‘Ahlaksal yozlaşmaya dikkat etmeliyiz’
İslami Değerleri Tanıtma Vakfı Başkanı Salih Öztaş, İslami değerlerin toplum içinde uygulanması ve toplumda yozlaşmaya başlayan ahlaki değerler konusunda Konya Postası’na açıklamalarda bulundu. Öztaş, “Ahlaksal yozlaşmaya dikkat etmeliyiz’ dedi
Ä°slami DeÄŸerleri Tanıtma Vakfı BaÅŸkanı Salih ÖztaÅŸ, Ä°slami deÄŸerlerin tanıtılması ve toplumda uygulanması konusunda açıklamalar yaptı. Vakıf olarak çalışmaların iyi gittiÄŸini ifade eden ÖztaÅŸ, Konya STK Platformu BaÅŸkanı Muhsin Görgülügil’in sayesinde dernek ve vakıfların sorunlarının Ankara’daki ilgililere direkt olarak aktarıldığını söyledi. Faizsiz kazanç ile iÅŸ yapmak isteyen ve büyüme için çaba sarf eden kiÅŸilerin banka ve fuzuli harcamalar konusunda dikkatli olması gerektiÄŸini dile getiren ÖztaÅŸ, bu kiÅŸilerin gücüne göre hareket etmesi gerektiÄŸini ve Ä°slami deÄŸerlerin her anlamda hayatı içinde yer aldığını kaydetti. Ayrıca Ä°slami DeÄŸerleri Tanıtma Vakfı’nda ÅŸuanda BüyükÅŸehir Belediyesi BaÅŸkanı Tahir Akyürek, eski AK Parti Milletvekili Mustafa Ünaldı ve yine eski AK Parti Milletvekili Halil Ürün görev almıştı.
Ä°SLAMÄ° DEÄžERLERÄ° TANITMA VAKFI’NIN AMAÇLARI
Ä°slami DeÄŸerleri Tanıtma Vakfı BaÅŸkanı Salih ÖztaÅŸ, 1979 yılında kurulan vakfın amaçları konusunda ÅŸunları kaydetti: “bizim birinci amacımız ilk, orta ve liseyi bitirip de yüksekokula veya üniversitelere devam etme imkânına sahip olmayan zeki ve kabiliyetli çocukların her türlü ihtiyaçlarını karşılamaktır. Onun haricinde maddi ve manevi deÄŸerlerimizi yüceltmek toplumda her türlü eÄŸitim ve terbiye verecek, vatan ve millet sevgisini öÄŸretecek din, vatan ve milli duyguları canlandıracak okullar, yetiÅŸtirme kursları, Kur’an kursları, kütüphaneler ve ibadethaneler açmak. Biz yine Türk milletinin tarihi, içtimai ve dini bilgilerini geliÅŸtirmek, bu alanlarda eÄŸitim araÅŸtırma ve ihtisas çalışmaları yapmak ve yapılan faaliyetleri desteklemek, aydın din adamları yetiÅŸtirmek için Ä°lahiyat Fakülteleri ve Ä°mam Hatip okulları öÄŸrencilerine ve kabiliyetli öÄŸrencilere burslar vermek, yurtiçi ve yurtdışında ihtisas ve araÅŸtırma yapmalarını saÄŸlamak.”
