‘Bizim önümüze alternatif sunulmadı’
Dershanelerin kapatılma aşamasında olduğu bu süreçte eğitimle alakalı birçok sorunun çözülememesi, dershane yöneticileri tarafından tepkiye neden olurken yetkililer, birçok kurumun ve bu kurumlardaki öğrencilerin büyük mağduriyetler yaşamalarına sebep olduğunu söylüyor
Bu konuda maÄŸduriyet yaÅŸadığını söyleyen Doruk Dershanesi yöneticilerinden Türkçe ÖÄŸretmeni Abdullah KüçüktaÅŸdemir, “EÄŸitimle alakalı birçok kararlar alınıyor ama alınan kararlarda hiçbir eÄŸitimcinin fikri alınmıyor. Hiçbir öÄŸrencinin fikride alınmıyor. Tepeden inmeci bir sistemle bir takım kararlar alınıyor ve bu kararlara tüm eÄŸitim camiasının uyması bekleniyor” dedi.
YASA SIKINTILI
“Bizim önümüze alternatifler sunulmadı” diyen KüçüktaÅŸdemir, “TeÅŸvik diyorlar, dershanede çalışan öÄŸretmenlerin baÅŸka yerde istihdam edilmesi diyorlar, tüm bunlar tamamen sıkıntılı bir süreç… Altı yıl dershanede çalışan bir öÄŸretmen arkadaşımız Milli EÄŸitimde istihdam edilecek veya Halk EÄŸitimde istihdam edilecek. Bir kaç tane vilayet var gidilecek, bu vilayetlerin çoÄŸu DoÄŸu Anadolu Bölgesi’nde, Hakkari, Van, Şırnak ve bir de batıdan Ä°stanbul olduÄŸu söyleniyor. Bu anlamda dershanecilik geçmiÅŸi olan arkadaÅŸlar sıkıntılı, yani 40 yasında olan arkadaÅŸlar var 50 yasında olan arkadaÅŸlar var. Ailesi yeri yurdu bur da olan, bulunduÄŸu vilayette olan insanlar var. Ä°nsanların kurulu düzenleri bozulacak 50 yaşında bir adama sen git Hakkari’de öÄŸretmenlik yap diyecekler... Kanun sıkıntılı bu anlamda yani en azından öyle bir ÅŸey yapılıyorsa dershane de görev yapan öÄŸretmenlerin en azından bulundukları illerde istihdam edilmesi bu açıdan iyi olur diye düÅŸünüyorum” diye söyledi.
KURUNUN YANINDA YAÅžI DA YAKIYORLAR
KüçüktaÅŸdemir, küçük dershane iÅŸletmecilerinin öyle ahım ÅŸahım paralar kazanmadıklarını söyleyerek , “Konya’da 1- 2 veya Türkiye’de büyük vilayetlerde dershanelerin birkaç tanesi pastanın büyük kısmını götürüyor. Bir de paralel yapı dedikleri o cemaatin dershaneleri... Geriye kalan küçük dershaneler zaten çok para kazanmıyor, kendi yağında kavrulan insanlar… Bu insanlar varlıklarını dershaneye yatırdılar, 2 yıl önce 3 yıl önce… Genç giriÅŸimci arkadaÅŸlar dershanelere çeÅŸitli ÅŸekillerde ortak oldular. Bir plan program çerçevesinde bir yapı oluÅŸturdular ama bu insanlara dershaneleri kapatacağız diyorlar, ne kadar borcun var harcın var ne alemdesin sıkıntın nedir ÅŸeklinde herhangi bir soru yönetilmedi” diyerek “kurunun yanında yaşı da yakıyorlar. Paraleli bitirelim derken, bizim gibi küçük dershane iÅŸletmecilerini de bitiriyorlar” dedi.
GARÄ°BANIN TERCÄ°HÄ° DERSHANE
“Dershanelerin bir düÅŸman gibi bir öcü gibi gösterilmesi gerçekten vahim bir durum” diyen KüçüktaÅŸdemir, “8’inci sınıf talebesi bir yılda 30 hafta ders görüyor haftada 10 saat ders gören öÄŸrenci, 30 haftada toplam 300 saat ders alıyor. 300 saat ders karşılığında aÅŸağı yukarı 1000 TL gibi cüzi bir miktarla dershaneye kaydoluyor. Bir ders saati 3 lira 3 kuruÅŸa denk geliyor” diyerek “dershaneler kapatıldığında bir ders saati en az 20 liradan özel ders olarak verilecek. Gariban çocuk, fukara çocuk en az saati 20 liraya nerden ders alacak. Dolayısıyla zengin çocukları okuyacak fakir çocukları okuyamayacak” dedi. EÄŸitim sistemindeki sıkıntıların dershanelerden kaynaklanmadığını söyleyen KüçüktaÅŸdemir, çocukların baÅŸarısız olma durumunu ÅŸöyle bir örnekle açıklıyor. “Dershanede bir Türkçe öÄŸretmeni haftada 2 saat derse girer okullarda ki Türkçe öÄŸretmeni 8. sınıfta 5 saat Türkçe dersine girer. Okulda ki öÄŸretmenin 5 saatte anlatamadığı dersi dershanede 2 saatte anlatılıyor ve çocuktaki sıkıntı ortadan kalkıyor”. KüçüktaÅŸdemir, “Biz problemin sonucu deÄŸiliz. Sıkıntı okulun kendisinde… Okuldaki öÄŸretmen arkadaÅŸlarımızın niteliÄŸi arttırılmadığı için dershanelere ihtiyaç duyuluyor. Bakın son 2 yıldır KPSS sınavlarına bir de alan sınavı eklendi. Alan sınavına tabi tutulan öÄŸretmenler güzel yerlere geliyor. Bu anlamda hali hazırda Milli EÄŸitimde görev yapan öÄŸretmenlere bu alan sınavı yeterlilik sınavları belirli periyotlarda yapılırsa eÄŸitimin kalitesi biraz daha arttırılmış olur” dedi.
HER SENE SINAV SİSTEMİ DEĞİŞİYOR
“Türkiye’de ki sınav sistemi ayrı bir muamma” diyen KüçüktaÅŸdemir, “Sınavlar ülkesi olduk… ÖÄŸrenciler yarış atına döndü. Sınavlar kalksın diyorlar. Sınavlar kalksın demekle birlikte sınav sayısını arttırıyorlar. Nimet Çubukçu, ‘öÄŸrenciler bu stresi yaÅŸamamalıdır’ dedi tek sene yapılan sınavı 3 seneye böldü. Çocuklar 3 sene bu sınav stresini çekti” ve iÅŸin garip tarafının da sınavların bu kadar arttırılmasının yanı sıra öÄŸrencileri bu sınavlara hazırlayacak bir eÄŸitim sistemi geliÅŸtiremiyorlar, insanları dershanelere mecbur ediyorlar sonrada dershaneleri kapatalım diyorlar” dedi. “Bir Orman Bakanlığının bir Türkçe öÄŸretmeninden seçilmediÄŸini veya bir Turizm Bakanının bir doktordan seçilmediÄŸini ama ne yazık ki bizim ülkemizin Milli EÄŸitim Bakanını Milli EÄŸitimle ilgilenmeyen insanlardan seçildiÄŸini söyleyen KüçüktaÅŸdemir, “Bir hukukçu Milli EÄŸitim Bakanı oluyor, bir iÅŸletmeci Milli EÄŸitim bakanı oluyor” diyen KüçüktaÅŸdemir, “AÅŸağı yukarı ÅŸöyle bir hesap yaptığımızda 2002- 2012 yıllarında bir buçuk yılda bir Milli EÄŸitim Bakanlığı deÄŸiÅŸiyor” diyerek, “Çocuklarımız yapboz tahtası deÄŸil bir sistem çerçevesinde yetiÅŸtirilmesi gerekir” dedi. “Bir ailenin 3 çocuÄŸu varsa 3 çocuk ta farklı sınav sistemiyle üniversitelere ya da liseye yerleÅŸiyor” diyor. (AyÅŸegül YAKAN)
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.