© Konya Postası 2021

Onu Özlüyoruz

Mustafa Kemal Atatürk’ü, Can Dündar’ın, Sarı Zeybek Belgeseli’nde ki giriş cümlesiyle anlatmaya başladı Konya Atatürk Düşünce Derneği’nin Şube Başkanı Sinan Düzenli ve Mustafa Kemal’in ‘eşsiz bir lider, efsanevi bir kumandan, devlet kuran büyük siyaset adımı, kudretli bir devrimci olduğunu’ sözlerine ekledi.

"onu özlüyorum...

aslında onu hiç görmedim.

yüz yüze gelmedim.

ama onu tanıyorum.

sesini cızırtılı bantlardan dinledim.

hep siyah beyaz filmlerde gördüm yüzünü.

çelik bakışlarını şiirlerde okudum.

onu yaşıyorum.

özlü sözlerini okudum köşe başlarında

adını her sabah okul sıralarında andım.

şimdi 76 yıl sonra

onunla son yolculuğa çıkıyorum

bir kez daha...

onun geçtiği yollardan geçiyorum.

yollarda bıraktığı anıların izini sürüyorum.

çektiği acıları ruhumda yaşıyorum.

 EN BÜYÜK ADAMLARDAN BİRİSİ

Atatürk Düşünce Derneği Konya Şube Başkanı Sinan Düzenli, Atatürk, Millî Mücadele'de millî birliği temin eden eşsiz bir lider, muharebe meydanlarında efsanevî bir kumandan, devlet kuran büyük siyaset adamı, milletin çehresini değiştiren kudretli bir devrimci olduğunun altını çizerken, Mustafa Kemal Atatürk’ü anlatmaya şu şekilde devam etti:

“Mustafa Kemal Atatürk bir lider, bir kumandan, bir devlet adamı ve bir devrimci gibi birçok vasıflarıyla, insanlık tarihinin tanıdığı en büyük adamlardan biri olduğuna şüphe yok. Kahramanlık ve insanlık meziyetlerini en yüksek seviyede taşıdığınıda dünya tarihçileri ve fikir adamları tereddütsüz birleşmektedir. Tarihin büyük tanıdığı şahsiyetlerle mukayesesi yapıldığı zaman türlü bakımlardan bariz üstünlükleri göze çarpmaktadır”

ATATÜRKÇÜLÜK FİKRİ

Mustafa Kemal Atatürk’ün üstün tarafı, hem fikir hem hareket adamı oluşundan kaynakladığını ve Atatürkçülük fikrinin bu bağlamda ortaya çıktığını belirten Düzenli, “Mustafa Kemal Atatürk fikri ve hareketi kişiliğinde birleştirmiş bir lider ve fikir ve düşüncelerinin özünü oluşturan Atatürkçülük, her türlü dogmatik unsurdan sıyrılmış akılcı bir dünya görüşüdür.  Memleket gerçeklerinden kaynaklanan, problemler karşısında aklın ve ilmin rehberliğini kabul eden bu gerçekçi görüş, gerek Türk Bağımsızlık Savaşı'nın gerekse onu izleyen Türk çağdaşlaşma Hareketi’nin esasını oluşturmaktadır” Daha sonra Düzenli, Atatürk, milletin tarihî seyrini değiştirebilecek üstün meziyetleri sayesinde, memleketi askerî ve siyasî zaferlerle uçurumun kenarından kurtardığını söyledi.

YA İSTİKLAL YA ÖLÜM

Şube Başkanı Sinan Düzenli, Mustafa Kemal Atatürk için, dünya tarihinde, her türlü imkânsızlığa rağmen inandığı fikri tatbik sahasına dökmüş. "Ya istiklâl, ya ölüm!" parolası ile bir Millî Mücadele kazanılmış, arkasından yepyeni hüviyette bir çağdaş millet, devlet yaratmış bir liderin çok az olduğunu ve içinde bulunduğu şartları değerlendirmede, engelleri ortadan kaldırmada gösterdiği büyük başarı Atatürk'ün ayrı bir özelliğini teşkil ettiğini belirtti.

ESERİYLE İSBATLADI

Düzenli, “Atatürk, Türk toplumunda sadece çağdaşlaşma gereğini gördüğü için değil, bu çağdaşlaşmayı en kısa zamanda gerçekleştirecek yolu gösterdiği için ve nihayet çağdaşlaşmaya engel olan etkenleri cesaretle bertaraf ettiği için büyüktür. Esasen "Modern Türkiye'nin Kurucusu" sıfatını da işte bu büyüklüğünden almaktadır” dedi.

Düzenli, Büyük Nutkun sonlarında, Türk gençliğine hitaben çizdiği tablo, aslında, kendisi mücadeleye atıldığı zaman, memleketin içinde bulunduğu tablo olduğunu ve Atatürk, en güç şartlar altında bile her şeyin bitti zannedildiği bir zamanda bile, Türk milletine güven hissinin kaybolmaması gerektiği gerçeğini eseriyle ispatlamış bir millî kahraman olduğunu belirtti.

