Rejim darbesi
KonyaEmekli Binbaşı Muharrem Balatekin, 15 Temmuz darbe girişiminin başarılı olması halinde askeri darbeden daha çok bir rejim darbesi olacağını, Humeyni’nin İran’da yaptığı devrimin bir benzerini de Gülen’in yapacağını ve Türkiye’de mollalar devrinin başlayacağını söyledi
Emekli Binbaşı ve Gazetemizin köşe yazarlarından Muharrem Balatekin, 15 Temmuz darbe girişimini değerlendirdi. 1960 ve 1980’de yaşanan darbelere şahitlik ettiğini söyleyen Balatekin, 15 Temmuz akşamı yaşanan darbe girişiminin bunlardan farklı olduğunu, hiçbir darbede milletin iradesinin tescil ettiği Meclisin bombalanmadığını söyledi.
15 TEMMUZ AKŞAMI ‘KOMUTAN’ LAKABIMI BIRAKTIM
1971-1996 yılları arasında orduda görev yaptığını ve binbaşı rütbesine ulaştığını söyleyen Balatekin, “Bu başarılarım benim Konya’da komutan lakapla anılmama sebep oldu. Bu lakap benim çok hoşuma gitti. Mütevazi bir ailenin çocuğuyum, torpil olmadan, kendi tırnaklarımla ‘komutanım’ ve ‘komutan’ lakaplarını elde ettim. Taa ki 15 Temmuz 2016 akşamına kadar. Maalesef bu benim ‘komutan’ ve ‘komutanım’ lakabım, ağrıma giden, toplumun gözünde itibarsızlaşan bir lakap oldu. Ben de 15 Temmuz akşamında sonra bu lakabı bıraktım” dedi.
‘Bundan bir müddet öncesinde biz Cumhuriyet mitingleri gördük’ diyen Balatekin, “Bu ülkenin bazı siyasi partilerinin düzenlediği mitinglerdi bunlar. Bu mitinglerdeki pankartlarda ‘ordu göreve’ yazıyordu. Türkiye’de şöyle bir imaj oluştu; oyla, demokrasiyle iş başına gelemeyecekler başka yollara tevessül etmeye başladılar. Bunun çok çirkin örneğini devamında bu FETÖ’cü örgüte destek veren siyasilerle gördük. Onlarda aynı şekilde ‘acaba bunlar sayesinde bir yere gelebilir miyiz?’, zira bugün üst düzey kademedeki bazı makam mevki sahiplerinin oraya gelişleri tamamen o örgütler vasıtasıyladır. Ben ‘komutan’ ve ‘komutanım’ lakaplarını tırnaklarımla elde ettim. Ben buralara emeğimle, Allah’ın izniyle geldim ama onlar öyle gelmedi. İşte o gün bu yolla gelenler öyle veya böyle gidecekler” diye konuştu.
TERÖRÜN BAŞARILI OLMASI İÇİN İDAM KALDIRILDI
Darbecilerin en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini ifade eden Balatekin, “Ben yıllardır idam cezasını savunanlardanım. İdam cezası olmadan hiçbir şey yapılmaz. Ağırlaştırılmış müebbet teröriste ‘Sen merak etme, öldür öldürebileceğin kadar. Ben seni yakalarsam öldürmeyeceğim, besleyeceğim’ anlamına gelir. İdam cezasının olmayışı terörün yayılmasında en büyük etkenlerden. Bu ülkede idamın kaldırılması, terörün başarılı olması için AB’nin bize dayattığı bir sistemdir. Biz AB yüzünden kaldırdık idamı, sırf Abdullah Öcalan asılmasın diye kaldırdık. Eğer idam olmazsa bebek katili Öcalan Sayın Öcalan olur, bir müddet sonra da hain dediğimiz Fethullah Gülen, Sayın Fethullah Gülen olur” şeklinde konuştu.
FETÖ’NÜN YAPILANMASINA İZİN VERİLDİ
FETÖ örgütünün bir dönem devlet içinde yapılanmasına göz yumulduğunu kaydeden Muharrem Balatekin, şöyle konuştu;
“Bir zamanlar bunların KPSS de yaptığı hileleri görmemezlikten gelen bir kurum vardı, iktidar vardı. Çünkü biz din, Allah deyince her şeyi bir kenarı atıyorduk. Ama bunlar gerçek Allah dostu mu, gerçek inançlı mı? O konuda çok büyük sıkıntılar var. Bir yazımda da Hakan Şükür’ü milletvekili yaptığınızda size top sektirmeyi mi öğretecek’ demiştim. Çünkü biliyorum ki Fethullah Gülen, Hakan Şükür’ü milletvekili yapın demişti. Peki şimdi nerede Hakan Şükür? ABD’ye kaçtı ve servetiyle birlikte krallar gibi yaşıyor.
