© Konya Postası 2021

Zeybekci: 17 Aralık'ın hesabı sorulacak

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, TGRT Haber'e çarpıcı açıklamalar yaptı.

Zeybekci, 17 Aralık'ta Türkiye'nin kanını emmek isteyenlerin sapladığı hançeri unutmayacaklarını söyledi. Paralel Yapı'nın temizlenmesinin zaman alacağını kabul eden Zeybekci, Cumhurbaşkanlığı Seçimi hakkında da konuştu. "SUÇ MUHALEFETTE DEĞİL, BİZDE; AZ OY ALMALIYIZ" Türkiye'nin en büyük problemi olarak muhalefetin olmamasını gösteren Bakan Zeybekci, "İktidar ümidi olmayan, yok olma korkusu yaşayan ve sürekli mağlup olma kompleksiyle yaşayan muhalefet problemidir. Siz eğer, muhalefete iktidar olma ümidi bırakmazsanız, bu ışığı önünde görmezse, böyle bir ihtimali kendisine yakın görmezse bugün yaşadıklarımızı hep yaşamaya devam ederiz. Suç biraz bizde belki de; az oy almamız gerekiyordu. Ancak onlar da, mevcut duruma razılar; her koşulda huzurlu şekilde kenara çekiliyorlar" diye müstehzi ifadeler kullandı. 'İKTİDAR OLAMAM' DÜŞÜNCESİNİ İÇSELLEŞTİRMİŞLER Nihat Zeybekci, CHP ve MHP'yi tasvir ederken; "Muhalefet, normal siyaset yapıp da normal seçimlere girerek normal refleksler vermek yerine gerilim ve karışıklık politikasından razı... Çünkü onların beklentisi başka... Anormal yollarla, anti-demokratik şekilde, hukuk dışı olarak iktidarların indirilmesi beklentisi içinde... Zira kendisinden ümidi yok. 'Ben iktidar olamam' duygusunu içselleştirmiş. Belki böyle, bu şekilde olur umudu ile gayr-ı meşru, gayr-ı hukuki, gayr-ı demokratik olarak her yoldan geçenin arkasına takılıp koşturuyor. Bunu da siyaset zannediyor" değerlendirmesinde bulundu. "17 ARALIK'TA SAPLANAN HANÇERİ UNUTMAYACAĞIZ" '17 Aralık, Türkiye'nin kanını emmek isteyenlerin sapladığı bir hançerdir' diyen Zeybekci, "17 Aralık'ta saplanan hançeri unutmayacağız ve bunu çıkaracağız. Yapanı da, yaptıranları da, yapılanı da unutmayacağız. Yaşananların getireceği sonuçların hesabını verecekler. Bu süreçte iyi niyetli olarak bulunan, yardım edip destek verenleri kucaklarız, onları ayrı tutarız... Ama hançeri saplayanlarla, bunu tedarik edip eline verenlerle, planlayıp kurgulayanlarla ve sonunda hançer sokmasıyla öldürecekleri adamın mirasına konmayı hesaplayanlarla bir bir yüzleşeceğiz. Bazı şeyler yaşadık ki; konuşamıyoruz, söyleyemiyoruz. O kadar belli ki yapılmaya çalışılan şeyler, bunları unutmak mümkün değil. Başbakan, hasta yatağındayken; çıkan MİT krizi mesela... Başbakan'ın yatağa düşmesini beklediler ve 7 Şubat'ta düğmeye bastılar. Bunların bir daha olmasını engelleyici çözümler bulacağız" şeklinde konuştu. "IMF MEMURU GELİNCE BÜROKRASİ HİZAYA GİRERDİ; BİZ BUNU YIKTIK" Her dönemin kendine has paralel yapısı olduğunu ifade eden Nihat Zeybekci, "AK Parti olarak demokrasi ve hukuk sisteminin karşısında kimlerin olduğunu biliyorduk. Bunları