© Konya Postası 2021

Tarımı yönetmeyin tarıma yön verin

Buğday ve arpa hasadının tamamlanmasının ardından tarımda verim ve fiyat sorunları yaşanıyor

Ziraat yüksek mühendisi Celil Çalış, “Mısır hasadı Çukurova’da başladı, bugünlerde hasat tüm hızıyla devam ediyor. Ayçiçek hasadı da Çukurova hattında temmuz itibarı ile başladı, Marmara Bölgesi’nde başlayacak, Orta Anadolu hasadına haftalar kaldı. Ekiliş olarak buğday ve mısıra göre yağlık ayçiçeği tüm bölgelerde alarm seviyesinde” dedi.

ÜRETİCİ VE BİZLER YORULDUK

Çalış, “2024 yılı tarım ürünlerinde genel olarak verim ve fiyat sorunları yaşanıyor.  Çiftçiler iklime bağlı verim azlığı yanında girdi fiyatları ile yükselen maliyetlerin açıklanan veya açıklanmadan serbest piyasada uygulanan fiyatlarla, kağnının yükü çekmediğini tekerlerden gelen gıcırtıdan anlayabiliyoruz. Süt ve et fiyatları, hububat, domates, fındık, karpuz gibi çok sayıda üründe örnekleri çoğaltmak mümkün. Feryada kulak vermek yerine sanki kulakçık takmış birine vücut dili ile üreticinin derdini anlatmaya çalışmak üreticiyi ve bizleri yordu. Tüm zorluklara rağmen üretici derdini duymayan görmeyenlere vücut dili ile de anlatmanın yanında öngöremediği gelecek yılın planlamasını yapmaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.

TMO FİYATLARI ÜRETİCİYİ MEMNUN ETMEDİ

“Buğdayda TÜİK ilk tahminde belirtilen 21,5 milyon ton tahmininde iklimsel olumsuzluklarla en az % 20 gerçekleşmedi” diyen Çalış, “Ülkemiz buğday üretiminde %36 payı olan İç Anadolu hattında karsız kış, yağışsız nisan ayı sonrası mayıs ayı başında don zararı, haziran ayında bölgesel dolu yağışları ile ciddi kayıplar oldu. Marmara ve Güneydoğu Anadolu’da genel olarak bereketli bir hasat yaşandı, harici diğer bölgelerde ürün kayıpları yaşandı. TMO’nun 6-7 milyon ton arasında ürün alabileceği tahmin edilmişti.  Bugüne kadar devletin 4 milyon ton civarı ürün satın aldığını biliyoruz. Muhtemelen hasat sezonunu 4,5 milyon tonlarda kapatacaktır. TMO’nun az ürün alımının en büyük sebebi rekoltedeki kayıplardır. Hububat için hasat öncesi uygulanan politikalar beklenen etkiyi yapamadı. İhracatın açılması, yurtdışı fiyatlarla rekabet imkânı olmadığı için yurtiçi piyasaya talep olarak dönmedi. Ekmeklik buğdayda zaten rekabet imkânı yoktu. Makarnalık buğdayda ise düşen yurtdışı fiyatlar karşısında ihracat 100 bin tonları bulamadı. Ekmeklik buğdayda son yıllarda ekiliş alanlarının artması, yerli çeşitlerimizde beklenenin ötesi verim artışının sağlanması ve 2024 yılına gelene kadar uygulanan 3 yıllık fiyat politikası açığı azaltmış, üreticiyi buğday ekimine yönlendirmişti. Makarnalık buğdayda aynı iyi gidişi söylemek mümkün değil. 2024 yılında TMO’nun açıkladığı müdahil alım fiyatı tüm zorluk ve girdi fiyatlarına rağmen üretim yapan üreticiyi memnun etmedi” diye konuştu.

REKABET OLMAYINCA ALIMLAR ÇEKİLDİ

Celil Çalış, “Ham madde ithalatına getirilen sınırlama da mamul ihracatçısının iç piyasaya yönelmesinden ziyada ihracatın düşmesine sebep oldu. Sektör, düşen yurtdışı fiyatlarla rekabet edemeyince iç piyasa alımlarından çekildi. Haziran ayı ihracat rakamlarını değerlendirdiğimizde; 587 bin ton buğday ve 368 bin ton mısır ithal edilmiş. Buna karşılık un ve makarna ihracatı aylık baz da son 3 yılın en düşük ikinci rakamı olup, haziran ayında 186 bin ton un ve 93 bin ton makarna ihraç etmişiz. Bulgur ihracatı aylık 11 bin ton ile düşüşte, bisküvi ihracatı 33 bin ton aylık ile yine düşüş eğiliminde görülüyor. Beyaz et ve yumurta ihracatında üretim azalmasına rağmen düşüş var. Hasat bittiğine göre eylül ayı itibarı ile devletin satış politikalarını göreceğiz. Görülen ve beklenen fiyatların yatay seyrinin devam edeceği yönünde. Bu yıl özellikle buğdayda kalite sıkıntıları sebebi ile üst grup buğdayların prim yapacağını da belirterek geçelim” dedi.

1 MİLYON 250 BİN TON ŞEKER PANCARI KONYA OVASINDA ÜRETİLDİ

Şeker pancarı üretiminde esas sorun fabrikaların kendi hinterlandında yeterli üretimi yapamamaları olup bu konuda Konya, şeker pancarı üretim alanları özelleşen şeker fabrikalarının sözleşmeli üretim kıskacına girmiş, bölgesinde bulunan 4 şeker fabrikası yanında üretim diğer fabrikalara kaymaya devam ettiğini söyleyen Çalış,  açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi, “2023 yılında Konya Ovası’nda üretilen 1 milyon 250 bin ton şeker pancarı Konya ovasında üretilip, diğer bölgelerdeki şeker fabrikalarında işlendi. Bu miktar şeker pancarının taşıma maliyeti yanında Orta Anadolu’da yaşanan su sıkıntısı göz önüne alındığında başka bölgelerin şeker fabrikalarına üretilen şeker pancarının bölgemizin gayri safi hasılasına ve sanayisine verdiği zararın telafisini bölgemizi yönetenlerin ve temsil edenlerin düşünmesi gereken bir konu ve sonuç olduğunu düşünüyorum. Diğer şeker fabrikalarına şeker pancarı üretimi bölgemizde yapılmaması gerektiği halde yapılacaksa, bölge şeker fabrikaları ve Pankobirlik denetiminde yapılması gerekmektedir. Ortada gezen fahiş fiyat ve birçok müdahil firma ve şahısların yanlış veya art niyetli tutumu ile üreticilerimizin bir yıllık emeği, göz nuru ortada telef olmakta ve canı yanmaktadır. Aynı zamanda Konya Ovası‘nın şeker pancarında 70 yıldır hatasız uyguladığı münavebesi bozulmaya başlamıştır. ÇÖZÜM: Sürdürülebilir tarımsal üretim için, Türkiye tarımsal tüketim ihtiyacı ve ticareti dâhil gerekli olan üretimi için iklimsel ve coğrafik avantajlar dikkate alınarak doğru üretim planlaması, dünya gerçeklerine göre ülkemizde oluşan üretim maliyetleri göz önüne alınarak uygulanacak müdahil alım fiyatları ve buna bağlı destekleme politikası. Unutmayalım tarımı yönetemezsiniz, sadece tarıma yön verebilirsiniz. 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER