İHTİMAL DÜŞÜK!
KonyaJeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Şükrü Arslan, çevresi fay hatları ile çevrili olan Konya’da olası büyük depremin düşük bir ihtimal olduğunu ifade etti
Konya Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Şükrü Arslan, Kahramanmaraş merkezli depremin yaşandığı bölgedeki Doğu Anadolu fayı ile Kuzey Anadolu fayının Konya’daki fay hattıyla bağının olmadığını söyledi.
Bunun Konya’da deprem olmaz anlamına gelmemesi gerektiğini söyleyen Arslan, “Konya’da doğu Anadolu fay hattından oluşabilecek, tetiklenecek bir deprem olmaz. Konya’da bulunan Konya Merkez’de Konya Fay Zonu var, Konya’nın çevresinde Tuz Gölü Fayı var, Ecemiş Fayı var, Akşehir fayı var. Bu faylar deprem üretecek potansiyele sahip faylar. Aslında Konya faylarla çevrili bir çöküntü, havzasıdır. Konya fay zonu bir bütün olarak kırılırsa o zaman ulaşabileceği maksimum seviyeye ulaşır, en şiddetli depremini üretir. Bunun olma ihtimali var ama bir bütün olarak olma ihtimali deprem üretme periyot aralığına bilimsel olarak yapılan çalışmalarda bakıldığında ortaya çıkacaktır. Konya fay zonunun periyot aralığı çok geniş görünüyor ve bu da bizi bir nebze rahatlatıyor” dedi.
ÖNEMLİ OLAN DENETİM
“Bilmediğimiz bir husus var, fay hattı en son böyle büyük bir yıkıcı depremi ne zaman üretti. Periyotun neresinde olduğunu bilmiyoruz” diyen Arslan, “Konya için en büyük muallak olan durum bu. Geriye dönük en fazla 200 yılık kayıtlarımız mevcut. Üretebileceği büyüklük, alüvyon zeminlerde tehdit olabilir ama doğu Anadolu fay hattıyla da kıyaslanmayacak kadar küçük. Konya’da birinci önceliğimiz alüvyon zemine uygun yapılar yapmak olmalı ve makul katlar yapılmalı. Yapılaşma, planlama mevcut zemine uygun olmalıdır. Biz bilime kulak vermek zorundayız. Mühendislerin tasarımlarına müdahale etmememiz gerekiyor. Hür iradesiyle çalışmalarını yapmalılar. Burada en önemli şey denetim. Kim olursa olsun insanların inisiyatifine bırakılmaması lazım” diye konuştu.
GERİYE DÖNÜP BAKAMIYORUZ
Geriye dönük arşiv deprem dokümanlarına bakacak olursak, Konya’da geçmiş dönemlerde yüzlerce depremle karşılaşırız diyen Arslan, “Konya’da olan faylarda parça parça kırılma söz konusu ama büyük bir kırılma ihtimali düşük. Biz yine senaryomuzu en kötüye göre yapalım. Buna göre depreme karşı duyarlı kentimizi kuralım. Çalışmalarımızı o şekilde devam ettirelim” dedi.
FAY HATLARI İMAR DIŞI OLMALI
Konya’daki fayların izdüşümünün ve onların aktif alanların belirlenip, belirlenmiş alanların imar dışı bırakılması gerektiğinin altını çizen Arslan, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Deprem bölgesinde gördüğüm özellikle fay hatlarının geçtiği yerleşim yerleri, kırsal mahallelerde tek katlı basit yapılarda bile yıkım söz konusu. Bu demektir ki fayın bulunduğu yerde ve onun belirli bir salınım uzaklığında yapı inşa edilmemesi gerekiyor. Bu yüzden de bizim fay yasasına ihtiyacımız var. Fay izdüşümlerinin, fay modüllerinin ortaya konulup bu hatlara kesinlikle hiçbir yapının yapılmaması gerekiyor. Bizim Konya olarak 200 kilometre uzaklıklardaki fayda üretilebilecek depremlere karşı çalışmalarımız ve enerjimizi bu yöne aktarmamız lazım. Biz bir deprem kuşağındayız. Bizim için coğrafya çok önemliyse o zaman bizlerin muhakkak jeoloji dersini eğitim müfredatına koymamız gerekiyor. Yeni nesli bu bilgiyle yetiştirmemiz gerekiyor. Biz hep diyoruz deprem öldürmez, yapılar öldürür. Bizim burada temel hedefimiz depreme dayanaklı yapılar oluşturmak. Konya deprem açısından kötü sayılan gevşek, alüvyon zemine yerleşti. Alternatif yoktu. Eğer böyle bir mecburiyetimiz varsa bu mecburiyetin getirmiş olduğu gereksinimleri yerine getirmemiz gerekiyor. Mevcut durumu gözden geçirerek, depreme dayanaklı yapı stokumuzu ortaya koyarak, dayanaksız olanları da hızlı bir şekilde sisteme katıp kentsel dönüşümlerle, teşvik ve desteklerle güçlendirerek, şehri olası bir kötü senaryoya hazırlamamız gerekiyor.” (Fatih ERSOY – Hamide YILDIRIM)
İlginizi Çekebilir