2015'in ilk 10 ayında 256 Kadın Öldürüldü
Türkiye’de, 2014’de 281, bu yılın ilk 10 ayında 256 kadının şiddet kurbanı olup öldürüldüğü, binlerce kadının yaşadıkları şiddet nedeniyle koruma talebinde bulunduğu belirtildi.
YaÅŸar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. AyÅŸe Havutçu ve Hukuk Fakültesi ÖÄŸretim Üyesi Mustafa Ruhan Erdem, mevcut yasaların yeterli olduÄŸunu, ancak yalnızca kanunlarla tüm sorunların çözülemeyeceÄŸini söyledi.
Türkiye’de, 2014’de 281, bu yılın ilk 10 ayında 256 kadın ÅŸiddet kurbanı olup öldürüldü, binlerce kadın ÅŸiddet gördü, birçoÄŸu da yaÅŸadıkları ÅŸiddet nedeniyle koruma talebinde bulundu. YaÅŸar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. AyÅŸe Havutçu ve Hukuk Fakültesi ÖÄŸretim Üyesi Mustafa Ruhan Erdem, mevcut yasaların yeterli olduÄŸunu, ancak yalnızca kanunlarla tüm sorunların çözülemeyeceÄŸini belirtti. Havutçu ve Erdem, “En güzel biçimde kanunları çıkarabiliriz, ancak önemli olan iyi uygulamak ve içselleÅŸtirmek. Suç öncesi aÅŸamada da önleyici politikalar geliÅŸtirilmesi lazım. Güvenlik, eÄŸitim, her türlü tedbir bunun içinde olmalı, ancak tek başına polisiye tedbir ya da cezaların artırılması çözüm olarak deÄŸerlendirilmemeli. Yapılması gereken, ÅŸiddeti üreten sorunların ortadan kaldırılması, toplumun zihniyetinde ÅŸiddete karşı bir tepki oluÅŸturmak” dedi.
“KANUNLAR Ä°YÄ° AMA ETKÄ°LÄ° ÅžEKÄ°LDE UYGULANMIYOR”
Büyük umutla yürürlüÄŸe giren 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Åžiddetin Önlenmesine Dair Kanunun bile, hukuki düzenlemelerin ÅŸiddeti önlemede tek başına yeterli olmayacağını gösterdiÄŸini ifade eden YaÅŸar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. AyÅŸe Havutçu, “2011 yılında Avrupa Konseyinin Ä°stanbul SözleÅŸmesi’ne ilk imza koyan ülke Türkiye, iç hukuk açısından da gerekli düzenleme yapıldı. Son derece önemli olan bir nokta, mükemmel yasalara sahip olmak deÄŸil, bunları uygulamak ve içselleÅŸtirmektir. Vakalara baktığımızda kanunun iyi olduÄŸunu, ancak etkili biçimde uygulanamadığını görüyoruz.”
“ELEKTRONÄ°K DENETÄ°M SÄ°STEMÄ° DAHA ETKÄ°N UYGULANMALI”
Yasada belirtilmesine karşın, elektronik kelepçe olarak adlandırılan sistemden hala yeteri kadar yararlanılmadığını kaydeden Havutçu, ÅŸöyle konuÅŸtu: “Kanun, ÅŸiddet uygulayan için elektronik ortamda takip diyor, en bilinen batı uygulaması elektronik pranga. Tabii ki burada insan haklarına aykırı bir sistemden bahsetmiyoruz. Kanunun etkili biçimde uygulanmasının en önemli araçlarından yeteri kadar yararlanılmıyor. Yalnızca iki ÅŸehirde birkaç kiÅŸi bu sistemle kontrol ediliyor. EÄŸer sistem yaygın kullanılıyor olsaydı, ÅŸiddet uygulayan kiÅŸi maÄŸdura yaklaÅŸtığında alarm sistemi devreye girer ve daha olay olmadan önlenebilir.”
“ŞİDDET UYGULAYANA DA PSÄ°KOLOJÄ°K DESTEK VERÄ°LMELÄ°”
MaÄŸdurlara yönelik psikolojik destek saÄŸlandığını hatırlatan AyÅŸe Havutçu, ÅŸunları söyledi:“MaÄŸdurların yanı sıra asıl ÅŸiddeti uygulayan kiÅŸilerin psikolojik destek alması ÅŸart. Hakimlerin bu yönde karar verme yetkisi var.6 ay süreye kadar, ÅŸiddet uygulayan kiÅŸinin zorunlu olarak psikolojik destek alması yönünde karar verebilir ya da aile terapistlerine gönderilebilir. Herhangi bir ek kaynak gerekmeksizin devlet ya da üniversite hastanelerinin klinikleri kullanılabilir. Bu imkan yoksa, Bakanlık terapi ücretlerini bütçesinden karşılıyor. Bu gibi yaptırımlar, ÅŸiddet olaylarının daha da üzücü sonuçlar doÄŸurmadan önlenmesi adına çok faydalı olacaktır.”
“KAMU SPOTLARINDA YER ALMALI”
Åžiddete karşı toplumu bilinçlendirmenin önemine dikkat çeken Havutçu, sözlerine ÅŸöyle devam etti: “Sigaranın saÄŸlığa zararlarını, nasıl sürekli ekranda görüyorsak, aynı ÅŸekilde zorla evlendirmenin, çocuÄŸa, yaÅŸlıya, kadına ve erkeÄŸe yönelik ÅŸiddetin her türlüsünün de bir insanlık suçu olduÄŸuna dair kamu spotları olmalı. Åžiddetin, kime yapılırsa yapılsın, insan hakları ihlali olduÄŸu ilkokuldan itibaren sürekli iÅŸlenmeli.”
“CEZA HUKUKU SON ÇARE OLARAK GÖRÜLMELÄ°”
Ceza hukukçusu Prof. Dr. Mustafa Ruhan Erdem ise, bir ceza hukukçusu olarak, suçlulukla mücadelede ceza hukukunun son çare olarak görülmesi gerektiÄŸini düÅŸündüÄŸünü söyledi. Bu yaklaşımın sorunu bütün boyutlarıyla görme imkanını ortadan kaldırdığını anlatan Erdem, ÅŸöyle konuÅŸtu: "Cinsel suçlar, uyuÅŸturucu ve hırsızlıkla ilgili suçların cezaları artırıldı. Bakıldığında, ‘suçların cezaları artarsa, önlenebilir’ diye bir bakış açısı var, ancak birebir suçluluk oranlarına yansımadığını görüyoruz, yeteri kadar azaltmadı. Problem esas itibariyle bu. Ä°nsanlar neden suç iÅŸler? Bunun cevabını verirsek, zannediyorum en önemli adımı atmış oluruz mücadele için. Toplumun suça karşı bilinçlendirilmesi en önemli adımdır. Devletin, en az 10 yıllık bir suç önleme politikası olmalı. Suç öncesi aÅŸamada da önleyici politika geliÅŸtirilmesi lazım. Güvenlik, eÄŸitim, her türlü tedbir bunun içinde olmalı, ancak tek başına polisiye tedbir ya da cezaların artırılması çözüm olarak deÄŸerlendirilmemeli.”
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.