Çinin Doğu Türkistan politikaları protesto edildi
Doğu Türkistanda Müslümanlara yönelik saldırılar çeşitli illerde STKlar ve vatandaşlarca protesto edildi.
ANKARA (AA) Bursada, Ä°nsan Hak ve Hürriyetleri (Ä°HH) Bursa Åžubesi ve çeÅŸitli sivil toplum kuruluÅŸları, Çin yönetimince DoÄŸu Türkistandaki Uygur Türklerine yönelik insan hakları ihlallerini Sessiz Çığlık eylemiyle protesto etti. Protestocular cuma namazının ardından Orhangazi Parkında toplandı.
SakaryaSakaryanın Adapazarı ilçesindeki AÄŸa Camisi önünde, cuma namazı sonrası toplanan sivil toplum kuruluÅŸları temsilcileri ve vatandaÅŸlar, DoÄŸu Türkistanda zulme dur de ve DoÄŸu Türkistan için ses ver yazılı dövizler taşıdı.
Burada grup adına açıklama yapan Sakarya Genç Ä°HH Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Åžengül, uzun yıllardır asimilasyon ve yıldırma politikaları yürütülen DoÄŸu Türkistanın tüm dünya gündeminden saklandığını, Müslüman Uygurların her türlü hak ihlaline maruz bırakıldığını söyledi.
Müslümanlara yönelik ağır zulümlerin yapıldığını ifade eden Åžengül, Bu türden iÅŸkenceler fiziksel veya zihinsel bozukluklarla, çoÄŸu zaman da ölümle sonuçlanmaktadır. Batılı kaynaklara göre DoÄŸu Türkistanda Çin yönetimi tarafından kurulan 16 toplama kampı bulunuyor. Bu her Uygur ailesinden en az bir kiÅŸinin söz konusu kamplarda tutuklu olduÄŸu anlamına gelmektedir. Tutuklu olanlar genellikle 2040 yaÅŸ arasındaki Uygur erkeklerdir. Bu kamplardaki Uygurlar kendi inançlarını deÄŸiÅŸtirmeye ve Komünist Parti ideolojisine boyun eÄŸmeye zorlanıyorlar. diye konuÅŸtu.
KocaeliÄ°zmit ilçesindeki tarihi Fevziye Camisi önünde cuma namazı sonrası toplanan sivil toplum kuruluÅŸları temsilcileri ve vatandaÅŸlar, taşıdıkları pankart ve dövizlerle DoÄŸu Türkistanda Müslümanlara yönelik saldırılar protesto etti.
Grup adına açıklama yapan Ä°HH Ä°nsani Yardım Vakfı Kocaeli Temsilcisi Ä°smail YeÅŸildal, DoÄŸu Türkistanda Müslüman Uygurlara yapılan hak ihlalini anlattı.
Çinin eÄŸitim kampı olarak adlandırdığı toplama kamplarında, 13 milyon insanın bulunduÄŸunun tahmin edildiÄŸini vurgulayan YeÅŸildal, ÅŸöyle dedi:
DoÄŸu Türkistanda inÅŸa edilen bu büyük hapishaneler Nazi Almanyası uygulamalarını andırmaktadır. Evlerinden, yurtlarından, eÅŸ ve çocuklarından zorla ayrılan insanların sayıları her geçen gün artarken aynı zamanda uygulanan iÅŸkence ve zulümler neticesinde yüzlerce insan hayatını kaybetmektedir. Birçok aileye akrabalarının cesedi teslim edilmiÅŸ ancak ölüm nedeni hakkında herhangi bir açıklama yapılmamıştır. Kampların yaÅŸam koÅŸulları çok kötü olup, içerisinde çocukların da bulunduÄŸu tutukluların sayısı, kampların alabileceÄŸi insan kapasitesinin kat kat üstündedir. Ä°nsanlar, sırt üstü yatma imkanına bile sahip olmadıkları için, ancak yanlarına dönerek yatmaktadırlar.
YeÅŸildal, uluslararası kamuoyundan DoÄŸu Türkistan için harekete geçmelerini talep ettiklerini sözlerine ekledi.
DoÄŸu Türkistanlı Hafız Selahattin Muhammed, Kuranı Kerim okudu, Uygurca dua yaptırdı.
Eyleme katılanlar daha sonra ellerini ağızlarına götürerek 1 dakikalık sessiz çığlık eylemi yaptı.
Düzce
Düzcede Sivil Toplum Platformu, tüm dernek, vakıf ve sendikaların katılımıyla DoÄŸu Türkistanda Müslümanlara yönelik saldırılar protesto edildi.
Cuma namazı sonrası Cedidiye Camisi önünde toplanan grup, ellerindeki Türk ve DoÄŸu Türkistan Bayrakları eÅŸliÄŸinde slogan atarak Anıtpark Meydanına kadar yürüdü.
VatandaÅŸların da destek verdiÄŸi yürüyüÅŸte grup adına konuÅŸma yapan Düzce Alperen Ocakları BaÅŸkanı Onur Çetin, DoÄŸu Türkistanda zulüm ve iÅŸkence gören Müslümanlar için toplandıklarını söyledi.
Bu zulme asla kayıtsız kalamayacaklarını vurgulayan Çetin, Bu zulmü kesinlikle kınıyoruz ve Biz DoÄŸu Türkistanın yanındayız diyoruz. Buradaki Müslüman kardeÅŸlerimizi asla Çine ezdirmeyeceÄŸiz. Buradan isteÄŸimiz Müslüman ülkelerin yöneticilerinin bir araya gelip bu zulüm için birlik olunmasıdır. dedi.
BartınBartında Ä°nsani Yardım DerneÄŸi üyeleri, Arap Cami önünde ellerinde pankart ve dövizlerle toplanarak, DoÄŸu Türkistanda Müslümanlara yönelik saldırıları protesto etti.
Grup adına konuÅŸan derneÄŸin baÅŸkanı Selami Ünsal, uzun yıllardır asimilasyon ve yıldırma politikaları yürüten DoÄŸu Türkistanın tüm dünya gündeminden saklandığını, Müslüman Uygurların her türlü hak ihlaline maruz bırakıldığını söyledi.
DoÄŸu Türkistanda inÅŸa edilen bu büyük hapishanelerin Nazi Almanyası uygulamalarını andırdığını ifade etti.
KarabükKarabükte 100. Yıl Mahallesi Pazaryeri Camisi önünde cuma namazı sonrası toplanan sivil toplum kuruluÅŸları temsilcileri ve vatandaÅŸlar, taşıdıkları pankart ve dövizlerle DoÄŸu Türkistanda Müslümanlara yönelik saldırıları protesto etti.
Grup adına açıklama yapan Genç Ä°HH Ä°nsani Yardım Vakfı Karabük Temsilcisi Muhammet Fatih Baysal, Çinin 2000 yılı sonrasında siyasi, ekonomik ve askeri atılımlarla gündeme geldiÄŸini ve sınırlarının doÄŸu ile batısında iki farklı yüzle ortaya çıktığını söyledi.
DoÄŸu Türkistandaki Müslümanların her türlü hak ihlaline maruz bırakıldığını belirten Baysal, Sincan Uygur Özerk Bölgesi Komünist Parti Sekreteri olan Chen Chuanguonun 2017 Nisan ayından itibaren DoÄŸu Türkistandaki Uygurları, hapishanelere veya zorunlu politik eÄŸitim kamplarına göndermesi ve beyin yıkamaya yönelik uygulamaları Çin için yüz kızartıcı yeni bir fiil anlamına gelmektedir. Çinin eÄŸitim kampı olarak adlandırdığı toplama kamplarında 13 milyon insanın bulunduÄŸu tahmin edilmekte. dedi.
Dünyadaki vicdan sahibi herkesin Çinin hukuksuz uygulamalarına son verinceye kadar Çin mallarını boykot etmesi gerektiÄŸini dile getiren Baysal, Çinin insanlık dışı hukuksuz uygulamalarının tüm dünyada yüksek sesle duyurulması gerektiÄŸini sözlerine ekledi.
