Sanatçıların köyüne yeni kerpiç evler geliyor

Sanatçılara ait kerpiç mimari evlerin bulunduğu köyün kurucusu olan Mehmet Taşdiken, Sonsuz Şükran Köyü’nün önümüzdeki dönemde yapılacak yeni kerpiç yapılarla daha da genişleyip büyüyeceğini söyledi. Sanatçıların ikamet ettiği köyde halen 30 kerpiç ev bulunduğunu bu sayının önümüzdeki yıldan itibaren daha da artacağını belirten Taşdiken, “Sonsuz Şükran Köyü büyümeye devam edecek. Önümüzdeki yıl yeni yapılar daha gerçekleştireceğiz. 21 yeni sanatçı ve kültür adamı daha köyümüze gelerek buraya yerleşecek. Onlar evlerini burada kendileri yaptıracak, biz onlara yardımcı olacağız” dedi.
Köye gelecek sanatçıların isimlerinin şu an için sürpriz kalmasını istediklerini, onların iznini almadan kamuoyuyla paylaşmanın doğru olmayacağını vurgulayan Taşdiken, “Ama dediğimiz gibi 21 yeni kültür ve sanat insanı. Bunların çoğu kendi dünyalarında bilinen popüler isimler. Zaten, genelde Sonsuz Şükran Köyü’ndeki tüm sanatçılar kendi alanlarında yetkin isimler. Ressamlar resim alanında, heykeltıraşlar kendi alanında, sinemacılar ve müzisyenler kendi alanlarında çok bilinen ve yetkin insanlar. Burası gerçek anlamda bir sanatçı köyü ve buradaki bu zenginlik zamanla daha da ileri noktalara taşınacak” dedi.
Bölgede Sonsuz Şükran Köyü projesinin hayata geçirilmesinin ardından kerpiç mimariye yönelik sayısız tez ve bilimsel makale yazıldığını da vurgulayan Taşdiken, yaptıkları modelin mimari dünyada da karşılığını bulduğunu söyledi.
Sanatçılar yeni komşuların gelecek olmasından memnun
Öte yandan, Sonsuz Şükran Köyü’nden kerpiç ev satın alarak yılın belli bir bölümünü burada yaşayarak geçiren sanatçılar da, mekana inşa edilecek yeni kerpiç yapıların ardından yeni komşulara sahip olacak olmanın memnuniyetini yaşıyor.
Köy sakinlerinden Fügen Akkemik, sanatçı köyünde İstanbullu kadınlar olarak çoğunlukta olduklarını vurgulayarak, “Benim atalarım 500 sene önce Konya Karaman’dan Rumeli’ye göç etmiş. Yılların ardından atalarımın toprağı beni çekti ve ben buradayım. Sonsuz Şükran Köyü’nde bir Anadolu kadını gibi yaşadığım için onur duyuyorum ve bu köye ait olduğum için çok mutluyum” dedi.
Köye yeni komşuların gelecek olmasının güzel bir gelişme olduğunu belirten Akkemik, “Biz on yıldır 25 haneye sahiptik köyümüzde. Şimdi yine köyümüze ait alan içerisinde 21 yeni ev olacak ve 21 yine böyle sanatçı, akademisyen dostlarımızla, müzisyen, yönetmen sanatçı arkadaşlarımızla beraber burada olmak bence çok güzel olacak. Hem bizim hem de yöre açısından güzel bir kaynaşma olacak diye düşünüyorum” dedi.
Köye yerleşen isimlerden kır kahvesi işleten Çiğdem Akkaya da, ilk defa bu yıl Şükran Köyü’nde sürekli olarak yaşayabileceklerini de anladıklarını ifade ederek, “O kadar güzel bir hayat kurduk ki burada. İşte ortak sofralar, kollektif bir yaşam. Ve yeni komşular buna katıldığı zaman çok daha zenginleşeceğini düşünüyorum. Çünkü hepsi de bizi insan olarak besleyecek kişiler, mental olarak da besleyecek olan kişiler ve onlar geldiği zaman burası tam anlamıyla bir köy olacak ve köyümüzün sokaklarında çocuklar koşuşacak belki. Hayalimiz şimdi heykeltıraş ve sanatçı arkadaşlarla çocuklar için Türkiye’de hiç görülmemiş bir tasarım parkı, çocuk parkı oluşturmak. Hep birlikte bir şeylere ulaşmak, değer katmak" diye konuştu.