tek tek sayabiliyorduk. Ancak son 2-3 yıldır fark etmek istemedik. Olanlar karşısında; gözlerimize, kulaklarımıza, kalbimize inanamadık. Biraz da uzattık meseleyi... Bunlar hep vardı; şekli, şemali, adı, grubu, mensubiyeti farklıydı; ama vardı bunlar. Hele hele o zayıf hükümetler döneminde ortalık darmadağındı. IMF'nin bir memuru geldiği zaman, bu ülkenin bakan-başbakan, bütün bürokrasisi hizaya giriyordu. Geçmişte Türkiye'nin dışarıya karşı 'devlet sırrı' diye bir şeyi yoktu; her şey açık ortadaydı. Ülkenin kendine ait bir politikası yoktu, kayıtlar halinde bit pazarına düşmüştü her şey... Biz ne zamanki güçlenmeye başladık, 'ülke menfaati' dedik; bundan rahatsız oldular ve eski sömürge dönemine çevirmek istediler yine... İşte o kimlik değiştirme döneminde, bunları kaçırdık; görmezden geldik" dedi. "PARALEL YAPI, DÜNYADAKİ GİRİŞİMCİLERİMİZİN İŞİNİ BOZUYOR" Türkiye'yi bitirmek için Başbakan'ı hedef seçtiklerini savunan Zeybekçi, "Paralel yapı, organize bir şekilde Türkiye'yi dünyaya karalıyor. Suudi Arabistan'da büyük bir ihale almak üzere alan müteahitlik şirketinin işini bozuyorlar. Bunlar bütün dünyaya saldırıyorlar. Amerikan Kongresi'ndeki tüm üyelere, İngiltere'deki tüm avam kamarasına, lordlar kamarasına, dünyanın hemen hemen her yerindeki, her yere ve herkese, bütün devlet başkanlıklarına, bütün elçiliklere, Türkiye'yi kötüleyen mektuplar gönderiyorlar. 30-35 yıllık bir yapının temizlenmesi elbette zaman alacak. Ama 1995'ten beri millet, çok hassas ve net mesajlar veriyor. Size iktidar veriyor; olmayınca yüzde 1'le siyasetten silip atıyor. Sonra başka ümitler ortaya çıkarıyor. Milli irade, adeta bir cerrah titizliğiyle operasyon yapıyor. Bu seçimde de bize, 'bunlardan kurtulmak istiyorum' mesajı vermiştir; büyük temizlik yetkisi vermiştir" diye konuştu. "MİLLET, 30 MART'TA CUMHURBAŞKANI'NI SEÇTİ" Nihat Zeybekci, Cumhurbaşkanlığı Seçimi ile ilgili olarak da, "30 Mart'ta milllet, net olarak yeni Cumhurbaşkanı'nın ismini ve şeklini yazdı. Her şey açık şekilde ortada duruyor. Bana sorarsanız da; bence Başbakanımız, cumhurbaşkanı olmalı. Zaten seçime girmesi halinde, ilk turda seçilecektir; ikinci tura gerek kalmaz bile... Eğer muhalefet de, yerel seçimdeki gibi bir ittifak ile 'tek aday' etrafında birleşirse, milletin mesajını almamış demektir" dedi. "TÜRKİYE GELECEK 10 YILIN EN PARLAK ÜLKESİ" 'Türkiye'nin gelecek 10 yılı en parlak ülke' öngörüsünde bulunan Zeybekci, "Ülkeyi 30 milyon Dolar'dan 150 milyon Dolar ihracat yapan konuma getirdik. Mayıs ayında ihracatta patlama olmasını bekliyoruz. Türkiye'nin 2014'te ihracat ile büyümesini hesap ediyoruz. Ekonomik rakamlar çok iyi seviyelerde seyrediyor. Şu anda beklentilerimiz seviyesinde... Daha iyi noktalara gelecek" ifadelerini kullandı. TGRT Haber

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER