Katar'a karşı başlatılan yaptırımları doğru bulmuyoruz

CumhurbaÅŸkanı ve AK Parti Genel BaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, "Taktik sebeplerle bile olsa iÅŸgal ettiÄŸi bölgelerde etnik temizlik faaliyeti yürüten, kimi zaman rejimle kimi zaman DEAÅž'la iÅŸbirliÄŸi yapan bir terör örgütüne arka çıkmak asla doÄŸru deÄŸildir. Siyasi çözüm vizyonu ortaya koymayan, bölgenin tarihi, sosyal ve kültürel dinamiklerini yok sayan bir inisiyatifin baÅŸarı ÅŸansı yoktur. Kendisinden baÅŸka hiç kimseye hayat hakkı tanımayan bir terör örgütü kesinlikle demokratik güç olamaz, böylesi bir yapıyı tarif edecek tek ifade 'terör örgütü' kavramıdır." dedi.

ErdoÄŸan, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen 10. Büyükelçiler Ä°ftarı'nda yaptığı konuÅŸmada, katılımcılara teÅŸrifleri için teÅŸekkürlerini iletti ve ramazanın tüm insanlık için barışa, huzura ve esenliÄŸe vesile olmasını diledi.

Müslümanlar için ramazanın yardımlaÅŸma, dayanışma, yoksulların, gariplerin, mazlum ve maÄŸdurların sevindiÄŸi rahmet ve bereket ayı olduÄŸunu dile getiren ErdoÄŸan, "Bugün etrafında bir araya geldiÄŸimiz ÅŸu iftar sofrası Müslüman olsun ya da olmasın, oruç tutsun ya da tutmasın herkesin sofrasıdır. Bu sofra zengin fakir, yönetici, memur bütün farklılıkların anlamını yitirdiÄŸi, herkesin Hak katında eÅŸitlendiÄŸi bir gönül sofrasıdır." deÄŸerlendirmesinde bulundu.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, oruç ibadetinin günün belli saatlerinde aç ve susuz kalmanın ötesinde insanın kendi iç muhasebesini yapması, hayatını sorgulaması, fani dünyada niçin var olduÄŸunu etraflıca tefekkür edebilmesi ve hepsinden önemlisi baÅŸkalarını anlaması olduÄŸunu ifade etti.

"Bu mübarek ayın manasına, ihtiva ettiÄŸi deÄŸerlere, her zamankinden daha fazla muhtaç olduÄŸumuz bir dönemde bu buluÅŸmamızı gerçekleÅŸtiriyoruz." ifadesini kullanan ErdoÄŸan, "Rabbim, hepimize ramazanın ruhuna uygun bir ÅŸekilde bu ayı idrak etmeyi, bu mukaddes günlerden istifade etmeyi nasip eylesin." dedi.

Küresel anlamda oldukça zorlu ve sancılı bir süreçten geçildiÄŸine iÅŸaret eden CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Sadece ülkemizin içinde yer aldığı coÄŸrafya deÄŸil dünyanın birçok bölgesinde terörden açlığa, iklim felaketlerinden düzensiz göçe, Ä°slam düÅŸmanlığından kültürel ırkçılığa kadar farklı meydan okumalarla yüzleÅŸiyoruz." diye konuÅŸtu.

"Londra'da katledilen masumla Suriye'dekiler, Pakistan'dakiler arasında bir fark yoktur"

Son bir haftada yaÅŸanan acı hadiselerin karşı karşıya bulunulan çetin sınamaların en bariz yansımaları olduÄŸuna vurgu yapan ErdoÄŸan, ÅŸöyle devam etti:

"Bu vesileyle Afganistan ve Ä°ngiltere baÅŸta olmak üzere dünyanın neresinde olursa olsun kalleÅŸ terör saldırılarında hayatlarını kaybedenler için ülkem ve milletim adına taziyelerimi sunuyorum.

