Necipoğlu gönülleri fethetti
KonyaTRT’de yayınlanan Kur’an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması’nda jüri üyeliği yapan müzisyen Halil Necipoğlu, Rahmet Akşamları etkinliğinde söylediği ilahi ve kasidelerle Konyalı vatandaşlara manevi bir atmosfer yaşattı
“RAHMET AKŞAMLARI ŞEHRİMİZE VİZYON KATIYOR”
Programa katılan Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Rahmet Akşamları etkinliklerine değindi. Ramazan aylarında her sene düzenlenen Rahmet Akşamları programlarının Konya’nın bir geleneği olduğuna dikkati çeken Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, programların Konyalı vatandaşların Ramazan akşamlarını bir yerde daha iyi değerlendirmesini sağladığını söyledi. Ramazan ayında Teravih namazına müteakip Rahmet Akşamları’nın düzenlendiğini kaydeden Başkan Akyürek, “Vatandaşlarımız hafızlarla, sanaçılarla, Türk tasavvuf musikisinin değerli üstatlarıyla buluşuyor. Konyamıza güzellik katıyor, hem Konya’daki Ramazan programlarına hem de Teravihlere gelmek için Konya’nın çevresindeki şehirlerden ziyaretçiler geliyor. Bu programda da Eskişehir ve Mersin’den gelen kardeşlerimizi gördüm. Bu da Konyamız için başka bir güzelliğe vesile oluyor. Biz bu konuda mutluyuz” ifadelerini kullandı. Rahmet Akşamları’nda sahne alan kişileri vatandaşların televziyon veya gazetelerde gördüklerini ancak Rahmet Akşamları etkinliğinde bu kişileri yüz yüze görme şansı elde ettiğini belirten Akyürek, “Bu programlar şehrimize bir vizyon katıyor. Sosyal ve kültürel hayatımızı güçlendirmiş oluyor. Çünkü şehrimiz sadece fiziki yapı ve imardan ibaret değil, şehrimizin sosyal ve kültürel hayatınında canlı olması gerekiyor. Bu programlar kültürel hayatımıza canlılık katıyor” şeklinde konuştu.
‘MUSİKİ İÇ SEYAHATE BİR ARAÇTIR’
Geleneksel Osmanlı musikisi ve dini musiki eserlerine ilgi duyduğunu ifade eden müzisyen Halil Necipoğlu, yurt içi ve yurt dışında birçok organizasyonda sahne aldığını belirtti. Kendisini ‘Bir garip ve fakir yolcu’ olarak tanımlayan Necipoğlu, “Geleneksel ve dini musiki insanların içsel seyahata vasıta olan önemli nimettir. İnsanların içsel seyahati vardır, kalbinin derinliklerine kadar nüfuz edip bulmaya çalışırsa manasıyla da gerçek bir yerden Allah’a seslenmiş olur. Dolayısıyla söylenilenler yüreklere ve ruhlara dokunduğu vakit, sırati müstakim dediğimiz, Kuran’ın ruhumuzu açan kalbimizi bize duyuran yolda yürümemize vesile olur. Onun içinde Hz Mevlana, Yunus Emre veya Hacı Bektaş-ı Veli’nin sözleri üzerinden direkt kalbe ve ruha ulaşmasına vesile oluyoruz. Bu tabiki insanlara bir istikamet sunar ve müzik çok etkili bir araçtır” diye konuştu.
‘KONYA TARİFSİZ MANEVİ HAZ VERDİ’
Kendi kültürümüzden kopuşun neticesinde müziğe olan bakışta bir düşüş olduğunu kaydeden Necipoğlu, Türk milletinin değerlerinin değersizleştirilmeye çalışıldığını dile getirdi. Bunu yeniden yapılandırmak için de kaliteli ürünlerin üretilmesi gerektiğine dikkati çeken Necipoğlu, yeni neslin kaliteli ürünler için çabalaması gerektiğini anlattı. Ramazan ayında Hz. Mevlana’nın yanında olmanın bir başka güzel olduğunu söyleyen Necipoğlu, Konya’nın mübarek bir şehir olduğunu ifade etti. Konya’ya gelindiği zaman bunun görülebileceğini aktaran Halil Necipoğlu, “Burada yaşanan manevi atmosferi aslında zamanında dünyaya mesajlar veren Hz. Mevlana ve Tahir Büyükkörükçü hocamız gibi isimlerdir. Ve aslında bu manevi atmosferi biz bu büyük insanlar aracılığıyla yaşıyoruz. Konya tarifsiz manevi haz verdi, inanıyorum öte alemlerin sakinleri de bu hazzı alıyorlar” dedi.
