© Konya Postası 2021

'Hayır' dedikleri referandum adaleti getirdi

Anayasa referandumuna karşı çıkıp, ‘hayır’ kampanyası yürüten MHP, CHP ve ulusalcılar bir kez daha yanıldı.

Anayasa'yı darbecileri koruyan maddelerden temizlemek ve özgürlüklerin önünü açmak için 12 Eylül 2010 günü yapılan Anayasa Referandumu’ndan, CHP ve MHP’nin ‘hayır’ kampanyasına rağmen yüzde 57.88 ‘evet’ oyu çıktı. Yüzde 58’in ‘evet’ dediği Anayasa değişiklikleri, hem darbecilerin yargılanıp müebbet hapis cezası almaları, hem de ‘bireysel başvuru hakkı’ ile hak ihlallerinin önüne  geçerek birçok hayıra vesile oldu. ‘Yargılanamazlar’ yasaları vardı 12 Eylül Darbesi’ni gerçekleştiren cunta, 1982 Anayasası’na koyduğu “Geçici 15’inci Madde” ile darbecileri her türlü yargılanmaktan muaf tutmuştu. 2007 sonrası darbe teşebbüslerini yargılamaya başlayan Türkiye, ‘gerçekleşmiş darbeyi’ yargılayamıyordu. Anayasa’nın 145. Maddesi de, darbe girişimlerini askeri görev tanımı içinde tutarak askeri mahkemeler tarafından yargılanmasını gerektiriyordu. CHP-MHP-Ulusalcılar ‘hayır’ dedi AK Parti hükümeti, Geçici 15. Madde’yi kaldıran, 145. Madde’yi de “devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlara ait davaların sivil mahkemelerde görülmesi”ni getiren 26 maddelik bir anayasa değişikliği paketi hazırladı. CHP ve MHP’nin başını çektiği bazı muhalefet partileri ile bazı aydınlar ve ulusalcı kesim “Evren ve Şahinkaya yargılanmaz; göstermelik düzenleme yapılıyor” eleştirileri yaptı. CHP ve MHP liderleri referandum sürecinde ‘hayır’ kampanyaları düzenlediler. Zırh kalktı, bireysel başvuru geldi Anayasa paketi, 12 Eylül referandumunda yüzde 57.88 ‘evet’ oyu alarak kabul edildi. Kabul edilen paketle, Geçici 15. Madde kaldırılırken, 145. Madde de değiştirilerek askerlerin, “devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlara ait davaların sivil mahkemelerde” görülmesi sağlandı. Ayrıca vatandaşların Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yapabilmeleri hakkı getirildi. Gerçekleşen darbe yargılandı CHP ve MHP’nin “Hayal, Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya yargılanamaz” iddiaları çöpe giderken, 1980 Darbesi’ni gerçekleştiren uygulayıcı ekipten hayatta olan Evren ve Şahinkaya hakkında ‘darbe’ suçundan iddianame hazırladı. Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “yapılamaz” denilen yargılama yapıldı ve darbenin mimarları Evren ve Şahinkaya müebbet hapis cezasına çarptırıldı. İlk faydalanan Başbuğ oldu Hak ihlali olduğu gerekçesiyle önce İlker Başbuğ Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. AYM, Başbuğ hakkında ‘ihlal var’ kararı verince Ergenekon’da tutuklu olan sanıkların tamamı tahliye edildi. Balyoz’da 236 sanığa toptan tahliye AYM, 230 sanığın “Adil yargılama hakkı ihlal edildi” kararı verdi. Bunun üzerine yerel mahkeme davanın yeniden görülmesine, sanıkların tahliyesine karar verdii. Böylece CHP ve MHP ile birlikte Anayasa rerefandumuna ‘hayır’ diyenler de referandumun getirdiği özgürlüklerden faydalandı. ‘Hayır’ diyenler de faydalandı Emekli Cumhuriyet Savcısı Reşat Petek, Türkiye’de Anayasa Referandumu’nun çok önemli olduğunu belirterek, dün karşı çıkan isimlerin bugün nimetlerinden yararlandığını söyledi. AYM kararı ile tahliyelerin beraat sayılmaması gerektiğini belirten Petek, “AHİM’e başvuru yollarının yerelde sağlanmış olması, AYM’ye gitmenin ne denli önemli olduğu son kararlarda anlaşıldı. AYM önünde eylem yapıp da bireysel başvurudan netice bekleyenler 2010’da referandum için ‘hayır’ kampanyası yapanlardı. Şimdi onlar bu nimetleri devşiriyorlar. Kılıçdaroğlu’nun açık beyanatı vardı ‘Sizi kandırıyorlar. Gerçekten darbecilerle uğraşmak istiyorlarsa Büyükanıt’ı yargılasınlar’ diyordu. Ne oldu, şimdi Evren yargılandı; mahkum oldu.  Balyoz ve 12 Eylül davalarında, referandumun payı vardır. Referandum yapılmasaydı, bunlar sağlanamazdı. Kesin hüküm ifade eden cümleden kaçınıyorum ama AYM’nin bireysel başvuru hakkından yararlanıp Balyoz sanıkları tahliye edildi” diye konuştu. ‘Evren yargılanamaz’ deyip mahçup oldular 12 Eylül’de Dev Sol’cu olduğu için gözaltına alınıp, 11 yıl boyunca hapis tutulan Suat Baysal, Evren ile Şahinkaya’nın aldıkları müebbet cezasının 12 Eylül 2010 Anayasa Referandumu ile mümkün olduğunu söyledi. Baysal, “Evren yargılanamaz algısı, hatta yasası vardı. Bu yargılama referandumdaki Geçici 15’inci maddenin kaldırılmasıyla mümkün oldu. ‘Göstermelik yargılama yapılacak’ diyenlere cevap oldu. Mahcup oldular. Gerçek bir yargılama yapıldı. Demokrasi yanlıları için önemli bir kazanımdır. Evren ve Şahinkaya’nın ceza alması değil, 12 Eylül faşist darbesinin mahkum edilmesidir. Artık Türkiye’de darbeler mahkumdur” diye konuştu. Darbeler referandumla yargılanabilir oldu TESEV Başkanı Can Paker, referandumu’nun Türkiye’yi demokratikleştirdiğini belirterek “Artık Türkiye’de darbeler yargılanır ve ceza alır. Darbeciler de yaşına bakılmaksızın cezaya çarptırılır. Tabii ki bu da referandumla mümkün oldu” dedi. 12 Eylül’de cuntası tarafından vatandaşlıktan çıkarılan müzisyen Şanar Yurdatapan da, referandum ile Türkiye’nin demokratikleştiğini belirterek, “Anayasaya madde eklemişlerdi ‘yargılanamazlar’ diye. Ta ki referandumda o madde kaldırılıncaya kadar. Dava açmaya kalkanlar hiçbir şey yapamadı. Açmak isteyen savcının başına gelmeyen kalmadı. Tabiî ki yargılanabilirler ve yargılandılar da” dedi. Kaynak: Star Gazetesi

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER