Suç işlenmeden çare bulalım
KonyaKonya Barosu Avukatı Serkan Ayaz, Türk Ceza Kanun’unda verilen cezaların ağır olduğunu ifade etti Ayaz, uyuşturucu kullanım ve satımında suç işlenmeden bir çözüm bulunması gerektiğinin altını çizdi
Türkiye coğrafi konumuyla uyuşturucu satıcılığı ve kullanımı açısından müsait olan bir ülke. Konya’da transit geçişler için uygun olan il olma özelliğine sahip. Son zamanlarda ülke geneli için önemli bir sorun haline gelen uyuşturucu kullanımı ve satımı söz konusu. Bu anlamda Türk Ceza Kanunu’nda uyuşturucu madde üretimi kullanımı ve satışına ilişkin ağır cezai yaptırımlar söz konusu olduğunu söyleyen Konya Barosu AvukatlarındanSerkan Ayaz, yasada ki düzenlemeler ile uyuşturucu madde kullanımı ve satımıyla alakalı olarak bu konuda yasaların zaten ağır olduğunu, sadece yasalar ile uyuşturucu ile mücadele edilmeyeceğini belirtti. Ayaz, ağır ceza vermeden önce bilinçli bir toplumun oluşturulması gerektiğini, kolluk kuvvetinden, ailelere kadar, her bireyin görevlerini çok iyi yaparak bu anlamda toplumda bir farkındalık yaratılmasının daha iyi olacağını söyledi.
KONYA BAZINDA UYUŞTURUCU İLE ALAKALI İSTATİSTİKLER
Son yıllarda Konya’da uyuşturucuya bağlı suçlarda önemli bir artış söz konusu.Konya İl
Jandarma Komutanlığının istatistiklerine bakıldığımda uyuşturucu ve uyarıcı madde olayları hakkında 2006-2016 yılları arasında 924 olay meydana gelmiş ve 1.495 adli işlem yapılmış durumda. Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünün verilerinde ise yakalanan şüphelilerin büyük çoğunluğunun üretici, kullanıcı ve küçük miktarda satıcı grubunda. Konya’nın, İlçelerde meydana gelen olay sayılarına bakıldığında ise Akşehir, Beyşehir, Cihanbeyli, Çumra, Ereğli, Karatay, Karapınar, Meram ve Seydişehir ilk sıralarda yer alıyor. Konya’da kullanımı en yaygın olan bağımlılık yapan madde türü esrar olup, eroin kullanımı da yaygınlaşmış durumda. Konya’da esrar çoğunlukla üretilmeyip başka illerden nakledilirken yol arama faaliyetleri esnasında yakalanmış. En çok rastlanan madde esrar olup olay ve yakalamaların yüzde 97’sini oluşturmakta.
“UYUŞTURUCU SUÇUNU İŞLEYENLERİN YÜZDE 80’İ İLKOKUL MEZUNU”
Emniyet Müdürlüğü istatistiklerine göre en fazla uyuşturucu madde suçlarının 18- 30 yaş grubu arasında işlendiği belirtildi. Eğitim seviyesini, sosyal kültürel hayatı kullanım ve satışlarda önem arz ettiği bu açıdan belli olurken hakkında uyuşturucu suçundan işlem yapılan insanların yüzde 80’i ilköğretim mezunu olduğu gözlemlendi. Verilere göre eğitim seviyesi arttıkça kullanım ve satışı oranının düştüğü anlaşılıyor.
“TCK’DA Kİ MADDENİN GENİŞ BİR ANLAMI VAR”
Türk Ceza Kanunun (TCK)“188’inci ve 192’inci” maddeleri içerisinde uyuşturucu suçlarının yer aldığını belirten Konya Barosu Avukatlarından Serkan Ayaz, “ Bu maddelerin çok geniş bir alana sahip. Yani toplum tarafından ki tabiri ile torbacısından, alıcısına hepsi bu maddeler açısından değerlendiriliyor. Yurt içinde işlenen uyuşturucu madde ile alakalı olan bütün suçları kapsıyor” şeklinde konuştu.
“CEZALARDA 10 YILIN ALTINDA OLMAMA ŞARTI VAR”
TCK’da uyuşturucu suçlarındaki artış nedeni ile yeni düzenlemeler yapıldığını söyleyen Serkan Ayaz,“2014 yılında yeninden düzenlemelere gidildi. Bu düzenlemelerde ki hedefler öncelikle suçla mücadeleyi etkinleştirerek caydırıcılığın sağlanması amaçlandı. Bu doğrultuda uyuşturucu ve uyarıcı madde ticaretine bağlı olarak cezalarda artırımlar yapıldı” dedi. Uyuşturucu kullanımı, satımı veya özendirilmesi alanındaki düzenlemede neler olduğunu belirten Ayaz, “Uyuşturucu ticaretinde önceki yasada 5 yıl ile 15 yıl olan ceza, yeni düzenleme ile 10 yıldan 20 yıla çıkartıldı. Önemli olan bir durum ise verilen ceza 10 yıldan aşağıda olamaz yargısı getirildi. Burada işlenen suçu bazı durumlarda artırım getirildi. Yani bu suçu işlendiğinde 3 kişi veya örgüt bazında işlenmesi ile cezada artırım söz konusu” şeklinde konuştu.