‘DİĞER İNSANLARI DÜŞÜNÜRSEK BERABERLİK ARTAR’
Dini duyguların Ramazan ayında arttığını söyleyen Şerife Yalçın, insanların sadece kendisini düşünmemesi gerektiğini ve diğer insanları da düşünmesi gerektiğini anlattı. Bu sayede beraberliğin artacağına vurgu yapan Yalçın, “Gençlerimize baktığımız zaman internet çağında olduğumuz için onlar daha fazla içe dönük. Gençlerimizden ümitvar olmak istiyoruz. Rahmet Akşamlarında da yabancı, yaşlı genci demeden farklı farklı insanlarımız bir araya geliyor. Burada bir ortak duygu paylaşılmasına vesile oluyor. Bütün Konya halkının Ramazan ayını da kutlamak isterim” diye konuştu.
‘PROGRAMLAR ESKİ RAMAZANLARI YAŞAMAYA VESİLE’
Ramazan ayı denildiğinde akıllara huzur, bereket ve paylaşmak kavramlarının geldiğini kaydeden Gülnur Akan, geçmiş yıllarda akraba ziyaretlerinin daha fazla olduğunu ancak günümüzde insanların kendi başlarına hareket etmeye başladığını söyledi. Rahmet Akşamları programlarının eski ramazan ayını yaşamaya vesile olabileceğini ifade eden Akan, “Programa ilk defa katılıyorum, genellikle televizyondan takip edebiliyorum. İnsanlarımızı kalabalıklaştırıyor, neşe katıyor. Çocuklarımıla eğleniyoruz ve aynı zamanda ilahi dinlemiş oluyoruz” ifadelerini kullandı.
‘DÜŞÜNCELİ VATANDAŞLARIMIZ VAR’
İftar ve oruç kavramlarının bu aya özel olmasının ayrı bir anlam ifade ettiğini söyleyen Kasım Akan, bu ayda mutluluk ve huzurun üst safhaya çıktığını ifade etti. Fakirler ile zengilerin sofralarını paylaşması temennisinde bulunan Akan, “Fakirlerde sofralarını paylaşıyor. Birazda zaman değişti, eski birliktelik ve paylaşma duygusu yok. Ama hakkını vermek gerekiyor, insanlarımız ellerinden geleni yine yapıyor. Düşünceli vatandaşlarımız var” sözlerini kullandı. Rahmet Akşamları’nda dini mesajların verildiğini belirten Kasım Akan, bu sayede toplumun bilinçlendiğini dile getirdi.
‘GÖNÜL BAĞI KURULUYOR’
Ramazan ayını bereket ve rahmet ayı olduğunu ve halkın bu ayda birbirine daha iyimser davrandığını ifade eden Serdar Yalçın, bu ayda yardıma muhtaç kişilerin daha fazla gözetilmesi gerektiğini anlattı. Zengin insanların fakirlere biraz daha ılımlı bakması gerektiğine dikkati çeken Yalçın, Rahmet Akşamları programları için “Bu etkinlikler insanlarımız arasında gönül bağı gibi bir durum ortaya koyuyor. Bu sayede insanlarımız birbiriyle kaynaşıyorlar, samimilik artıyor” dedi.
‘HALİMİZE ŞÜKÜR ETMELİYİZ’
Türk milleti olarak herkesin haline şükretmesi gerektiğini dile getiren Hasan Renkliolcay, Afrika’da yaşanan olayları, Suriye ve Irak’ta yaşanan olayları görerek buna göre davranılması gerektiğini söyledi. Diğer ülkelerin yaşadığı olaylara bakıldığı zaman Türkiye’nin iyi bir durumda olduğunu belirten Renkliolcay, “Birde terör olayları olmasa bundan başka ne isteriz. Ülkemle ilgili bunları düşünüyorum. Rahmet Akşamları etkinlikleri ise insanlarımıza bilmediği şeyleri öğretir ve çocuklarımız içinde zaman geçirme alanı olarak görebiliriz” dedi.
‘ÇOCUKLARIMIZA ESKİ RAMAZANLARI YAŞATAMIYORUZ’
Geçmiş yıllarda insanların daha farklı olduğunu ve birlikteliğe daha düşkün olduklarını aktaran Muradiye Şık, yeni neslin eskilere göre daha farklı olduğunu söyledi. Yeni neslin Ramazan ayını daha iyi tanıması gerektiğine vurgu yaparak, “Biz ailecek Ramazan ayının tadını yaşatamıyoruz çocuklarımıza. Gençlerimiz çok değişik, herhalde çocuklarımıza Ramazan duygusunu maneviyatı veremedik ki çocuklarımızda maneviyatı yaşayamıyorlar” dedi. Şık, Rahmet Akşamları etkinliğinde insanların biraraya geldiğini ve programların diğer aylarda da devam etmesi temennisinde bulundu.(Mustafa KARAKAYA)
İlginizi Çekebilir