Basın açıklamasının ardından katılanlar sessiz çığlık eylemi yaptı.
ArdahanArdahan Merkez Camisi önünde Ä°HH Ä°nsani Yardım Vakfı öncülüÄŸünde bir araya gelen gruba, kentteki sivil toplum kuruluÅŸları da destek verdi.
Ä°HH Ardahan Temsilicisi Akın Demirci, burada yaptığı açıklamada, DoÄŸru Türkistandaki Uygurlara yönelik dini baskıların gün geçtikte arttığına dikkati çekti.
Demirci, Baskılar 1970li yıllardaki Kültür Devriminden sonra en üst noktaya ulaÅŸmıştır. Camiler ve mescitlerin birçoÄŸu yakılmış, bazıları eÄŸlence mekanlarına dönüÅŸtürülmüÅŸtür. Bu tepkimiz devam edecektir. Bura artık dur denilmeli. dedi.
Demirci, bu tür tepki ve protestoların süreceÄŸini sözlerine ekledi.
IÄŸdırIÄŸdırda sivil toplum kuruluÅŸu temsilcileri ile vatandaÅŸlar Merkez Camisi önünde bir araya geldi.
Grup adına açıklama yapan Genç Ä°HH IÄŸdır BaÅŸkanı Muhammed Yavrutürk, 2000 yılı sonrasındaki siyasi, ekonomik ve askeri atılımlarla gündeme gelen Çinin, sınırlarının doÄŸu ve batısında iki farklı yüzle ortaya çıktığını söyledi.
Özellikle uzun yıllardır asimilasyon ve yıldırma politikaları yürütülen DoÄŸu Türkistanın tüm dünya gündeminden saklandığını ifade eden Yavrutürk, ÅŸöyle konuÅŸtu:
Müslüman Uygurlar her türlü hak ihlaline maruz bırakılmaktadır. Uygulanan yol ve yöntemlere bakıldığında Çin yönetiminin halihazırda bütün Uygurları ‘suçlu’ olarak kabul ettiÄŸi, din ve geleneklerine baÄŸlı Uygurları terörist olarak gördüÄŸü anlaşılmaktadır. Batılı kaynaklara göre DoÄŸu Türkistan‘da Çin yönetimi tarafından kurulan 16 toplama kampı bulunuyor. Bu kamplardaki Uygurlar kendi inançlarını deÄŸiÅŸtirmeye ve Komünist Parti ideolojisine boyun eÄŸmeye zorlanıyorlar.
AÄŸrıAÄŸrıda da vatandaÅŸlar ile sivil toplum kuruluÅŸu yöneticileri Merkez Camisi önünde bir araya geldi.
Ä°HH AÄŸrı Åžube BaÅŸkanı Kerem Engin, grup adına yaptığı konuÅŸmada, DoÄŸu Türkistanda politik eÄŸitim kampları dramının sürdüÄŸünü aktardı.
Müslüman Uygurların her türlü hak ihlaline maruz bırakıldığını dile getiren Engin, Sincan Uygur Özerk Bölgesi Komünist Parti Sekreteri olan Chen Chuanguo’nun 2017 Nisan ayından itibaren DoÄŸu Türkistandaki Uygurları, hapishanelere veya zorunlu politik eÄŸitim kamplarına göndermesi ve beyin yıkamaya yönelik uygulamaları, Çin için yüz kızartıcı yeni bir fiil anlamına gelmektedir. Çinin ‘eÄŸitim kampı’ olarak adlandırdığı toplama kamplarında 13 milyon insanın bulunduÄŸu tahmin edilmektedir. diye konuÅŸtu.
KırÅŸehirKırÅŸehir Cacabey Meydanında düzenlenen eylemde, baÅŸta KırÅŸehir Ä°nsani Yardım Vakfı (Ä°HH) olmak üzere farklı sivil toplum kuruluÅŸlarının baÅŸkanları açıklama yaptı.
