Emtia piyasasında geçen hafta zirve testi

Emtia piyasasında geçen hafta da yükseliş eğilimi devam etti.

Fed Başkanı Jerome Powell'ın geçen hafta yaptığı açıklamada, "bekle-gör" mesajı öne çıkarken "Ekonomi genel olarak beklediğimiz gibi seyrederse çoğu FOMC üyesi bu yılın bir noktasında politika faizini düşürmeye başlamanın uygun olacağını düşünüyor" şeklindeki konuşması, doların diğer önemli para birimleri karşısında gerilemesine, emtia fiyatlarında ise yukarı yönlü hareketlere neden oldu.

Ons bazında altın yüzde 4,3, gümüş yüzde 10, platin yüzde 2,1 değer kazanırken paladyum yüzde 1,3 değer kaybetti.

Altının ons fiyatı 2 bin 330 dolarla tarihi zirveyi test etti, gümüşün ons fiyatı da 27,495 dolarla Haziran 2021'den bu yana en yüksek seviyeyi gördü.

Powell'ın bu yılki potansiyel faiz indirimlerine verdiği destekle Fed'in yılın ikinci yarısında faiz indirimlerine başlayabileceğine ilişkin beklentilerin güçlü kalması altının ons fiyatını yukarı yönlü destekledi.

Avrupa Merkez Bankasının (ECB) bu yıl faiz indirim döngüsü başlatacağı beklentisinin artmasıyla jeopolitik gerimler, özel fonlardan ve merkez bankalarından artan talep de altının ons fiyatının tarihi zirveyi görmesine neden oldu.

Baz metallerde sert yükselişler görüldü

Tezgah üstü piyasada geçen hafta fiyatlar libre bazında bakırda yüzde 6, alüminyumda yüzde 5,1, kurşunda yüzde 4,4, çinkoda yüzde 7,8, nikelde yüzde 5,9 arttı.

Bakırın libresi 4,24 dolarla Ocak 2023'ten bu yana en yüksek seviyeyi test etti. Analistler, küresel imalat sektöründe büyümeye yönelik işaretler ve bakır piyasasında sıkılaşan koşullarla bakır fiyatlarındaki yükselişlerin devam edebileceğini söyledi.

Enerji grubuna bakıldığında ise Brent petrolün varil fiyatı yüzde 4,3, New York Ticaret Borsası'nda işlem gören doğal gazın İngiliz Termal Birimi (MMBtu) cinsinden fiyatı da yüzde 1,2 artış kaydetti.

Brent petrollün varil fiyatı 91,51 dolarla Ekim 2023'ten bu yana en yüksek seviyeyi gördü.

Fiyatlar, Orta Doğu'da yaşanan karışıklıklar ve Rusya-Ukrayna Savaşı sebebiyle artan arz endişeleriyle yükseldi.

İsrail'in kuşatma altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları uluslararası ateşkes çağrılarına rağmen devam ediyor.

Öte yandan Yemen'de İran'ın desteklediği Husiler, İsrail'in Gazze'deki saldırılarına tepki gerekçesiyle 31 Ekim 2023'ten bu yana Yemen açıklarında İsrailli şirketlere bağlı olduğunu belirttikleri ticari gemilere yönelik saldırılarını sürdürüyor.

Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi'nin açıklamasına göre, Kasım 2023'ten bu yana Kızıldeniz, Umman Denizi ve Hint Okyanusu'nda İsrail, ABD ve İngilizlere ait 90 gemi hedef alındı.

Söz konusu gelişmeler, küresel petrol rezervlerinin çoğunluğunun bulunduğu Orta Doğu'da daha fazla arz kesintisi yaşanabileceğine yönelik endişeleri artırarak petrol fiyatlarının yukarı yönlü hareketini destekledi.

Ayrıca küresel arzın yaklaşık yüzde 8'ini oluşturan Rusya'da, Ukrayna'ya ait insansız hava araçlarının petrol rafinerilerini vurmasının ardından üretimin kısmen durması sebebiyle ülkenin ihraç kapasitesinin düşebileceği endişesi de fiyatları yükseltiyor.

Bunun yanı sıra Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubunun çarşamba günü gerçekleştirdiği toplantıda, mevcut üretim politikasına ilişkin herhangi bir değişiklik tavsiyesinde bulunmaması, piyasalarda kısa dönemde sıkı arz görünüme yol açarak fiyatları yükseltici etkide bulundu.

Dünyanın en büyük petrol tüketicisi ABD'nin talep görünümüne ilişkin belirsizlik de fiyatlar üzerinde etkili oldu.

Tarım grubunda kakao ve kahve öne çıktı

Chicago Ticaret Borsası'nda geçen hafta kile başına fiyatlar buğdayda yüzde 1,4 artış kaydederken mısırda yüzde 1,9, soya fasulyesinde yüzde 0,4, pirinçte yüzde 1,2 düşüş gösterdi.

Intercontinental Exchange'de libre bazında fiyatlar, pamukta yüzde 4,6, şekerde yüzde 2,6 gerilerken kahvede yüzde 11,7 arttı. 10 bin 324 dolarla rekor tazeleyen kakaonun ton fiyatı ise geçen hafta yüzde 0,3 arttı.

Kahvenin libresi, 2,1220 dolarla Ekim 2022'den bu yana en yüksek seviyeyi gördü. Kahve çekirdeği üreticilerine ev sahipliği yapan Güneydoğu Asya'daki aşırı sıcak ve kuraklıkların daha düşük hasatlara yol açmasıyla kahve fiyatlarında sert yükselişler görüldü.