Din Görevlisi Sendika Temsilcilerinden Teröre Tepki

Türk Diyanet Vakıf Sen, Diynet-Sen, Diva Sen ve Din Bir Sen’e bağlı temsilciler ve üyesi din görevlileri, Ankara ve Diyarbakır Lice’de meydana gelen terör saldırılarını kınadı. Atatürk Anıtı önünde din görevlileriyle bir araya gelen Türk Diyanet Vakfı Beyşehir İlçe Temsilcisi Fehmi Yıldırım tarafından okunan ortak basın bildirisinde ise,

"Menfur saldırıları şiddet ve nefretle kınıyor, lanetliyoruz" denildi. Bildiride, son zamanlarda içten ve dıştan ülkemize yönelik düzenlenen hain saldırıların ülkede kaos ortamı oluşturarak bir iç çatışma çıkarma amaçlı olduğunun ortada olduğuna vurgu yapılarak, Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren bu mihrakların, Türkiye’yi de bu ateş çemberinin içine çekmek istemekte olduğu görüşlerine yer verildi.

Bildiride, kanlı terör olayları ile Türk milletini sarsmayı amaçlayan hainlere dik ve kararlı duruşla en güzel cevabın verilmesi gerektiği belirtilerek, "Ancak bütün bunların yanında Türk milletinin canını yakan bu terör olaylarına karşı her türlü tedbir alınmalı, gerek askeri, gerek ekonomik tedbirlerle ülkemiz terör olaylarından temizlenmelidir. İnanıyoruz ki, Türk milleti kendisine yapılan iyiliği de kötülüğü de hainliği de asla unutmayacak, kim olursa olsun teröriste ve bunların yardakçılarına hak ettiği cevabı mutlaka verecektir" denildi.

Basın bildirisinde şu ifadelere yer verildi:

“Bizler din görevlileri olarak diyoruz ki; ecdadımız, atalarımız bu cennet vatanı bizlere kanlarıyla canlarıyla emanet ettiler. Bizler de bu emaneti canımız ve kanımız pahasına sonsuza kadar koruyacağız. Bugün büyüyen ve gelişen Türkiye anlaşılıyor ki, birçok hain emel besleyen ülkeleri fazlasıyla rahatsız etmiş görünüyor. Uyuyan dev uyanmış, Ortadoğu’da söz sahibi olmuştur. Tabi bunu hazmedemeyenler kendileri doğrudan yapamadıklarını taşeron örgütler eliyle yapmaya çalışmaktadırlar. PKK, PYD, YPG, YPS gibi sessiz harflerin tamamını kullanan eli kanlı örgüt, bu gün dost ve müttefik gördüğümüz ülkeler tarafından açıkça desteklenmekte ve ülkemize karşı kullanılmaktadır.

Bu milletin sırtından nemalanıp, bu milletin evlatlarını vuranları; eli kanlı, his yoksulu sırtlanların eline silah, silahına mermi verenleri; katilleri alkışlayan şakşakçıları, meclisteki temsilcilerini, batının iki yüzlü siyasetini, sokaktaki vurdumduymazları, terörü ve teröristi, hainleri ve tüm destekçilerini lanetliyoruz.

Bizler din görevlileri olarak, dün milli mücadelede olduğu gibi, bu günde aziz vatanımız için her türlü hizmeti canla başla yapmaya hazırız. Milli mücadelede, Denizli Müftüsü Ahmet Hulusi Efendi, Konya’da Ali Kemali Efendi, Trabzon’da Laz Hoca, Kahramanmaraş’ta Rıdvan Hoca ve daha nice adı sanı kaybolmuş din adamları vatanın kurtuluşunda bizzat çarpışarak şehadet mertebesine ulaşmışlardır. Onlara ve tüm şehitlerimize minnettarız. Ruhları şad olsun. Bugün bizler de din adamları olarak bir kuru söylem değil, sözümüzle, sesimizle, nefesimizle ve hatta canımızla bu vatanın hizmetindeyiz. Vatanımız, bayrağımız ve mukaddesatımız uğrunda seve seve can vermeye hazır olduğumuzu cümle alem bilmelidir. Rabbim bu yüce ruhu bizlerden eksiltmesin. Türk milletini ilelebet payidar eylesin. Her ahval ve şeraitte muzaffer eylesin.”

Okunan bildirinin ardından Kur’an-ı Kerim okunurken, sendika temsilcileri ve din görevlileri terör olaylarında şehit olanlar için dua etti.