Bu sistem sorun çözmek yerine sorun üretiyor

Ä°çiÅŸleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bizim geliÅŸme noktasında herhangi bir eksiÄŸimiz yoktur. Belki de tek eksiÄŸimiz varsa o da bu millete kurulan tuzakları otomatikman engelleyen, krizlere, darbelere imkan vermeyen bir sistem eksikliÄŸidir" dedi.

Soylu, kentte bir otelde 600 muhtarın katılımıyla düzenlenen "CumhurbaÅŸkanlığı Hükümet Sistemi Trabzon Muhtarlar Toplantısı"nda, 16 Nisan'da yapılacak anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi halk oylaması süreci ve ülke gündemindeki diÄŸer önemli geliÅŸmelere iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerde bulundu.

Muhtarların hayatın birçok dakikasında yer alan, demokrasinin ilk ve en saf haliyle tezahür ettiÄŸi kiÅŸiler olduÄŸunu belirten Soylu, Türkiye'nin 2002 yılında 3 bin dolar olan kiÅŸi başına milli gelir seviyesini 11 bin dolara çıkardığını ancak bu noktalara kolay gelinmediÄŸini vurguladı.

Ülkenin 2002 öncesinde gerek yüksek enflasyonla gerekse IMF niyet mektuplarıyla çok hırpalandığını ve yorulduÄŸunu anlatan Soylu, "Bütün dünya ülkeleri bu meseleleri halletmiÅŸken Türkiye bir gecede yüzde bin 600'lere fırlayan faizleri gördü. Darbe ürünü anayasalarla, o anayasalar ve kurumlarının siyaseti tıkamasıyla bu ülke çok çekmiÅŸtir ve çok zaman kaybetmiÅŸtir" ifadelerini kullandı.

"CHP darbe anayasasının yıllardır bekçiliÄŸini yapmıştır"

Soylu, kendilerinin davasının, ülkenin zenginleÅŸmesi, kalkınması, yatırımlarını tamamlaması, dünyanın en pahalı arazisinde oturan bu milletin dünyanın, bölgesinin lider ülkelerinden biri olması diye nitelendirdi. Yıllardır bunun kavgasını verdiklerini anlatan Soylu, ÅŸöyle devam etti:

"Yıllardır bu millet kendi adamları vasıtasıyla karşı tarafta duran karanlık bir küresel akla karşı bir mücadele ortaya koymaktadır. Bizim geliÅŸme noktasında herhangi bir eksiÄŸimiz yoktur. Belki de tek eksiÄŸimiz varsa o da bu millete kurulan tuzakları otomatikman engelleyen, krizlere, darbelere imkan vermeyen bir sistem eksikliÄŸidir. Türkiye, temeli 27 Mayıs 1960'ta atılan ve sonrasında her 10 yılda bir darbeler ve muhtıralar, darbe anayasaları üreten bir sistemle sürekli engellenmiÅŸ ve yorulmuÅŸtur ve maalesef dışarıda kurgulanan bu oyunun içeride nemalanan küçük ortakları iç siyasetin bu arızayı düzeltmesine imkan vermemiÅŸtir. Bu millet Cemal Gürsel'in, Kenan Evren'in cumhurbaÅŸkanlığını, 1961 ve 1982 anayasalarını hak etmemiÅŸtir ve bu hükümet yapısı, 1961 Anayasası'ndan kurtulmak için 1980 darbesini beklemek zorunda kalmıştır. 1982 Anayasası'nı da 35 yılda bir türlü uÄŸraÅŸlara raÄŸmen tasfiye edememiÅŸtir"

Bakan Soylu, muhalefetin, "Efendim anayasanın zaten çoÄŸunluk maddesi deÄŸiÅŸti, niye kurcalıyorsunuz." diye itiraz ettiÄŸini dile getirdi.

Muhalefetin bu deÄŸiÅŸikliklerden birkaçı hariç hepsine "hayır" dediÄŸini kaydeden Soylu, "Sivil anayasa yapalım dediÄŸimiz zaman ayak sürümedin mi? Åžurası nettir; CHP darbe anayasasının yıllardır bekçiliÄŸini yapmıştır" diye konuÅŸtu.

"Bu sistem sorun çözmek yerine sorun üretiyor"

Soylu, Türkiye'de insanların sürekli politize edilmekten yorulduÄŸuna dikkati çekti.

Türkiye'nin, ekonomisinin sürekli darbeler ve koalisyon tehditleriyle yaralanmasından yorulduÄŸunu söyleyen Soylu, ÅŸunları kaydetti:

"Türkiye'deki herhangi bir esnaf, Avrupa'daki bir milletvekilinden daha fazla siyaset konuÅŸmaktadır. Türkiye'de siyaseti darbelerle, sürekli krizlerle konuÅŸan siyaset, 1960 ve 1982 anayasalarının ürünü olduÄŸu için sürekli hırpalanmakta ve sürekli milletle arası açılmaktadır çünkü bu sistem sorun çözmeyen, bizatihi sorun üreten bir siyaset ortaya koymaktadır. Bu sebeple Türkiye bu sistemi deÄŸiÅŸtirmeli ve acilen 21'inci yüzyılın parametrelerine uygun, yeni, hızlı karar alabilen, tam demokratik, her türlü vesayeti reddeden bir hükümet modeline geçmelidir. Dünyada eÄŸer bir tek ülke varsa demokrasiyi hak eden ülke hem de mücadele ederek, baÅŸvekilinin idam edilmesine raÄŸmen siyasetle ayakta durabilen ve ülkesini darbelerin kıskacından kurtulduÄŸu zaman dilimleri içerisinde büyütmek için çaba sarf eden bir ülke varsa o ülkenin adı Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bulunduÄŸu Türkiye'dir"

"Evlatlarımız daÄŸlarda fellik fellik terörist arıyor"

Ä°çiÅŸleri Bakanı Soylu, terörle mücadeleye de deÄŸindi.

Terörle mücadelenin her yönüyle devam ettiÄŸini ve sadece geçen hafta 60 teröristin etkisiz hale getirildiÄŸini hatırlatan Soylu, "Şırnak Uludere'de ÅŸu anda üç terörist daha etkisiz hale getirildi. Hiç merak etmeyin, evlatlarımız daÄŸlarda fellik fellik terörist arıyorlar. Hain birtakım eylemler yapabilirler ama bilesiniz ki isim isim bu teröristlerin hepsi tespitlidir ve hepsinin yaptığı iÅŸleri biliyoruz ve çocuklarımızın hiçbirinin kanını yerde bırakmayacağımızdan aziz milletimiz emin olsun" deÄŸerlendirmesini yaptı.

Soylu, Avrupa'nın neye karşı çıktığını ise ÅŸöyle anlattı:

"Bugün Avrupa neye itiraz ediyor? Terör örgütünün finansman ve insan kaynağının kesilmesine itiraz ediyor. Bunlar orada teröre devam etsinler, terörü desteklesinler, her birisi Kandil'in emrinde olsun. Her biri Kandil'in emrinde olmayacak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ve bu milletin emrinde olacaklar. Elimiz Ä°srail'in Heronlarına mahkumken adım atamıyorduk. Daha bu ay başı 6 insansız hava uçağı Ä°çiÅŸleri Bakanlığımızın envanterine kaydoldu. Bu büyük bir devrimdir ve büyük bir anlayışın göstergesidir. BaÅŸkasına mahkum deÄŸil, kendi imkanlarıyla yarınlara adım atan Türkiye'dir"

GüneydoÄŸu Anadolu'da görevlendirme yapılan belediyeler

Soylu, GüneydoÄŸu Anadolu Bölgesi'ndeki belediyelerin çalışmalarına iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerde bulundu.

Görevlendirme yapılan belediyelerin baÅŸarılı hizmetlerde bulunduÄŸunu vurgulayan Soylu, ÅŸu ifadeleri kullandı:

"GüneydoÄŸu'da kaymakamları, valileri atadığımız belediyeleri görseniz neler yapıyorlar. Caddeler, yollar, oyun parkları, kanalizasyonlar, altyapı yatırımları, köprüler, viyadükler, otobüsler... Çünkü paralar artık daÄŸa gitmiyor, terör örgütüne gitmiyor, millete hizmete gidiyor. Artık beyaz masalar kuruluyor, vatandaÅŸ gelince nereye müracaat edebileceÄŸini görüyor. Yıllarca daÄŸda duran ama maaşını alan adamlar deÄŸil, orada çalışan hakkıyla beraber millete hizmet eden personel politikası ortaya konulduÄŸu süreç takip ediliyor. Tek tek her ÅŸeye parmak basıyoruz.