İklim Değişiklikleri İnsan Kaynaklı
Konya Ovası Projesi(KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Mehmet Babaoğlu ve KOP Basın Müşaviri H. İbrahim Tongur gazetemizi ziyaret etti. Ziyaret sonrası KOP Başkanı Mehmet Babaoğlu, Haziran ayında yağan yağmurlar neyin göstergesi? İklim değişimleri görülmeye başlandı mı? Son zamanlarda iklimlerde görülen değişmeler tarımı nasıl etkiliyor? KOP'un tarım ve diğer sektörler için projeleri nelerdir? Sorularımızı cevaplandırdı.
KP: BAÅžKANIM, KONYA BAZINDA YAÄžIÅžLARDA DURUM NEDÄ°R?
Bu sene yağışların geçen yıllara oranla daha düÅŸük olduÄŸunu ifade eden Konya Ovası Projesi(KOP) Bölge Kalkınma Ä°daresi BaÅŸkanı Mehmet BabaoÄŸlu, ellerinde ki verilerin bunu gösterdiÄŸini söyledi. BabaoÄŸlu, “Uzun yıllar yağış ortalamasına baktığımız zaman geçen sene ile kıyaslanırsa Konya için 305 mm olan yağış Haziran ayından bu sene ki Haziran ayına kadar %5.07’lik bir azalma gösterdi. Ä°lçeler bazında bakarsak; AkÅŸehir’de geçen seneye oranla, %29,7 bir azalma var. Tarımsal alana düÅŸen yağış toplamı normalinde 520 mm fakat bu yıl düÅŸen yağış 366 mm. Ilgın’da %39 oranında bir azalma olurken, %34 oranında Kulu’da bir azalma yaÅŸandı. Son olarak Yunak’ta %35 oranında yağışlar da azalmalar görüldü. Yani Ilgın, AkÅŸehir, Yunak, Kulu, Cihanbeyli civarlarında geçen yıla göre yağışlarda ciddi oranda azalmalar var. Burada önemli olan yağışın yetiÅŸtirme sezonunda düÅŸüp düÅŸmemesidir. Yağışın bir yıl içerisinde ne kadar düÅŸtüÄŸünün çok fazla bir önemi yoktur” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
KP: HAZÄ°RAN AYINDA YAÄžAN YAÄžMURLARIN ÇÄ°FTÇÄ°YE ETKÄ°SÄ° NE OLABÄ°LÄ°R?
Son günlerde yaÄŸan yaÄŸmurlar hakkında ki düÅŸüncelerini söyleyen BaÅŸkan BabaoÄŸlu, bu yağışların yazlık ürünler için çiftçiyi sulama derdinden kurtaracağını ve giderek iklim deÄŸiÅŸikliklerinin yaÅŸanmaya baÅŸladığını belirtti. YaÅŸanan iklim deÄŸiÅŸikliklerinin kaynağının insan faaliyetleri olduÄŸunu dile getiren BabaoÄŸlu, “Geçen haftalarda Ankara’daydım. Ankara’da müthiÅŸ bir yaÄŸmur vardı. Konya’ya doÄŸru gelirken Gölbaşı’ndan Konya’nın giriÅŸine kadar hiç yağış yok fakat Konya merkez yıkılıyor. Bu iklim deÄŸiÅŸikliÄŸinin etkisiyle veya belli döngüsel olarak periyotlar halinde iklimde görülen savrulmalar nedeniyle olabilir. Ama ne olursa olsun ortada bir tuhaflıklar var ve bununda bazı nedenleri mevcut. Bu durumun üç nedeninin olduÄŸunu düÅŸünüyorum. Bunlardan ilki, atmosferde ki karbondioksit oranının yüksek olması ki ÅŸu anda bu oran 402 ppm. Bu oran tarihte hiçbir zaman 350’yi geçmemiÅŸ. Bunlar hep 1950 yılından beri sürekli artış halinde. Bu ÅŸu demektir sanayileÅŸmenin getirdiÄŸi üretimde kullanılan fabrikalardan atmosfere salınan karbondioksitin yukarıda bir battaniye gibi askıda kalıp güneÅŸ ışığının gelip geriye çıkamaması. Ä°kinci nedeni ise, geçmiÅŸ zamanda görülen küçük buzul çaÄŸlarıdır. Anadolu’da Selçuklu Dönemi’nde yaÅŸanan küçük buzul çağı Anadolu’yu etkilemiÅŸ ve kuraklıklar yaÅŸanmış. Bu kuraklık sadece susuzlukla ilgisi yok bir don yaÅŸanırsa oda tarımsal faaliyetleri etkiler. Bu durum 200-300 yıllık döngülerle yaÅŸanmış fakat son 20-30 yıldır kesin çizgilerle ilerlemiÅŸ. Üçüncü ve son neden olarak dünyanın yüzey sıcaklığını gösterebiliriz. Bilim adamlarının elde ettiÄŸi verilere göre en sıcak 13 yıl son 15 yılda yaÅŸanmış. Bu aslında diÄŸer iki maddenin sonucu gibi düÅŸünebiliriz çünkü onlar bunu tetikliyor. Son olarak iklim deÄŸiÅŸikliÄŸi ile alakalı ÅŸunu söylemek istiyorum. Uluslararası Ä°klim DeÄŸiÅŸikliÄŸi Paneli var. Bu panele her ülkeden bir temsilci gider ve bir rapor yayımlar. Son raporda ÅŸunu söylüyorlar: iklim deÄŸiÅŸikliÄŸi insan faaliyetleri kaynaklıdır. Özellikle atmosferde ki karbondioksit oranının artması çok önemli, son 50-60 yılda %25 bir artış var. Bu konuda bir hassasiyet gösterilmelidir. ABD bu konuda iyi adımlar atıyor. ABD’de emisyon deÄŸerleri ciddi düÅŸüÅŸ göstermeye baÅŸladı çünkü bunda kaya gazı çıkarımı ve kullanımının yaygınlaÅŸması etkili oldu. Dünya da genel olarak Çin ve Hindistan iki tane dev ülke belki tüm dünyanın termik santral kurma gücünün %60’ına sahip. Onlar kömür yakarak bol miktarda emisyon üretiyorlar. Bazı bu ağır sanayi ülkeleri ABD, Çin, Hindistan, Almanya ve Japonya diÄŸer ülkelerin ürettiÄŸi emisyonun %70-80’ini üretiyorlar. Dünyayı kirletiyorlar, bununla ilgili tedbirleri alma gerekliliÄŸini hükümetler yeni fark ediyorlar. Bir yandan Kyoto Protokolü yapılıyor bir yandan Rio’da kararlar alınıyor dünyayı korumalıyız diye. Bizim yapmamız gereken Türkiye’nin ürettiÄŸi emisyonun bir adı yok. Hani iklim deÄŸiÅŸikliÄŸinin kaynakları, sebepleri açısından söylüyorum. Bunun bir döngü olduÄŸunu söyleyelim ve inÅŸallah eski haline geri gelir. Dünyaya baktığımız zaman buzulların erimesinin hızlanması, afet ve sellerin çok tahmin edilemeyecek ölçüde farklı noktalardan gelmesi, kar yağışlarının azalması gibi birçok ÅŸeyi birleÅŸtirdiÄŸinizde ortada garipliklerin olduÄŸu görülüyor” dedi.
KP: YAÄžIÅžLARIN TARIMSAL ÜRÜNLERE NE GÄ°BÄ° ZARARI OLACAK?
Mehmet BabaoÄŸlu, konuÅŸmasında yer altı suyunu besleyen en önemli ÅŸeyin kar yağışı olduÄŸunu ifade ederek ve daÄŸlara ne kadar çok kar yaÄŸarsa o karların ovanın yer altı suyunu besleyeceÄŸini ifade etti. Sulamada bu bölgenin %60’ının yer altı suyuna baÄŸlı olduÄŸunu söyleyerek, günümüzde daÄŸlara kar yaÄŸmadığını belirtti. Bölgemizin, yer üstü suyu kaynağı bakımından Türkiye’nin en sınırlı bölgesi olduÄŸunu söyleyen BabaoÄŸlu, “EÄŸer yağışlar yeterince olmazsa sadece bir dönemde çok yüksek bir yağış olursa bu durum bizim içinde iç açıcı deÄŸil. Çünkü onu ne depolayacak tesisimiz var nede toprak yapımız buna uygun. Bizim için önemli olan yağışın özellikle bitkilerin yetiÅŸtiÄŸi zaman yaÄŸmasıdır. Ä°ÅŸte ÅŸimdi yazlık ürünlerimizde çok büyük sevincimiz var. Kışlık ürünlerde örneÄŸin arpa için yapacak bir ÅŸey yok ama buÄŸday için hala umut var. Bizim tahminlerimiz verim anlamında %20- 25 arasında özellikle tahıllarda bir azalma olabileceÄŸi. Tabi bu bir tahmin bazen bu tahminler boÅŸa da çıkabiliyor. Biz verimsiz diyoruz ama içi dolgun oluyor. Åžimdiki yağışlar yazlık ürünler yeni yetiÅŸtiÄŸi için çiftçi için iyi olabilir. Su kullanımı anlamında az su kullanacakları için gelirlerinde bir artış olabilir. Kışlık ürünlerde de maalesef Ekim ayından sonra bütün kış ayını kapsayan zamanda hemen hemen çok düÅŸüktü. Ä°ÅŸte rakamlara da bakıyorsunuz %5 ile %30 arasında deÄŸiÅŸen oranda yağış azalması var. Kışlık üründe yağış azlığı kendini verimde de aynı oranda hissettirir. Çünkü toprakta su biriktiremiyorsunuz. Genel olarak Trakya Bölgesi’ne baktığımızda oranın verimi çok iyi maÅŸallah. Kısmen sıkıntı çıktığı, dolu olduÄŸu söyleniyor ama ürünleri bizimkilere göre oldukça iyi. Bizim verim anlamında ki açığımızı onlar kapatacak. Bu nedenle ileri ki süreçler içinde Türkiye’nin herhangi bir gıda sıkıntısı gözükmüyor. Kışlık ürünler için, ÅŸuanda en sıkıntılı bölgelerimiz Çukurova ile Konya Ovası’dır. Bunların zararlarını diÄŸer bölgelerin karşılayabileceÄŸini düÅŸünüyorum. Türkiye genelini düÅŸünecek olursak, bir örnek ile açıklamak istiyorum, Türkiye örneÄŸin 21 milyon ton üretim yapıyorsa bu seneki yağışların düÅŸmesi sebebiyle bu 20 milyona düÅŸtü. Yani bizim tahminimiz %5-10 gibi üretime zararı olabilir. Åžükürler olsun bu durum bizi sarsacak gibi gözükmüyor. Son yağışlarında insanları psikolojikmen ferahlattığını düÅŸünüyorum” ifadelerini kullandı.
“KAPLUMBAÄž SU BULUP Ä°ÇEMÄ°YOR”
KOP Bölgesi’nde ki illerin yer altı ve üstü su kaynaklarına baÄŸlılığı, KOP bünyesinde bölgede yapılan faaliyetleri ve daÄŸlık veya ovalık alanda ki çiftçileri yönlendireceklerini dile getiren BaÅŸkan BabaoÄŸlu, “KOP’un yer altı ve üstü su kaynaklarının toplamı 4,3 milyar metreküptür. Bölgede ki ÅŸehirlerin bunlara baÄŸlılık oranları %60. ÖrneÄŸin Konya %48 yer altı suyuna bağımlı. Aksaray’ın %79, NiÄŸde’nin %60 civarında ve Karaman %55’tir. Zaten yer üstü suyu kaynaklarımız belli. Bunlardan ilki BeyÅŸehir gölü ve öbürü Mavi Tünel’den gelecek su. DiÄŸerleri ise birkaç tanede o derelerden bu havzanın etrafından gelecek sudur. EÄŸer yağış olmazsa bunların azalacağı düÅŸüncesindeyiz. Allah’tan daÄŸlık ilçelerimiz çok yağış oluyor bu en güzel olay. Mesela, SeydiÅŸehir’in yağış ortalaması 700 mm civarında. Konya’nın yağış ortalaması KOP’un yağış ortalaması ova dahil 330 mm. DaÄŸlık kısımlara yağış yağıyor o sıkıntı deÄŸil. Onların en büyük sıkıntısı yaÄŸan yağışın süzülerek ovaya akması, bu yüzden o sudan istifade edemiyorlar. Bu seferde yazın kuraklık çekiyorlar. KOP Projesi içinde baktığımızda, AkÅŸehir’den TaÅŸkent’e kadar o kısmı alın, Karaman’a, NiÄŸde’nin Ulukışla’sına, oradan Çamardı’na, Güzelyurt’a, Aksaray’ın daÄŸlık ilçelerine kadar hepsi bunların bir bakmışsınız fakir insanlar. Bu insanlar göçmüÅŸ ve küçük arazileri var. Susuzluk çekmiÅŸler fakat bütün yağışlarda buralardan geliyor. Ä°ÅŸte daÄŸlık olduÄŸu için bu yağışlar baÅŸka yerlerin rezervlerini besliyor. Buralarda yazın kaplumbaÄŸ su bulup içemiyor. Biz hem daÄŸlık alanı hem de ovalık alanı düÅŸündük. Bu bölgede bizim KOP’la bir numaralı önceliÄŸimiz doÄŸal çevresel kaynaklarımızı sürdürülebilir hale getirmek. DaÄŸlık kısımlarda ki yer altı ve üstü suları ve bu doÄŸal kaynakların sürdürülebilirliÄŸini temin edici alt yapıyı modernize etmek. Bu kapsamda baÅŸlangıçta daÄŸlık alan için Konya, Karaman, Aksaray ve NiÄŸde Ä°l Özel Ä°darelerine son 3 yılda 186 milyon lira aktardık. Bu yıl toplamda 328 milyon lirayı kırsal ve daÄŸlık dezavantajlı köy ve beldelerin gölet, damla sulama projelerine kullandık ve bunların yapımına devam edeceÄŸiz. Bu programı geliÅŸtirmemiz bizim tam iki yılımızı aldı. Kalkınma Bakanımıza bunu izah ettiÄŸimizde sayın bakanımız çok olumlu karşıladı. O zaman bunları neye yönlendireceÄŸiz. Biz buradaki çiftçilerimizi çilek, kiraz ve kuru üzüm gibi tarımsal üretime yönlendirmeyi düÅŸünüyoruz. Üç temel üründe gelir arttırıcı üretimler gerçekleÅŸtirmek istiyoruz. Çilek tarımında bir dekar alandan 15 bin lira para kazanan köylerimiz var. Bir çiftçi bir dekar buÄŸdaydan 640 lira para kazansa, 320 lirası masraf olsa 320 lirası kalır. Fakat çilek tarımından kazanacağı meblaÄŸ 15 bin lira. 15 bin lira neresi 320 lira neresi. Hatta geçen günlerde köyün birinde konuÅŸması da oldu. Bir köyü ziyaret için gitmiÅŸtik, bir köylümüze çilekten ne kadar kazandığını sordum. O da 15 bin lira dedi. Ben masraflar hariç ne kadar diye tekrar sorunca çiftçimiz 15 bin lira diye tekrar aynı cevabı verdi. Çalıştıklarını, iÅŸçiliÄŸi saymıyor çünkü bay bayan bunlar kendileri çalışıyorlar. Amortisman diÄŸer giderler diye bir ÅŸey yok. Hakikaten 2-3 bin lira masrafı olsa yine iyi bir kazanç. Bu ne demektir, bu hane başına 1.000-1.200 lira para demek.
"NÄ°ÄžDE, KONYA’YI GEÇECEK"
Kalkınma Bakanlığımızla kararlaÅŸtırarak bu daÄŸlık köy ve beldeler için toplam 600 milyon lira para ayrıldı. 258’ini bu yıl itibariyle kullanmış oluyoruz. Geri kalanı 350’sini de önümüzde ki 5 yıl içerisinde aktaracağız ve tümünü bitireceÄŸiz. Yarın oralar çok önemli bir cazibe merkezi olacak. Åžu anda Karaman ve NiÄŸde ilimiz elmacılık üretiminin %29’unu karşılıyor. Elma da Isparta ile beraber Türkiye’nin %40’ını 3 il üretiyor. NiÄŸde kirazda Konya’yı geçecek. Bölge olarak bakıldığı zaman Türkiye’de, kirazda ve elmada bir hakimiyetimiz oluyor. Bu yerlerde katma deÄŸeri yükse ürünler ürettirmemiz lazım. Bunun için ikinci aÅŸamaya geçiyoruz inÅŸallah. Yılda hane başına, soÄŸuk hava deposu, ÅŸoklama gibi pazarlama örgütlenme konularını çözüp gelir seviyelerini 20-25 bin liraya çıkarmayı hedefliyoruz”
KP: TARIMSAL SULAMA PROJELERÄ°NÄ°Z NELERDÄ°R?
KOP Bölgesi’nde bulunan ovalar ile ilgili de projeleri olduÄŸunu dile getiren BabaoÄŸlu, “Ova kısmında tarımın kuraklığa hazırlanmasını KOP Eylem Planı ile yapacağız. Yaklaşık 5 katrilyon lira sadece tarım alt yapısına ve bu konulara gidecek. Bu konuyu DAP, GAP, DOKAP ve KOP olarak 4 idare eylem planını Kalkınma Bakanımıza bir toplantıda sekiz saat boyunca anlattık ve planlarımızın son taslağını teslim ettik. Bundan sonra ki süreçte konu Sayın BaÅŸbakanın baÅŸkanlığını yaptığı Bölgesel GeliÅŸme Yüksek Kurulu’na gidecek ve görüÅŸülecek. Bu planlar kabul görürse son halini Sayın BaÅŸbakanımız kamuoyu ile paylaÅŸacak. KOP Bölgesi olarak 1,3 milyon hektar alana sahibiz. Mavi Tünelle birlikte 1,1 milyonu sulanacak ve geriye kalan 2 milyon 50 bin hektarlık alan sulanamıyor çünkü bu kadar araziyi sulayacak suyumuz yok. Biz arazimizin %30’unu ancak sulayabiliyoruz. Sulanan alanlarda suyu tasarruflu kullanabilmek, üretim etkinliÄŸini artırabilmek için arazi toplulaÅŸtırması yapıyoruz. 1.3 milyon hektarlık araziyi 5 yılda tümüyle toplulaÅŸtıracağız. Tarım Bakanlığımıza aktaracağımız 1,1 milyar lira ile bu iÅŸin alt yapısını hazırlıyoruz. Aynı zamanda Devlet Su Ä°ÅŸleri(DSÄ°)’ne aktarılan fonda sulama birliÄŸi sahaları var. 177 bin hektar olan alan bölge suyunun yaklaşık 1,7 milyarını kullanıyor. Bu kuyuların da %20’si bizim bölgemizde bulunuyor. Sulanan alanda arazide toplulaÅŸtırma yapılacak. Bunun yanında zaten miras kanunu çıktı bir parçalanma yaÅŸanmadan ekonomik ölçeÄŸi yakalamış olacağız. Sulama anlamında da kapalı sulama sistemi ile suyu ölçebileceÄŸiz, böylece çiftçilerin aşırı su kullanmasını da engellemiÅŸ olacağız. Devlet olarak biz her imkanı saÄŸlayacağız. Sen istediÄŸin gibi sula diye bir ÅŸey olamaz. Bazen çiftçilerimiz sorumsuz olabiliyorlar. Genel manada çiftçilerimizin durumu iyi ama bazıları 24 saat damla sulamayı açık tutuyor. Toprak iki metre ıslanıyor, normalde 30-40 cm sulama iyi sulama anlamına gelir. Bir yandan eÄŸitimler, bir yandan bu alt yapıyı hazırlamak için çaba sarf ediyoruz. Birde Mavi Tünel’den gelecek suyun ovaya basınçlı sistemle dağıtımı var. Bunu da 2018 yılına kadar inÅŸallah tamamını bitirip, suyu en tasarruflu ÅŸekilde kullanır hale getirecek bir alt yapı yapacağız.
KP: KOP’UN HAYVANCILIKLA Ä°LGÄ°LÄ° PROJELERÄ° VAR MI?