DoÄŸu Türkistanda yaÅŸanan insan hakları ihlalleriyle ilgili pankartların açıldığı eylemde konuÅŸan KırÅŸehir Ä°nsani Yardım Vakfı BaÅŸkanı Seyfettin Cerit, Çinin insanlık dışı uygulamalarının tüm dünyaya yüksek sesle duyurulması gerektiÄŸini belirtti.
Çinin, kendi yasalarına ve taraf olduÄŸu uluslararası yasalara aykırı ÅŸekilde açtığı politik eÄŸitim kamplarını derhal kapatması gerektiÄŸini vurgulayan Cerit, ÅŸöyle devam etti:
Bu kamplarda isteÄŸi dışında tutulan insanların maddi ve manevi kayıpları karşılanmalıdır. DoÄŸu Türkistanda devam eden demografik deÄŸiÅŸikliklere son verilmeli ve Uygurlardan müsadere edilen topraklar ve mülkler geri verilmelidir. Uygurlara uygulanan yurt dışı yasağı ve yurt dışındaki Uygurların Çine giriÅŸine uygulanan yasaklar kaldırılmalıdır. Ä°letiÅŸim ve haber alma özgürlüÄŸü saÄŸlanmalıdır. DoÄŸu Türkistanlı kardeÅŸlerimiz reel politik kaygılara kurban edilmemelidir. Çin, uluslararası hukuka aykırı olarak DoÄŸu Türkistanda yapmış olduÄŸu tüm hak ihlali uygulamalarının hesabını uluslararası mahkemelerde vermeli, bunun için Ä°slam Ä°ÅŸbirliÄŸi TeÅŸkilatı, uluslararası toplumu Myanmar ve Gambiya örneÄŸinde olduÄŸu gibi acil göreve davet etmelidir.
NevÅŸehirNevÅŸehirde çeÅŸitli sivil toplum kuruluÅŸlarından oluÅŸan Milli Ä°rade Platformu üyeleri, cuma namazının ardından Alibey Camisi önünde bir araya geldi.
Grup adına basın açıklaması yapan Mustafa Özdemir, Müslüman Uygur Türklerinin Çin yönetimince çeÅŸitli hak ihlallerine maruz bırakıldığını vurguladı.
Özdemir, Sincan Uygur Özerk Bölgesi Komünist Parti Sekreteri Chen Chuanguonun 2017 nisan ayından itibaren DoÄŸu Türkistan halkını, hapishanelere veya zorunlu politik eÄŸitim kamplarına göndermesi ve beyin yıkamaya yönelik uygulamalarının Çin için yüz kızartıcı yeni bir fiil anlamına geldiÄŸini dile getirdi.
Uygulanan iÅŸkencelerin insanlık dışı olduÄŸunu vurgulayan Özdemir, Çin yönetiminin bütün Uygurları suçlu kabul ettiÄŸi, din ve geleneklerine baÄŸlı Uygurları terörist olarak gördüÄŸü anlaşılmaktadır. Kamplardan çıkmayı baÅŸaranların ifadelerine göre, toplama kamplarında mahkumlara kötü muameleler yapılmaktadır. dedi.
Sivil toplum kuruluÅŸlarının DoÄŸu Türkistanı ziyaret etmelerine olanak saÄŸlanması gerektiÄŸini ifade eden Özdemir, Çinin, uluslararası hukuka aykırı sergilediÄŸi uygulamaların hesabını uluslararası mahkemelerde vermesi için çalışma yapılmasını da istedi.
ÇorumÇorumda, cuma namazı sonrası Ulu Cami önünde bir araya gelen Ä°HH üyeleri, Hürriyet Meydanına kadar sessiz yürüyüÅŸ gerçekleÅŸtirdi.
DoÄŸu Türkistan için ses ver, DoÄŸu Türkistanda zulme dur de yazılı pankartlar taşıyan grupta bazı vatandaÅŸlar, üzerinde DoÄŸu Türkistan bayrağı motifi bulunan maskeler taktı.
