Cumhurbaşkanımız görüşmeler yaparak sürece dahil olmuştur

BaÅŸbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan KurtulmuÅŸ, Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki kriz hakkında, "Sayın CumhurbaÅŸkanımız çok sayıda devlet ve hükümet baÅŸkanıyla, bunların bir kısmı Ä°slam ülkeleridir, bir kısmı Batı ülkeleridir, ikili telefon görüÅŸmeleri yaparak sorunun çözülmesi için aktif bir ÅŸekilde sürecin içine dahil olmuÅŸtur." dedi.

KurtulmuÅŸ, CumhurbaÅŸkanlığı Külliyesi'nde, CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan baÅŸkanlığında gerçekleÅŸtirilen Bakanlar Kurulu Toplantısı devam ederken, gazetecilere açıklamada bulundu ve soruları yanıtladı.

Hükümet Sözcüsü KurtulmuÅŸ, Bakanlar Kurulu'nda ağırlıklı olarak iç ve dış güvenlik konularının gözden geçirildiÄŸini, iç güvenlik konusunda Ä°çiÅŸleri Bakanı Süleyman Soylu ve MÄ°T MüsteÅŸarı Hakan Fidan’ın, Türkiye’nin iç güvenliÄŸini ilgilendiren dış tehditler konusunda da DışiÅŸleri Bakanı Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu’nun kurul üyelerini bilgilendirdiÄŸini ifade etti. 

Güvenlik sorunlarının tek tek ele alındığını bildiren KurtulmuÅŸ, PKK ile son zamanlarda amansızca sürdürülen mücadelede ÅŸehit düÅŸen güvenlik güçlerine Allah’tan rahmet diledi. 

Bu büyük mücadelede Türkiye’nin bugün itibarıyla önemli mevziler kazandığına ve terörle mücadelede büyük bir merhale kat ettiÄŸine vurgu yapan KurtulmuÅŸ, "Örgüte, her alanda oluÅŸturulan baskılar sonucu katılımlar gittikçe azalmaktadır. Åžunu ifade edebiliriz, son 29 yılda dönemsel olarak örgüte katılımın en az olduÄŸu dönem bu ocak mayıs ayı arasındaki dönem olmuÅŸtur, bir önceki yıllara kıyasla. Bir önceki yıla kıyasla da bu dönemde örgüte katılanların sayısında yaklaşık yüzde 90’lık bir azalmanın ortaya çıktığı anlaşılmıştır. Bu vesileyle bir kere daha bütün güvenlik güçlerimizi tebrik ediyoruz. Ä°nÅŸallah en kısa süre içerisinde baÅŸta PKK terörü olmak üzere bütün terör örgütleri milletimizin, güvenlik kuvvetlerimizin bu kararlı tutumları karşısında diz çökecekler ve inÅŸallah terör Türkiye’nin gündeminden uzaklaÅŸtırılacak ya da gündemin en alt sıralarına atılacaktır." diye konuÅŸtu.

FETÖ ile mücadele

Numan KurtulmuÅŸ, Ä°çiÅŸleri Bakanlığı'nın bu dönemde terörle mücadele yaz politikasına iliÅŸkin ana çerçeveyi, trafik güvenliÄŸine iliÅŸkin ele alınacak ana politikaları ve uyuÅŸturucuyla mücadelede emniyet açısından önemli görülen ana konuları ihtiva eden politikaların Bakanlar Kurulu'nda paylaşıldığını da kaydetti.

MÄ°T MüsteÅŸarı Fidan’ın sunumunda yurt içi ve yurt dışındaki baÅŸta PKK ve FETÖ örgütlenmeleri olmak üzere örgütlerin yaptıkları, oralardaki faaliyetleri, yakınen takip edilen çalışmaların paylaşıldığını anlatan KurtulmuÅŸ, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:

“Bu dönem içerisinde özellikle emniyetteki mahrem yapılanmanın ortaya çıkarılması FETÖ’nün yurt içi ayağındaki mücadelede en önemli geliÅŸmelerden birisi olmuÅŸtur. Mahrem imamlardan ya da mahrem yapılanmanın içerisinde var olanlardan bir kısmı etkin piÅŸmanlık yasasından istifade etmek için itirafçı olmuÅŸlar ve çok sayıda önemli bilgiye mahkemelere soruÅŸturmalar sırasında savcılara vermiÅŸlerdir. Yine FETÖ ile mücadelede dışarıda çok sıkı bir ÅŸekilde takip edilen çalışmalar sonucunda, örnek olması açısından iki ülkeyi vereyim, Malezya ve Suudi Arabistan’da takip edilen FETÖ mensupları, Türkiye’ye iade edilmiÅŸler ve böylece FETÖ ile mücadelede yurt dışı ayağında da önemli bir adım gerçekleÅŸtirilmiÅŸtir.”

