‘Katı Atık Yönetimi Çalıştayı’

Uluslararası katılımcıların da bulunduğu çalıştayda, katı atık alanında faaliyet gösteren 200 paydaş bir araya geldi. Çalıştayda, düzenli depolamaya kabul edilecek atık miktarının azaltılması, düzenli depolama öncesi ön işlem teknolojileri, düzenli depolama tesislerinin kurulması ve işletilmesi konularında yaşanan sorunlar tartışılacak ve çözüm önerileri sunulacak. Mevcut uygulamaların güçlendirilmesi, yürütülen araştırmaların çeşitlendirilmesi amacıyla gerçekleştirilen çalıştay sonrasında elde edilen ve çözüm önerileri kitapçık haline getirilecek ve ilgili paydaşlara dağıtılacak. Çalıştayın son günü olan 14 Ekim’de ise katılımcılar Konya Katı Atık Projesi’ne saha ziyareti gerçekleştirecek.

“TESİSLERİ ONLİNE İZLİYORUZ”

Çevresel değerlerin korunması ve şehirleşme noktasında büyük rol üstlendiklerini kaydeden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, çevresel ekonomik ve sosyal etkenlerin bütüncül bir yaklaşımla ele alındığını, sürdürülebilir çevre ve sürdürülebilir kalkınma anlayışıyla hareket ettiklerini söyledi. Türkiye’nin artık bütün kurum ve kuruluşlarla birlikte ortak vizyon belirleyen ileri görüşlü bir ülke haline geldiğini belirten Öztürk, tüm kaynakların verimli kullanılması amacıyla belediyelere ait atık tesisi sayısını giderek artırdıklarının altını çizdi. 2002’de belediyelerin yüzde 35’inin açık sularının arıtıldığını, bugün ise bu rakamın yüzde 81’e ulaştığına dikkati çeken Öztürk, “2023 yılında, arıtılmadan derelerimize akarsularımıza bırakılacak tek damla su kalmayacaktır. Bu çerçevede Türkiye su zengini bir ülke olmadığı için de önümüzdeki dönemden itibaren, bu günlerde bir proje yürütüyoruz bu proje çerçevesinde arıtılmış suların da tekrar kullanımı ve değerlendirilmesi ile ilgili çalışmalarımız Kasım ayı sonu itibariyle bitecek ve bu konuyla ilgili yönetim sisteminde, belediyelerimiz dahil kamu kurumlarıyla uygulamaya koyacağız. Bakanlığımızca alt yapı tesislerini teşvik etmek amacıyla atık su ve elektrik enerji giderlerinin yüzde 50’sini karşılıyoruz” dedi. Bakanlık tarafından karşılanan elektrik giderlerine 2011 ve 2016 yıllarında 216 milyon TL ödeme yaptıklarını vurgulayan Müsteşar Öztürk, 2015 ve 2023 yıllarını kapsayan Atık Su Arıtımı Eylem Planı’nı hazırladıklarını, ülke genelinde debisi 10 bin metreküp ve üzerinde olan 230 adet atık su arıtma tesisinin online olarak izlendiğini söyledi. Öztürk, önemli olanın vatandaşların sağlıklı ve temiz bir çevrede yaşaması olduğuna dikkati çekti.

“VATANDAŞ EĞİTİLMELİ”

Gerek merkezi yönetim gerekse de yerel yönetim birimlerinin çevre hususunda ciddi çalışmaların içinde olduğunu vurgulayan Konya Vali Yardımcısı Hasan Karakaş, çalışmaların devam ettiğini ve ciddi mesafeler alındığını belirtti. Çevre ve atık konusunda sadece kurum ve kuruluşların değil vatandaşında bilinçli olması gerektiğine dikkati çeken Karakaş, zaman zaman çevre konusundaki sorumluluğun sadece Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na yıkıldığının kolaycılığa kaçmak olduğunu söyledi. Vatandaşın çevre konusunda Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ciddi derecede eğitilmesi gerektiğinin altını çizen Karakaş, Kalkınma ve Sanayi Bakanlığı’nın tesislere izin ve ruhsat verirken çevre konusunda ciddi yaptırım ve isteklerde bulunması ve ardından ruhsat vermesi gerektiğini vurguladı. Karakaş, “Nüfus arttıkça, ülkemiz büyüdükçe kırsal nüfusla şehir nüfusunun dengelerinin tersine dönmesi dolayısıyla ihtiyaçlar çoğaldı, çoğalan ihtiyaçlar üretimi çoğalttı, tüketimi arttıran üretimden sonra da doğal olarak atık çoğaldı. Hal böyle olunca konu çok ciddidir, bütün ülkelerin ciddi gayretler göstererek yer altından çıkarttıkları madenler, onlardan ve doğadan elde edilen ürünler bin bir zahmetle hatta bedeller ödeyerek elde ettiğimiz bütün ürünler kullanıldıktan sonra yok hükmünde sayılıyor. Oysa onun bir gramı bile, bütün dünya nüfusunu göz önüne aldığınız zaman herkesin bir gram katkısının bile nelere mal olduğunu görürsünüz. Yani çıkarttığımız şeyleri parça parça toprağa atmanın ne kadar maliyetli bir şey olduğunu hepimizin çok iyi bilmesi gerekiyor” dedi.

YATIRIM BEDELİ 21 MİLYON EURO

Katı atık yönetiminin gittikçe önemli bir konu haline geldiğini belirten Konya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili M. Sami Şahin, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi kanunu gereği Konya il sınırları içerisinde ortaya çıkan evsel atık ve katı atık transfer yükümlülüğünün belediyeye verildiğini kaydetti. Şahin, “Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma Dairesi bünyesinde katı atıklar, tıbbi atıklar, hafriyat atıkları, bitkisel atıklar, atık piller, hava kirliliği ile mücadele, gürültü kirliliği ile mücadele gibi çevresel konularda faaliyetlerinin yürütmektedir. Avrupa Birliği Mali Yatırımı 2006 programlanması kapsamında Konya Katı Atık Yönetimi Projesi çalışmalarına da başlanmıştır. Karatay ilçesi Saracoğlu Mahallesi’nde 170 hektarlık sahada gerçekleştirilmesi planlanan proje için Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca çevresel etki değerlendirilmesi olumlu kararı verilmiştir” dedi. Proje kapsamında depolama sahasının rehabilitasyonun yapıldığını söyleyen Şahin, yeni katı atık düzenli depolama sahası, transfer istasyonu, sızıntı suyu arıtma tesisi inşaatı ve kullanılacak ekipman alımlarının da gerçekleştirildiğini söyledi. 25 yıl kapasiteli tesisin ilk 4 yılda ki yatırım bedelinin 21 milyon 267 bin 325 Euro olduğunun altını çizen Şahin, bu bedelin yüzde 72.15’lik kısmının AB tarafından, yüzde 8.36’sının Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından ve yüzde 19.49’unun da Büyükşehir Belediyesi’nin öz kaynakları tarafından karşılandığını belirtti.

Ev sahipliğini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yaptığı çalıştaya, Avrupa Birliği, İçişleri ve Kalkınma Bakanlığı’ndan yetkililerin yanısıra AB Türkiye Delegasyonu temsilcileri, üniversiteler, müşavir ve müteahhit firmalar, belediyeler, TMMOB, İller Bankası, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası, Dünya Bankası gibi kurum ve kuruluşların temsilcileri katılıyor. (Cumaali SARI)