‘Referandum gayrimeşrudur’
KonyaCumhurbaşkanı Erdoğan, IKBY'nin bugün gerçekleştirdiği referanduma ilişkin,"Bu konudaki tavrımıza rağmen yapılan ve Irak'taki cari hukuka da uygun olmayan referandumun, sonucuna bakmaksızın yok hükmünde kabul ediyoruz, gayrimeşrudur diyoruz" dedi
eçmişte devletin, halkın inancına, meşrebine, kökenine, kılığına, kıyafetine, konuşmasına karıştığı, "tek tip insan üretmeye kalktığı" dönemlerin acılarını ziyadesiyle yaşamış bir millet olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şunları söyledi:
"Hatırlamak ve konuşmak dahi istemediğimiz o sıkıntılı günleri, milletimizin desteğiyle gerçekleştirdiğimiz büyük dönüşüm sayesinde, hamdolsun geride bıraktık. Artık önümüze bakıyoruz. Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği sürecinde, samimiyetle ve süratle hayata geçirdiği düzenlemeler, belki bizi tam üye yapmaya yetmedi ama demokratik standartlarımızı bir hayli yükseltti. Bunun için Avrupa Birliği ikircikli bir tutum içine girdiğinde, biz çıktık, 'Kopenhag kriterlerinin adını gerekirse Ankara kriterleri yapar yine de yolumuza devam ederiz.' dedik. Şu anda gidiş oraya. Bunlar hala bize böyle oyalama yaptıkları sürece artık vakit yaklaşıyor. Başka çare yok. İşte bakın Almanya seçimleri bir derstir. Çünkü artık insanlar her şeyi çok açık ve net görüyor. Biz birçok şeyi söyledik. Fakat ters yüz ettiler. Şimdi de gerçek ortaya çıktı. Bizim demokrasiyle halklarla haklarla özgürlüklerle ilgili standartlar konusunda hiçbir sıkıntımız yok. Hiçbir ülkenin halkıyla halklarıyla bizim sorunumuz olamaz. Bizim sorunumuz olsa olsa oralardaki yönetimlerledir. Oralardaki yönetimlerin idare tarzıyladır. Çünkü eğer bize karşı yapılan bir şey varsa susacak diye bir durum yok. Gereken neyse bunun cevabını vermek zorundayız. Avrupa Birliği veya bir başka kurum talep etmese dahi biz bu reformları kendimiz için, milletimiz için hayata geçirmekte kararlıydık, nitekim öyle de yaptık. Yani biz bütün bu reformları birileri istedi, birileri sipariş etti diye yapmadık. Milletimiz buna layık olduğu için bu reformları yaptık."
"MAÇ OYNANIRKEN KURAL DEĞİŞTİRİYORLAR"
Erdoğan, Avrupa Birliği sürecinde, "maç oynanırken kuralların değiştirilmiş olmasına" itiraz ettiklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Penaltının kuralı belli. Maç oynanıyor, penaltının kuralları değişiyor. Böyle bir şey olur mu? İşte bunlar bunu yaptılar bize. Avrupa Birliği'nin kuralları belli. Fasılların sayısı 15 ve liderler zirvelere katılıyor. Müzakereciyiz, biz de katılıyoruz. Fakat, isim vermeyeceğim şimdi, iki ülkede liderler değişiyor ve diyorlar ki 'Bir defa Liderler Zirvesi'ni kaldıralım. Fasılları da 35'e çıkaralım'. Şimdi, buna itirazınız olmayacak da neye olacak? Aç kapa yapılıyor, yani fasıllar hem açılıp hem kapanıyordu, tuttular 'Yok.' dediler. 'Olmaz. Sadece fasıl açılır ama kapanmaz ve bir de Liderler Zirvesi bundan sonra yapılmaz.' Şimdi bunlara itirazımız olmayacak mı? Yaptığımız bu ve yapmaya da devam ediyoruz, edeceğiz. Diğer aday ülkeler söz konusu olduğunda gündeme dahi getirilmeyen kuralların, konu Türkiye olduğunda adeta icat edilmesini kabul etmedik, etmeyeceğiz. Türkiye, Avrupa Birliği tam üyeliği takvimini harfiyen işletmiştir. Fasıllar konusunda, mevzuat uyumu konusunda hiçbir eksiğimiz, hiçbir sıkıntımız yoktur. Sadece Avrupa Birliği'nin kendi yükümlülüklerini yerine getirmemesi sorunuyla karşı karşıyayız. Avrupa Birliği, fasılları kapatmayarak, serbest dolaşım hakkımızı adeta gasp ederek, mültecilerle ilgili yükümlülüklerini yerine getirmeyerek ve daha birçok sözünü yerine getirmeyerek güvenilirliğini yerle bir etmiştir."
