‘Bilişim vadisi olabiliriz’
Bilişim alanında Konya’da bir takım çalışmaların yürütüldüğünü ifade eden KOBİD Başkanı Ahmet Öztürk, KOP Projesi olan Serbest Veri Merkezleri Bölgesi Projesi’ne değinerek, “Konya bilişim vadisi olabilir” dedi
Günümüzde ve gelecekte hayatın bütün alanlarına giren bilişim kavramına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Konya Bilişim Derneği(KOBİD) Başkanı Ahmet Öztürk, bilişim alanında 25 milyarın üzerinde aracın bulunduğunu, bu alanda toplumsal hareketliliğin sağlanması gerektiğini, Konya’da bilişim vadisinin kurulması için avantajların bulunduğunu ve bu alanda eğitim faaliyetlerine önem verilmesi gerektiğini söyledi.
‘TOPLUMSAL HAREKETLİLİĞİ SAĞLAMAK GEREKİYOR’
Bilişimin bilgi ve iletişim araçlarının birlikte işlenmesi anlamına geldiğini ve aynı zamanda bilginin işlenmesi ve iletilmesi olduğunu ifade eden Konya Bilişim Derneği(KOBİD) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öztürk, bilişimin bilgisayardan, bilgisayar kontrollü cihazlara ve cep telefonlarına kadar çok geniş bir alanı kapsıdığını söyledi. Bu alanda 25 milyarın üzerinde bilişim aracının çalıştığını ifade eden Öztürk, “Bu cihazlar arasında internet vasıtasıyla önemli bir iletişim söz konusu ve tek başına çalışan bilişim aracı yok. Bu konuda ülkemize bakacak olursak, bilişimde daha çok tüketen konumdayız. Münferit olarak bilişim üretmek için bir takım çalışmalar var fakat devlet politikası haline gelmesi daha fazla önem arz ediyor. Biz sivil toplum kuruluşları olarak bu konuda çalışıyoruz. Burada sadece devlet poltikası da yeterli değil, toplumsal isteklilikte olması gerekiyor. Bilişim alanı ciddi bir potansiyel ve ülkemizin de ciddi anlamda kalkınmasına katkı sağlayacaktır. Bu konuda toplumsal hareketliliği sağlamak gerekiyor” şeklinde konuştu.
‘YAZILIM KONUSUNDA SIÇRAMA YAPABİLİRİZ’
Günümüzde bilişimden kurumsal firmaların, devletinlerin, bankaların, tıp ve mühendisliklerin yararlandığını söyleyen Başkan Öztürk, hayatın her alanında bilişimin var olduğunu ve bu durumun devam edeceğini kaydetti. Sadece bilgisayarların değil, hayatı kolaylaştıran birçok sistemin içerisine bilişimin entegre edildiğini aktaran Öztürk, “Bu alanda ülke olarak yazılım konusunda sıçrama yapılabileceğini düşünüyorum. Çevremizde bununla ilgili büyük bir pazar alanıda mevcut. Orta Doğu ülkeleri, Türki Cumhuriyetler ve Asya kıtasındaki ülkeler düşünülebilir. Türkiye bu konuda potansiyel olarak avantajları var. Coğrafyası ve insan kaynağı bu konuda bizlerin en büyük avantajı. Bizler bu potansiyeli harekete geçirip farkındalık oluşturmalıyız” ifadelerini kullandı. Konya’da bilişim konusunda Türkiye’ye paralellik gösterdiğini ifade eden Öztürk, münferit çalışmaların bulunduğunu ve iç piyasaya yönelik yazılımlar üretildiğini ve ihracata yönelik çabaların da bulunduğunu belirtti.
Bilişim alanında yapılacak çalışmalar için devlet destek ve teşvikinin önemli bir yer tuttuğunu açıklayan Ahmet Öztürk, Kalkınma Bakanlığı’nın 2014-2018 Bilgi Toplama Stratejisi ve Eylem Planı adı altında bazı çalışmalar yaptığını, 2010 yılında yine plana benzer çalışmaların yapıldığını söyledi. 2010-2014 yılları arasında gerçekleşen strateji ve eylem planında yüzde 50-60 arasında bir başarının sağlandığına dönük açıklamaların yapıldığını kaydeden Öztürk, “Bu tür stratejiler hazırlanırken sadece kamu kurumları ya da kamu bünyesinde hazılanması kamuv kurumlarına mal edilmesi anlamına geliyor. Bu durumlardan kimi zaman toplumun haberi olmuyor. Bu tür çabalara sivil toplum kuruluşlarının, sektörün dahil edilip bu kesimlerinde sahiplenmesi ve kendisini işin içinde hissetmesi çok önemli. Sadece devlet kurumları değil, yerel kalkınma ajanslarının verdiği küçük destekler var ancak kısıtlı” dedi.
“KONYA BİLİŞİM VADİSİ OLABİLİR”
Bilişim alanında Konya’da bir takım çalışmaların bulunduğunu söyleyen öztürk, şunları değerlendirmelerde bulundu: “Biz çok önemli ve geleceği şekillendireceğini düşündüğümüz bir KOP Projesi olan Serbest Veri Merkezleri Bölgesi Projesi’ni biliyoruz. Bu projenin 2019 yılı içerisinde faaliyete geçmesi planlanıyor ve yatırımcı çekilmesi için çabalanıyor. Bu konuda proje yapan kurumun sorumluluğu varmış gibi algılanıyor ve toplumsal sahiplenme yine ortada yok. Yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları bu çalışmalara sahip çıkmalı, bu konuya dikkat çekilmeli. Konya’da bu proje sayesinde bilişim alanında yatırım bölgesi potansiyeli elde edilebilir. Meram Çomaklı bölgesinde düşünülen proje, veri ve verilerin saklanması için başlatıldı. Dünya üzerinde bu durumun zaten örnekleri bulunuyor. Büyük firmalardan sigorta şirketlerine, bankalara kadar bu firmalar verilerini dünyanın muhtelif yerlerinde saklamak ihtiyacı hissediyor. Türkiye’de de bu çapta ilk defa Konya’da uygunluk araştırması yapıldı ve veri merkezleri için uygundur raporu alınan tek bölge haline geldi. Bu fırsatın iyi değerlendirmesi gerekiyor.”
Herhangi bir felaket olduğu zaman Konya’da depolanacak verilerin aktif hale getirileceğini ve bilgi kesintisinin önüne geçilmesinin sağlanacağını söyleyen Öztürk, “Serbest Veri Merkezleri Bölgesi’nin Konya’da kurulmasının bazı nedenleri var. Deprem riski, doğal afetler, terör sorunları gibi sıkıntılar burada mevcut değil. Üstelik Konya’nın insan kaynağı ve ulaşım gibi avantajları bulunuyor. İşte Konya olarak bu avantajları değerlendirmeli ve ciddi bir bilişim vadisi olmalıyız” dedi. Sivil toplum kuruluşu olarak konuyu sürekli dile getirdiklerini aktaran Öztürk, Konya’da farkındalıkların artması ve eyleme geçilmesi gerektiğini söyledi.
“BİLİŞİM ALANINDA EĞİTİME ÖNEM VERİLMELİ”
Her alanda olduğunu gibi bilişim alanında da eğitime önem verilmesi gerektiğini kaydeden Başkan Ahmet Öztürk, “Bir dönem bilişim eğitimine dönük ciddi çalışmalar oldu ancak bu istihdam noktasında tıkanma yaşandığı için geri adım atıldı. Özellikle meslek liselerinde açılan bilişim bölümlerinin sayılarının kısıtlanmaya çalışılması gibi. Eksiklikler var, eleman açığı var ve eleman yetiştiren kurumları kısıtlıyorsunuz bu doğru değil. Arada bir koordinasyon eksikliği var. Piyasanın ihtiyaçlarına cevap verebilecek öğrenciler yetiştirmeliyiz. Piyasa doğrultusunda eleman yetiştirilmeli. Bilişimde öne çıkan ülkelerin alt yapısına baktığınız zaman eğitimde yapılan yatırımlar görülür. Japonya ve Güney Kore’de ki alt yapıya bakın, eğitim vardır. Sektörün ihtiyaçlarına cevap verecek müfredat geliştirilmeli” sözlerini kullandı. Bu alandaki çalışmalarda kamunun yaptıklarının yeterli olmayacağına işaret eden Öztürk, sivil toplum kuruluşlarının ve sektör temsilcilerinin birlikte hareket etmesinin önemli olduğunu söyledi. Tepeden inme politikalarla bu alanda hareket etmenin doru olmayacağına vurgu yapan Öztürk, sektör gerçeklerinin görülmesinin ve sektörde çalışanların yapılanlardan haberdar olmasının önemli olduğunu belirtti.
Bilişim sektöründe önemli olan yerli üretim ve ihracat olduğunu dile getiren Öztürk, bu alanın büyümede büyük potansiyele sahip olan bir sektör olduğuna vurgu yaptı. Amerika Birleşik Devletleri’nde(ABD) yüzde 75’lik bir kesimin bilgi işleme alanında çalıştığını söyleyen Öztürk, “Artık beden gücüyle yapılan işin büyük bir kısmını makineler yapmaya başladı. ABD’de, yüzde 75’lik kesim bilgi işleme ve kullanma alanında çalışıyorsa bizde bunu örnek almalıyız. Geleceğin istihdam sağlayacak sektörü bilişim sektörüdür” diye konuştu. Öztürk, Türkiye ve Konya’da yazılım üreten firmaların bulunduğunu, dünya markası firmalar çıkarmanın zorunlu olduğunu ve ihracat yapmaya çalışan firmaların bulunduğunu ifade etti.(Mustafa Karakaya)
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.