Darbe planlayıcılarından sistematik inkar taktiği
FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili davada savunması alınan 11 sanık, iddianameye giren delilleri inkar etti
Fetullahçı Terör Örgütü'nün 15 Temmuz'daki darbe giriÅŸimi sırasında Genelkurmay BaÅŸkanlığındaki eylemlerle ilgili, sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyelerinin de aralarında bulunduÄŸu 221 sanık hakkında açılan davada ikinci hafta tamamlandı.
DuruÅŸmalar, Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza ve Ä°nfaz Kurumları yerleÅŸkesinde görüldü. Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi BaÅŸkanı OÄŸuz Dik'in baÅŸkanlık ettiÄŸi, 22 Mayıs Pazartesi günü baÅŸlayan duruÅŸmalarda, ilk hafta 11 sanığın savunması alındı. DuruÅŸmaların ikinci haftasındaki 5 günde ise 10 sanık savunma yaptı.
Haklarındaki suçlamaları reddeden sanıklar, büyük çoÄŸunlukla iddianameye giren delilleri de inkar etti.
Davanın altıncı gününde, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe giriÅŸimi gecesi Genelkurmay BaÅŸkanı Orgeneral Hulusi Akar'a, alıkonulması sırasında "Sizi kanaat önderimiz Fetullah Gülen ile görüÅŸtürebiliriz." dediÄŸi belirtilen eski 4. Ana Jet Üs Komutanı Hava TuÄŸgeneral Hakan Evrim savunma yaptı. Orgeneral Akar'a böyle bir ÅŸey söylemediÄŸini ileri süren Evrim, daha önceki ifadelerini maddi ve manevi baskı altında verdiÄŸini iddia ederek, mahkemedeki ifadesinin esas alınmasını istedi.
Ä°ddianameye giren ifadesinde örgütün sözde Hava Kuvvetleri "imamı" firari Adil Öksüz'ü Akıncı Üssü'nde gördüÄŸünü anlatan Evrim, "Ben 143. Filo'nun içerisine girip gazino bölgesine gittiÄŸimde içeride yaklaşık 30 civarında sivil giyimli ÅŸahıs vardı. Adil Öksüz'ü önceden tanımam. 143. Filo'nun gazino bölgesinde ilk defa Adil Öksüz'ü gördüm çünkü resimlerini daha sonra basından takip ettim. Ben Adil Öksüz'ü gördüÄŸümde yanındakilerle konuÅŸuyordu fakat neler konuÅŸtuÄŸunu bilmiyorum." beyanında bulundu.
Hakim karşısında bu ifadesini deÄŸiÅŸtiren Hakan Evrim, Adil Öksüz ile ilgili, "Ä°ddianamede bildiÄŸim kadarıyla Kazan ilçesine geldiÄŸi söyleniyor. Kazanla bizim üssümüzün arası yaklaşık 20 kilometre. Dolayısıyla ilintisi yoktur. Bizim üsse giriÅŸin, kimlerin hangi prosedür uygulanarak gireceÄŸi bellidir. Üsse girse kamera kayıtları olurdu. Dolayısıyla böyle bir ÅŸey vaki deÄŸildir. Üssümüzde bulunmadığını deÄŸerlendiriyorum. En azından benim haberim yok." diye konuÅŸtu.
Görüntüleri de yalanladıHakan Evrim, darbe giriÅŸimini, Akıncı Üssü'ndeki 143. Filo'dan Adil Öksüz ile yönettiÄŸi belirlenen Kaynak Kağıt AÅž'nin eski genel müdürü tutuklu Kemal Batmaz'a asker selamı verdiÄŸi görüntülerini de inkar etti. Batmaz'ı tanımadığını iddia eden Evrim, "Öyle bir selam vermedim." dedi.
Hakan Evrim'in ardından eski Genelkurmay Personel Plan Yönetim Daire BaÅŸkanı TuÄŸgeneral Mehmet Partigöç'ün savunması alındı.
Partigöç, aynı davada geçen hafta savunma yapan eski Genelkurmay Personel BaÅŸkanı Korgeneral Ä°lhan Talu'nun, kendisiyle ilgili MÄ°T ve emniyete hassas kaynak araÅŸtırması yaptırıldığı, bu araÅŸtırmalarda da Fetullahçı olduÄŸu yönünde bilgiler geldiÄŸi ÅŸeklindeki ifadelerini kabul etmedi. Korgenaral Talu, "Partigöç'ün FETÖ/PDY üyesi olduÄŸunu bildiÄŸimden kalkışmanın FETÖ tarafından yapıldığını anladım." ÅŸeklinde savunma yaparken, Partigöç ise bu iddiaları reddetti.
Sanık Partigöç, Genelkurmay BaÅŸkanlığında ele geçirilen sırt çantasında ise küçük kağıtlara elle yazılmış, "1. Sevgili eşime ve kızlarıma, hayatım, ülkem ve milletim için mücadele ile geçti. 2. Geldiğimiz aşamada ülkemizin kötü gidişine 'Dur' demek de bize düştü. 3. Hakkınızı helal edin.", diÄŸeri ise "Canım eşim, seni gerçekten her şeyden çok sevdim ama bu başkaldırıyı yapmasaydım da beni hayatımın sonuna kadar hapse atacaklardı, beni affet." ifadelerini içeren notların kendisine ait olmadığını savundu.
Partigöç, firari Adil Öksüz baÅŸkanlığında darbenin planlanması için Ankara Konutkent'teki villada düzenlenen toplantılara katıldığı yönündeki iddiayı da reddetti.
"Silah zoruyla" savunmasıDavanın yedinci celsesinin görüldüÄŸü Salı günü sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyeleri arasında adı geçen eski Genelkurmay BaÅŸkanlığı Stratejik DönüÅŸüm Daire BaÅŸkanı Tümgeneral Mehmet DiÅŸli savunmasını verdi.
Genelkurmay BaÅŸkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın makam odasına girerek kendisine "Komutanım operasyon baÅŸlıyor, herkesi alacağız. Taburlar, tugaylar yola çıktı. Biraz sonra göreceksiniz." diyerek darbeyi tebliÄŸ eden isim olarak bilinen DiÅŸli, savunmasında o gece silah zoruyla tebliÄŸ yapmasının istendiÄŸini öne sürdü.
Ä°ddianamede, Yurtta Sulh Konseyi'nin kimlerden oluÅŸtuÄŸuna dair herhangi bir belgenin olmadığının belirtildiÄŸini ifade eden DiÅŸli, "Bu konseyin üçüncü sıradaki üyesi olarak gösterilmemin hiçbir dayanağı yoktur. FETÖ ile hiçbir iltisakım yoktur." dedi.
DuruÅŸmada Mehmet DiÅŸli'nin ardından eski Ä°zmir ÇiÄŸli 2. Ana Jet Üs Komutanı Tümgeneral Kubilay Selçuk savunma verdi.
Ä°smi sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyeleri arasında geçen eski Tümgeneral Selçuk, Ä°zmir'deki 2. Ana Jet Üs Komutanı olmasına raÄŸmen, sözde atama yeri olan Ankara'da darbe giriÅŸiminin merkezi olarak nitelendirilen 4. Ana Jet Üs Komutanlığında yakalanmıştı. Selçuk, savcılık ifadesinde hafta sonunu kardeÅŸinin evinde geçirmek üzere askeri uçakla Akıncı Üssü'ne gittiÄŸini ancak kendisini olayların içinde bulduÄŸunu iddia etmiÅŸti.
Ä°ddianamede, Orgeneral Hulusi Akar'ı Akıncı Üssü'nde darbe giriÅŸiminin başına geçmesi için ikna etmeye çalışanlar arasında da olduÄŸu belirtilen Selçuk, 143. Filo gazinosunda bir kısmı sivil, bir kısmı resmi kıyafetli, farklı kuvvetlerden kiÅŸileri görünce yanlış ÅŸeyler olduÄŸunu düÅŸünüp ayrılma kararı aldığını ancak üs komutanın odasında kendisini götürecek aracı beklerken Akar ve arkasından DiÅŸli'nin geldiÄŸini anlattı.
Akar'a ancak "HoÅŸgeldiniz komutanım." diyebildiÄŸini ve yaÅŸanan kaos ortamının üsten ayrılmasını engellediÄŸini öne süren Selçuk, gece boyunca Genelkurmay BaÅŸkanı Orgeneral Akar'ın 4-5 kez "Gidin, adamlarla konuÅŸun, onları ikna edin, geçen zaman kaybımızı artırıyor, iÅŸi içinden çıkılmaz hale getiriyor." mesajını iletmelerini emrettiÄŸini, bu emir gereÄŸi de Mehmet DiÅŸli ile 143. Filo gazinosuna giderek darbecileri ikna etmeye çalıştıklarını savundu. Selçuk, Yurtta Sulh Konseyi'nde yer aldığı iddialarını da reddetti.
Selçuk, savcılık ve emniyet ifadelerinin baskı altında alındığını ileri sürerek, bunların bazı bölümlerini kabul etmedi.
Hakim karşısında kendi görüntülerini inkar ettiDavanın sekizinci gününde Genelkurmay Stratejik Dönüşüm Daire Başkanlığında eski Proje Geliştirme Şube Müdürü Albay DoÄŸan Öztürk'ün savunması alındı. Öztürk, hakim karşısında güvenlik kameralarına yansıyan görüntülerini inkar etti.
Savcılık ve hakimlikteki ifadelerini aynen kabul ettiÄŸini söyleyen sözde Yurtta Sulh Konseyi üyelerinden Öztürk, darbe giriÅŸimi gecesi Genelkurmay Karargahı'nı korumakla görevlendirildiÄŸini, sanıklardan eski Genelkurmay Personel Plan Yönetim Daire BaÅŸkanı TuÄŸgeneral Mehmet Partigöç'ün kendisine, "Karargaha ve komutana tehdit tehlikesi var. Bu tehdidin çapı büyük olabilir. Bu nedenle bizim de emniyeti takviye etmemiz gerekebilir." dediÄŸini ileri sürdü.
Öztürk, bu nedenle Özel Kuvvetler Komutanlığından otobüsle gelen ekibi karargaha aldığını ve Genelkurmay BaÅŸkanlığı komuta katına çıkardığını kabul etti.
Genelkurmay Karargahı güvenlik kameralarında, darbe gidiÅŸimi sırasında Genelkurmay 2. BaÅŸkanlığı görevini yürüten Orgeneral YaÅŸar Güler'in derdest edildiÄŸi ana iliÅŸkin kayıtlarda, Güler'e doÄŸru baktığı görülen DoÄŸan Öztürk, duruÅŸmada ise YaÅŸar Güler'in derdest edildiÄŸini görmediÄŸini iddia etti.
"Birisine sordum, 'Özel Kuvvetler birisine müdahale ediyor.' dediler. Bir ÅŸey göremeyince geçiÅŸe doÄŸru yöneldim. Ä°kinci BaÅŸkan varmış orada, ben hiç görmedim." iddiasında bulunan Öztürk'e, güvenlik kameralarına yansıyan fotoÄŸrafları gösterildi. DoÄŸan Öztürk, bu kez de "Siz ÅŸu an yukarıdan bakıyorsunuz. Kamera yüksekten çekim yapıyor. Benim bakış açımdan baktığınızda YaÅŸar Güler'i görebilir misiniz? Hele de sırtı dönük. Ayrıca tek yakalanan saniye burası." ÅŸeklinde savunma yaptı.
Karargah içinde BaÅŸçavuÅŸ Mehmet Satun'un derdest edilmesinden önce eliyle Satun'u iÅŸaret ettiÄŸi ana iliÅŸkin fotoÄŸraf da gösterilen Öztürk, "Öyle bir ÅŸey yaptıysam kapıyı açık tutması için yapmış olabilirim. Açılır kapanır kapı var orada. Açılır kapanır kapıyı gösteriyorum ben orada." diyerek kendini savundu.
"Makineler yalan konuÅŸmaz"Davanın dokuzuncu günü ise TRT'yi iÅŸgal için asker gönderen eski CumhurbaÅŸkanlığı Muhafız Alay Komutanı Kurmay Albay Muhsin Kutsi Barış'ın savunmasıyla baÅŸladı.
CumhurbaÅŸkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga'nın alıkonulmasını planladığı ileri sürülen Barış, güvenliÄŸinden sorumlu olduÄŸu Kasırga'nın kaçırılmasından haberi bulunmadığını savundu. Barış, "Genel Sekreter Fahri Kasırga nerede kaçırıldı, hiçbir dahlim yoktur. Sayın Genel Sekreter'in konutu komutan konutlarındadır. GüvenliÄŸinden ben sorumluyum, kaçırılmasından en ufak bir haberim olsa buna izin vermezdim." iddiasında bulundu.
Barış, sıkıyönetim mesajları geldikten sonra birinci sicil amiri olan Genelkurmay 2. BaÅŸkanı'na ulaÅŸmaya çalıştığını, ulaÅŸamayınca özel kalem müdürlüÄŸünü aradığını, telefonu açan Albay Orhan Yıkılkan'dan olayın teyidini aldığını ve bu nedenle eylemin emir komuta zinciri içinde olduÄŸunu düÅŸündüÄŸünü bildirdi.
DuruÅŸma savcısının, o gece yaptığı telefon görüÅŸmelerine iliÅŸkin sorusu üzerine Barış, bazı telefon görüÅŸmelerini kabul etmedi. KonuÅŸma kaydına iliÅŸkin HTS kayıtlarının bulunduÄŸunu belirten Savcı Aytekin Cenikli, bunun üzerine "Ä°nsanlar yalan söyler ama makineler yalan konuÅŸmaz." dedi.
"Gülen'den korkuyor musun?" sorusunu yanıtlayamadıTSK mesaj sisteminden gönderilen sıkıyönetim belgesinde imzası bulunan sanıklardan eski Kurmay Albay Barış Avıalan ise duruÅŸma savcısı Cenikli'nin, "FETÖ'cü müsünüz? Darbeyi Gülen'in yaptığını söyleyemediniz. Fetullah Gülen'den korkuyor musunuz?" sorusuna yanıt veremedi. Avıalan, "Bu soruya cevap vermiyorum." dedi.
Mahkeme BaÅŸkanı OÄŸuz Dik'in, Akıncı Üssü'nde ele geçirilen uydu haritaları üzerinde parmak izinin çıktığını ve barut izinin bulunduÄŸunu söylemesi üzerine sanık Avılan, bu kapsamda alınan raporun yanlış olduÄŸunu iddia ederek inkar yoluna gitti.
Avıalan, "Gazinoda ertesi gün iÅŸler bitti, karargah içinde yanlış ateÅŸleme yapıldı, ben de yanındaydım barut izi oradan bulaÅŸtı. Yemin ediyorum, elime silah almadım. Masa üzerinde haritalar vardı, ortalıkta duruyordu, ben de bir ara baktım." iddiasında bulundu.
"Darbeyi kimin yaptığını bilmiyorum"Eski 58. Topçu Tugay Komutanı TuÄŸgeneral Murat Aygün de Mahkeme BaÅŸkanı'nın sorusu üzerine darbe giriÅŸimini kimin yaptığını bilmediÄŸini iddia etti. Sözde sıkıyönetim listesinde kendisine verilen görevle ilgili de bilgisinin bulunmadığını savunan Aygün, bu yöndeki iddiaların hiçbirini kabul etmedi.
Sanık eski TuÄŸgeneral Mehmet Partigöç'ün kendisini arayıp, harekete geçmesi için emir verdiÄŸi iddiasını da reddeden Aygün, "Partigöç'ten emir almadım. Bana Genelkurmay BaÅŸkanlığı Karargahı'nda terör saldırısı yapılacağını ve burada sıkıntılı bir durum olduÄŸunu söyledi. AteÅŸ seslerinin geldiÄŸini anlattı. Söz konusu iddia bu görüÅŸmeden ibarettir." ÅŸeklinde savunma yaptı.
DiÄŸer sanıkları yalanladıDuruÅŸmanın onuncu gününde ilk dinlenen sanık, Genelkurmay BaÅŸkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın eski BaÅŸdanışmanı Kurmay Albay Orhan Yıkılkan oldu. Yıkılkan, eski Muhafız Alay Komutanı Kurmay Albay Muhsin Kutsi Barış'ı yalanlayarak, sıkıyönetim ilan edildiÄŸini söylemediÄŸini ileri sürdü.
Barış ile 20 kez görüÅŸmesi bulunduÄŸu belirtilen Yıkılkan'ın "20 görüÅŸme olduÄŸunu sanmıyorum." sözleri üzerine Mahkeme BaÅŸkanı OÄŸuz Dik, "Kayıtlar yalan söylemez." ifadelerini kullandı.
Barış'ın "Orhan Yıkılkan, tatbikatın fiiliyata dönüÅŸtüÄŸünü, sıkıyönetim ilan edildiÄŸini söyledi." yönündeki beyanının hatırlatılması üzerine Yıkılkan, Barış'ı yalanlayıp böyle bir ÅŸey söylemediÄŸini iddia etti.
Ümit Gencer ile telefon görüÅŸmeleri sorulan Yıkılkan, "DoÄŸrudur, aradı. Bir sıkıyönetim bildirisi diye bir ÅŸey okuyacağını söyledi. Ben de ona okuma dedim." ÅŸeklinde savunma yaptı. Yıkılkan, Gencer'in kendisinden talimat aldığı yönündeki beyanını kabul etmedi.
Nezaket ziyareti için gitmiÅŸJandarma Okullar Komutanlığında görevli eski Kurmay Albay Murat KoçyiÄŸit de 15 Temmuz akÅŸamı darbenin merkezi Akıncı Üssü'ne nezaket ziyareti için gittiÄŸini iddia etti.
Eski Akıncı 4. Ana Jet Üssü Harekat Komutanı Kurmay Albay Ahmet Özçetin'i ziyaret ettiÄŸini savunan KoçyiÄŸit, "Akıncı Üssü'nde bulunan tamamen bir nezaket ziyareti amaçlıydı. Maalesef yanlış zamanda ziyarete gittiÄŸimi görmekteyim. Olay günü Akıncı'da herhangi bir eyleme karışmadım. Ä°ddianamede Akıncı Üssü'nde sanıkların kullanıldığı iddia edilen 10 tane telefon hattı var. EÄŸer ben onlarda biri olsaydım bu hatlardan bana da verirlerdi. Kendi telefonumu kullandım." ifadelerini kullandı.
KoçyiÄŸit, Jandarma Genel Komutanlığındaki darbe eylemlerini organize eden ekibin içinde yer aldığı iddiasını da reddetti.
Mahkeme BaÅŸkanı OÄŸuz Dik'in, telefonunda FETÖ'nün kriptolu yazışma programı ByLock'u kullandığının tespit edildiÄŸini açıklaması üzerine KoçyiÄŸit, "Hiçbir zaman hiçbir telefonuma yüklemedim, kabul etmiyorum." iddiasında bulundu. Bunun üzerine BaÅŸkan Dik de "Åžu ana kadar ByLock'u kullandığını kabul eden çıkmadı zaten." dedi.
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.