KOP olarak hayvancılığa da önem verdiklerini söyleyen KOP BaÅŸkanı Mehmet BabaoÄŸlu, büyükbaÅŸ havyacılık yerine küçükbaÅŸ hayvancılığa ağırlık vermek istediklerini ifade etti. BabaoÄŸlu daha önceki yıllardan hayvancılıkla ilgili örnekler vererek, konuÅŸmasını ÅŸöyle sürdürdü: “Biz KOP olarak hayvancılık anlamında küçükbaÅŸ hayvancılığa daha çok ağırlık vermek istiyoruz. Genel anlamda bakıldığında büyükbaÅŸ hayvancılığa bir gidiÅŸ var. Dikkat edilirse büyükbaÅŸ hayvanın daha çok su tükettiÄŸi görülebilir. Åžöyle örneklendireyim, 1 kg büyükbaÅŸ hayvan eti için 15 ton su gidiyor. Oysa 1 kg koyun eti için 5.6 ton su harcamak gerekiyor. Arada ki fark iyi okunmalıdır. Bu sadece hayvancılık ile ilgili bir mesele deÄŸil. Bakıldığı zaman süt üretimini de önemli ölçüde etkiliyor. KOP ve bölge olarak süt sektöründe de önemli bir konumdayız. Süt anlamında büyükbaÅŸ hayvan göz ardı edilemez fakat ben Konya’da 10 milyon koyun istiyorum. KOP bünyesinde ki Karaman, Aksaray, NiÄŸde’de en az 1,5 milyon koyun olması bizim isteklerimiz arasında. Toplamda bölgemizde 15 milyon koyun neden olmasın. Åžuan da toplasan 3- 3,5 milyon koyun ancak vardır. Eskiden sadece Karapınar ilçemizde 1 milyon koyun vardı. Tüm Konya ilinde 10 milyon koyun vardı. Kuraklıkta küçükbaÅŸ hayvanın önemi anlaşılacaktır. Yağışı az olan yerlerde, hem bitkisel üretimde hem de hayvansal üretim noktasında dikkatli olmanız lazım. Birde hayvancılıkla ilgili KOP Bölgesi’nde özel bir hayvancılık desteklemesi için bir buçuk yıldır üzerinde uÄŸraşıyoruz. Tarım Bakanlığımız saÄŸ olsun 4 tane idaremizin bulunduÄŸu yere özel tarım desteklemeleri yapıyor. Aynı zamanda Tarım Bakanlığımızın hayvan alımına yaptığı destek oluyordu fakat ahır ve ağıl desteÄŸi yoktu. Bunun %50’sini de biz vereceÄŸiz. Biz bunu Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na aktaracağız. Onlar proje karşılığı bu iÅŸleri dağıtacak. Bunlardan destek almak konusunda da bizde destek olacağız.”
KP: ANIZ EKÄ°MÄ°NDE DEVRÄ°M GÄ°BÄ° PROJENÄ°Z OLDUÄžU SÖYLENÄ°YOR. BU KONUYU BÄ°RAZ AÇABÄ°LÄ°R MÄ°SÄ°NÄ°Z?
Tarlada ekim ve makine desteÄŸi anlamında devrim gibi model önerisi gerçekleÅŸtirdiklerini ifade eden BabaoÄŸlu, önerilerini Kalkınma Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı ile paylaÅŸtıklarını söyledi. Bu model sayesinde verimliliÄŸi %20-30 artıracaklarını söyleyen BabaoÄŸlu, “Åžuan da devrim gibi bir model önerisini ilk defa idaremiz geliÅŸtirdi. Bunu Kalkınma Bakanımız ve Tarım Bakanımızla da paylaÅŸtık. Bu modelimizin adı doÄŸrudan ekim yöntemi. Bu model sayesinde Orta Anadolu Bölgesinde bulunan 26 ilin topraklarını kurtaracağız ve verimliliÄŸi %20-30 arasında artıracağız. Modelimizi anlatmak gerekirse, tarlada buÄŸday ekeceksiniz örneÄŸin. Ä°lk önce ne yapılıyor traktör tarlaya girerek toprağı alt üst ediyor yani sürüyor, ondan tekrar giriyor birde tarlayı düzlüyor. En son mibzer ile girip buÄŸdayınızı ekiyorsunuz. Bu ÅŸekilde 3 kere tarlaya giriyorsunuz. DoÄŸrudan ekimde ise makine ile bir defa anızın üstünden giriyor toprağı kaldırıp altına gübreyi bırakıp üstüne tohumu bırakıyor ve toprağı kapatıp geçiyor. Anız yavaÅŸ yavaÅŸ parçalanıyor. Bu ÅŸekilde olduÄŸunda kışın yakma ihtiyacı da olmuyor. Porlar açtığı için yağışlar daha fazla toprağın içine giriyor ve anızın kılcal köklerine ulaşıyor. Öbür türlü girmeyince toprak kaymak tabakası baÄŸlıyor. Çatlama olmuyor ve aÅŸağıya su gitmiyor. Bütün bunların hesabı yapılınca bu makineyle ektiÄŸimiz zaman sadece mazottan 4.55 litre yani 19 lira sadece motorinden karınız oluyor. Bunu KOP Bölgesi’nin tamamında uygularsak, KOP 3 milyon hektarlık bir bölgeden oluÅŸuyor. Kısa bir hesapla 570 milyon lira bu bölgenin kazancı olacak. Bütün bunları düÅŸünmek zorundayız. Kuru tarımı, yağışı az olan ÅŸartlarda tarım tekniklerini yeniden keÅŸfetmeliyiz. Bu yüzden çiftçiye doÄŸrudan ekim desteÄŸi verilsin dedik. Bu ÅŸekilde doÄŸrudan ekim makinesiyle ekmek ÅŸartı ile çiftçiye 15 lira destek versek önceden de söylediÄŸim gibi çok büyük kazançlar elde edeceÄŸiz. Bu ÅŸartlarda makine desteÄŸi vermeye bile gerek kalmayacak. Bu eÄŸer gerçekleÅŸirse Türk tarımında kuraklık ÅŸartlarında bir devrim gerçekleÅŸir. Biz bu kararları tek başımıza almıyoruz tabi ki. Bizim bölge tarım camiasının ortak kararlarıdır. Hep beraber karar alarak, tarımla ilgili hep beraber hareket ediyoruz” dedi.
KP: KOP Ä°DARESÄ° TARIM DIÅžINDA BAÅžKA HANGÄ° SEKTÖRLER Ä°LE Ä°LGÄ°LENÄ°YOR?
KOP olarak sadece tarımsal faaliyetlerle ilgilenmediklerini ifade eden BabaoÄŸlu, diÄŸer sektörleri de bölgede geliÅŸtirmek istediklerini belirtti. KOP Bölge’sinin sürekli tarım odaklı kalkınmaya devam edemeyeceÄŸini söyleyen BabaoÄŸlu, savunma sanayisi, ticaret ve turizm gibi farklı sektörleri bölgeye taşımak adına birçok giriÅŸimde bulunduklarını ifade etti. BabaoÄŸlu konuÅŸmasında ÅŸunları kaydetti: “Åžunu hiçbir zaman unutmamak lazım bu bölgenin suyu olsa Türkiye’nin iki katını besleyecek bir bölgedir. Ama %30 alanını ancak sulayacak kadar suyumuz var. Dolayısıyla bu bölge sürekli tarım odaklı kalkınmaya devam edemez. Tarım alt yapısını önce yapalım, sürdürülebilirliÄŸi saÄŸlayalım aynı zamanda bu bölgeyi diÄŸer sektörlere de kaydıralım. Biz KOP olarak sanayide ki dönüÅŸüm programları, savunma sanayi ile ilgili konuları da takip ediyoruz. Örnek olarak ÅŸu anda ASELSAN’la görüÅŸüyoruz. Hedeflerimiz arasında bölgenin ticaret ihracatını artırmak ve kobilerin ihracat birimlerinin oluÅŸturulması var. Bir diÄŸer mesele ise Konya, Karaman, NiÄŸde ve Aksaray’ı kapsayan turizm konusudur. Åžuan biz 'Kültür Varlıkları Envanteri Projesi'ni ihaleye çıkıyoruz ve bu 3,5- 4 milyonluk projedir. Az önce saydığım illerde ki taşınır, taşınmaz kültür varlığı, doÄŸal varlıklar ve folklorik deÄŸerleri ortaya çıkaracağız. Bunları ortaya çıkarıp, hangisinin önce restore edilip turizme katkı saÄŸlayacağını göreceÄŸiz. Buda bölge için inanılmaz bir katma deÄŸer oluÅŸturacak. Örnek olarak, Çatalhüyük’ü bir an önce ortaya çıkarsak, oteller yapsak ve bir müze yapsak o bölge insanına inanılmaz katkı saÄŸlar. Bu tür projeler ile ilgileniyoruz, inÅŸallah ileride bunları icrasını da gerçekleÅŸtiririz.”(Mustafa Karakaya)
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.