Kılıçdaroğlu'nun havalimanında darbecilerle teması söz konusu

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın, Pınarhisar Cezaevi'ne gitmeden önce evinden Kral FM'e baÄŸlandığını anımsatan Akbay, ErdoÄŸan'ın o gün baÄŸlanarak yaptığı konuÅŸmayı dinletti.

"AÅŸk ile koÅŸan yorulmaz"

Dinledikleri konuÅŸmayı 18 yıl önce Mart ayında yaptığını, nereden nereye gelindiÄŸini anlatan ErdoÄŸan, "Cezaevine giderken Türkiye ile ilgili hayalleriniz var. Hiç mi karamsarlığa, umutsuzluÄŸa kapılmadınız o anda?" sorusu üzerine, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:

"Karamsarlık diye bir ÅŸey eÄŸer hayatıma sinmiÅŸ olsaydı zaten bu noktalara gelmemiz mümkün olmazdı. Ä°nanmış insanlar için bir defa karamsarlık olamaz. Biz inanmışız, azmetmiÅŸiz ve bu yola da öyle girmiÅŸiz. AÅŸk ile koÅŸan yorulmaz. Böyle koÅŸuyoruz, böyle de yorulmak mümkün deÄŸil. Biz özellikle ÅŸuna inanmışız. Halka hizmet Hakk'a hizmettir. Buna inandığımız için bu yolda belediye baÅŸkanlığımızdan bu yana bu ÅŸekilde yürüdük. Seninle beraber KazlıçeÅŸme'de Ahmet Kaya'nın olduÄŸu geceyi hatırla. Bir milyona yakın insan o gece oradaydı. Bir milyona yakın insan bizi niye orada yalnız bırakmadı? Cezaevine gidiyoruz ve milletimiz bizimle beraber. DüÅŸünün o zaman Ä°stanbul'un nüfusu 8 milyon. 8'in biri orada. Böyle bir gün yaÅŸadık orada. Herkes ayakta."

Programda CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın, 1998 yılında Pınarhisar Cezaevi'ne girmeden önce sanatçı Ahmet Kaya'nın da katıldığı KazlıçeÅŸmede'ki 75. Yıl Cumhuriyet Konseri'nde yaptığı konuÅŸma da dinletildi.

"Durup dururken insanlar sizi sevmez"

Recep Tayyip ErdoÄŸan, "Cezaevine girmeden önce bir milyon kiÅŸi toplandı. O gün kimse slogan da bilmiyor, parti, bayrak yok, sadece Türk bayrakları, ülkücüler, saÄŸcılar, solcular, herkes orada. Sadece 'En büyük baÅŸkan bizim baÅŸkan.' diyorlar. O tabloyu görünce ne hissettiniz?" ÅŸeklindeki soruyu da ÅŸöyle yanıtladı:

"7 AÄŸustos'taki Yenikapı ruhu var ya adeta bu Yenikapı ruhunun yeniden ayaÄŸa kalkışı. Allah'a hamdolsun, demek ki bir sevgi, muhabbet var. O 4,5 yıl içinde yapılanlar Ä°stanbul'da meyvesini vermiÅŸ. Durup dururken insanlar sizi sevmez. Bir hizmet var ki... Çünkü Ä°stanbul ciddi bir badireden çıktı. O CHP belediye baÅŸkanlığının Ä°stanbul'a getirdiÄŸi susuzluÄŸu, çöp daÄŸlarının Ä°stanbul halkına yaÅŸattıklarını, hava kirliliÄŸini Ä°stanbul halkının unutması mümkün mü? Birileri çıkıyor, 'CHP bizi çaÄŸdışılıktan kurtaracak.' diyor. Ä°stanbul ÅŸu anda çaÄŸdışılık mı yaşıyor? Ä°nsaf et. Göz var, görmüyor, kulak var, duymuyor, dil var, hakikati söylemiyor, kalpler mühürlenmiÅŸ. Åžimdi 94 öncesi Ä°stanbul'u ve Türkiye'yi düÅŸün.