Ä°SLAMÄ° DEÄžERLER TOPLUMDA UYGULANMALI
Ä°slami deÄŸerler konusunda temizlik, düzen ve disiplinin ÅŸart olduÄŸunu ifade eden Ä°slami DeÄŸerleri Tanıtma Vakfı BaÅŸkanı Salih ÖztaÅŸ, bu konuda eÄŸitimin çok önemli olduÄŸunu vurguladı. Ahlaki anlamda toplumun kendisini yetiÅŸtirmesi gerekliliÄŸine vurgu yapan ÖztaÅŸ, “Ä°slami deÄŸerler dediÄŸimiz zaman ilk baÅŸta ahlak gelir. Gündelik yaÅŸama indirgeyecek olursak Ä°slami deÄŸer dediÄŸimiz zaman ÅŸahsın sabah kalkmasından, gün içindeki davranışlarından otobüsteki tavrına, iÅŸ yerindeki davranış biçimine ve akÅŸam yatışına varıncaya kadar her ÅŸeyi düÅŸünmek gerekir. Hem insanlığa uygun, hem de insanın aklı ermeyen bazı emirler vardır. Cenab-ı Hak bizi boÅŸuna yaratmış deÄŸil. Dolayısıyla insan olması gereken ÅŸeyleri öÄŸrenip onu uygulaması lazım hayatında. Bunlara biz topyekün Ä°slami deÄŸerler diyoruz. Bunlardan birini bile ayıramayız. ‘Biri ahiretle alakalıdır dünyayı ilgilendirmez’ dememiz mümkün deÄŸil” ÅŸeklinde konuÅŸtu. Ä°slam dininde temizliÄŸin emredildiÄŸini aktaran ÖztaÅŸ, “Müslüman olmayan toplumlara bakıyoruz günlük hayatın içerisindeki düzen, disiplin ve temizlik bizden üst seviyede. Bu eÄŸitimden geliyor. Bunlar Ä°slam’ı dini emir alarak yapmış deÄŸil. Hâlbuki bizim dinimizde bir emir var: temizlik imandandır. Düzen, disiplin imandandır diye. Biz bunları zaman içerisinde, nesiller içerisinde zerre zerre kaybederek bugünkü hale geldik. Sigara içen izmaritini, bir ÅŸey yiyen ambalajını, arabayla giderken içtiÄŸi suyun ÅŸiÅŸesini yollara fırlatan, çevreyi kirleten bir toplum olmuÅŸuz. Bu nereden kaynaklanıyor? Hem insani hem Ä°slami bir kural olmasına raÄŸmen bu kurallardan uzaklaÅŸmış, yozlaÅŸmış olmaktan” diye konuÅŸtu. Ä°slami deÄŸerler olan temizlik, düzen ve disiplinin toplumda düzgün bir ÅŸekilde uygulanmadığını aktaran ÖztaÅŸ, bu ÅŸartların aslında bilindiÄŸini ancak uygulamaların fiilen yapılmadığını söyledi. ÖztaÅŸ, bu konuda genç nesile çok iÅŸin düÅŸtüÄŸünü belirtti.
AHLAKSAL YOZLAÅžMAYA DÄ°KKAT ETMELÄ°YÄ°Z
Ahlaki deÄŸerlerin toplum içinde bilindiÄŸini ancak uygulama noktasında eksikliklerin olduÄŸuna dikkati çeken BaÅŸkan ÖztaÅŸ, ahlaki yönden iyi bir durumda olmak gerektiÄŸine vurgu yaptı. Okullar ve diÄŸer kurumların bu konuda sorumluluklarını çok iyi ÅŸekilde yerine getirmesi gerektiÄŸini söyleyen ÖztaÅŸ, “Biz ahlaki anlamda yozlaÅŸmanın önüne geçmemiz gerekiyor. Bunun önüne nasıl geçeceÄŸiz? Tabi ki bunun önüne ancak eÄŸitimle geçilebilir. Özellikle bu konuda ailenin üzerine büyük sorumluluk düÅŸüyor. Teknolojik aletler var mesela. Televizyon ve telefon bu konuda en önemli araçlar. Bunlara dikkat etmek gerekiyor. Nasıl olacak peki? Bunlar tabii ki kullanılacak ancak amacımız doÄŸrultusunda kullanılmalı. Çünkü ahlaksız diye niteleyeceÄŸimiz site veya uygulamaya yönlendirme yapabiliyor. Bu konuda yani eÄŸitim konusunda aile ve okullar daha fazla önem göstermeli” ifadelerini kullandı. Teknoloji kullanımının önüne geçilemeyeceÄŸini ancak bazı durumlarda teknolojik aletlerin ahlakı dejenere ettiÄŸini aktaran BaÅŸkan ÖztaÅŸ, bireysel kullanımda bu konuda dikkatli olunması gerektiÄŸini söyledi.