ATATÜRK GİBİ DÜŞÜNMEK

Sinan Düzenli geleceğin nesillerinin yetiştirmenin birincil koşulunun Atatürk gibi düşünmekten geçtiğini ifade ederek, “Uygarlık yolunda ilerlediğimiz çağımızda ileriyi görebilen ve daha ileriye gitmeyi amaçlayan nesiller yetiştirmek Mustafa Kemal gibi düşünebilmenin ilk adımıdır. Bu adımı atarken, neslimizin geçmişini iyi bilmesi ve özümsemesi gerekmektedir. Bunun içindir ki, her fert üzerine düşen sorumluluğun bilincinde olmalıdır.  Gerçekte ülkenin yönetimini devralacak, geleceğimizi yönlendirecek, uygar ve saygın bir ulus olma bilincini daha da pekiştirecek olan gençler, Ulu Önder Atatürk’ün İlke ve Devrimlerinin ışığında ilerlemelidirAtatürk’ün sağlığı döneminde  1920–1938 yılları arasında sağlanan gelişme ve değişmeler hem milletin birbiriyle kucaklaşması, hem de çağ ile yarışmak düşüncesiyle doğmuşturUygulanması da milletin çağdaşlaşmaya katılması ve ona katkıda bulunması şeklinde gerçekleşmiştir.”

HER ZAMAN ANMALIYIZ

Büyük Önderi Sadece 10 Kasımlarda değil de, her zaman anmalı ve yaşatmalıyız diyen Nurettin Ok, bu konuda şunları söyledi:   “Yalnızca 10 Kasımlar değil, her zaman her an düşünce ufkumuzda Atatürk’ün mücadele azmi, bizlere yüklediği sorumlulukları ve gösterdiği hedefler asla unutmamalıyız. Ülkemizin en zor anında bile düşünüp ortaya koyduğu milli hedef ve stratejilerin hatırlanması, bu tür çabaların anlam ve değerinin çok iyi bilinmesi gerekmektedir Ancak bu şekilde ulu önderin kutsal emanetini gelecek çağlara ve nesillere ulaştırabiliriz.” HER TÜRLÜ ZAFER TÜRK MİLLETİNİN ZAFERİ

Düzenli, Mustafa Kemal Atatürk’ün her zaman doğru kararlar verdiğini belirterek, “Atatürk gerçeğin adamıdır; sağduyunun ve ince görüşün adamıdır. Nerde ne yaptı, neye karar verdi ise daima en iyisini yapmış, en hayırlısına karar vermiştir. Halkın eğilimlerini çok iyi sezen ve ruhlara sızmasını bilen usta devrimciliği sayesindedir ki müşterek arzu ve eğilimler kolayca millî ülkü haline gelebilmiştir. Giriştiği mücadelenin başından sonuna kadar Türk Milletinin yüksek vasıflarına güvenmiş, kazanılan her türlü zaferin milletin eseri olduğunu söylemiştir. Bütün teşebbüslerinde millet sevgisine dayanmış, kudretli kişiliği ve gerçeği sezişe dayanan ikna kuvvetiyle kitleleri sürükleyebilecek bir lider olduğunu göstermiştir” dedi.

 

 YUTTA BARIŞDÜNYADA BARIŞ

"Yurtta Barış Cihanda Barış" için çalışmak, Atatürk için dünyamızda yaşayan bütün insanları birbirine daha çok yaklaştırmak, daha çok sevdirmek yolundaki çabaların bir parçası olduğunu söyleyen Sinan Düzenli,“Mustafa Kemal Atatürk, ‘İnsan herşeyden önce mensup olduğu milletin varlığı ve mutluluğu için çalışmalı. fakat başka milletlerin de huzur ve refahını düşünmelidir’ derken, işte bu çabasını dile getiriyordu. Atatürk'e göre ‘Dünya milletlerinin mutluluğuna çalışmak, diğer bir yoldan kendi huzur ve mutluluğunu temine çalışmak, demekti’ “ şeklinde konuştu. Düzenli, dünyada dünya milletleri arasında iyi bir geçim olmazsa bir millet kendi içinde ne kadar iyi olursa olsun huzurdan mahrum olacağını bu yüzden Mustafa Kemal Atatürk’ün Dünyada barış bu sözü böyle insancıl bir idealden kaynaklandığını belirtti.

 

 

EN ÇOK KALDIĞI ŞEHİRLERDEN BİRİSİ ‘KONYA’

Konya, Atatürk'ün, İstanbul ve İzmir’den sonra en çok uğradığı ve kaldığı mutlu şehirlerimizden biri olduğunu ifade eden Sinan Düzenli, ”Atatürk'ün Anadolu'ya geçerek Ankara'ya yerleştiği, ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni açtığı günden ölümüne kadar Konya'ya 13 kere gelip gitmiş, bu gelişlerinde çoğu zaman günlerce kalmıştır. Konya’da halka olan konuşmalarında ‘Hemşerilerim” diye hitap etmesi de dikkat çekicidir” dedi. 

 

MİLLETLER ARASINDA KARDEŞLİK

İLİŞKİSİ OLMASI GEREKİYOR

Mustafa Kemal Atatürk’ün, hiçbir  karşılık beklemeksizin, insanlığın mutluluğuna hizmet edebilecek adam yetiştirmenin, en büyük zevk olduğunu söyleyen Sinan Düzenli, “Mustafa Kemal Atatürk şöyle diyordu: ‘Bahçesinde çiçek yetiştiren insan, bu çiçekten birşey bekler mi? Adam yetiştiren insan da, çiçek yetiştirendeki hislerle hareket etmelidir. Ancak bu tarzda düşünen ve çalışan adamlardır ki memleketlerine, milletlerine ve bunların geleceğine faydalı olabilirler’ anlamalıyız ki Atatürk’e göre milletler arasında düşmanlıkların yerini kardeşlik ilişkisi olması gerekiyordu” dedi. Düzenli, dünya barışının ancak bu idealle olması gerektiğini söyledi.

 

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER