Cumhuriyet gazetesi yöneticileri ve yazarları dava başladı

Cumhuriyet gazetesi yönetici ve yazarları hakkında "PKK/KCK, FETÖ/PDY ve DHKP/C'ye müzahir oldukları" iddiasına iliÅŸkin yürütülen soruÅŸturma sonucunda firari sanıklar gazetenin eski genel yayın yönetmeni Can Dündar ve Ä°lhan Tanır ile aralarında Akın Atalay, Kadri Gürsel, Ahmet Şık'ın da bulunduÄŸu 12'si tutuklu 19 sanık hakkında açılan davanın görülmesine baÅŸlandı.

Ä°stanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesince büyük salonda yapılan duruÅŸmaya, tutuklu sanıklar Akın Atalay, Ahmet Şık, Bülent Utku, Kadri Gürsel, Mehmet Murat Sabuncu, Önder Çelik, Hacı Musa Kart, Hakan Karasinir, Mustafa Kemal Güngör, Güray Tekin Öz, Turhan Günay ve "jeansbiri'' hesabının sahibi Ahmet Kemal AydoÄŸdu ile tutuksuz sanıklar Aydın Engin, Bülent Yener, Günseli Özaltay, Mehmet Orhan Erinç ve Hikmet Aslan Çetinkaya katıldı.

Tarafların avukatları, bazı CHP ve HDP'li milletvekileri ile kimi Avrupa Parlementosu vekillerinin de izleyici olarak katıldığı duruÅŸmaya, firari sanıklar Can Dündar ve Ä°lhan Tanır ise gelmedi.

Çok sayıda yerli ve yabacı basın mensubunun da takip ettiÄŸi duruÅŸmaya, sanıklara destek vermek amacıyla gelen bir kısım izleyici katılımcı sayısının fazla olması nedeniyle salon dışında kaldı.

Duruşma, sanıkların yoklama ve kimlik tespitinin yapılmasıyla başladı.

Adliye önünde açıklama

DuruÅŸma öncesi bir grup davaya destek olmak amacıyla Ä°stanbul Adalet Sarayı'nın önünde toplandı. Burada açıklama yapan CHP Milletvekili Barış YarkadaÅŸ, 9 aydır Cumhuriyet gazetesini susturmaya yönelik operasyonun devam ettiÄŸini önü sürerek, "Operasyon sadece Cumhuriyet gazetesine deÄŸil, muhalif medyaya yapıldı. Türkiye'de hiçbir muhalifin sesinin çıkmayacağı bir düzenin kurulmaya çalışıldığını görüyoruz. Cumhuriyet gazetesi çalışanları sorgusuz sualsiz ve iddianamesiz uzun bir süre cezaevinde kaldılar. FETÖ ile iliÅŸiklerini gizlemek, FETÖ ile yaptığı suç ortaklığını saklamak için iktidar FETÖ ile iliÅŸkili olan tüm her ÅŸeyini gizlemek için Cumhuriyet gazetesini hedef aldı ve gazeteyi terör örgütü FETÖ ile iliÅŸkilendirmeye çalıştı." diye konuÅŸtu.

Ortaya akıl dışı bir iddianame koyulduğunu ifade eden Yarkadaş, "Bu iddianame balondur" diyerek elindeki balonu patlattı.

Grup daha sonra duruÅŸmayı izlemek için adliyeye girdi.

Ceza istemleri

Ä°stanbul Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan 274 sayfalık iddianamede, sanıklar Can Dündar, Mehmet Murat Sabuncu, Mehmet Kadri Gürsel, Aydın Engin, Bülent Yener ve Günseli Özaltay'ın "silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte yardım etme" suçundan ayrı ayrı 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

Gazetenin Ä°cra Kurulu BaÅŸkanı Akın Atalay, Mehmet Orhan Erinç ve Önder Çelik'in "silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte yardım etme" ve "hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma" suçlarından ayrı ayrı 11,5 yıldan 43 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilen iddianamede, sanıklar Bülent Utku, Hacı Musa Kart, Hakan Karasinir, Mustafa Kemal Güngör, Hikmet Aslan Çetinkaya'nın "silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte yardım etme" ve "hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma" suçlarından ayrı ayrı 9,5 yıldan 29 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmalarını öngörülüyor.

Ahmet Şık'a "PKK ve DHKP'/C"den hapis cezası istemi

Ä°ddianamede, sanıklar Güray Tekinöz ve Turhan Günay'ın "silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte yardım etme" ve "hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma" suçlarından ayrı ayrı 8,5 yıldan 22 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

Twitter'daki "jeansbiri" hesabının sahibi Ahmet Kemal AydoÄŸdu'nun "silahlı terör örgütünün yöneticisi olmak" suçundan 15 yıldan 22,5 yıla, firari sanık Ä°lhan Tanır'ın "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapsi talep edilen iddianamede, Ahmet Şık'ın "PKK ve DHKP/C'' silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte yardım etmek" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması öngörülüyor.

Ä°ddianameden

Ä°ddianamede, sanıkların FETÖ mensubu olduÄŸu ve ByLock kullandığı gerekçesiyle tutuklanan veya firari durumda olanlarla yoÄŸun irtibatları bulunduÄŸu belirtilerek, Ahmet Kadri Gürsel'in 92 ByLock kullanıcısıyla, Aydın Engin'in FETÖ/PDY Ä°ÅŸtiÅŸare Heyeti Üyesi ve "Ä°srail Ä°mamı" Harun Tokak, Mehmet Orhan Erinç'in FETÖ/PDY Ä°ÅŸtiÅŸare Heyeti Üyesi Halit Esendir, Can Dündar'ın Önder Aytaç, Ekrem Dumanlı, meslekten ihraç edilen eski savcı Muammer AkkaÅŸ ve 10 ByLcok kullanıcısıyla iletiÅŸim kaydının bulunduÄŸu kaydediliyor.

Twitter'daki "Fuatavni" hesabının paylaşımlarının gazetede haberleştirildiği anlatılan iddianamede, şu değerlendirmede bulunuluyor:

"15 Temmuz hain darbe teÅŸebbüsünün yaÅŸanmasından sonraki dönemde, sosyal medya üzerinden aynı yöntemi izlemeye devam eden silahlı terör örgütü FETÖ/PDY'nin darbe giriÅŸimini bastıran kahraman Türk halkının birlik ve beraberliÄŸini bozarak, toplumsal fay hatlarını harekete geçirmek amacıyla Ahmet Kemal AydoÄŸdu'ya ait 'jeansbiri' isimli profilden baÅŸlatılan 'Ak Silahlanma' etiketini gazete ve internet sitesinde haberleÅŸtirmiÅŸtir. Aydın Engin tarafından bu paylaşımın müstakil bir yazı konusu edilerek, kamuoyu nezdinde doÄŸru ve inandırıcı olduÄŸu yönünde kanaat oluÅŸturmaya çalıştığı, böylece FETÖ/PDY'nin amaçlarına hizmet ettiÄŸi görülmüÅŸtür. Ahmet Kemal AydoÄŸdu'nun yaptığı sosyal medya paylaşımlarının baÅŸladığı andan itibaren Cumhuriyet gazetesi ve internet sitesinde yer bulduÄŸu, bu nedenle AydoÄŸdu ve Cumhuriyet gazetesi yöneticisi bazı ÅŸüphelilerin fikir ve eylem birliÄŸi içerisinde hareket ettikleri anlaşıldığından dosyası birleÅŸtirilmiÅŸtir. Ayrıca bu ÅŸahsın Bylock kullanıcısı olduÄŸu tespit edilmiÅŸtir."

"Terör örgütleriyle ittifak halinde"

Cumhuriyet gazetesinin manipülasyon yaparak gerçeÄŸi perdeleyip terör örgütlerinin amacına uygun hareket ettiÄŸi belirtilen iddianamede, 2013 sonrasında Türkiye'ye yapılan uluslararası açık ve örtülü operasyonlarda aktif rol alan gazetenin, terör örgütleri FETÖ/PDY, PKK/KCK ve DHKP/C'nin eylemlerini perdeleyerek, basın özgürlüÄŸü ve evrensel hukukun saÄŸladığı ağır eleÅŸtiri içeren haber ve yorum yapma hakkının çok ötesinde geçmiÅŸ, kayıt dışı illegal siyasete zemin hazırlayarak Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ve CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ı asimetrik savaÅŸ yöntemleriyle hedef tahtası haline getirmek üzere yoÄŸun algı operasyonu baÅŸlattığı kaydediliyor.

"Atatürk tarafından ismi verilen ve Atatürk ilkelerinin savunuculuÄŸunu yapmış bir gazetenin, son birkaç yıldır Türkiye Cumhuriyeti'ni yok etmeyi amaçlayan silahlı terör örgütlerinin amaçlarına aracı olmasının basit bir yayın politikası deÄŸiÅŸikliÄŸiyle açıklanması mümkün deÄŸildir." denilen iddianamede, gazetenin manipülasyon yoluna gitmeyi tercih ettiÄŸi kaydedilerek, psikolojik harekatın en önemli gizli aracı olarak kullanılan manipülasyonla devletleri zayıflatmanın, terörle mücadeleyi etkisizleÅŸtirmenin, meÅŸru olarak seçilmiÅŸ siyaseti ve siyasetçileri tartışılır hale getirerek kaos ortamı yaratmanın amaçlandığı aktarılıyor.

Cumhuriyet gazetesinde çıkan bazı haberlere yer verilen iddianamede, gazetenin 2013'ten sonra terör örgütleri FETÖ/PDY, PKK/KCK ve DHKP/C ile ittifak halinde olduÄŸu vurgulanıyor.