'Kavakçı olayı milat kabul edildi'
28 Şubat'ın sembol isimlerinden biri olan Dr. Merve Safa Kavakçı, "Başörtüsü yasağı benimle başlamasa da, Kavakçı olayı milat kabul edildi. O günden sonra Türkiye sınırları dışında da tanınmaya, çözüm yolları aranmaya başlandı." dedi.
28 Åžubat'ın sembol isimlerinden biri olan Dr. Merve Safa Kavakçı, "Bu düzen elbetteki sizin üzerinize gelir ama bizler de buna hem 15 Temmuz'da hem de ÅŸimdi 20. senesini idrak ettiÄŸimiz 28 Åžubat'ta olduÄŸu gibi karşı duracağız. Ve nisan ayında yapılacak referandumda doÄŸru kararları vererek hep beraber 'Evet' diyerek yolumuzda yürüyeceÄŸiz." dedi.
Beykoz Ahmet Mithat Efendi Kültür Merkezi'nde, Beykoz Belediyesi, Ä°lim Yayma Cemiyeti ve HAKADER tarafından organize edilen toplantıda konuÅŸan Kavakçı, 20. yılında 28 Åžubat'ı ve Türkiye'de bugün yaÅŸanan süreci deÄŸerlendirdi.
"Bize kan emici vampirler dediler"Bunun ardından eÄŸitimine Amerika'da devam ettiÄŸini kaydeden Kavakçı, "Bilgisayar MühendisliÄŸi eÄŸitimimi tamamlayıp Türkiye'ye döndüm. Ancak kapılar yine bize kapalıydı. O zaman siyasetin içinde bulunarak sorunları en tepeden çözmek gerektiÄŸini düÅŸünerek siyasete girdim. 1999 senesinde iÅŸte böyle bir Türkiye içesinde 'muhtar bile olamaz' dedikleri genç lider Recep Tayyip ErdoÄŸan'ı hapse attılar. Onun hapse girdiÄŸi günlerde de yeni seçilmiÅŸ bir milletvekiliydim. Meclis'te yaÅŸananlardan sonra karalama kampanyaları baÅŸlattılar. 'Mühendis olmuÅŸ ama adam olmamış' dediler. Bize kan emici vampirler dediler. O günlerdeki devlet siz gençlerin ÅŸimdi yaÅŸadığı devlet deÄŸildi. O devlet ezerdi, yok ederdi. Åžimdiki gibi halkı için olan bir devlet deÄŸildi. Müslüman gençlerin karşısında duran bir devletti." deÄŸerlendirmesinde bulundu.
"Hakkın savunucuları dimdik ayakta dururken batılın temsilcileri duramadılar"YaÅŸananların sadece kendi hikayesi olmadığını vurgulayan Kavakçı, ÅŸöyle devam etti:
"Bu hikaye aynı zamanda Türkiye'nin de hikayesi. BaÅŸörtüsü yasağı benimle baÅŸlamasa da, Kavakçı olayı milat kabul edildi. O günden sonra Türkiye sınırları dışında da tanınmaya, çözüm yolları aranmaya baÅŸlandı. Avrupa Ä°nsan Hakları Mahkemesine baÅŸvurdum. Türkiye Cumhuriyeti devleti seçme ve seçilme hakkını ihlal ettiÄŸi için mahkum edildi. O gün Meclis'te taktığım baÅŸörtüsü özgürlük simgesi olarak sergilendi. Böyle bir Türkiye'den bugünlere geldik. BaÅŸörtüsü meÅŸ'alesi benden kardeÅŸim milletvekili Ravza Kavakçı'ya geçti. KardeÅŸim 2015'te aynı baÅŸörtüsü ile yemin etti. Hakkın savunucuları dimdik ayakta dururken batılın temsilcileri duramadılar, bize 15 Temmuz'u yaÅŸattılar. Dimdik durup 'biz de varız, mazlumun yanındayız sadece halkımızın deÄŸil Suriye'den gelene de Afganistan'dan gelenlere de Irak'tan da gelenlere gönlümüzü, kapımızı, ülkemizi açarız' derseniz, 'dünya beÅŸten büyük' derseniz, 'Rabia' ile selam verirseniz, 4, 5'ten büyük derseniz sizin başınıza bomba da yaÄŸdırırlar. BoÄŸaz Köprüsünün tepesinden atış yaparak insanlarımızı öldürdüler. Suikast de düzenlerler. Bu düzen elbetteki sizin üzerinize gelir ama bizler de buna hem 15 Temmuz'da hem de ÅŸimdi 20. senesini idrak ettiÄŸimiz 28 Åžubat'ta olduÄŸu gibi karşı duracağız. Ve nisan ayında yapılacak referandumda doÄŸru kararları vererek hep beraber 'Evet' diyerek yolumuzda yürüyeceÄŸiz."
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.