‘ZENGÄ°NÄ°N SERVETÄ° HER GEÇEN GÜN ARTARKEN FAKÄ°RÄ°N …’
Ä°slam dininde farzların olduÄŸunu ve bunların hayatımızdan çıkmaması gerektiÄŸine dikkati çeken ÖztaÅŸ, farzların hayatımızdan çıkmasının haramların hayata girmesi anlamına geleceÄŸini dile getirdi. Ä°slami deÄŸerler konusunda ‘Farzların hayatımızdan çekilmesiyle haramlar hayatımıza girdi’ diye konuÅŸan BaÅŸkan Salih ÖztaÅŸ, “Zengin olan herkese zekât farz ve zekâtın konulma amacı toplum bünyesinin saÄŸlamlaÅŸtırılmasıdır. Bir yanda zengin var bir yanda fakir var. Zenginin serveti her geçen gün artarken, fakirin de fakirliÄŸi her geçen gün artıyor. Dolayısıyla biz uzun zamandır toplum olarak Ä°slami eÄŸitim almadığımızdan dolayı ova köylerinde falan çok yakın tarihe gelinceye kadar zekât ödenmedi. Zekât ödenmeyince toplumda bireyler ayrımı gelmeye baÅŸladı, fakir bir tarafta, zengin bir tarafta. Fakir ile zenginin kaynaÅŸması için zekât verilmeliydi. Bu bir farz. Zekât Allah’ın bizim üzerimize koyduÄŸu bir hakkıdır. Allah’ın fakire ayırmış olduÄŸu hakkıdır. Dolayısıyla fakirin hakkını yemiÅŸ oluyorduk. Farzın yerine getirilmemiÅŸ olması zaten haramı getirir. Böylece buralarda yavaÅŸ yavaÅŸ cemiyet bozulmaya baÅŸladı” sözlerini kullandı. Devletin bu konuda eÄŸitimi önemsemesi gerektiÄŸini dile getiren ÖztaÅŸ, bu konuda da ailenin çocuklarına verecekleri eÄŸitimlerin çok önemli olduÄŸuna vurgu yaptı. Aile içinde bu tür eÄŸitimlerin verilmesi gerektiÄŸini dile getiren ÖztaÅŸ, “Osmanlı zamanında ihtiyaç taÅŸları varmış. O ihtiyaç taÅŸları kalkmış, zekât kalkmış, sadaka azalmış. Ä°nsanlar kendi haline bırakılmış. Zengin-fakir kaynaşımı meydana gelmemiÅŸ. Dolayısıyla merhamet duyguları ortadan kalkmış. Cemiyet kendi başına gider hale gelmiÅŸ. Burada eÄŸitilmeyince zararlı ÅŸeyler girmeye baÅŸlamış hayatımıza. Zaralı alışkanlıklar dediÄŸimiz alkol, kumar ve üstü kapalı zina girdi hayatımıza. Yani aslında geçtiÄŸimiz yıllarda bu alışkanlıklar bugünkü kadar yaygın da deÄŸildi. Bunlar nereden kaynaklandı: fidanın güzel yetiÅŸtirilmemesinden. Fidan kim? Ä°nsan. Nerede doÄŸar? Aile bahçesinde. Aile bahçesinde verilmesi gerekenler verilmediÄŸi için öÄŸretim esnasında da bunlara dikkat edilmediÄŸinden ötürü biz bu hale geldik” diye konuÅŸtu.
‘HARAMLAR KİŞİYÄ° ZARARA GÄ°TMEMESÄ° Ä°ÇÄ°N KORUYAN KURALLARDIR’
Aile ve en önelisi toplum içerisinde sevgi ve saygı konusuna önem verilmesi gerektiÄŸini dile getiren ÖztaÅŸ, “Bugün evleniliyor ama örnek olarak söylüyorum, 100 kiÅŸiden 25’i boÅŸanıyor. Neden? Kızımız eskisi kadar eÅŸine saygılı deÄŸil. OÄŸlumuz babası ya da dedesi kadar eÅŸine karşı sabırlı deÄŸil. Derken ipler kopuyor, herkes başıboÅŸ yaÅŸamaya baÅŸlıyor. BaşıboÅŸ yaÅŸayan kimse nerede hayatını sürdürür? Haramlar ve farzlar kiÅŸiyi zarara gitmemesi için koruyan kurallardır. Bu insanlar tarafından zaman zaman konulmuÅŸ olabilir ama Allah tarafından yanılmaz ve mecburi ÅŸeylerdir. Biz bunları kademe kademe yitirdik. Peki insanla bu kuralları nasıl koyabilir? Mesela herhangi bir hayvanın nesli tükeniyor, yetkililerde 10 yıl bu hayvanı avlamayacaksınız der. Bir kural ortaya koyarsınız ama bu geçicidir, 10-15 yıl sonra kaldırılabilir” ifadelerini kullandı.
‘HARAM VÜCUDA ALINAN ZEHÄ°RDÄ°R’
Hayatımıza giren ve haram olmasına raÄŸmen normalleÅŸtirdiÄŸimiz davranışların olduÄŸunu ifade eden BaÅŸkan ÖztaÅŸ, “Haram noktasında hayatımıza giren ve onu normalleÅŸtirdiÄŸimiz ÅŸeyler var. Karşıdaki kiÅŸiyi aldatma hakkımız var mı? Aldattığımız zaman kazancımız haram mıdır helal midir? Haram olur. Haram bizim hakkımız mıdır? DeÄŸildir. Haram vücuda deÄŸilse de ruha alınan, gönlü bozan, düÅŸünceyi alt üst eden bir zehirdir. Örnek olarak, sabah 100 miligram zehir aldık ama kendimizi saÄŸlam zannediyoruz. Böyle bir hayat var ÅŸimdi. Gidiyorsun birinci kalite ürün gösteriliyor ama yalan. Pazarlık ediyorsun, en güzel ÅŸekilde yapılacak deniliyor. Fiyatta anlaşılıyor ama yapılmış olan mal istenen özellikleri taşımıyor. Bunu kontrol edecek bir müessesede mümkün deÄŸil. UÄŸramış olduÄŸum bu zararı düzeltmek için nereye gideceksin? Bir sürü yere gideceksin ama elde edeceÄŸin bir ÅŸey yok. Hâlbuki bu insan öncelikle kendi evine götüreceÄŸi gıdanın temizliÄŸine, helalliÄŸine, hak edilmiÅŸliÄŸine dikkat etmesi lazım” dedi. Satılan ürünlerde “Kar marjı ne kadar konuyor, yüzde yüz konuyor. Bunu bu toplum kaldırabilir mi?” düÅŸüncesinin oluÅŸması gerektiÄŸine dikkati çeken BaÅŸkan ÖztaÅŸ, “Ben bir bisikletten, arabayı da bıraktım, helikoptere nasıl binebilirim diye düÅŸünüyoruz. Böyle düÅŸünüyoruz artık. Hâlbuki böyle olmaması lazım. Böyle olunca görünmeyen tarafı, ticari boyutu düÅŸünmüyoruz. Bir sürü mal imal ediyoruz bunun saÄŸlamını üret 10 liraya sat, ama biz çürüÄŸünü üretiyoruz 2,5 liraya satıyoruz ama ham madde zayi oluyor. Bu gibi görünür görünmez bir sürü gevÅŸeyen noktalar ve haramlar var” sözlerini kullandı. Bu konuda devletin de payı olduÄŸunu söyleyen ÖztaÅŸ, devletin bir çoban olduÄŸunu ve sürüye sahip çıkması gerektiÄŸini söyledi.
KUÅžAK ÇATIÅžMASI MI? AÄ°LE BASKISI MI?