"HAVLU ATAN TARAF BİZ OLMAYACAĞIZ"
Erdoğan, üye ülkelerin haklarını ve çıkarlarını korumak üzere bina edilen bir birliğin böyle bir güvensizlik ikliminde varlığını daha ne kadar sürdüreceğini ise bilmediklerinin altını çizdi.
İngiltere'de Brexit'i örnek gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yaptı oylamayı ayrıldı. Bunun daha gerisi gelecek. Ama şunu herkes bilsin ki Avrupa Birliği ile Türkiye arasında artık bir tiyatro oyununa dönen bu mücadelede, havlu atan taraf biz olmayacağız. Bu konuda karar vermesi ve bunu tüm dünyaya ilan etmesi gereken taraf, Avrupa Birliği'dir. Versinler kararlarını. Onlar kararını versinler biz kararı rahat veririz, merak etmesinler. Biz bu kararı duyana kadar sabırla bekleyeceğiz." dedi.
"ŞU ANDA BİZİ YALNIZ BIRAKAN VEYA BIRAKMA GAYRETİNDE OLAN BİR DÜNYA VAR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti:
"Şu anda terörle, uyuşturucuyla, bütün bunların tacirlerine yönelik, ekonomik vurgunculardan kuralsız dövüşen kişi ve kurumlara kadar, insanlığın huzuruna kasteden tehditlere karşı birlikte mücadele etmemiz gerekirken bizi yalnız bırakan veya bırakma gayretinde olan bir dünya var. Eğer siz imkanları sadece kendinize ayırır, külfetleri tümüyle başkalarına yüklerseniz, bu sürdürülebilir bir düzen olmaktan çıkar. Dünyanın şu andaki düzeni sürdürülebilir değildir. İşte bunları Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda da ifade ettim, ediyorum, etmeye de devam edeceğim.
Kimsenin sesi çıkmıyor. 'Sadece Myanmar'a kınama yaptık.' söylenen bu. 'Kınamamızı yaptık, en şiddetli şekilde yaptık.' Başka ne yaptık? Yaptırım yok. Bu yaptırımları ortadan çok farklı şekilde koymak lazım ki ona göre onlar da kendilerine bir çekidüzen versinler. Burada çok açıkça bir soykırım var. Açık söylüyorum rahatsız olabilirler. Dünyaya 'İslami terör' diye konuşanlar, 'Hristiyani terör' diyorlar mı, 'Yahudi terörü' diyorlar mı, 'Budist terörü' diyorlar mı? Demiyorlar. Budistleri böyle iyiniyet elçisi gibi hep gösterirler. Şu anda tamamen Myanmar'da 'Budist terörü' var. Şu anda Erdoğan'a yüklenecekler, varsın yüklensinler. Öyle yogayla mogayla bilmem neyle filan bu işi geçiştiremezsiniz, ortada bir vakıa var. Bunu tüm insanlığın bilmesi lazım."
"REFERANDUM KARARI BURAM BURAM FIRSATÇILIK KOKAN BİR GİRİŞİMDİR"
Erdoğan, "Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) bugün gerçekleştirdiği referanduma ilişkin şunları söyledi:
"Artık şimdi yeni bir dünyayı, yeni bir yer küreyi kurmak zorundayız. Aksi takdirde, çökecek sistemin altında hep birlikte kalacağımızı unutmayalım. Bölgemizdeki krizler ve çatışmalar, Kuzey Irak ve Suriye'de atılmakta olan yeni adımlarla daha da içinden çıkılmaz bir hale geliyor. Kuzey Irak'taki Bölgesel Yönetimin referandum kararı, ülkenin içinden geçtiği durum göz önüne alındığında buram buram fırsatçılık kokan bir girişimdir.
