Adli yıl başladı

2017-2018 yılı adli yıl açılışı Konya Adliyesi’nde düzenlenen törenle gerçekleştirildi. Törene

Konya Cumhuriyet Başsavcısı Bestami Tezcan, Konya Adalet Komisyon Başkanı Nuri Koçer, Konya Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcısı Ali Gökpınar, Konya Bölge İdare Mahkemesi Başkanı Kemal Kuku, Konya Barosu Başkanı Mustafa Aladağ ve çok sayıda avukat katıldı.

"DEVLET HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ ÜZERİNE KURULURSA SAĞLIKLI YAŞAR"

Yeni adli yıl nedeniyle Konya Cumhuriyet Başsavcısı Bestami Tezcan da bir mesaj yayımladı.

Yargı mensupları olarak farklı görevlerde bulunmalarına rağmen hukukun üstünlüğünü benimsediklerini belirten Tezcan, hak ve adalet kavramının hayata geçirilmesi için çaba gösteren meslek insanları olduklarını ifade etti. Bestami Tezcan, “Görevimizi evrensel hukukun ana ilkelerini, insan haklarını esas alan çağdaş bir anlayışla hızlı ve etkin bir biçimde bir biçimde ifa etmeye kararlıyız. Her zaman ve herkes için adaleti gözeterek, bağımsızlık, tarafsızlık ve objektifliği tüm çalışmalarında benimseyen şeffaf bir yargı anlayışı içinde adalet görevini yerine getirmeye çalışmalıyız. Yargının sağlıklı ve hızlı ilerlemesi aynı zamanda hukuk devletinin de güvencesidir. Adalet, toplumun barış,  huzur ve refahının ön şartıdır. Devletler ancak hukukun üstünlüğü üzerine kurulursa, daha sağlıklı yaşarlar ve daha uzun ömürlü olurlar" ifadelerini kullandı.

“YARGIYA GÜVEN DEVLETİN VAZİFESİDİR”

Yeni adli yılda Türkiye’deki yargıya güvenin artması ve adaletin sağıklı tesis edilmesinin en temel beklenti olduğunu ifade eden Konya Barosu Başkanı Mustafa Aladağ, adaletin devleti ayakta tutan yegane güç olduğuna dikkati çekti. Adaletin terazisinin şaşması halinde toplumsal huzur ve kargaşa ortamının doğacağını belirten Aladağ, “Tüm vatandaşlarımızın yargıya olan inanç ve güvenlerinin tam olmasını sağlamak devletin asli vazifesidir. Devlet bu vazifesini yerine getirirken hiçbir siyasal veya ideolojik baskı altına alınmamalı, adalet sistemi içerisine çöreklenmeye gayret eden her türlü hukuk dışı yapılanmalar ivedilikle temizlenmelidir. Adalet, insanların en yaşamsal ihtiyaçlarındandır. Daha açık ifade etmek gerekirse adalet, hava ve su gibi bir ihtiyaçtır. Yokluğu toplumu felakete götürür, eksikliği zararlara yol açar. Bu nedenle adaletin en hızlı ve en sağlıklı şekilde tesisi aynı zamanda vatandaşın devlete inanç ve güvenini artıracaktır” ifadelerini kullandı.

AVUKATLARIN SORUNLARI ÇÖZÜLMELİ

Avukatlık mesleğinin sorunlarına da değinen Başkan Aladağ, Türkiye’de en önemli problemlerden bir tanesinin de artan hukuk fakültesi sayısı olduğunu dile getirdi. Hukuk eğitiminin oldukça ciddi ve hassas bir iş olduğunu aktaran Aladağ, “Ülkemizdeki hukuk akademisyeni sayısı da dikkate alındığında hukuk fakültelerinin eğitim kalitesinin gözle görülür şeklilde düştüğü, sayının kontrosüz bir şekilde arttığı her türlü tartışmadan uzaktır. Bu kontrolsüz artış en fazla avukatlık mesleğini etkilemektedir. Bu nedenle akademik yeterliliğe sahip olmayan hukuk fakülteleri kapatılmalı, mevcut hukuk fakültesi kontenjanları önemli oranda azaltılmalı ve hukuk fakülteleri için baraj uygulamaları daha da katılaştırılmalıdır. Hepsinden daha da önemlisi avukatlık sınavı ivedi bir biçimde uygulanmalıdır” dedi.

Adaletin en sağlıklı tesisi için en önemli konunun avukatların güçlü olması olduğunu kaydeden Mustafa Aladağ, avukatların sosyal ve ekonomik haklarının önüne set çekilmemesi gerektiğini anlattı. Aladağ, “Hali hazırda anayasa mahkemesinin gündeminde yer alan karşı vekalet ücretine ilişkin davada mahkemenin vereceği olası bir iptal kararı, avukatlık mesleğine vurulacak bir darbe olur. Yargının çözmesi gereken oldukça büyük sorunlar varken karşı vekalet ücretlerine ilişkin konunun gündemde tutulması yargının sorunlarını çözmeyeceği gibi derinleştirecektir. Bu nedenle kanatimizce avukatlık kanunu ilgili maddesinin anayasaya aykırı bir tarafı bulunmamaktadır. Konunun takipçisi olduğumuzu tüm meslektaşlarımız ve kamuoyu bilmelidir” diye konuşarak sözlerine son verdi. (Mustafa KARAKAYA)