Ayrıca geçtiÄŸimiz yıl FETÖ mensubu bir terörist tarafından suikasta uÄŸrayan Rusya Federasyonu'nun Ankara Büyükelçisi Sayın Karlov'u da tazimle yad ediyorum çünkü o da bizim bu sofralarımızın müdavimlerindendi. Büyükelçi Karlov'u görevini en iyi ÅŸekilde icra eden tecrübeli bir diplomat, iyi bir insan ve ülkemizin gerçek bir dostu olarak daima hatırlayacağız."

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, 30 yılı aÅŸkın bir süredir bölücü terörle mücadele eden ve bu süreçte çok sayıda vatandaşını terör eylemlerinde kurban vermiÅŸ bir ülke olarak Türkiye'nin dostlarının yürek sızısını çok iyi anladığını belirterek, "Teröristin kimliÄŸine, söylemine, maÄŸdurların milliyetine bakmadan tüm terör eylemlerini lanetliyoruz. Her zaman ifade ettiÄŸim gibi bizim nazarımızda Londra'da katledilen masumla Suriye'dekiler, Pakistan'dakiler arasında bir fark yoktur. Ankara'da Kızılay Meydanı'nda iÅŸ çıkışı evlerine dönmek için umutla otobüs bekleyen sivilleri öldüren PKK'lılar neyse altındaki aracı yayaların üzerine süren DEAÅž'lılar da aynıdır. Masumların canları ve kanları üzerinden ikbal devÅŸirmeye çalışan bu cinayet ÅŸebekeleri hepimizin ortak düÅŸmanıdır." deÄŸerlendirmesinde bulundu.

"Ä°kircikli tavırlar bizi gerçekten üzüyor"

"Bugün burada siz dostlarımın arasında samimiyetle konuÅŸmak istiyorum." ifadesini kullanan ErdoÄŸan, konuÅŸmasına ÅŸöyle devam etti:

"Maalesef onca çabamıza raÄŸmen terörizmle mücadele konusunda halen beklentilerimizin çok uzağındayız. Kendi vatandaÅŸlarımızın can güvenliÄŸini ve tüm insanlığın geleceÄŸini tehdit eden böylesine önemli bir mesele karşısında ÅŸahit olduÄŸumuz ikircikli tavırlar bizi gerçekten üzüyor. Yüzlerce insanını terör saldırılarında kaybetmiÅŸ dost ve müttefik ülkeler bile iyi terörist, kötü terörist ayrımına gidebiliyor, bugün bunu hala yapanlar var. Sivilleri katleden, etnik temizlik yapan, farklı görüÅŸe ve kimliÄŸe sahip kim varsa onu baskı altına alan terör örgütlerine sahip çıkılması hepimizi adeta pimi çekilmiÅŸ bir bombanın üzerinde yaÅŸamaya zorluyor.

Sırf bölgedeki politikalarına hizmet ettikleri için terör örgütlerine karşı kararlı bir duruÅŸ sergilemek yerine onları, burası çok önemli, 'milis güç' gibi tanımlamalarla aklayanlar hayati bir hata yaptıklarını çok yakında anlayacaklardır. Tarih bize bu tür yanlışların daha sonra ölümcül tehditler olarak muhataplarına geri döndüÄŸünü göstermiÅŸtir. 1980'lerde Güney Asya'da taktik veya stratejik sebeplerle giriÅŸilen maceraların ağır faturalarını bugün hep birlikte ödüyoruz. Aynı ÅŸekilde komÅŸumuz Irak'ta sonuçları iyi hesaplanmadan atılan bazı adımların etnik ve mezhebi fay hatlarını nasıl harekete geçirdiÄŸini, toplumsal barış ve istikrarı nasıl tahrip ettiÄŸini hep birlikte görüyoruz."