“Devletin imkanlarıyla dünyanın her yerinde örgütlenen, birtakım iyi niyetleri sömürerek gelen örgütün, artık hareket alanı giderek daralmaktadır.” diyen KurtulmuÅŸ, konuÅŸmasını ÅŸöyle sürdürdü:

"Hem Ä°çiÅŸleri Bakanlığımızın, hem Milli Ä°stihbarat TeÅŸkilatımızın hem ilgili bütün kurum ve kuruluÅŸlarımızın yurt dışında yapmış olduÄŸu faaliyetlerle de FETÖ’nün bu ÅŸebekesi giderek daralacak ve sadece Türkiye’de deÄŸil, baÅŸka ülkelerde de faaliyetlerini yapamayacak noktaya geleceklerdir. Ayrıca DışiÅŸleri Bakanımızın sunumunda da ifade edildiÄŸi gibi hem PKK hem FETÖ, Türkiye’yi dışarıdan tehdit eden unsurlar olarak kabul edilmektedir. FETÖ’nün sadece bir terör örgütü deÄŸil, aynı zamanda organize bir suç çetesi olduÄŸu eldeki bilgilerle ilgili muhatap ülkelerimizin hepsiyle paylaşılmaktadır. Özellikle ekonomik suçlar baÅŸta olmak üzere, çok alanda suç iÅŸleyen organize bir örgüt olduÄŸu ortaya konulmaktadır.”

“Ä°slam düÅŸmanlığının somut göstergelerinden birisi olan da Türkiye düÅŸmanlığıdır”

BaÅŸbakan Yardımcısı KurtulmuÅŸ, Türkiye ile ilgili son zamanlarda bazı ülkelerde artan algının da Türkiye için de bir güvenlik tehdidi oluÅŸturduÄŸunu belirterek, “Nasıl olduysa bazı ülkelerde Türkiye karşıtı örgütlere karşı bazı siyasetçiler tarafından da ciddi bir sempati beslenmektedir. Bunların da yakınen takip edildiÄŸini, bunlarla ilgili olan uyarıların, adımların da vakti geldiÄŸinde de atıldığını ifade etmek isterim.” ifadesini kullandı.

Dünyada geliÅŸen yabancı ve Ä°slam düÅŸmanlığını DışiÅŸleri Bakanlığının çok yakınen takip ettiÄŸi konulardan biri olduÄŸunu aktaran KurtulmuÅŸ, “Özellikle Ä°slam düÅŸmanlığının somut göstergelerinden birisi olan da Türkiye düÅŸmanlığıdır, Türkiye karşıtlığıdır. Yurt dışındaki çok sayıda vatandaşımızın bu artan ırkçılık ve Ä°slam düÅŸmanlığı çerçevesine zaman zaman taciz edildikleri, baskılar altına alındıklarını biliyoruz, bunların önlenebilmesi için de bütün kurumlarımız ellerinden gelen gayreti ortaya koymaktadır.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Suriye’deki geliÅŸmeler

KurtulmuÅŸ, son zamanlarda Suriye politikasındaki geliÅŸmeler çerçevesinde de ÅŸu görüÅŸlerini paylaÅŸtı:

“Suriye’de son derece karmaşık bir noktadayız. Bir taraftan Astana bir taraftan Cenevre süreci devam ediyor. Bunlar birbirinin alternatifi deÄŸildir. Birbirini desteklemesi gereken süreçlerdir. Türkiye için de Suriye’de esas olanın siyasi çözümü bir an evvel bulmak olduÄŸunu ifade ederiz. Alandaki birtakım çatışmaların azaltılması doÄŸrudur, önemli bir adımdır, ama sonuçta bir siyasi çözümün ortaya konulması gerekir. Siyasi çözüm perspektifini hiçbir ÅŸekilde kaybetmemiz gerekiyor. Bunun için de Türkiye üzerinde düÅŸen her tülü sorunluluÄŸu yerine getirmeye gayret ediyor.”