“SUÇ İŞLENDİKTEN SONRASININ DEĞİL BAŞTAN ÖNLEM ALINMALI”
Uyuşturucuda işlenen suçlara göre verilen cezaları açıklayan Ayaz, “Uyuşturucu satmada da TCK’nın yeni düzenlemesindeki cezası 5 yıldan 15 yıla kadar olan cezanın 10 yıldan az olmama şartı ile satılan veya verilenin çocuk olması durumunda cezanın alt sınırının 15 yıl ceza almasının hükmü olduğu geçiyor. Önceki yasada özendirme ve kullanımına imkân sağlanması durumunda 2 yıldan 5 yıla kadar olan hapis cezasının yeni düzenleme ile cezanın 2 yıldan 10 yıla kadar çıkarıldı” dedi. Ayaz, suç işlendikten sonrasının değil baştan önlem alınarak cezai işleme gerek kalmaması gerektiğinin altını çizdi.
“TRANSİT GEÇİŞLERDE KONYA KULLANILIYOR”
Konya’nın uyuşturucu üretim noktası olmadığını söyleyen Hukukçu Ayaz, “Uyuşturucu madde bilindiği üzere sıcak yerlerde imal ediliyor. Konya ticaret merkezinin güzergâhı durumunda transit geçitlerinde kullanıldığı için genel anlamda çevirmeler ile yakalanmalar söz konusu. Konya’da üretim olmuyor ancak geçişler ve burada ki alıcı potansiyeli ile birlikte bu şehirde uyuşturucu maddenin yoğun olma özelliği var” dedi.
“DEVLETİN YAPACAĞI SADECE CEZALARI ARTIRMAK DEĞİL”
Yeni düzenlemeler ile toplum için büyük önem taşımasına rağmen suç işlenmeden önce engel olunması gerektiğini belirten Ayaz, “Çocuklarımızın, gençlerimizin bu işe girişmeden önce engel olmamız gerekiyor. Öncelikli görev ailelere düşüyor. Daha sonrasında ise eğitim kurumlarına, sosyal hayatta etkili olan herkese büyük görevleri var. Devletin yapacağı sadece cezaları artırmak değil aynı zamanda daha bilinçli bir topluma sahip olmayı sağlamak. Bunu da kamu spotları, ailelere eğitim, eğitim kurumlarını bilinçlendirmeli” şeklinde konuştu.
“KOLLUK KUVVETLERİ BAZI DURUMLARA GÖZ YUMUYOR”
Uyuşturucu kullanımında kolluk kuvvetlerine de büyük görevler düştüğünü söyleyen Ayaz, “Benim gördüğüm kadarıyla ülkemizde kolluk kuvvetleri bazı durumlara göz yumuyorlar. Her birey ve kurum görevini tam olarak yerine getirirse bu sayede suç oranın düşeceğine inanıyorum. Kullanan kişi bazen asayiş yaratmadığında görmezden gelme söz konusu oluyor. Eğer kullanan birey alınmış ve bu konuda uyarı yapılmış olsa ilerisi olmayacak belki de. Bu konuda kolluk kuvvetlerinin ihmalkârlığı söz konusu. Kolluk kuvvetleri kendi kafalarına göre olayı teşhis ediyor ve yerleştiriyorlar.Vermiş oldukları deliller ve diğer unsurlar ile mahkeme hareket ediyor. Bu da bazen kararların farklı olmasına neden oluyor” şeklinde konuştu.
“CEZALARIN MİKTARI AÇISINDA BİR EKSİKLİK YOK”
Kanunun amacının suçtan caydırıcılık olduğunu belirten Ayaz, “Ülkemize de uygulanan kanun ve verilen cezalar yeterli. Ancak işin kanun boyutuna gelmeden halledilmeli. Burada daha çok görev kanunlara değil bireylere düşüyor. Yani bir adam öldükten sonra bir anlamı yok. Onun ölmemesi için yapılan daha önemli. Bu da tamamen bilinçten geçiyor. Kanunların yeterli uyuşturucudan bağımlı olması nedeniyle 20 yıl bir ceza alıyor ve ömrünün yarısını orada tamamlıyor. Bu nedenle cezaların miktarı açısında bir eksiklik yok. Uygulamaya daha çok dikkat edilmeli.” şeklinde konuştu.(Aysun KARABAYIR)
İlginizi Çekebilir