Bir de 94 sonrası Türkiye'yi ve Ä°stanbul'u getirdiÄŸimiz yeri düÅŸün. A'dan Z'ye, eÄŸitim, saÄŸlık, adalet, emniyet, ulaşım, enerji, gıda, tarım, savunma sanayisinde getirdiÄŸimiz yere bakalım. Herkesin dürüst olması lazım. Yalan konuÅŸmayacak. Yalanın da bir sermayesi var. Onun için ben bu 16 Nisan'ı inÅŸallah yalanların tamamen ayak altına alındığı ama hakikatin yine zirve yaptığı gün olarak görüyorum."

"Milletin hizmetkarı olduk"

"Zaman zaman diyorlar ki: 'Tayyip ErdoÄŸan yapacaksa, AK Parti yapacaksa biz sürünmeye razıyız. Ülke batsın ama bunlardan kurtulalım.' Bu zihniyeti nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine ErdoÄŸan, "Bu zihniyet, deÄŸerlendirmeye tabii bir zihniyet deÄŸil ki." yanıtını verdi. 

"Ülkesinin batmasını kalkıp da böyle bir yanlış mantıkla izah edenlere ne denebilir ki?" ifadelerini kullanan ErdoÄŸan, ÅŸöyle devam etti:

"Bunlar tam kör. 'Ülke batsın ama ErdoÄŸan olmasın.' Bu, ne menem bir yaklaşım? Bunun insani bir yanı, vicdani bir yanı olur mu? Ülkesinin batmasını istiyor ama tüm millete, tüm vatana hizmet edenin de yok olmasını istiyor. Bu, tamamen faÅŸizan bir mantığın tezahürüdür. Bu faÅŸizan baskılara, bu faÅŸizan anlayışlara bu ülkeyi asla terk edemeyiz, Zaten bunlardan bu ülkeyi zor temizledik. Tekrar bunu yaÅŸamak mümkün deÄŸil. Bunları ancak açarız ellerimizi, 'Allah bunları ıslah etsin.' deriz. Onun için ne diyoruz ikide bir? 'Milli irade'. Bunlar bir de üstelik 'Biz Atatürk'ün partisiyiz, biz Atatürkçüyüz.' diyorlar. Peki Atatürk ne diyor? 'Egemenlik, kayıtsız ÅŸartsız milletindir.' diyor. Niye millete saygınız yok? Hem böyle diyeceksin hem millete saygın olmayacak. Seversin, sevmezsin. Bu millete efendilik yoktur. Bu millete hizmetkarlık vardır. Biz, bu milletin efendisi olmadık, bugüne kadar hep hizmetkarı olduk. "

"Sistemler bakidir"

"KılıçdaroÄŸlu diyor ki: 'Bu yetkileri, 18 maddelik anayasa geçsin, tamam. Sayın ErdoÄŸan var olduÄŸu sürece kullansın, ondan sonra geri devretsin. Biz Sayın ErdoÄŸan'ın bu yetkileri kullanmasına karşı deÄŸiliz. Kendisi kullanabilir ama kendisinden sonra bu yetkileri devretsin.' gibi açıklaması oldu. Bunu nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz?" sorusu yöneltilen ErdoÄŸan, "Bu, bir defa anayasal bir sistemde, bir hukuk devletinde çok saçma sapan." dedi. 

"Sizden o da memnun galiba anladığım kadarıyla." ÅŸeklindeki deÄŸerlendirme üzerine ErdoÄŸan, ÅŸöyle konuÅŸtu:

"Memnun olur veya olmaz, o ayrı bir konu da bu teklif bir defa saçma sapan bir teklif. Ben Tayyip ErdoÄŸan olarak kendime bir sistem istemiyorum ki benim böyle bir derdim yok. 'Bu ülkenin geleceÄŸini kurtaracak bir sistemi inÅŸa edelim.' diyorum. Niye? Ben faniyim, ben baki deÄŸilim ki ama sistemler bakidir. Bizim derdimiz burada bu. Sayın KılıçdaroÄŸlu'nun öyle lafları var ki ne ipe gelir, ne sapa gelir. Ä°ki de bir mesela tek adamlıktan bahsediyor. Ä°ki de bir tarafsız olmaktan bahsediyor. Mesela hem parti genel baÅŸkanı hem cumhurbaÅŸkanı olmak, bunun doÄŸru olmadığından, nasıl tarafsız olacak, bunlardan bahsediyor. Åžimdi bunlardan bahseden bir kiÅŸiye ben ancak ÅŸunu söylerim."

"Hayır' diyenlere çaÄŸrıda bulunuyorum"

Sunucunun, kamuoyunda "Hayır" diyenlere "terörist" denildiÄŸi gibi algı oluÅŸturulduÄŸunu belirterek, "Bu, anladığımız kadarıyla bir yanlış anlaşılma oldu çünkü siz bunu daha sonra düzelttiniz." demesi üzerine ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi:

"Daha önce öyle söylemedim ki zaten. Ben daha önce 'Hayır' diyenler teröristtir.' demedim ki. Ben sadece 'Hayır' diyenlere bir çaÄŸrıda bulunuyorum. Tam aksine 'Hayır' diyenleri de anlayışla karşılarım.' dedim. 'Onlar da hatta saygındır.' dedim. ancak ÅŸu anda 'Hayır'ı Türkiye'de kim savunuyor, dünyada kim savunuyor? Kandil 'Hayır' diyor mu, diyor. Bölücü başı Ä°mralı'dan 'Hayır' mesajları veriyor mu, veriyor. FETÖ'nün başı Pensilvanya'dan 'Hayır' diyor mu, diyor. Tüm imkanlarıyla saldırıyor mu, saldırıyor. Terör örgütü Avrupa'da Türkiye düÅŸmanlarıyla beraber ele ele 'Hayır' kampanyaları yapıyor mu, yapıyor. Ben ülkemdeki samimi siyasetle ilgilenenlere diyorum ki: Söyle bana arkadaşını, söyleyeyim sana kim olduÄŸunu. Sevgili Peygamberimizin de 'KiÅŸi sevdikleriyle beraberdir.' hadisinden bahsediyorum. Kimi seviyorsan onunla beraber haÅŸrolunacaksın. Bu adamların Türkiye için gördükleri hayırlı bir rüya yok."

"Ülkemizi güvenli liman haline getirdik"

Programda, halk oylamasında "Hayır" oyu verecek bazı vatandaÅŸların gerekçelerini dinleyen ErdoÄŸan, oylanacak 18 maddenin iyi okunması ve anlanması tavsiyesinde bulunarak, ÅŸunları kaydetti:

"Köprü, hastane, okul tabii ki yapacaklar.' diyor. Peki bizden önce gelen CHP iktidarları niçin bunları yapmadılar? Bu yolları bizden önce gelenler niye yapmadılar? Bu okulları niye yapmadılar? Bu havalimanlarını niye yapmadılar? Acaba bu ülkede orta tabaka ve altı uçaÄŸa binebiliyor muydu? Biz iktidara geldiÄŸimizde sadece Türk Hava Yolları vardı. Åžimdi uçak fiyatı o zaman ki lüks otobüslerin fiyatına düÅŸtü, bu hale geldik. Ülkenin dört bir yanına artık uçakla gidebiliyorsun. Tabii ki biz bunları vatandaşın vergileriyle yaptık ama biz çeÅŸitlendirerek adımlar da attık. Nedir bu? Ülkemizi güvenli liman haline getirdik. Åžu anda dış yatırımcı, iç yatırımcı icabında devlete yük olmadan birçok yatırımları yapar hale geldi. Bunun adı finansmanı yönetmektir, parayı yönetmektir. 

Bizden öncekilerde böyle bir kabiliyet yoktu. Mesela vergi gelirinin yüzde 85'inin faize gittiÄŸi bir Türkiye'yi devraldık ama ÅŸimdi böyle bir ÅŸey yok. Bu, ÅŸimdi yüzde 35'lere düÅŸtü. Türkiye'yi biz böyle bu hale getirdik ama bunlar ideolojik yaklaÅŸtıkları için bunları görmüyorlar. Terör bizim kararlılığımızla bitecek. Terörün mazisi 14 sene deÄŸil, bu ülkede 35 yıldır terör var. Biz terörün egemen olduÄŸu bir ülkeyi devraldık. Kaldı ki 'Hayır' diyene 'terörist' diye bir ifade asla ne benim ne arkadaÅŸlarımın yaklaşımı deÄŸildir."

"O adamı bir dakika tutmam orada"

CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt'un halk oylamasıyla ilgili açıklamalarını anımsatan ErdoÄŸan, "Terör estirme noktasında asıl terörü estiren kim, biliyor musunuz? Åžu anda CHP zihniyetinin Konya Milletvekili. Ne yapıyor? 'EÄŸer evet çıkarsa Ä°zmir'den denize dökeceÄŸiz.' diyor. Sayın Baykal, 'Hayır çıkarsa adeta denize dökmüÅŸ kadar mutlu olacağız.' diyor. Peki Genel BaÅŸkan KılıçdaroÄŸlu, 'Denize dökeceÄŸiz.' diyen o adama kesin ihraç talebiyle acaba parti içinde bir disiplin iÅŸlemi yaptı mı? Yapmadı." diye konuÅŸtu.

Programda CHP Milletvekili Bozkurt'un söz konusu ifadelerinin olduÄŸu ses kayıdının dinletilmesi üzerine ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi: 

"Bir defa millet iradesine saygısı yok, önce bunu öÄŸrenmesi lazım. Bugün millet iradesine saygılı olan bir yerdir. Bu zihniyet, bu kafa yapısı Samsun'a giremez. Samsun'dan ne kadar 'evet' çıkacak, ne kadar 'hayır' çıkacak, 16 Nisan akÅŸamı göreceÄŸiz. Sivas, Amasya, buralarda bile gereken dersi alacak. Sakarya, gereken dersi bunlara verir. Dün Ä°zmir'deydik biz, bekledim ben belki gelir, denize dökerler diye. Gelseydi, dökseydi. Ä°zmir bambaÅŸka. Sen ne dediÄŸinin farkında mısın? Bunlar tam gerizekalı. Partimin içerisinde böyle bir adam olacak, ben genel baÅŸkan olacağım, o adamı bir dakika tutmam orada. 

Senin bir defa milli iradeye saygın olması lazım. Sen karşı düÅŸüncede olan birisi için nasıl böyle çirkefçe, adi bir ifadeyi kullanırsın? Hemen bu adamı partinden uzaklaÅŸtıracaksın, bu kadar basit. Bu adam daha siyaseti öÄŸrenmemiÅŸ. Asıl emperyalist kendisi çünkü karşı düÅŸünceye tahammülü yok. FaÅŸist kendisi, karşı bir düÅŸünceye tahammülü yok."

"Tankların yanına geliyor"

KılıçdaroÄŸlu'nun, bir televizyon kanalında yaptığı söyleÅŸide "Haber gelseydi, ben havalimanından ayrılmaz, orada beklerdim." dediÄŸini anımsatan ErdoÄŸan, KılıçdaroÄŸlu'nun daha önce de "Darbe olsa ilk defa tankın üzerine ben çıkarım." dediÄŸini kaydetti.CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, KılıçdaroÄŸlu'nun 15 Temmuz gecesi 23.15-23.30 aralarında Atatürk Havalimanı'nda olduÄŸunu ifade ederek, kendisinin o sıralarda Marmaris'te bulunduÄŸunu, facetime ile "halkı meydanlara çağırdığını" hatırlattı.Havalimanına 03.00-03.30 sıralarında geldiÄŸini belirten ErdoÄŸan, "Fakat çok ilginçtir, VÄ°P'te beyefendi. NTV'deki programda, 'EÄŸer bizi haberdar etseydiler, ben beklerdim.' diyor. Fakat çok daha ilginci, ÅŸimdi yeni düÅŸtü bunlar, VÄ°P'teki bütün kameralara takıldı, o kameralarda tankların yanına KılıçdaroÄŸlu'nu alan araba geliyor ışıldaklarıyla falan özel, tanklardaki ve onların yanındakilerle görüÅŸmeler yapıyor. A Haber'in yayınlarında bu görüntüler var. Ondan sonra onlar, çıkıp Bakırköy Belediye BaÅŸkanlığına geliyor." diye konuÅŸtu."Darbecilerle bir teması mı söz konusu?" sorusu üzerine ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:"Teması söz konusu. Işıldakları olan araçlarla geliyorlar, tankların etrafında, iki tanktan bahsediyorlar, onlarla orada görüÅŸmeyi yapıyor ve o görüÅŸmeden sonra oradan ayrılıyor. Demek ki danışıklı dövüÅŸ. Öbür tarafta, bizim Safiye bacımızı bu alçaklar, namussuzlar, tankların yanına geldiÄŸi zaman elinden tutuyorlar, telefonunu alıyorlar, savuruyorlar, kendisini itiyorlar, kakıyorlar, taciz ediyorlar, bu tür ÅŸeyleri yapıyorlar ama KılıçdaroÄŸlu beyefendiye anlaÅŸmış olarak, 'Hadi sen gidebilirsin.' deyip ona yol veriyorlar. VatandaÅŸlar öbür tarafta Devlet Konukevi'nin olduÄŸu yerde, orada on binlerce insan var. Niye oraya gitmiyorsun? 'Beni çağırsaydı giderdim.' diyor, bırak yalanı, hayatın yalan. Sen oradan Bakırköy'e gidiyorsun." KılıçdaroÄŸlu'nun "kontrollü darbe" sözünün sorulduÄŸu ErdoÄŸan, "Kontrollü darbe ifadesi, kontrollü bir danışıklı dövüÅŸü kimlerle yaptığının en güzel ifadesi. Çünkü bu koltuk, kontrollü bir koltuktur, oturduÄŸu koltuk. Ve bu oturduÄŸu kontrollü koltukta, oraya kasetle geldi, kasetle de gidicidir, kalıcı deÄŸil. Ama dürüst deÄŸil bu adam. O akÅŸam oradan kaçıyor gidiyor. 7 AÄŸustos'ta biz Yenikapı buluÅŸması yapıyoruz. Ben özel kalemime talimat veriyorum, diyorum ki 'Sayın KılıçdaroÄŸlu'nu ve Sayın Bahçeli'yi davet edin beraber buluÅŸalım.' HDP'yi davet etmedim." yanıtını verdi. 

