Son temsilci
KonyaModern dünyanın karmaşası içerisinde bazı mesleklerin varlıklarını bile unutuyoruz. İnsanların ihtiyaçlarını sağlamak için birçok mesleğin doğmasına neden oldular. İhtiyaçlarını sağlayan araç ve gereçleri yaparken düzeltme, güzelleştirme ve işlerine yararlı hale getirme merakı birçok mesleğin doğmasına neden olduğu gibi ağaç tornacılığının da oluşmasına neden oldu.
Halk arasında ‘haratlık’ olaraktan bilinene ağaç tornacılığı bilinen en eski mesleklerden biridir. Basit kesici aletler ile yapılan işler zamanla tezgâhlara da yapılmaya başlandı. Kesici, delici, kazıcı aletlerin saplarındaki ahşaplar, masa, sandalye çocukların yürümesi için yapılan yürüteçler bu işi yapan tezgâhlardaki ustaların ellerinden çıkmaya başladı. Ancak değişen toplum ve gelişen teknoloji ile ağaç tornacılığı mesleği son demlerini yaşıyor. Mesleğinin son ustası olan İsmail Işıkçeviren, Mesleklerinin artık öldüğünün tezgâhların yok olduğunu söylerken Konya’da son temsilcisi olduğunu belirtti
“BU MESLEKTE DÖRDÜNCÜ NESİLİM”
Aklının erdiğinden beri bu işi yaptığını söyleyen Işıkçeviren, “Ben bu meslekte dördüncü nesilim. Dedemlerden babama, babamdan da bana kaldı. Bugün ben 53 yaşındayım ve 46 yıldır bu işle uğraşıyorum. Bizim zamanımız da okul yoktu. Verirlilerdi birinin yanına sanat örgensin diye. Ben bu işin içine aklım erdiğinden beri varım dedemin dükkânında büyüdüm. Her şeyiyle bilirim ağaç tornacılığını.46 yıldır yaptığım bu iş artık son temsilcisiyim benden başka ağaç tornacısı yoktur” dedi.
“MESLEĞE KİMSENİN İLGİSİ YOK”
Oğlunun ve başkaların artık bu işe meyil etmediğini söyleyen Işıkçeviren, “Bizim küçüklüğümüzde verirlerdi birinin yanına okulda neymiş denirdi. Verdiklerine de iyice tembih ederlerdi eti senin kemiği bizim şeklinde. Şimdi okullar var. Bu işin okulu da var orada öğreniyorlar her şeyi makineleşti. El emeğine talep azaldı. Ben yanıma çırak almak istiyorum mesleğin davamı için ancak gelenlerin tek sorduğu soru ne kadar maaş veriyorsun oluyor. Daha ne yapacağını bilmeden. Gerçi ailelerde de pek istemiyor artık buralara gelmelerini. Onlara da hak veriyorum geleceği yok işimin ”şeklinde ifadeler kullandı.
“MESLEĞİN EN İNCE NOKTASI BİLEKTİR”
Mesleğin inceliklerini anlatan Işıkçeviren, “Bu mesleğin en ince noktası bileklerdir. Bileklerin kıvrak olacak. Geçtin mi tornanın başına neyi nereye koyacağını bileceksin. Bu işin en önemli yanıdır kıvaraklık. Sen ağacı koydun mu tornaya sekil çıkar demeyeceksin. Ellerinle işleyeceksin o makinede ki ağacı. Mesleğin en ince noktasıdır bileklerin kıvrak olması” dedi. Işıkçeviren ,” Her türlü ağacı işleyemezsin bu makine da arada tadilat yaparız. Ama artık eskisi gibi talep yoktur bizim yaptığımız işçiliğe çünkü her şeyin artık daha uygun fiyata olanı ve plastiği cıktı. Biz emek veriyoruz bu işe. Benim gençliğimde sabahlara kadar çalışırdık ama şimdi öylemi” dedi.
(Hacer FİLİKÇİ AKIN- Ayşegül İLİSULU)
İlginizi Çekebilir