Kişisel PR anlatıldı
KonyaEğitimciler Birliği Sendikası’nda Liderlik Eğitim Programları devam ediyor. Program serisinin bu haftaki programında Selçuk Üniversitesi Akşehir Meslek Yüksek Okulu öğretim görevlisi Kerem Öztürk, ‘İletişimin Kadim Çelişkisi: Kişisel PR’ın gölgesinde kalan Kurumsal İletişim’ başlıklı bir sunum gerçekleştirdi
Kerem Öztürk, iletişimin tanımını yaparak başladığı sunumunda ‘Duygu, düşünce veya bilgilerin her türlü yolla aktarım süreci, eylemi’ olarak tanımladığı iletişim kavramının canlıya özgğ bir kavram olduğunun altını çizdi. Sözlü iletişim, yazılı iletişim, kişiler arası iletşim, grup iletişimi, örgütsel iletişim ve kurumsal iletişim gibi iletişim türlerini açıkladıktan sonra vucut dili, renklerin dili, jest ve mimiklerin rolü, ses tonu, retorik gibi iletişim ile ilgili kavramlar uygulamalı olarak katılımcılara aktarıldı. İletişimin küresel bir çerçevesi olmakla birlikte kültürün de iletişimin biçimini etkilediği, ulusal ve yerel özelliklerin iletişimde dikkate alınması gerektiği vurgulandıktan sonra iletişim engelleri üzerine kaynak kişi ile ile alıcı arasındaki güven sorununun iletişimde önemli bir sorun alanı olduğunu söyledi. Kerem Öztürk sunumunda ‘kurum yöneticisinin kişisel iletişiminin kurum iletişimi açısından kritik rolü olmakla birlikte kurum yöneticisinin kişisel iletişimi hatta kişisel PR’ının kurumsal iletişiminın yerini aldığı patolojik bir durum ile karşı karşıyayız.’ Dedikten sonra kurumsal iletişimin kurum kültürünü oluşturma, medya ile ilişkileri güçlendirme, kurumun içinde iletişimi sağlama, imaj oluşturma, medya ile olan ilişkileri yönetme, kriz iletişimini sağlama, halkla ilişkiler çalışmalarını gerçekleştirme gibi görevleri olduğunu örneklerle açıkladı. Kurumun yöneticileri başta olmak üzere tüm çalışanları ile güç kazanırken, anlam kazanırken Kurum kimliğinin bunları aşan boyutu olduğunun altını çizdi. Programın son bölümünde kurumsal iletşimin en önemli sorumluluk alanlarından birisi olan imaj oluşturmaya dair açıklamalarda bulundu. Sunumunda ‘İmaj, bir kişi veya kurum hakkında ilk izlenimimizdir. Bu izlenim, görme, duyma veya hissetme anında başlar, zamanla yerleşik hale gelir. Bu açıdan imajın oluşumu, ilk bir dakika içinde gerçekleşirken, imajın yerleştirilmesi kısa ve orta dönemi almaktadır. Yerleşmiş bir imajın korunması en az imajın oluşturulması kadar önemlidir.’ Dedi ve sürdürülebilir bir imaj yönetimi stratejisine ihtiyaç duyulduğunun örneklerle açıkladı. (Haber Merkezi)
İlginizi Çekebilir