İş sağlığında denetimsizlik karamsarlık oluşturuyor
Konyaİş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’nın eksiksiz olmasına rağmen denetim ve uygulama yetersizliklerine dikkati çeken TÜRK-İŞ Konya İl Temsilcisi Abdülkadir Tamak, işçi ölümlerinin giderek artmasından dolayı karamsarlığa kapıldıklarını söyledi
İş sağlığı ve güvenliğinin kanunsal düzenlemelerinin yerinde olmasına karşın uygulama ve denetimlerdeki yetersizlikler nedeniyle birçok olumsuz olay yaşanıyor. 2017 yılının ilk 8 ayında bin 338 işçinin hayatını kaybettiğini dile getiren TÜRK-İŞ Konya İl Temsilcisi Abdülkadir Tamak, en çok inşaat, yol, tarım ve orman işlerinde kazaların gerçekleştiğini, kazaların sebepleri arasında servis kazaları, yüksekten düşme, ezilme-göçük, elektrik çarpması, şiddet ve beyin kanaması gibi sebeplerin bulunduğunu aktardı. İş sağlığı ve güvenliği konusunda tarafların biraraya gelerek denetleme ve uygulamayı müzakere etmesinin önemine dikkati çeken Tamak, işçi ölümlerinin giderek artmasından dolayı karamsarlığa kapıldıklarını anlattı.
İŞ SAĞLIĞI KONUSUNDA BİLİNÇ ÖNEMLİ
İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda sendikaların bilinçli olduğunu ifade eden Abdülkadir Tamak, bu konuda eğitimlerin çok büyük öneminin olduğunu söyledi. İş sağlığı ve güvenliğinin hem işçinin ve hem de işveren tarafından iyi anlaşılması gerektiğine vurgu yapan Tamak, sendikaların iş güvenliği, işçi sağlığı ve işyeri güvenliği konusunda eğitimler verdiğini anlattı. İşçilerin bu konuda eğitimler almasının önemli olduğunu dile getiren Abdülkadir Tamak, “Sadece iş güvenliği ile ilgili malzemeler almak veya işyerinde işçi sağlığı için prosedürü yerine getirmekle sorun çözülmüyor ki. Müfettiş geldiği zaman işyerinde iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin tedbirlerin alındığını görüyor. Ancak işçi yeteri kadar eğitilmemişse alınan malzeme veya yerine getirilen prosedürün bir önemi yok ki. Son yıllarda bu konuda karamsarlığa kapılıyoruz ve yaşanan olaylara işçi cinayeti diyoruz. Bu olaylar azalmıyor artarak devam ediyor. Zaman içerisinde bu olayların azaldığını görsek umudumuz artacak ama artarak devam etmesi nedeniyle korkumuz var” sözlerini kullandı. İşverenlerin zaman zaman bu konuda sitemde bulunduğunu kaydeden Tamak, iş sağlığı ve güvenliği konusunda hükümetin yasal anlamda sorumluluğunu yerine getirdiğini, işçi ile işverenin bu konuda kararlılık göstermesi gerektiğini belirtti. Tamak, yasal düzenlemenin uygulanması ve denetlenmesi konusunda sıkıntıların yaşandığını söyledi. Bir takım fomalite uygulamalar ile konunun geçiştirildiğini ve gelişme kaydedilmediğini söyleyen Abdülkadir Tamak, bu konuda toplum olarak duyarlı olunması gerektiğini söyledi. İnşaat, yol, orman ve tarım iş kollarında ölümlü kazaların yaşandığını aktaran Tamak, her sektördeki insanların bilinç düzeyinin yükselmesi gerektiğini dile getirdi. Tarım iş kollarında iş sağlığı ve güvenliği eğitimi alınan yerlerde kaza sayısının çok düşük seviyelerde olduğunu söyleyen Tamak, “Gezici tarım işçileri var. Onlar zehirlenmeden kazalara kadar birçok olay yaşıyor. Traktörlerle nakliyeleri yapılıyor bu kişilerin. Zaten bu araçların devrilmesi neticesinde bir sürü işçimiz hayatını kaybediyor. 2017 yılındayız ama römorklara veya kamyon kasalarına insanlar bindirilip işlere gidiyor. İnşaatlara bakın, teknoloji ilerlemesine rağmen ölümlerin ağırlıklı bir bölümü inşaattan düşen işçilerden oluşuyor. Yeterli güvenlik tedbiri alınsa bile bu işçiler konu hakkında yeteri kadar bilince sahip mi? Alınan önlemler işçilerimize lazım. Bu konuda sorumluluğu hem işçi hem de işverenler üstlenmesi gerekiyor” dedi.
İŞ SAĞLIĞINDA DENETLEMELER DÜZGÜN OLMALI
İşyeri güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi oranının Türkiye’de yeteri seviyede olmadığı biliniyor. İşyerlerinde güvenlik uzmanı ve hekim bulunmasının iş sağlığı ve güvenliği konusunda faydalı olabileceğini söyleyen Tamak, “Doktor veya uzman bulundurma konusunda yasal yönden herşey yapıldı. Türkiye’de maalesef bunlar kağıt üzerinde tamam. İşyerindeki uygulamaya bakıldığında uygulanmıyor. Hekim de uzman da var ama daha çok prosedür gereği iş yapılıyor. İşveren ‘Kanuni olarak üzerime düşeni yaptım. Uygulamaya gelince uzman ve hekimim var diyor’ ama onlar işi gerçekten yapıyorlar mı? Denetlemeler yapılmalı” şeklinde konuştu. Gelişmiş ülkelerin bu konuda büyük ilerlemeler kaydettiğini, Türkiye olarak diğer ülkelerden örnekler alınabileceğini anlatan Tamak, Almanya’da kömür işletmelerinin çok olduğunu, tehlikeli iş olmasına karşın Türkiye’de yaşanan gelişmeler kadar büyük olayların yaşanmadığını söyledi. İş sağlığı ve güvenliği konusunda eğitim ve zihniyetin önemine dikkati çeken Abdülkadir Tamak, uygulama ve denetimin yerine getirilmesi gerektiğini yineledi. Konu ile ilgili ciddi çalışmaların bulunduğunu belirten Tamak, işçilerin eğitimi boşa geçen zaman olarak değerlendirdiğini dile getirdi. Sendikaların İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda yasal bir zorunluluğu olmamasına karşın konuyu çok önemsediğini söyleyen Tamak, toplum genelinde duyarlılık olması gerektiğini aktardı. Sendikaların sağlık ve iş güvenliği gibi komisyonlar oluşturduğu ve yasal sorumluluğu olmamasına karşın sendikaların sözleşmelerinde bunları belirttiklerini söyleyen Tamak, yasal sorumluluk olmamasına rağmen konuya hassasiyetten dolayı bu komisyonların denetlemeler gerçekleştirdiğini söyledi.
ÇOCUK İŞÇİLİĞİNE TOPLUM DİKKAT ETMELİ
Hava, deniz ve karada çalışanlarla ilgili kanunların bulunduğunu ancak tarımda çalışan kişilerle ilgili bir kanunun bulunmadığını dile getiren Tamak, “Havada, madende, denizde çalışanların kanunu var ama tarım ile ormanda çalışanların kanunu yok. Türkiye’de sadece ‘50 işçiyi geçen yerlerde İş Kanunu uygulanır’ deniyor ve bu hüküm denildiği için bunlardan yararlanıyoruz. Tarımda çalışan kişiler çok zor şartlar altında çalışıyor. Özellikle Doğu ve Güney Doğu bölgesinde bu alanda çalışanlar arasında çocuklarda bulunuyor. Sağlıksız şartlarda bir kısım ihtiyaçlar karşılanarak çalışılıyor. Burada çocuklara dikkat etmemiz gerekiyor. Bu çocukların eğitimi ne olacak ve çocuk işçi olmuyor mu bunlar? Şanlıurfa’da geçen gün yaşanan olayları hatırlayın. Çocuklar pamuklar altında hayatını kaybediyor. Bir de garip olan bunların aynı yerde yaşanmış olması ki bu kadar nasıl duyarsız olunuyor anlamadım” diye konuştu. Özellikle sanayilerde çocuk işçi sayısının eğitim nedeniyle azaldığını söyleyen Tamak, tarım iş kolunda çocuk işçilik konusunda istenilen seviyede olunmadığını söyledi. Peçete satan çocuk işçiler gibi konunun sürekli gündemde olduğunu ve toplum içerisinde görüldüğünü belirten Abdülkadir Tamak, Suriyelilerin Türkiye’ye gelmesiyle bu konunun daha fazla görünür hale geldiğini ifade etti. Tamak, bu durumun dilencilikten ziyade çalışma alanı haline geldiğini, çocukların çalıştırıldığını ve çocuk sırtından para kazanmaya başlandığını anlattı. Çocuk ve kadınların bu konuda daha ön plana çıktığını belirten Tamak, bunun önüne geçilmesi için toplumun duyarlı olması gerektiğini dile getirdi. İnsanların sokaklarda veya kırmızı ışıkta bulunan çocuk ve kadınlara itibar etmemesi gerektiğini söyleyen Tamak, yetkililerin de bu konuda sıkı denetimler gerçekleştirmesinin önemine değindi. (Mustafa KARAKAYA)
İlginizi Çekebilir