Türkiye-AB iliÅŸkileri

Bakanlar Kurulu’nda, Avrupa BirliÄŸi Bakanı Ömer Çelik’in de AB ile iliÅŸkiler konusunda da sunum yaptığını anlatan KurtulmuÅŸ, sözlerine ÅŸöyle devam etti:

“CumhurbaÅŸkanımızın Brüksel ziyaretiyle birlikte Türkiye-AB iliÅŸkilerinde ortaya çıkan gerginliklerin geride bırakılmasıyla ilgili her iki tarafta da bir irade beyanının ortada olduÄŸu açıktır. Bu çerçevede biz, AB ile iliÅŸkilerimizin bundan sonra daha düzgün bir ÅŸekilde yürütülebilmesi, aradaki gerginliklerin azaltılabilmesi için önemli dört beÅŸ maddenin üzerinde durduÄŸumuzu ifade ederiz. Bunlardan birincisi, katılım sürecinin sürdürülmesi, hızlandırılması Türkiye için önemlidir. Bunun için de fasılların açılmasını stratejik bir adım olarak görüyoruz. Ayrıca vize serbestisi ve 18 Mart müzakereleri sırasında varılan mutabakat sonucu AB’nin üzerine düÅŸen yükümlülüklerini yerine getirmesi diÄŸer iki önemli husustur. Sayın CumhurbaÅŸkanımızın Brüksel ziyareti sırasında gündeme gelen Gümrük BirliÄŸi'nin güncellenmesiyle ilgili talebimiz de Türkiye-AB iliÅŸkileri bakımından önem arz etmektedir. Ayrıca Türkiye-AB iliÅŸkilerinin geleceÄŸini sadece Türkiye-AB arasındaki iliÅŸkiler deÄŸil, bundan sonra AB’nin nasıl geliÅŸeceÄŸi, nasıl evrileceÄŸi meselesi de belirleyecektir. ÖrneÄŸin, Brexit sürecinin nasıl geliÅŸeceÄŸi ya da AB’deki artan ırkçılığın, yabancı karşıtlığının Avrupa siyasetini nasıl etkileyeceÄŸi ve üçüncü olarak da Avrupa için de en önemli sorunlardan birisi olan göçmen meselesinde nasıl bir noktaya gelineceÄŸi ve nasıl bir çözümün bulunacağıdır. Buralar, Avrupa siyaseti bakımından da önemli. Muhtemelen önümüzdeki dönemde ciddi sıkıntıların ve tartışmaların yaÅŸanacağı bir süreçtir. Bu alanlardaki geliÅŸmeler, Avrupa’nın kendi siyasetinde karar alma mekanizmalarını etkileyebileceÄŸi gibi çok açıktır ki Türkiye-AB iliÅŸkilerini de yakınen etkileyecektir.”

"Ä°ncirlik Üssü'nden çekilmek Almanya'nın tek taraflı kararıdır"

Bir gazetecinin "Almanya'nın Ä°ncirlik Üssü'nden ayrılacağı ve unsurlarını buradan çekeceÄŸi"ne yönelik iddialara yönelik sorusu üzerine KurtulmuÅŸ, "Ä°ncirlik bir Türk üssü, önce onun altını bir kere daha çizmek isterim. Ä°ncirlik'in yönetimi tamamen Türkiye'nin kontrolündedir. DiÄŸer üslerdeki gibi NATO üssü deÄŸildir. Dolayısıyla burada biz ÅŸimdilik, tekraren ifade ediyorum, ortadaki bu meseleler dururken bir Alman heyetinin Ä°ncirlik Üssü'ne gelmesinin doÄŸru olmadığını düÅŸünüyoruz. Bu tabii kendi kararlarıdır, bundan sonra Ä°ncirlik Üssü'nden çekilip çekilmeme kararı tamamıyla Almanya'nın tek taraflı olarak alacağı bir karardır. O karara bizim söyleyecek bir ÅŸeyimiz yok." karşılığını verdi. 