Çorum Ä°HH BaÅŸkanı Selim Özkabakçı, Çinin DoÄŸu Türkistanda birçok insan hakkı ihlali yaptığını söyledi.
DoÄŸu Türkistana dışarıdan giriÅŸin engellenmesinden dolayı tablonun gerçek boyutunun belirlenemediÄŸini vurgulayan Özkabakçı, Çinin eÄŸitim kampı olarak adlandırdığı toplanma kamplarında 13 milyon insanın bulunduÄŸu tahmin edilmektedir. Kampların yaÅŸam koÅŸulları çok kötü olup içerideki insan sayısı kapasitenin katbekat üstündedir. dedi.
Batılı kaynaklara göre DoÄŸu Türkistanda 16 toplama kampının bulunduÄŸunu aktaran Özkabakçı, ÅŸöyle konuÅŸtu:
Her Uygur ailesinden en az bir kiÅŸi kamplarda tutuklu bulunmaktadır. Tutuklu olanlar genellikle 2040 yaÅŸ arası erkeklerdir. Uygurlar kamplarda kendi inançlarını deÄŸiÅŸtirmeye ve komünist parti ideolojisine boyun eÄŸmeye zorlanıyor. Çin bu kampları neden açma gereÄŸi duymuÅŸtur? Tutukluların saÄŸlık durumları nasıldır? Kamplar uluslararası gözlemcilere neden kapalıdır? Bu gibi soruların acilen Çin hükümetince cevaplanması gerekmektedir.
KastamonuKastamonu Ä°HH Ä°nsani Yardım DerneÄŸi BaÅŸkanı Mücahit DaÄŸdelenoÄŸlu, Nasrullah Meydanında toplanan grup adına yaptığı açıklamada, Çin yönetiminin Uygurların tamamını suçlu olarak gördüÄŸünü söyledi.
Kamplarda Uygur Türklerine iÅŸkence yapıldığını ifade eden DaÄŸdelenoÄŸlu, Baskılar 1970li yıllardaki kültür devriminden sonra en üst noktaya ulaÅŸmıştır. Camiler ve mescitlerin birçoÄŸu yıkılmış, bazıları eÄŸlence mekanlarına dönüÅŸtürülmüÅŸtür. Mevcutlara ise Çin bayrağı ve Devlet BaÅŸkanının fotoÄŸrafları asılmıştır. diye konuÅŸtu.
SinopSinop Önder Ä°mam Hatipliler DerneÄŸi BaÅŸkanı Ä°smail Aksoy, Alaaddin Camisi avlusunda yaptığı basın açıklamasında, Çin yönetiminin oluÅŸturduÄŸu kamplardan çıkmayı baÅŸaran Uygurların ifadelerinin dehÅŸet verici olduÄŸunu dile getirdi.
Kamplarda bulunanlara iÅŸkence yapıldığını belirten Aksoy, bu duruma bir an önce son verilmesi gerektiÄŸini ifade etti.
ÇankırıCuma namazının ardından Ahmet Yesevi Camisi önünde bir araya gelen Çankırı Ä°HH Ä°nsani Yardım DerneÄŸi üyeleri ve vatandaÅŸlar, DoÄŸu Türkistandaki insan hakları ihlallerine tepki gösterdi.
Grup adına basın açıklamasını okuyan Dernek BaÅŸkanı Hasan Kale, Müslüman Uygurların her türlü hak ihlaline maruz bırakıldığını söyledi.
Çindeki kamplarda milyonlarca insanın bulunduÄŸunu tahmin ettiklerini anlatan Kale, Evlerinden, yurtlarından, eÅŸ ve çocuklarından zorla ayrılan insanların sayıları her geçen gün artarken aynı zamanda uygulanan iÅŸkence ve zulümler neticesinde yüzlerce insan hayatını kaybetmektedir. Birçok aileye akrabalarının cesedi teslim edilmiÅŸ, ancak ölüm nedeni hakkında herhangi bir açıklama yapılmamıştır. Kampların yaÅŸam koÅŸulları çok kötüdür. diye konuÅŸtu.
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.