Bu bölgeyi (Kuzey Irak) sadece tek bir grubun kontrolü altına almaya çalışması, orada uzun yıllar sürecek yeni çatışmaların, yeni acıların, yeni zulümlerin, yeni katliamların habercisi olmaktan öte bir anlam taşımayacaktır. Kontrolleri altına aldıkları gücü ve imkanları, diğer gruplarla paylaşma konusunda hiç de iyi bir imtihan vermeyen mevcut yönetime olan güvensizlik sözde bağımsızlık ilanı sonrası çok daha artacaktır."
"REFERANDUMU YOK HÜKMÜNDE KABUL EDİYORUZ VE GAYRİMEŞRUDUR DİYORUZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Kimse bizden sınırlarımızın hemen yanı başında, 350 kilometre, yeni bir kriz ve çatışma alanı oluşmasına göz yummamızı bekleyemez. Bu konudaki tavrımız açıktır. Buna rağmen yapılan ve Irak'taki cari hukuka da uygun olmayan referandumun, sonucuna bakmaksızın yok hükmünde kabul ediyoruz, gayrimeşrudur diyoruz.
Irak'ın hem toplum hem de ülke olarak birliğe beraberliğe bütünleşmeye her zamankinden daha çok ihtiyacı bulunduğu bir dönemde, ayrılık yönünde adımlar atılması asla kabul edilemez. Kuzey Irak'taki Kürt kardeşlerimizin haklarına, hukuklarına güvenliklerine müreffeh bir hayat taleplerine sonuna kadar saygımız vardır. Nitekim bu yöndeki çabalarında daima Kuzey Irak yönetiminin yanında olduk. Sıkıntılı zamanlarında kimse onların yanında olmadığı dönemde kendilerine gerekli hizmeti desteği vererek, onları ayakta tuttuk. Ancak bizim aynı zamanda Irak'ta Arap kardeşlerimiz de var. Türkmen kardeşlerimiz var. Ezidiler, Keldaniler, Süryaniler var. Onların da haklarına bizim saygımız var. Kuzey Irak tüm bu halkların ortak hayat alanıdır. Sadece bir şahsın veya aşiretinin hayat alanı değildir. Bunun böyle bilinmesi lazım."
"BUNDAN SONRA KUZEY IRAK YEREL YÖNETİMİ, PETROLÜNÜHANGİ KANALLARLA AKITACAK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan "Şu anda bir şeyin bilinmesini özellikle istiyorum. Siyasi olarak, ekonomik olarak, ticari olarak, güvenlik noktasında bütün adımları atıyoruz, atacağız. Silopi'de boşuna şu anda Silahlı Kuvvetler orada gerekli adımları atmadı. Taviz yok. Şu anda İran, aynı durumda. Aynı zamanda Hava Kuvvetlerimiz aynı durumda ve sınırlarda sadece Irak tarafına geçişe müsaade var, bu hafta içerisinde diğer tedbirleri de hemen açıklayacağız ve o adımlar da atılacak. Artık giriş-çıkış, bunlar da kapatılacak. Farklı tedbirlerimiz var, ayrı. Onları da ayrıca devreye sokacağız ve bütün bunlarla birlikte bundan sonra Kuzey Irak Yerel Yönetimi, bakalım petrolünü hangi kanallarla nereye akıtacak veya nereye satacak? Vana bizde. Vanayı kapattığımız anda o iş de bitti." diye konuştu.
Erdoğan "Biz adımlarımızı kararlı bir şekilde atmaya devam edeceğiz ve Kuzey Irak Yerel Yönetiminin bir defa bu adımdan geri adım atması şart. Olmazsa olmaz. Federal devlet, zaten kesinlikle kabul etmiyor. Meclis, aynı şekilde kabul etmiyor. Tabii aynı şekilde Suriye'de de bir veya birden fazla terör devleti kurulmasına izin vermeyeceğiz. Öyle Kuzey Suriye'de PYD, YPG, oralarda devlet kuracaklarmış... Bunların hepsi onlar için kuru bir rüya" dedi.
İlginizi Çekebilir