Almanya DışiÅŸleri Bakanı Sigmar Gabriel'in bu yönde açıklamasının olduÄŸunu hatırlatan KurtulmuÅŸ, "Nihayette, Alman Parlamentosu buna karar verecek. Alman Parlamentosu'nda konu gündeme gelir. Ä°ncirlik'ten çekilip çekilmeme kararı bizim dahil olabileceÄŸimiz bir karar deÄŸil, Almanya'nın kendi kararıdır." diye konuÅŸtu.

"Kabine değişikliği" iddiaları

Aynı gazetecinin BaÅŸbakan Binali Yıldırım'ın açıklamalarını hatırlatarak kabine deÄŸiÅŸikliÄŸinin gündemde olup olmadığı yönündeki sorusuna karşılık KurtulmuÅŸ, ÅŸunları söyledi:

"BaÅŸbakanımız çok kısa, kestirme ve meseleyi açıklayan bir ÅŸey söyledi. Ben de yanındaydım o açıklamayı yaptığında. Siyasetin doÄŸası gereÄŸi bir takım görevler bazı insanlara tevdi edilir, daha sonra baÅŸkalarına da tevdi edilir. Dolayısıyla kabine revizyonu, bakan deÄŸiÅŸmesi, siyasi partilerde yönetim deÄŸiÅŸmeleri, bunlar siyasetin doÄŸasında olan ÅŸeylerdir. 'Bunlar konuÅŸulmaz.' Hakikaten doÄŸru. Gerek duyulursa ihtiyaç ortaya çıkarsa nihayetinde bir hükümet, sadece kiÅŸilerden ibaret görmeyin, her hükümetin bir hedefi var, gitmek istediÄŸi bir istikamet var, hükümet programı var. Bu hükümet programı çerçevesinde, ÅŸöyle deÄŸil de böyle olsun diye karar verilirse bu yapılır. Bunun üzerine konuÅŸmaya hakikaten gerek yok, Türkiye'nin gündemini de meÅŸgul etmemize gerek yok."

"Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki krizin büyümeden çözülmesi gerekir"

Katar ve bazı Arap ülkeleri arasındaki krizin sorulması üzerine KurtulmuÅŸ, OrtadoÄŸu'nun karışık bir durumda olduÄŸuna, birçok ülkede siyasi istikrarsızlıkların yaÅŸandığı bir dönemden geçildiÄŸine dikkati çekti.

Büyük çatışmaların yanı sıra iÅŸgallerin, bir takım kavga ve gürültünün yaÅŸandığı OrtadoÄŸu'nun yeni bir krizi kaldıracak noktada olmadığını vurgulayan KurtulmuÅŸ, "OrtadoÄŸu'da yeni ve büyük bir krizin ortaya çıkmaması için ilgili bütün tarafları teenni ve aklıselimle hareket etmeye davet ederiz." dedi. KurtulmuÅŸ, ÅŸunları kaydetti:

"Türkiye olarak biz Katar ile de irtibatlı bir ÅŸekilde, diplomasi kanallarının açık tutularak bu süreçle diplomasi yoluyla bir çözüm yolu bulunmasının önemli olduÄŸu kanaatindeyiz. Bu çerçevede Sayın CumhurbaÅŸkanımız, Ä°slam Ä°ÅŸbirliÄŸi TeÅŸkilatının dönem baÅŸkanı sıfatıyla da bugün de baÅŸlamıştır, çok sayıda devlet ve hükümet baÅŸkanıyla bunların bir kısmı Ä°slam ülkeleridir, bir kısmı Batı ülkeleridir, ikili telefon görüÅŸmeleri yaparak sorunun çözülmesi için aktif bir ÅŸekilde sürecin içine dahil olmuÅŸtur. Åžu anda Sayın CumhurbaÅŸkanımızın baÅŸta yürüttüÄŸü ve bundan sonra bugün içerisinde yürüteceÄŸi telefon görüÅŸmeleriyle birlikte ümit ediyoruz ki belli bir mesafe alınır. Ayrıca DışiÅŸleri Bakanımız da ilgili muhataplarıyla konuyu gündeme getiriyor. Dolayısıyla önemli bir kriz gibi görünüyor, bunun daha fazla büyümeden çözülmesi gerekir. Bölgede, OrtadoÄŸu'da daha fazla gerginliklerin oluÅŸmaması gerekiyor. Türkiye olarak bu sorunun çözülmesi için üzerimize düÅŸen her türlü sorumluluÄŸu yerine getireceÄŸiz. Tekraren ifade ediyorum, asıl olan diplomasi kanallarının açık tutulmasıdır. Bu konuda da Katar ile irtibatlı olarak diplomasi kanallarının açık tutulmasına gayret sarf ediyoruz."

BaÅŸbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü KurtulmuÅŸ, konuÅŸmasının sonunda uzun yıllar sonra Ä°zmir temsilcisi bir takımın Spor Toto Süper Lig'e yükselmesinden dolayı Göztepe'yi tebrik etti, baÅŸarı diledi. 

"Ekonomik tedbiri sürdürme konusunda görüÅŸ beyanında bulunuldu"

KurtulmuÅŸ, Türkiye ve dünya ekonomisini zorlayacak muhtemel geliÅŸmelerin de üzerinde durulduÄŸunu ifade ederek, "Türkiye ekonomisinin makro dengeleri itibarıyla saÄŸlam olan yapısının sürdürülebilmesi için gerekli bütün tedbirlerin aynı kararlılıkla sürdürülmesi konusunda görüÅŸ beyanında bulunuldu. Yine aynı ÅŸekilde özellikle bu dönemde Türkiye ekonomisinin üretim yapısının geliÅŸtirilmesi, güçlendirilmesi için de atılması gereken adımlar, ÅŸimdiye kadar atılan adımların bundan sonra da tutarlılıkla atılması konusu gündeme gelmiÅŸ oldu." diye konuÅŸtu. 

"Türkiye'nin hassasiyetleri hatırlatıldı" 

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan KurtulmuÅŸ, Almanya DışiÅŸleri Bakanı Sigmar Gabriel'in Türkiye ziyareti hatırlatılarak, "GörüÅŸmelerin ardından Almanya'nın Ä°ncirlik'ten çekileceÄŸini bir Alman gazeteye açıkladı Bakan. Bunu nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz? Bakan açıklamasında, 4 bin 500 dosyanın gözden geçirileceÄŸini söyledi, bu noktada olumlu adım bekliyor musunuz Almanya'dan Türkiye'ye karşı?" sorusunun yöneltilmesi üzerine, görüÅŸmenin yapılmış olmasının baÅŸlı başına olumlu bir adım olduÄŸunu vurguladı. 

Türkiye ile Avrupa BirliÄŸi ve Almanya arasında özellikle referandum sürecinde yaÅŸanan gerginliklerin geride bırakılmasına yönelik her iki tarafın da iradesinin ortada olduÄŸunu söyleyen KurtulmuÅŸ, sözlerini ÅŸöyle sürdüdü:

"Sayın DışiÅŸleri Bakanımız, mevkidaşına Türkiye'nin gerekli hassasiyetlerini bir kere daha hatırlatmıştır. PKK'ya, FETÖ'ye ve diÄŸer terör örgütlerine, Türkiye düÅŸmanı terör örgütlerine karşı Almanya'da hassas olunması ve bunlara hiçbir ÅŸekilde destek verilmemesiyle ilgili talebimiz bir kere daha gündeme gelmiÅŸtir. 4 bin 500 dosyanın yeniden açılması meselesi de bu talebimizin bir karşılığıdır. Ayrıca, Türk vatandaÅŸlarına Almanya'nın bazı yerlerinde yapılan baskıların, özellikle referandumda 'evet' oyu verilmesinden dolayı ortaya çıkan baskıların da kabul edilemez ve anlaşılamaz olduÄŸu ifade edilmiÅŸtir." 

KurtulmuÅŸ, Almanya'da yaÅŸayan Türk vatandaÅŸların aynı zamanda Almanya'nın parçası olduÄŸuna iÅŸaret ederek, siyasi tercihlerinden dolayı herhangi bir baskı altına alınmalarının asla kabul edilemeyeceÄŸini söyledi.

