Gazze'de yaşananları "soykırım" olarak niteleyen Iraklılar, İsrail'in durdurulmasını istiyor

Irak'ın başkenti Bağdat'ta vatandaşlar, Gazze'de günlerdir aralıksız süren İsrail saldırılarına çok tepkili. Halk, Gazze'de yaşanan insanlık dramının durdurulması için Arap ülkeleri ve uluslararası toplumun çabalarının yetersiz kaldığını düşünüyor. Iraklılar, Türk halkı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Gazze'de yaşananlara karşı tutumunun ise cesurca ve memnuniyet verici olduğunu ifade ediyor.

AA muhabirine konuşan Bağdatlı Ebu Muhanned, "7 Ekim'de başlayan Aksa Tufanı hareketi 'İsrail ordusu ve istihbaratının mağlup edilemez olduğu' tezlerini çürüttü ve dengeleri altüst etti. Filistinlilerin direnişi İsrail ordusunu sarstı." dedi.

Uluslararası toplum ve Birleşmiş Milletler (BM) tarafından alınan kararların zayıf olduğunu ve Filistin davasına hizmet etmediğini kaydeden Ebu Muhanned, İsrail'in Gazze'de "soykırım" yaptığını söyledi.

"Erdoğan çok cesur bir tavır göstererek Gazze'de yaşananların soykırım olduğunu söyledi"

Arap ülkelerindeki hükümetlerin de Gazze'de yaşananlara karşı tavrını eleştiren Ebu Muhanned, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Arap halkı bu dengeleri altüst edecek ve hak batıla galip geldiği zaman zalimler cezalarını çekecek. Türkiye İsrail'e karşı dengeleri altüst etti. Türkiye Başkanı Erdoğan çok cesur bir tavır göstererek, Gazze'de yaşananların soykırım olduğunu söyledi ve tüm dünyanın dikkatini oraya çekti. Orada insanlar saniyeler içinde ölüyor. Türkiye'nin tutumu bu konuda çok güçlü ama maalesef Arap liderlerin tavrı zayıf."

Iraklı memur Abdurrahman Abdulsultan da İsrail saldırılarına karşı uluslararası toplumun mutlaka harekete geçmesi gerektiğini belirtti.

Abdulsultan, "Siyonist İsrail'in Gazze'deki düşmanca saldırıları sonucu çocuk cesetlerinin yol kenarlarındaki görüntülerini görmek insanlık adına hüzünlüdür ve utanç vericidir. Uluslararası toplum, Arap ve Müslüman dünyası ile insanlığı savunan herkese Gazze'ye dönüp bakması ve yardım eli sunması için çağrı yapıyoruz." diye konuştu.

Gazze'deki vahşetin son bulması için Arap ve Müslüman ülkelerinden Gazze'ye saldırıları destekleyen hükümetlerle diplomatik girişimler başlatılması gerektiğini savunan Abdulsultan, yaşanan acıların bitmesini ve akan kanın bir an önce durmasını diledi.

"Gazze'de yaşananlar tam anlamıyla bir soykırımdır"

Iraklı Safaddin Sabih ise Filistin'de yaşanan İsrail saldırılarının ve bunun nedenlerinin eski olduğunu belirterek, "İsrail, Filistin topraklarının gasbedilmesi sonucu kurulan bir devlet. Filistinlilerin kendi geleceklerini tayin etme hakkı var." dedi.

Kalplerinin Filistin ve Gazze halkıyla birlikte attığını vurgulayan Sabih, "Gazze'de yaşananlar tam anlamıyla bir soykırımdır, insanlık adına büyük bir suçtur ve Filistin halkı ve davasını kaybettirme amaçlıdır." diye konuştu.

Mümkün olsa Gazze halkının yanında İsrail'e karşı savaşmak istediklerini ifade eden Sabih, şunları söyledi:

"Keşke Gazze'ye gidip Gazzelilere mal ve silah desteğinde bulunabilsek. Onlar için canımızı bile veririz çünkü bu İslami ve insani bir meseledir. Bu vahşet, Filistinli çocuklara yönelik işlenen suçları yapanların arkasına kâr kalmamalı. Uluslararası toplumun varlığına da artık inanmıyoruz. Uluslararası toplum siyasallaşmış ve medyası dahi İsrail'in yaptıklarını destekliyor. Ne ABD ne de BM'den medet umabiliyoruz. Ancak buralardaki halkların Gazze tutumu onur vericidir ve işlenen suçların acilen durdurulması için oradan sesler yükseliyor."

Bağdatlı Um Saad de, Iraklı kadınların Gazze'deki mazlum kadınlara destek verdiğini ifade ederek, "Filistin ve Gazze'deki insanlık vahşeti hepimizin davasıdır. Onlar orada yıllardır tüm Müslümanlar adına mücadele veriyor. Kadınlarımızın sesi daha gür çıkmalıdır." dedi.

"Gazze saldırı altında, uluslararası toplum nerede?"

Tarihi Erbil Kalesi yanında kitapçı dükkanı işleten Sirvan Necim de İsrail’in Gazze’ye düzenlediği saldırıları kınadığını belirtti.

Necim, "Kadınları ve çocukları vurmak insan haklarına aykırıdır. Herhangi bir devlette, herhangi bir vakitte böyle bir şey olmamıştır. Çok bilinen savaşlarda dahi kadın ve çocukları ayırıyorlardı." diye konuştu.

İnsan hakları ile ilgilenenlerin Gazze’deki saldırıları durdurmak için devreye girmesini talep eden Sirvan, "İsrail’in Gazze’de yaptığı şeyi soykırım suçu olarak adlandırabiliriz. Ben bir Kürt olarak çok üzgünüm." ifadelerini kullandı.

Kentteki bir başka kitapçı Sürçi Selim ise İsrail’in saldırılarında ilk olarak zarar görenlerin sivil insanlar olduğunu vurguladı.

Selim, "Bütün dünyanın televizyonlarında görüyoruz ki bir katliam oluyor. İnsan hakları, demokrasi ve bunların hepsinin büyük bir yalan olduğunu öğrendim. Bu kente saldırılar oluyor ve herkes sessiz. Gazze saldırı altında, uluslararası toplum nerede?" diye konuştu.