Kararlar işçi lehine
KonyaKonya Tesisat ve İnşaat Malzemecileri Derneği (KONTİMDER), tarafından işçi ve işveren uyuşmazlıkları ile ilgili basın toplantısı düzenlendi. KONTİMDER Yönetim Kurulu Başkanı Osman Başaran, İş Mahkemelerinin verdiği kararların yüzde 90’ı işçi lehine sonuçlanıyor olmasının işvereni mağdur ettiğini söyledi
İşverenin, kanayan yarası olan iş mahkeme sonuçlarının işvereni ‘artık yeter’ söylemine ittiğini söyleyen KONTİMDER Yönetim Kurulu Başkanı Osman Başaran, İş dünyası için işçi ve işveren uyuşmazlıklarının büyük sorun olduğunu belirtti. Siyasilerin ve kamuoyunun işverenlerden büyük beklentileri olduğunu belirten Başaran, bu beklentileri karşılarken işverenin işinin kolaylaşması gerekirken daha zorlaştırıldığını ifade etti. İşçi ve işveren uyuşmazlıkları davalarında yüzde 90’nın işçi lehine sonuçlanması işverene ‘artık yeter ’noktasına getirdiğinin altını çizdi. Hukuk sisteminin daha objektif bakması gerektiğine değinen Başaran, Yeni İş Mahkemeleri Yasa Tasarısın da yapılan değişikliklerin güzel olduğunu ancak yeterli olmadığını söyledi
“İŞ DÜNYASI BASKI ALTINDA”
İşçi ve işveren uyuşmazlıklarına gösterilen reaksiyonlara değinen Başaran, “ Biz bu gün burada kanayan yaramız olan işçi ve işveren uyuşmazlıklarının reaksiyonlarının neler olduğu konusuna biraz açıklık getirmek istiyoruz. Bu konuda iş dünyası ciddi anlamda baskı altında. Bu gün siyasiler, toplumun önde gelenlerinin bizlerden belirli istekleri var. Daha çok çalışın, daha çok üretin ve daha çok işçi istihdam edin deniyor. Tabi ki biz bu isteklere katılıyoruz. Ancak biz bunları yapmaya çalışırken ne yazık ki işimiz kolaylaştırılmıyor. Aksine bazı durumlar bizim aleyhimize gelişiyor. İşte bu olumsuz şartlardan bir tanesi de işçi ve işverenlerin arasında yaşanan uyuşmazlıklar. Burada en çok işveren mağdur ediliyor ” dedi.
“DAVALARININ YÜZDE 90’I İŞÇİ LEHİNE SONUÇLANIYOR”
İşçi ve işveren uyuşmazlıklarında mahkemelerde ki kararlara değinen Başaran, “Kanunen insanların haklarını aramalarına asla bir şey demiyoruz. Ancak Türkiye’de işçi ve işveren uyuşmazlık davalarının yüzde 90’ı işçi lehine sonuçlanıyor. Biz burada bu açıklamayı yaparken şunu demiyoruz hepimiz iyi işverenleriz. Ancak yüzde 90’ımız da kötü olamayız. Dolayısı ile burada olumsuz bir durum var. İşçinin özlük hakları korunmasına rağmen davalarda işverenin aleyhine sonuçlanması kabul edilemez bir durum” dedi.
“HUKUK SİSTEMİDE HASSAS OLSUN”
İşverenlerin çalışanları ile yasal sürece düşmemek için çaba sarf ettiğini söyleyen Başaran, “ İşveren olarak bütün sorumluluklarımı yerine getirip çalışanlarımın tüm özlük haklarını veriyor olmama rağmen bu konuda ne yazık ki içim rahat değil. Çalışanlarım ile yasal sürece düşmemek için ciddi anlamda mücadele ediyorum. Çünkü yüzde 90 gibi işçi -işveren dava sonuçlarının neler olduğunu görüyoruz. Ne yazık ki hukukun bakış açısı işveren güçlü, işçi zayıf. Bu nedenle işverenler baskı altında” dedi. İşverenlerin hassas olduğu kadar hukuk sisteminin de bu konuda hassas olması gerektiğini belirten Başaran, “ İşveren için zorla imza attırıp, işçinin hakları gasp ediliyor gibi bir durum var. Yani işveren potansiyel olarak suçlu. Bizim tek isteğimiz daha objektif bakarak adil kararlar verilmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.
“ÇÖZÜM ÖNERİLERİ GÜZEL AMA YETERLİ DEĞİL”
Çözüm anlamında Adalet Bakanlığının adımlar attığını söyleyen Başaran, “İş Mahkemeleri Yasa Tasarısı konusunda çalışmalar var. Bu tasarıda çözümler getirilmeye çalışılıyor ancak yeterli görmüyoruz. Tasarıda yıllardır söylediğimiz zaman aşımı süresinin çok uzun olması konusuna bir ayrıcalık getirilerek 10 yıllık olan zaman aşımı süresi 5 yıla indiriliyor. Evet, bu durumu destekliyoruz ancak yeterli görmüyoruz. Daha aşağıya da indirilebilir. Yasa tasarısında ki diğer önemli bir konu ise Arabuluculuk. Yani işçi ve işveren adli boyuta gitmeden önce uğrayacakları ilk durak olarak arabuluculuk sistemi zorunlu hale getiriliyor. Bu sayede her iki tarafında anlaşması sağlanacak. Yapılan değişiklikler güzel ancak yeterli değil” ifadelerini kullandı. (Aysun KARABAYIR)
İlginizi Çekebilir