"Ä°ncirlik Üssü Türk üssüdür, Konya'daki üs ise NATO üssüdür"

Almanya'nın Türkiye'deki askeri varlığına iliÅŸkin de deÄŸerlendirmelerde bulunan KurtulmuÅŸ, "Ä°ncirlik Üssü Türk üssüdür, Konya'daki üs ise NATO üssüdür." ifadelerini kullandı. 

KurtulmuÅŸ, Alman parlamenter heyetin Ä°ncirlik'i ziyaret edip etmemesinin gündemde olduÄŸunu anımsatarak, ÅŸunları dile getirdi:

"Ä°ncirlik Üssü'nü Almanların ziyaret etmesinin ÅŸimdilik ÅŸartlar dolayısıyla uygun olmadığı Sayın DışiÅŸleri Bakanı'ndan muhatabına ifade edilmiÅŸtir. Ayrıca, Konya'ya ziyarete gelecek olan kiÅŸilerin de eÄŸer gelirlerse, Türkiye karşıtı eylemlilik içerisinde olan milletvekillerinin bu listede olmamasını tavsiye ettiÄŸimiz kendilerine iletilmiÅŸtir. Dolayısıyla çok çetin konuların konuÅŸulduÄŸu bir müzakere olduÄŸu açıktır ama bu müzakerenin yapılmış olması, bizim açık yüreklilikle söylediklerimizi bir kere daha iletmemiz, Almanya'nın da kendi durumunu gözden geçirerek uzun yıllardır özellikle NATO çerçevesinde müttefikliÄŸi bulunan iki ülkenin arasındaki iliÅŸkilerin normalleÅŸtirilmesine adım atması önemlidir. Bu geliÅŸmeden sonra biz de hep beraber bunu bir olumlu adım olarak görerek daha ileri adımların atılmasını temin etmeye çalışacağız."

Bir gazetecinin, "FETÖ elebaşı Gülen ve bazı HDP'li milletvekillerinin vatandaÅŸlıktan çıkarılmasına yönelik Ä°çiÅŸleri Bakanlığı tarafından bir adım atıldı. Zamanlama açısından nasıl bir süreç iÅŸleyecek? Hukuki açıdan vatandaÅŸlıktan çıkarılma, iade sürecini zorlaÅŸtıracak mı?" ÅŸeklindeki ifadeleri üzerine ise KurtulmuÅŸ, 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) gereÄŸince iÅŸlemlerin yapıldığını anımsattı.

KurtulmuÅŸ, 130 kiÅŸilik bir liste olduÄŸunu ve iki HDP'li milletvekilinin de içinde bulunduÄŸunu ve bu kiÅŸilerin mahkemelere ifadeye çaÄŸrıldığını ancak yurt dışında oldukları için ifadelerinin alınamadığını anlattı. BaÅŸbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü KurtulmuÅŸ, "Yurt dışında olmaları artık sabit bulunduÄŸu için mahkemelerin süreçlerinin aksatılmaması amacıyla bu kiÅŸilerin ilgili savcılıklar ve mahkeme heyetleri tarafından bunlarla ilgili 'Yurda dön' çaÄŸrısı yapılması için Ä°çiÅŸleri Bakanlığına talepte bulunulmuÅŸtur." dedi.

Bu talep üzerine gereken çaÄŸrının yapıldığını ve bunun Resmi Gazete'de yayımlandığını, üç ay içinde yurda dönmemeleri halinde ilgili kiÅŸilerin vatandaÅŸlıklarını kaybetme ihtimalleri bulunduÄŸunu dile getiren KurtulmuÅŸ, "VatandaÅŸlıklarını kaybetmeleri, her birisinin tek tek münferit dosyalar üzerinden karar verilecek ve bu karar Ä°çiÅŸleri Bakanlığı tarafından deÄŸil, Bakanlar Kuruluna getirilerek Bakanlar Kurulu tarafından verilecektir." deÄŸerlendirmesinde bulundu. 

KurtulmuÅŸ, 130 kiÅŸiyle ilgili hukuki sürecin baÅŸladığını ancak bunun hemen vatandaÅŸlıktan çıkarılma anlamına gelmediÄŸini, üç aylık süre bulunduÄŸunu, bu süre sonucunda da Bakanlar Kurulunun karar vermesi halinde bu kiÅŸilerin vatandaÅŸlıktan çıkarılabileceÄŸini sözlerine ekledi.