"Milletimizin daha fazla bedel ödemeye tahammülü kalmamıştır"

Suriye ve Irak'ta yaÅŸanan krizlerin yansımalarını yakından hisseden bir ülke olarak bu konudaki hassasiyetlerinin gözetilmesini beklemenin en tabii hakları olduÄŸunu dile getiren CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Yüzlerce vatandaşını DEAÅž teröründe kaybetmiÅŸ olan ülkemiz elbette herkesten fazla bu bataklığın kurutulmasını arzu etmektedir." dedi.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi:

"Biz 3 bine yakın ÅŸu ana kadar DEAÅž'lıyı etkisiz hale getirdik. Peki DEAÅž'a karşı savaÅŸtığını söyleyenler acaba kaç tane DEAÅž'lıyı ÅŸu ana kadar etkisiz hale getirdiler? Bunu bize açıklayabilirler mi? Cerablus'tan DEAÅž'ı çıkardık, Rai'den çıkardık, Dabık'tan çıkardık, El Bab'dan çıkardık eÄŸer onlara kalsaydı hala bunlar orada kalacaklardı. 'Gelin bu iÅŸi beraber yürütelim' dememize raÄŸmen bu iÅŸi bizim terör örgütü olarak ilan ettiÄŸimiz PYD ve onun silahlı kanadı YPG ile yürüteceklerini söylediler. Bize düÅŸen de nedir? Hayırlı olsun ama bizim topraklarımıza yönelik en ufak bir taciz olacak olursa biz de gereÄŸini yaparız. Çünkü bu artık bizim gerek NATO ülkesi olarak, gerekse savunma haklarımızı kullanma olarak bunu yapmamızı gerekli kılar çünkü milletimizin daha fazla bedel ödemeye tahammülü kalmamıştır. Kimse bizden terör örgütlerine müsamahakar davranmamızı bekleyemez.

Kato Dağı'nın tepesinden bin metre dikey aÅŸağı kuyu, onun altında ÅŸehir, bakıyorsunuz 100 metre, 200 metre dağın altında ÅŸehirler, maÄŸaralar, inler ve oralarda bütün lojistik malzemeler, silahlar, her ÅŸey oralarda ve maalesef dost bildiklerimizin silahları oralarda stoklanmış. El yapımı patlayıcılar, bombalar oralarda stoklanmış. Ä°ÅŸte o Tümgeneralimiz AydoÄŸan PaÅŸamız oradayken telefonla bir görüÅŸmemiz olmuÅŸtu, ondan bir hafta sonra da o kardeÅŸimiz helikopterle beraber yanında 12 subayımızla beraber ÅŸehit oldular. Türkiye olarak sınırlarımızın ötesinden bize yönelen tehditleri, önleyici ve proaktif bir güvenlik paradigmasıyla kaynağında çözmekte kararlıyız."

"Gerekeni yapmakta asla tereddüt göstermeyeceÄŸiz"

Fırat Kalkanı Harekatı'nın DEAÅž saldırılarına verilen bir cevap olduÄŸunu ve bu harekatla Dabık ve Bab gibi yerlerin de içinde olduÄŸu 2 bin 200 kilometrekarelik alanın DEAÅž'tan temizlendiÄŸini, 3 bin civarında DEAÅž'lı teröristin etkisiz hale getirildiÄŸini anlatan ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:

"Aynı ÅŸekilde 25 Nisan'da Sincar ve Kuzey Suriye'deki terör kamplarına düzenlediÄŸimiz hava harekatları da bu konudaki kararlılığımızın bir göstergesidir. Açık konuÅŸuyorum ne güney sınırımız boyunca bir terör koridorunun ne Irak'ın kuzeyinde yeni terör yuvalarının oluÅŸmasına izin vermeyeceÄŸiz. Bu çerçevede tarafımıza verilen taahhüt ve garantilerin takipçisi olmayı elbette sürdüreceÄŸiz ama bu demek deÄŸildir ki terör örgütlerinin saldırılarına karşı elimiz kolumuz baÄŸlı oturacağız, yok öyle bir ÅŸey. Sınırlarımıza ve ülke güvenliÄŸimize yönelik herhangi bir hareketlenme tespit ettiÄŸimiz anda gerekeni yapmakta asla tereddüt göstermeyeceÄŸiz."

"Katar'a karşı başlatılan yaptırımları doğru bulmuyoruz"

CumhurbaÅŸkanı ve AK Parti Genel BaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, Katar'da yaÅŸanan geliÅŸmelere iliÅŸkin, "Katar'a karşı baÅŸlatılan yaptırımları doÄŸru bulmadığımızı peÅŸinen ifade etmek istiyorum. Dayanışma ve iÅŸ birliÄŸine her zamankinden daha çok ihtiyacımızın bulunduÄŸu bir dönemde yaÅŸanan bu hadise, bölgemizdeki özellikle hiç bir ülkenin faydasına, yararına deÄŸildir." deÄŸerlendirmesinde bulundu. 

"Dünyada 2. Dünya Savaşı'nın ÅŸartlarını yaÅŸamıyoruz"

BirleÅŸmiÅŸ Milletler Güvenlik Konseyi'nde varlığını sürdüren iki kutuplu statükonun, günün ihtiyaçlarına cevap veremediÄŸini kaydeden ErdoÄŸan, ÅŸöyle devam etti:

"Ä°nsani müdahalelerden, terör gibi asimetrik tehditlerle mücadeleye kadar birçok alanda bu yapının sebep olduÄŸu sıkışmışlığı yaşıyoruz. BaÅŸta Güvenlik Konseyi olmak üzere küresel güvenlik sisteminin zamanın ruhuna uygun bir ÅŸekilde güncellenmesi ÅŸarttır. Onun için 'dünya 5'ten büyüktür' diye özetlediÄŸimiz bu deÄŸiÅŸim, Türkiye ile birlikte dünyadaki ülkelerin büyük çoÄŸunluÄŸunun da temel beklentisidir."

ErdoÄŸan, salonda bulunan büyükelçiler için, "dünya 5'ten büyüktür" gerçeÄŸi devreye girdiÄŸinde, BM Güvenlik Konseyi'nin 20 daimi üyesinden birinin temsilcisi olarak bulunmaları temennisini dile getirdi.

"Artık dünyada biz 2. Dünya Savaşı'nın ÅŸartlarını yaÅŸamıyoruz. O geçti." diyen ErdoÄŸan, ÅŸimdi her ÅŸeyin 5 daimi üyeden birinin dudaklarının arasında olduÄŸunu ifade etti. Bu üyelerin Suriye, Irak ile Azerbaycan- Ermenistan arasındaki sorunları çözemediklerine deÄŸinen ErdoÄŸan, içlerinden birinin 'hayır' demesi halinde de çözümün mümkün olmadığına iÅŸaret etti. 

BileÅŸmiÅŸ Milletlerde Azerbaycan ve OrtadoÄŸu'da da Filistin ile ilgili çok karar çıktığını belirten ErdoÄŸan, Güvenlik Konseyinde tıkanmasından dolayı bunun uygulamasının saÄŸlanamadığını anlattı. 

ErdoÄŸan, "Tüm bunları çözmek için bize dünyadaki 196 ülkenin de dönerli olarak, içinde yer aldığı BirleÅŸmiÅŸ Milletler Güvenlik Konseyi lazım. Hepsi de orada yer alması lazım. Bunlar aynı anda yer almayacak, diyelim ki 20'ÅŸerli 20'ÅŸerli 25 ise 25 ama 2 yılda bir hepsine orada bir ÅŸans gelecek." ÅŸeklinde konuÅŸtu. 

"Bu sistemle Türkiye'de demokrasi eÅŸiÄŸi daha da yükselmiÅŸtir"

AK Parti'nin aradan geçen 14 yıla raÄŸmen reformcu ruhunu kaybetmediÄŸine vurgu yapan ErdoÄŸan, 16 Nisan'daki halk oylamasında baÅŸarılarının iftiralarla gölgelenmeye çalışıldığını kaydetti. ErdoÄŸan, "Oysa AK Parti'nin baÅŸarısı, kökleriyle bağını koparmadan, milletiyle ele ele istikbale yürümesinden kaynaklanmaktadır." dedi.

Anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi paketinin milletle kurulan bu güçlü bağın eseri olduÄŸunu aktaran ErdoÄŸan, ÅŸöyle konuÅŸtu:

"CumhurbaÅŸkanlığı Hükümet Sistemi, bizden önceki birçok devlet adamının hayalini kurduÄŸu ancak imkanlar el vermediÄŸi için gerçekleÅŸtiremediÄŸi büyük bir reformdur. Altını çizerek ifade etmek isterim ki bu sistemle Türkiye'de demokrasi eÅŸiÄŸi daha da yükselmiÅŸtir. Son 14 yılda tesis edilen istikrar ve güven ortamı böylece anayasal güvenceye baÄŸlanmıştır. Bundan sonra demokraside, ekonomide, terörle mücadelede çok daha güçlü, uluslararası iliÅŸkilerde daha aktif, daha giriÅŸimci bir Türkiye ile karşılaÅŸacaksınız. Bölgesinde ve dünyada barışın, istikrarın, adaletin temini için daha fazla çaba harcayan bir Türkiye göreceksiniz. Yeni Türkiye'nin kendi vatandaÅŸlarımız baÅŸta olmak üzere bölgemizin barışı, huzuru ve istikrarı için umut kaynağı olacağına inanıyorum."

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, 15 Temmuz gecesi Türk milletinin yaptıklarını anımsatan ErdoÄŸan, milletle iftihar ettiÄŸini söyledi. Bir taraftan millete bu açıları yaÅŸatanlardan hukuki olarak hesap sorarken birilerinin de kendilerine dışarıda hesap sormaya kalktığını hatırlatan ErdoÄŸan, ülkeyi güçlendirmeye, kaldırmaya devam edecekleri, bu kiÅŸilerin ekonomide de istediklerine ulaÅŸamayacaklarını vurguladı.

ErdoÄŸan, Büyükelçilere de büyük görevler düÅŸtüÄŸünü söyleyerek, "Sizlerden devletlerinizin Türkiye'de gözü ve kulağı olarak, ülkelerinizdeki karar alıcıları doÄŸru ÅŸekilde yönlendirmenizi bekliyoruz." dedi.

"Katar'la da iliÅŸkilerimizi geliÅŸtirerek sürdüreceÄŸiz"

Katar konusundaki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bölgemizdeki sorunlar henüz çözüme kavuÅŸmamışken maalesef yeni sıkıntılarla karşı karşıya kalıyoruz. Ä°ÅŸte bunlardan biri de Katar meselesidir. Katar'a karşı baÅŸlatılan yaptırımları doÄŸru bulmadığımızı peÅŸinen ifade etmek istiyorum. Dayanışma ve iÅŸ birliÄŸine her zamankinden daha çok ihtiyacımızın bulunduÄŸu bir dönemde yaÅŸanan bu hadise, bölgemizdeki özellikle hiç bir ülkenin faydasına, yararına deÄŸildir. Körfez Ä°ÅŸbirliÄŸi Konseyi üyelerinin kendi aralarındaki meseleleri karşılıklı diyalog yoluyla çözmesi en doÄŸru yoldur. Bu çerçevede Katar'ın ortaya koyduÄŸu soÄŸukkanlı ve ve yapıcı tutumu takdirle karşılıyoruz. Terör örgütlerine karşı etkin bir mücadele verdiÄŸini yakinen bildiÄŸimiz Katar'ın bu ÅŸekilde izole edilmeye çalışılması hiçbir sorunun çözümüne katkı saÄŸlamayacaktır. Türkiye olarak 15 Temmuz darbe giriÅŸimi baÅŸta olmak üzere, en zor zamanlarımızda daima güçlü desteklerini hissettiÄŸimiz tüm dostlarımız gibi Katar'la da iliÅŸkilerimizi geliÅŸtirerek sürdüreceÄŸiz. DiÄŸer ülkelerin Katar'la olan sorunlarının çözümü konusunda da üzerimize düÅŸen her görevi yapmaya hazırız."

ErdoÄŸan, ramazanın hayırlara vesile olmasını dileyerek, büyükelçilere davetlerine teÅŸriflerinden dolayı ÅŸükranlarını iletti.