"Yenikapı ruhuna uygun yürütüyoruz"

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Havalimanında böyle iletiÅŸim kurduÄŸunu bilseydiniz davet eder miydiniz?" sorusu üzerine, "Kesinlikle davet etmezdim. Niye? Darbecilerle anlaÅŸmış olan birisini nasıl davet ederim? O gece orada durmadan bastırıp Bakırköy'e giden birisini nasıl davet ederim? Nitekim biz davet ediyoruz, kendisi olumsuz cevap veriyor. Fakat daha sonra öyle zannediyorum ki birçok baskılar oldu, bu baskılar neticesinde son anda bize cevap geliyor ve Yenikapı'ya geliyor. Biraz geçtikten sonra 'Ben Yenikapı buluÅŸmasını kabul etmiyorum.' mealinde bir ÅŸeyler söyledi." karşılığını verdi.Yenikapı buluÅŸmasını, o ruha uygun olarak MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli ile yürüttüklerini belirten ErdoÄŸan, bunda ülkenin ortak menfaatinin bulunduÄŸunu söyledi. CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, siyaset uzlaÅŸmaysa, dürüst bir rekabetse bunu KılıçdaroÄŸlu'nun da yapması gerektiÄŸini ifade etti.

"Arkasında dururuz"

"17/25 Aralık bir milat mıdır sizin açınızdan?" sorusu üzerine CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Sadece o deÄŸil tabii, baÅŸka konular var ki onun önüne de sarkıyor. Ama bu dediÄŸim benim özellikle Bank Asya ile ilgili, Bylock'la ilgili olan süreç. Bu sürecin içerisinde Bank Asya'yı ayakta tutmak üzere oraya ciddi manada Feto'nun çaÄŸrısı üzerine para yatıranlar, iÅŸte ÅŸu anda yargının ağındadır. Kim olursa olsun, asker, polis, sivil hepsiyle ilgili olarak bir çalışma baÅŸlatılmıştır ve ÅŸu anda içeride binlerce kiÅŸi varsa, bunun hepsi de ÅŸu anda bunun hesabını ödüyorlar, ödeyecekler." dedi.Recep Tayyip ErdoÄŸan, "Suçsuz olanları da takip ediyor musunuz?" sorusuna karşılık, daha yeni 400'ün üzerinde kiÅŸinin iÅŸe iade edildiÄŸini, bundan önce de olduÄŸunu söyledi.

