Kendi geleceğimiz dediğimiz zaman Batı'nın maskesi düştü

Ä°çiÅŸleri Bakanı Süleyman Soylu, TekirdaÄŸ'da muhtarlar ve sivil toplum kuruluÅŸu temsilcileriyle kentteki bir oteldeki buluÅŸmasında yaptığı konuÅŸmada, dünyayı son dönemde en çok heyecanlandıran kavramın deÄŸiÅŸim olduÄŸunu söyledi. 

Batı dünyasının deÄŸiÅŸim isteyenlerin deÄŸiÅŸimine farklı karşılık verdiÄŸini anlatan Soylu, ÅŸöyle devam etti:

"(DeÄŸiÅŸmeyen tek ÅŸey deÄŸiÅŸimdir) sözünü, biz atasözü gibi hepimiz biliyoruz. Evet dünya deÄŸiÅŸiyor, iletiÅŸim baÅŸ döndürücü bir hızla geliÅŸiyor, dünya her köÅŸesiyle birbirine yaklaşıyor, sınırlar kalkıyor ve Berlin Duvarı'nın yıkılması dünya için önemli bir iÅŸaret fiÅŸeÄŸi. Medeniyet deÄŸerleri özellikle Batı dünyasında yükseliyor. Ä°nsan hakları en ince ayrıntısına kadar ele alınıyor, uluslararası adalet divanları güya mazlumların ümidi oluyor."

"Direnç gösterdiler"

Türkiye'nin 2002'den beri yaÅŸadığı deÄŸiÅŸim ve inovasyon olmasına raÄŸmen, Batı medeniyetinin giderek artan direnciyle karşılaÅŸtığının altını çizen Soylu, "Bir duvarı tuÄŸla tuÄŸla yükseltiler, Türkiye her attığı adımda, ortaya koyduÄŸu her geliÅŸmede önce bir korkutma, sonra bir itiraz, en sonunda da müdahaleyle karşılaÅŸtı. Önce 367 garabetini gördük, sonra 27 Nisan e-muhtırasını, ardından 2009 kapatma davası, sonrasında gelen Gezi olayları, 17/25 Aralık hadisesi, 6-7 Ekim olayları ve nihayetinde yaÅŸanan bu büyük deÄŸiÅŸime itiraz ortaya koyan 15 Temmuz hadisesi..." diye konuÅŸtu.

Soylu, Türkiye'nin deÄŸiÅŸim talebini engelleme çabasının her alanda kendini gösterdiÄŸini aktararak, "Türkiye'de ne deÄŸiÅŸmiÅŸti?" diye sordu. "Her ÅŸeyden önce zihniyet deÄŸiÅŸti" diyen Soylu, konuÅŸmasını ÅŸöyle sürdürdü:

"Türkiye, artık hedefleri olan, kendi gücünün farkında olan istikrarlı bir ortama kavuÅŸmuÅŸtu. Türkiye, 'küçük ülke' statüsünden büyük ülke statüsüne geçmeye çalışınca maalesef Batılı dostlarımızın, bize müttefik ve dost anlayışı deÄŸiÅŸti, bin 500 dolarken dosttuk, 2 bin dolarken dost ve müttefiktik, 3 bin dolarken dost ve müttefiktik, insanlarımız hastane kuyruÄŸunda, kalp krizinde ilaç kuyruÄŸunda ölürken, insansız hava uçağımız olmadığı için terörle mücadelede zorlanırken, insansız hava uçağımızı Ä°srail'den almak zorunda kaldığımızda, her yüz liranın 70 lirasını bütçeden faize verirken, Altay Tankı üretmezken, Cirit Füzesi üretmezken, elimizi kendimize yardım için açarken, Atak helikopterlerini üretmezken, dost ve müttefiktik.

Kendi evlatlarımız yerli ve milli bir insansız hava aracını üretip, ay yıldızlı armayı onun gövdesine bastığımızda hesaplar deÄŸiÅŸti. Mazlumlara dini, dili, ırkı ne olursa olsun en çok yardım eden ülke olduÄŸumuzda hesaplar deÄŸiÅŸti. Kendi çıkarlarımız dediÄŸimiz zaman, kendi geleceÄŸimiz dediÄŸimiz zaman, hesaplar deÄŸiÅŸti. O 'insan hakları' diyen, 'temel hak ve özgürlükler' diyen Batı'nın maskesi, bir anda düÅŸüverdi, hep birlikte acı gerçekle karşı karşıya kaldık."

"Türkiye rahatsız etti"

Bakan Soylu, Türkiye'nin geliÅŸiminin Batı'yı rahatsız ettiÄŸini ve ortaya koydukları hesapları deÄŸiÅŸtirmek zorunda kaldıklarının altını çizerek, "Dünyanın en pahalı jeopolitik toprakları üzerinde bulunan Türkiye'nin sorunlarını çözerek sürekli geliÅŸim göstermesi, birilerini rahatsız etti. DeÄŸiÅŸim ve inovasyon diyen Batı, bunu sadece kendisi için istemiÅŸtir. Batı tırmanmak için bir merdiven yaptı ama çıkınca baÅŸkaları o merdivenden tırmanmasın diye o merdiveni geriye itti. Oraya kimsenin çıkmaması için kendi adına bir plan ortaya koydu. Dünyanın DoÄŸu diye adlandırdığı kesimini geri bırakmak için darbe yöntemlerini, ekonomik istikrarsızlık, siyasal istikrarsızlığı, statükoyu desteklemiÅŸ deÄŸiÅŸim talebinin önünde durdu ama Türkiye bu zinciri kırdı." deÄŸerlendirmesinde bulundu.