‘Aslına bakarsanız birinci çoban ailedir’ diye konuÅŸan ÖztaÅŸ, “Bütün lisanı ben ailemden öÄŸreniyorsam davranışları da ben bu ailenin içerisinde öÄŸreniyorum. Yalancılık, kıskançlık bana oradan geliyor. Dolayısıyla bu gibi eksik davranışlar ailede aşılanıyor, cemiyette de takviye görüyor. Cemiyette bu zararlı ÅŸeyler kısıtlanmış olsa o kadar büyümez” dedi. KuÅŸak çatışması ve aile baskısı konusunda ibadetler noktasında ÖztaÅŸ ÅŸunları söyledi: “Adam sigara içiyor. Sigara sana neden lazım. Vazgeçilmez bir alışkanlık haline gelmiÅŸse bu yerine oturmuÅŸtur. Aile oÄŸlum namaz, kızım namaz diye diye gelmiÅŸ. Biz aileden geldiÄŸi için buna baskı diyoruz. Cemiyet, grup içerisinden geldiÄŸinde de bu zevki yaÅŸayan, bu özelliÄŸi, terbiyeyi almış insan da yok. Dolayısıyla ailem bana baskı yaptığı için namazdan vazgeçtim diyor. O zaman ben Müslümanlıktan da vazgeçtim demesi lazım. Åžimdi biz ÅŸunu bilelim: Yaptığımız ibadetler bize vazgeçilmez bir davranışa dönüÅŸmüÅŸse, ÅŸimdi sigaranın ötesinde uyuÅŸturucular var. UyuÅŸturucuya tamamen bağımlı olmuÅŸ, elini ayağını teslim etmiÅŸ bir insanı düÅŸünelim. Bunun önünde annesi, babası varsa yıkar. Bana 20 lira lazım ÅŸu uyuÅŸturucuya ulaÅŸmak için. Ver diyorum vermiyor, yakasını topluyorum alıyorum. Ben babamın yakasını toplayacak hale gelmiÅŸsem babalığı silmiÅŸim demektir. Ben eÄŸer namaz ve oruç konusunda vazgeçilmez bir noktaya gelmiÅŸsem, yani o bana iyice oturmuÅŸsa, bu namazı bana kılma diyen kimselerin önüne ister ÅŸahıs olsun, ister grup olsun onun karşısına çıkacak insan yetiÅŸmiÅŸ demektir. Biz bu ÅŸekilde bir eÄŸitim vermiyoruz aileler olarak. Biz sadece esans sürüyoruz. Bir kısım çocuklara sürülmüÅŸ esans var oda iki sefer elimizi yıkadığı zaman kayboluyor. Grup içinde yaÅŸanmayan ÅŸey zevk olmaz” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
‘AÄ°LEDEN YANLIÅžLARI UYGULAYIP MÜKEMMELLEÅžTÄ°RYORUZ’
ÖztaÅŸ son olarak ÅŸunları kaydederek sözlerine son verdi: “Örnek olarak cumaya giden kaç kiÅŸi var, sayımız az. Ama televizyonda film çıktığı zaman cumaya gidenden fazla. Anlayamadım ben bu iÅŸi. Ahirette terazinin kefesine koyduÄŸumuz zaman Cuma namazını mı koyacağız filmleri mi? Filmler hayali. Hadiseleri yerine iyi oturtmak gerekiyor. Allah tarafından göz organının verildiÄŸi gibi davranış modelleri mecbur mu tutulması gerekiyor? Hayır. Serbesttir, kendi iradenle yaparsan sevap olacak. Anne-baba veya cemiyet baskısından dolayı böyle yaptım diyen kimseler kendilerine yanlış savunma mekanizması geliÅŸtirmiÅŸ oluyorlar. DoÄŸrular veya farzlar tatbik ede ede davranış haline gelir ve vazgeçemezsiniz. Yanlış veya haramlarda uygulaya uygulaya vazgeçilmez hale gelir. Anne ve babamızdan gördüÄŸümüz yanlışı mükemmelleÅŸtirerek uyguluyoruz. Aileden aldığımız doÄŸruları daha sonra bırakabilmek için bunlar beni anlamıyor, tekrar etti dedik. Başımız imandan dolayı kapalı olmalı. Cemiyette eÄŸim-öÄŸretim az. Aile de eÄŸitemiyor okullarda eÄŸitemiyor.” (Mustafa KARAKAYA)
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.