasında eğer hava çok sıcaksa tüm pencereleri birer santim aralayın. Böylece bebeğiniz cereyanda kalmadan arabanın içi havalanmış olur. Bir- iki saatte bir durarak bebeğinizin su ve temizlik ihtiyacını karşılayın, altının değişmesinin gerekip gerekmediğini kontrol edin” açıklamasında bulundu.

“YOLA ÇIKMADAN ÖNCE ÇOCUĞUNUZU FAZLA BESLEMEYİN”

Seyahat sırasında çocukların acıkabileceğini bu yüzden kesinlikle yanınızda mama veya yemek olması gerektiğini söyleyen Cantimur, “Seyahat sırasında gideceğiniz yerde mama bulamayacağınızı düşünüyorsanız ilk birkaç gün yetecek kadar mama götürürseniz gittiğiniz yerde mama arama telaşına düşmezsiniz. Yolculuk sırasında çocuğunuzun beslenmesinde değişiklik yapmayın. Her zaman yediği besinleri verin. Yolculuklar yeni besinlerin denenmesi için uygun ortam değildir. Daha sakin bir ortamda denemesinde fayda vardır. Yola çıkmadan önce çocuğunuzu fazla beslemeyin. Çocuğunuz uçakta, otobüste veya trende verilen yiyecekleri ve içecekleri beğenmeyebilir. Bu nedenle çocuğunuzun seveceği yiyecekler ve içeceklerden yanınıza biraz almak işinizi kolaylaştıracaktır, hiç kimsenin tuvalet ihtiyacı olmasa bile mutlaka mola verin. Arabadan dışarı çıkın, ayaklarınızı gerin, temiz hava alın. Çocuklarınız da sürekli oturmaktan sıkılacaklardır. Cam kenarındaki koltuğu çocuğunuza vererek dışarıya bakarak sıkıntısını geçirmesini sağlayın. Onunla sık sık konuşun ve onu eğlendirin. Mola yerlerinde çocuğunuzun hareket etmesini ve sıkıntısını atmasını sağlayın, ama araç trafiğinden uzak kalmasına da özen gösterin” dedi. (Mustafa ŞENOL)