"MaÄŸduriyet edebiyatıyla gelmeyin." dediÄŸini anımsatan ErdoÄŸan, ÅŸöyle konuÅŸtu:

"Niye? Çünkü biliyoruz ki onunla gelenler, kendi yakınları olanların bir defa nelerle meÅŸgul olduÄŸunun farkında deÄŸiller. Mesela ÅŸu ana kadar toplamda,15 Temmuz'dan bu yana kadar 25 bin kiÅŸi tekrar göreve iade edildi. Bu sıradan bir rakam deÄŸil, çok ciddi rakam. Bu kadar kiÅŸi iade edildiÄŸine göre demek ki ÅŸu anda hükümet, yargı bu konuda üzerilerine düÅŸeni yapıyor. Bundan sonraki süreçte de bu hala devam edecek, yargı bundan sonra da bazı iade kararları alabilir. Bunları da hükümet takip ediyor, CumhurbaÅŸkanı olarak aynı ÅŸekilde ben de takip ediyorum. Niye? Biz göre göre dört dörtlük, ispatı vücut eylemiÅŸ bu tür ÅŸeyler varsa, biz tabii ki Adalet Bakanımıza da bu noktada deriz ki 'Bunlarla ilgilenin, burada bir ÅŸeyler dönüyor olabilir.' falan."

"Kan gövdeyi götürecek hale götürürdü"

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Kesinlikle Silahlı Kuvvetler, polis teÅŸkilatımız, devletin diÄŸer kurumları bütün bunlarda kim olursa olsun, bizim bunlara yönelik bir defa eÄŸer acıma duygusuyla hareket edersek, acınacak hale geliriz. Çünkü bunlar bu milleti böldüler, bu ümmeti parçaladılar. Dolayısıyla bunların bu yaptığı tahammül edilir ÅŸeyler deÄŸildir. Nice iÅŸ adamlarını bunlar haraca baÄŸladılar ve hala bu mekanizmaları bunların devam ediyor. Åžu anda elimize bizim neler geliyor neler. Devletin madenlerini, kaynaklarını bunlar nasıl sömürdüler, nasıl oralardan paraları akladılar, hepsi ortada." diye konuÅŸtu."15 Temmuz baÅŸarılı olsaydı ne olacaktı Türkiye'de?" sorusuna ErdoÄŸan, ÅŸu yanıtı verdi:"Åžu anda bir defa bütün mesele onların kuracakları bir devletti. Onun için biz ne diyoruz? 'Paralel devlet' diye bunun adını koyduk, vardı. Bu tabii Allah göstermesin Türkiye'yi içeride çok ciddi bir kan gövdeyi götürecek hale götürürdü. Böyle bir ÅŸeye tabii asla tahammül etmek mümkün deÄŸil. Bunu düÅŸünmek dahi istemiyoruz. Ama o gece milletimizin feraseti her ÅŸeyi kurtarmıştır. ÇaÄŸrıya milletimizin verdiÄŸi cevap, o ferasetin bir göstergesidir. KılıçdaroÄŸlu gibi muhalefet olursa, gelirler sizinle radyo söyleÅŸisinde, 'Tankın karşısında darbe olursa duracağım.' diyen insanı... Buyurun. Åžimdi size bunu söyledi ama bak A Haber'de nasıl yakalandı."

"Ä°stikrar için baraj ÅŸart"

Halk oylamasından "evet" çıkması durumunda balkon konuÅŸması yapıp yapmayacağının sorulması üzerine ErdoÄŸan, "Önce bir 16 Nisan akÅŸamını görelim. Hayırlısıyla 16 Nisan Pazar akÅŸamını görelim. Ondan sonra kararımızı veririz." dedi. 

ErdoÄŸan, 17 Nisan'da ne tür sürprizlerinin olacağının sorulması üzerine ise "O zaman 17 Nisan'ın hiçbir anlamı kalmaz. Milletin öncelikle muhabbetini kazanabilecek dozda inÅŸallah bir müjde olacaktır." ifadesini kullandı. 

Seçim barajının kalkıp kalkmayacağına dair soruya ErdoÄŸan, gündeminde böyle bir ÅŸeyin de yetkisinin de olmadığı yanıtını verdi. Seçim barajı konusundaki kanaatinin belli olduÄŸunu anımsatan ErdoÄŸan, "Bir defa ben baraj olayını özellikle ÅŸu anda mevcut yapı içerisinde doÄŸru bulmuyorum. Ä°stikrar için barajın olması lazım." dedi.