Fethullah Gülen zeki bir adam. 1- Ordunun içine çok miktarda adam soktu, 2- Emniyetin içine çok miktarda adam soktu, 3 ve en önemlisi de adaletin içine çok miktarda adam soktu. Siz askeriyeyi, emniyeti ve adaleti elde ettiğiniz zaman ki yanında meclise de adam soktunuz, sizin için bu kaçınılmaz olacaktır.”
DARBEYİ YALNIZCA FETÖ YAPMADI
Darbe girişimini yalnızca FETÖ terör örgütünün yapmadığını dile getiren Balatekin, “Bu darbe girişiminde bulunanlar FETÖ örgütü, aşırı laik görünümlü kişiler, ateist, alnı secdeye değmemiş din dışı insanlar ve en önemlisi de korkunç bir Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı olan insanlar” dedi.
Yargıçlarında darbe girişiminde parmağı olduğunu söyleyen Balatekin, “Fatih Sultan Mehmet’in bir sözü vardır, ‘Kadı satın alınırsa devlet ölür’ diye. Bugün yargı sistemine bir bakın. Yüksek yargıya dokunulmaya başlanmıştı ve ben o gün demiştim ki ‘Yüksek yargı yüksek gerilim hattı.’ Saltanata alışmış yargı mensuplarının elinden emziğini alamazsınız. Alırsanız Mısır’daki gibi Mursi’yi devirirler. Çünkü Mursi, halk asgari ücret alırken korkunç maaşlar alan, 30 bin Euro gibi maaşlar alan yargıçların maaşını normal vatandaş seviyesine çekince, Mısır’a en büyük ihaneti demokrasi savunucusu yargıçlar yaptı” diye konuştu.
MOLLALAR DEVRİ
Darbe girişiminin başarılı olması halinde İran’da yaşanan devrimin bir benzerinin Türkiye’de de yaşanacağını aktaran Muharrem Balatekin, “Şah Rıza Pehlevi’li İran, ABD oyunuyla devrildikten sonra bir İslam Devrimi adı altında Fransa’da sürgünde bulunan Humeyni İran’da başa getirilmiş ve İran’da mollalar devri başlamıştı. O darbe girişimi başarılı olsaydı bizde de başlayacaktı. Bu tamamen ABD, CIA güdümlü bir darbe girişimidir. Amaç Fethullah Gülen’i bu ülkenin başına getirmekti. Bu tezgah yüce adalet sayesinde tutmadı” ifadelerini kullandı.
DAHA İŞİN BAŞINDAYIZ
Darbe girişiminden haberdar olmadan darbeye katılan ve halk tarafından şiddet gören askerlere değinen Balatekin şöyle konuştu;
“Bu darbeyi 12 ay askere giden mehmetçik yapmadı. Bu darbeyi rütbeliler yaptı. Rütbelinin emrinde ise bu 12 aylık askerler var. Siz ilkel insanlarsınız, hıncınızı ve kininizi en zayıf halkadan çıkarıyorsunuz. Yüreğiniz varsa en üstten çıkarın, alın linç edin. Kılımız kıpırdarsa namerdiz. Ama geliyorsun çık demiş çıkmış askere saldırıyorsunuz.
O linç girişiminde teslim olmuş, silahını bırakmış erlere saldıranlar, siz misiniz bu ülkede adalet? Siz misiniz hukuk? Biz hukuksuzluk yüzünden bu hale geldik. Sen mi vereceksin o en zayıf halkaya cezasını. Askere ‘tatbikat var hadi gidiyoruz’ deniyor gidiyorlar. Çocuğun hiçbir şeyden haberi yok. Bu konuda insanları duyarlı olmaya davet ediyorum.
Daha işin başındayız, daha neler çıkacak, kimler çıkacak. Daha ne hainlikleri ne kahramanlıkları yazacağız. Daha iş aydınlanmadı.” (Mehmet ÇALIŞKAN)
İlginizi Çekebilir