Kaplıca suları, ‘turfanda meyve’ için kullanılacak

Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Aksoy protokol töreninde yaptığı konuşmada, üniversitelerin bilimsel alanlarda toplumun sorun ve taleplerine yönelik adımlar atan kurumlar arasında yer aldığını söyledi. Selçuk Üniversitesinin bu anlamda ender özelliğe sahip, hüviyetli bir üniversite olduğunu ifade eden Prof. Dr. Aksoy, “Üniversitemiz Ziraat Fakültesi, Türkiye’de kurulan 7. fakülte olma konumuna sahip. Bu anlamda da Ziraat Fakültemizin şu anda gelmiş olduğu potansiyel, Türkiye’de birçok üniversitede bulunmayacak düzeyde. Bölgeyle bağlantıları bulunan ve bölgenin özelliklerini bilen Fakültemiz öğretim elemanlarının yapmış olduğu çalışmalar oldukça kıymetli. Bundan dolayı da üniversitenin bilimiyle çiftçimizin üretimini birleştirip memleketimize ve milletimize daha verimli, faydalı bir alan oluşturma gayreti içindeyiz. İlçelerimizde yapmış olduğumuz ziyaretlerde ‘bizim ihtisaslaşmaya ihtiyacımız olduğunu’ gözlemledik. İlçelerimizde de ihtisaslaşmaya ihtiyacımız var. Bu anlamda Ziraat Fakültemiz öncü bir rol üstlenebilecek potansiyele sahip. Bu da büyük zevkle, vatan-millet aşkıyla yapacağımız bir konu. Sizlerin de desteğiyle arkadaşlarımızın çalışmalarını ‘raflar da dâhil’ sahaya indirmiş oluyoruz. Protokolümüz, inşallah her iki taraf için de hayırlı, uğurlu olur.” diye konuştu. Ilgın Belediye Başkanı Yalçın Ertaş, tarım alanında Selçuk Üniversitesi ile önemli bir iş birliğine imza attıklarını belirterek, “İlk başlangıç olarak inşallah bundan sonra tarım alanında sizlerle beraber ön saflara doğru çıkarız. Sayın Rektörümüze, Ilgın adına katkılarından dolayı teşekkür ederim. Sağ olsunlar, Hocalarımızın katkı ve destekleri bu iş birliğine vesile oldu. İnşallah nasip olursa erkenci kayısı gibi çeşitli meyvelerin ilk başlangıcını yapmayı amaçlıyoruz.” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından, Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Aksoy ve Ilgın Belediye Başkanı Yalçın Ertaş iş birliği protokolünü imzaladı.

“ANALİZLER LABORATUVARLARIMIZDA GERÇEKLEŞTİRİLECEK”

SÜ Ziraat Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Zeki Bayramoğlu yaptığı açıklamada, iş birliği protokolü ile tarımsal faaliyetlere yönelik ortak çalışma ve stratejiler geliştirilerek uygulanmasını amaçladıklarını anlattı. Bu kapsamda,  Ilgın Belediyesince işletilen kaplıcadaki sıcak sudan yararlanarak serada turfanda kayısı, kiraz, şeftali, erik ve benzeri meyve türlerinin yetiştiriciliğini uygulamaya geçirmek istediklerini aktaran Bayramoğlu, “Serada meyve yetiştiriciliği projesinin yanı sıra üretilmesi planlanan diğer tarımsal ürünler konusunda da öğrenci ve çiftçilerin eğitilmesini amaçlıyoruz. Üniversitemiz tarafından proje kapsamında teknik bilgi ve destek sağlanacak. Proje ile ilgili analizler ise SÜ Ziraat Fakültesi laboratuvarlarında gerçekleştirilecek. Ayrıca çiftçi ve öğrencilerimizin teknik gezi ve eğitimlerine imkân sunulacak.” dedi.

“MEYVE HASATINI MART AYININ BAŞLARINDA ÖNGÖRÜYORUZ”

Proje Koordinatörü Prof. Dr. Ahmet Eşitken ise çiftçiler açısından turfanda üretimin oldukça karlı olduğunu, bu tür yetiştiriciliğin genellikle kışı ılık ve kısa olan yerlerde yapıldığını dile getirdi. Türkiye’de Akdeniz Bölgesi’nin sahil kuşağında turfanda uygulamalarına sıklıkla rastlanıldığını belirten Eşitken, şunları kaydetti: “Akdeniz Bölgesi’nin sahil kuşağında kayısı, kiraz, şeftali, erik ve benzeri meyve türlerin ağaçları soğuklama ihtiyaçlarını şubat sonu gibi karşılayabilmekte ve hasat nisan ortasından sonra yapılabilmektedir. Bununla beraber, kışı erken başlayan ve soğuk geçen yerlerde bu türlerin ağaçları genellikle aralık ayı başlarında soğuklama ihtiyaçlarını karşılamakta ve ilkbaharda havalar ısınıncaya kadar dinlenmede kalmaktadır. Sıcak su kaynağı olan yerlerde serada yetiştiriciliğin yapılmasıyla aralık ayında soğuklama ihtiyacını karşılamış ağaçların çiçeklenmesi ve meyve hasadını mart başlarına kadar alabilmesi mümkün görünmektedir. Bu açıdan böyle özelliklere sahip Ilgın gibi yerlerde serada ilk turfanda kayısı, kiraz ve şeftali gibi meyve türlerinin yetiştiriciliği yapılabilir. Soğukların erken başlamasıyla ağaçların soğuklama ihtiyaçları kısa sürede karşılanarak sera ısıtmasının başlatılması, ağaçların aralık ayı içerisinde çiçek açmasını ve böylece meyve hasadının mart başında yapmasını sağlayacaktır. Ülkemiz ve özellikle bölgemiz kış soğuklarının erken başlaması ve kışın güneşlenmenin yüksek olması üstünlüğünden faydalanarak ilk turfanda sert çekirdekli meyve yetiştiriciliğinde önder olabilecek konumdadır. Kışı soğuk ve sıcak su kaynağı olan yerlerde serada kayısı, kiraz ve şeftali yetiştiriciliği dünyada şu ana kadar yapılan bir uygulama değildir. Bu proje ile Ilgın’da yapılacak bu yetiştiricilik tekniği dünyada ilk defa uygulamaya aktarılmaya çalışılacaktır.”