Bu çocukların katilleri 8 yıldır bulunamadı!

Aileler, Kars'ta kaybolan ve tüm vatandaÅŸların ayaklandığı Mert olayının aydınlatılması ile Kayseri'de 12 yıllık cinayeti aydınlatan özel ekibin çalışmalarının neden yıllardır Balıkesir'de kendileri için yapılmadığını soruyor.Balıkesir'in SavaÅŸtepe ilçesine baÄŸlı Karacalar köyünde ikamet eden Mustafa Kangal Ä°lkokulu 4-B sınıfı öÄŸrencileri BüÅŸra Karabacak ve TuÄŸçe Yıldırım isimli kuzenler, 21 Mart 2006 tarihinde öÄŸle saatlerinde yemek için geldikleri evlerinden tekrar okula dönerken kaybolmuÅŸ, köyün içinde sırra kadem basan çocuklar tam 44 gün sonra köylerine 8 km mesafede yoldan 10 metre içerideki bir menfezde parçalanmış halde bulunmuÅŸtu.Önlüklerinin bağıyla boÄŸularak öldürüldükleri belirtilen ve tecavüz emaresi tespit edilen BüÅŸra ve TuÄŸçe isimli kuzenlerin hunharca katlediliÅŸi ülkede büyük infial uyandırmıştı. Büyük acı yaÅŸayan aileler olayın 9. yılında kızlarının katillerinin hala bulunamamış olmasına isyan ediyor.MUSALLA TAÅžINI GÖRÜP HER GÜN ÖLÜYORLARKatledilen kuzenlerden BüÅŸra'nın ailesi, yüreklerinde 8 yıldır dinmeyen acılarının hiç azalmadığını, aksine artarak devam ettiÄŸini söyledi. Evlerinin önündeki musalla taşına konulan biricik yavrularının tabutları her gün evden dışarıya çıktıklarında sanki karşılarında durduÄŸunu ifade eden acılı aile, "Åžimdi ne arayan var ne de soran var. Biz kendi acımızla kendimiz yaşıyoruz. Evden her çıktığımızda evimizin önünde BüÅŸra'nın cenazesinin musalla taşına konulduÄŸunu görüyoruz" dedi.BüÅŸra'nın anne ve babası, kızlarının katil veya katillerinin bulunması için devlet yetkililerinden ilgi ve yardım beklediklerini tekrarladı. BaÅŸbakan Recep Tayyip ErdoÄŸan ve eÅŸi Emine ErdoÄŸan ile görüÅŸtüklerini, BaÅŸbakanın bizzat kendisinin katillerin bulunmasıyla ilgili söz verdiÄŸini söyleyen Mustafa Karabacak, "Herhangi bir geliÅŸme yok. Komutanla, savcı beyle görüÅŸüyoruz, 'Çalışmalar devam ediyor' diyorlar ama herhangi bir sonuca ulaşılamadı. Herkesin olayı aydınlandı fakat bir tek BüÅŸra ile TuÄŸçe'nin olayı aydınlanmadı. Biz bu olayın bir an önce aydınlanmasını istiyoruz. BüÅŸra ile TuÄŸçe'nin canı, kanı yerde kalmasın" dedi. Aile, geçmiÅŸ yıllarda Kayseri'de yaÅŸanan bayram ÅŸekeri toplamaya çıkan çocukların kaybolması olayını aydınlatan özel ekibin kendi çocuklarının katillerinin de bulunması için görevlendirilmesi isteklerini tekrarladı. Evin önündeki musalla taşını gördükçe kızının cenazesi gözünün önüne gelen Karabacak ailesi, yüreklerindeki bu acının ancak katil veya katillerin yakalanması ile son bulacağını söyledi."KATÄ°LLER BU KÖYDE, BAÅžKA YERDE OLAMAZ"Gözyaşı 8 yıldır hiç dinmeyen anne Hanife Karabacak, "8 yıl doldu, o günden bu yana hiçbir ÅŸey yok. Bu iÅŸin içine polis de girsin, onlar da çalışsın. Kars'taki çocukta herkes ayaÄŸa kalktı. Bizim çocuklarda köyde hiç kimse tüyünü bile kımıldatmadı. Bizimkiler çocuk deÄŸil miydi? YaÅŸamaya hakkı yok muydu? Benim diÄŸer çocuÄŸum 8. sınıfı bitirecek, okulların kapanmasına az bir zaman kaldı. Ben kızımı nasıl göndereceÄŸim okula? Bu katiller bulunmadan gönderemem. Bulsunlar da çocuÄŸumu gönül rahatlığıyla göndereyim. KeÅŸke burada olsa da BüÅŸra'mı da okula götürüp getirseydim" diye aÄŸladı.BaÅŸbakan Recep Tayyip ErdoÄŸan'a seçimden önceki Balıkesir mitinginde tekrar bir mektup verdiklerini söyleyen Hanife Karabacak, CumhurbaÅŸkanı Abdullah Gül ve Ä°çiÅŸleri Bakanı Efkan Ala'ya da dilekçe gönderdiklerini söyledi. Anne Karabacak, çocukların katil ve ya katillerinin mutlaka kendi köylerinden birilerinin olduÄŸunu, en azından köyle alakası bulunan birilerinin olduÄŸunu da söyleyerek hala bulunamamalarına isyan etti. Hanife Karabacak, "Çocuktan alınan doku örneÄŸinin DNA'sını ikinci defa incelesinler. Bunu yapanlar bizim köyümüzün içinden mutlaka; Ä°stanbul'dan, Ankara'dan, Almanya'dan gelen deÄŸil. Gene köyümüzün içinden yapan veya yaptıran, köyümüzle alakası olan bir insan" dedi.ÇOCUKLARIN MEZARINDA MAVÄ° IÅžIK HUZMESÄ°Karabacak ailesi, ilk defa yaÅŸadıkları uhrevi bir olayı da anlattı. 10 yaşında baÅŸlarına gelen hunharca olayda tecavüz edildikten sonra mavi okul önlüklerinin bağıyla boÄŸularak öldürülüp cesetleri bir naylonda paketlenip menfez içerisine saklanan minik yüreklerin acısı haberleri izleyen milyonlarca kiÅŸide infiale yol açmıştı. Karabacak ailesinin evinin önündeki musalla taşında kılınan cenazeleri yan yana defnedilen BüÅŸra ve TuÄŸçe'nin kabirlerinin geceleri aydınlandığı ileri sürüldü. Kızının mezarı başında tatlı bir mavi ışık huzmesi olduÄŸunu hem komÅŸularından duyan ve kendisi de buna tanık olan anne Hanife karabacak, "Ben çocuÄŸumun mezarındaki kokuyu hiçbir yerde görmedim, duymadım; Çok güzel kokuyor. Gece bir düÄŸünden geliyorduk, mezarlıkta masmavi ışık vardı; Çocukların mezarında. Rengi çok güzel bir maviydi. Ama bir daha görmedim. Bana bir komÅŸumuz 'Devlet sizin çocukların mezarının üzerine bir ışık mı taktırdı?' diye sordu. Ben 'Hayır, öyle birÅŸey yok' dedim. Masmavi ışık gördüÄŸünü, ışığın mezarı aydınlattığını söyledi. Ben ondan sonra gördüm, toprağın üzerindeydi ışık; Masmavi, ikisinin arasındaydı" diyerek gördüklerini anlattı.Henüz 10 yaşında olan BüÅŸra ve TuÄŸçe'nin, 21 Mart 2006 tarihinde kaybolduktan 44 gün sonra 3 Mayıs 2006 tarihinde tecavüz edilip öldürüldükten sonra çürümüÅŸ ve parçalanmış halde cesetleri bulundu. Olayın aydınlatılması için yapılan tüm çalışmalar boÅŸ çıktı. Hiçbir giriÅŸimden sonuç alınamadı ve üzerinden 8 yıl geçti. 2006 yılından bugüne kadar 3 Vali, 6 Kaymakam, 5 Alay Komutanı, 5 Ä°l Emniyet Müdürü, çok sayıda subay-astsubay ile er ve erbaşın deÄŸiÅŸtiÄŸini söyleyen baba Mustafa Karabacak, deÄŸiÅŸmeyen tek ÅŸeyin sonuçsuzluk olduÄŸunu belirtti.ADLÄ° TIP DNA TESTÄ°NÄ° YENÄ°LESÄ°NMustafa Karabacak, cinayeti polisin çözebileceÄŸine inandıklarını, bunun için de Karacalar köyündeki kuzen cinayetleri için özel bir ekip oluÅŸturulmasını istedi. BüÅŸra'nın tırnaklarının arasından alınan doku örneklerinin incelendiÄŸi DNA (gen) testini hazırlayan Adli Tıp Raporunun yeniden güncellenmesi gerektiÄŸini de söyleyen Mustafa Karabacak, "Cinayet masasından bir özel ekip, dedektif gelmez ise biz iÅŸimiz çözülmez. Tam olaya vakıf oluyor, tayin çıkıyor gelen subay - astsubayımız deÄŸiÅŸiyor, gelen 2 yıl sonra yapılan atama ile tekrar deÄŸiÅŸiyor. Kimse bu olay üzerinde yüzde 100 olarak çalışması mümkün olmuyor. Benim için devletimizin hiçbir güvenlik gücü fark etmez, ikisi beraber çalışsın.Sayın Valimiz, BaÅŸbakanımız, CumhurbaÅŸkanımızdan ricamız; Kayseri'deki olaydaki gibi bildiÄŸi özel bir ekip varsa bir kere de bu ekibi bizim BüÅŸra ve TuÄŸçe için görevlendirsinler. Yeter ki bu iÅŸi çözsün. Delillerle ilgili sadece 'Elimizde DNA va'r diyorlar. DNA da iki erkek dokusu adına konuÅŸuluyor, 'Elimizde tek DNA var' deniliyor. Biz DNA'ların bir kere daha Adli Tıp Kurumu tarafından incelenmesini, güncellenmesini istiyoruz. BüÅŸra'nın elinde uzaktan akraba olan iki erkek dokusunun DNA'sı var. Belki bir hata kusur olabilir, binlerce, milyonlarca DNA örnekleri oluyor. Bir programda DNA tutmayan bir cinayet olayı aydınlatıldı. DNA raporu ikinci defa incelendiÄŸinde gerçek ortaya çıktı" dedi.Bu arada, köyde yaÅŸayan yaÅŸlı bir kadın da eÅŸini aynı yıl kaybettiÄŸi küçük kızları öldürenleri bu köyden birilerinin mutlaka bildiÄŸini, baÅŸka türlü ihtimalin mümkün olmadığını söylerken, bunu yapanlara lanet etti. SoruÅŸturmasını Balıkesir Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı'nın yürüttüÄŸü BüÅŸra ve TuÄŸçe'nin öldürüldüÄŸü çifte cinayet dosyası Balıkesir Ä°l Jandarma Komutanlığı'nda bulunuyor.Kaynak: Ä°HA