KURAKLIK ENSEMİZDE!
Yüksek Ziraat Mühendisi Konya Postası Yayın Grubu yazarlarından Celil Çalış, yaşanan kuraklığın gelecekteki tehlikesine dikkat çekti
Meteoroloji Genel Müdürlüğü geçtiğimiz günlerde 3 aylık kuraklık haritasını yayınlamış, haritada Konya’nın ''çok şiddetli kuraklık'' kategorisinde yer aldığına dikkat çekmişti. Ziraat Yüksek Mühendisi Celil Çalış, Konya’nın son 52 yılın en az yağış alan dönemini yaşadığının altını çizdi.
“Genel olarak kuraklığa baktığımız zaman geçtiğimiz yılı mumla aradığımız bir dönem içerisindeyiz” diyen Çalış, “Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün yayınlanmış olduğu haritada sadece Konya açısından değil Orta Anadolu, Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu bölgeleri açısından da büyük bir tehlike söz konusu. Şu anda kuraklığı iliklerine kadar hissetmeyen Ege Bölgesi ve Akdeniz’in bir kısmı var. Türkiye’nin diğer bölgelerinde uzun yıl ortalamasına bakıldığı zaman ciddi bir kuraklıkla karşı karşıyayız” dedi.
BEYŞEHİR OVAYA SU VERMEYEBİLİR!
Çalış, “Konya’ya baktığımız zaman 2 milyon 200 bin hektar tarım arazisi varlığının 3’te 2’si doğaya bağlı tarım yani sulama olmadan yağışla tarımsal üretimin yapılabildiği bir yapı içerisinde. Geriye kalan 3’te 1’lik 600 bin hektarlık sulama varlığının da hemen hemen yarısı yer üstü sularıyla yanı baraj ve göletlerle sulanan bir arazi yapısında. Bir zamanlar 50 metre 70 metre olan yer altı kuyularında şu anda 420 metreye kadar inen bölgeler oldu. Bu sulamayla ilgili de bakıldığı zaman bizden sonraki neslin hakkı olan belki de içme-kullanma suyunu şu anda çalar vaziyetteyiz. Aslında bizim onlara kullanabilir bir toprak, kullanabilir bir su vebalimiz ve sorumluluğumuz var. Yer üstü sularına baktığımız zaman en büyük ve Konya’nın sulama haznesi olan Beyşehir Gölü, maalesef şu anda ölü hacim dediğimiz su alınamaz boyutta. Şu durumda yaşadığımız mevsim itibariyle dağlarda bulunan kar yükünün Beyşehir Gölü’nden ovaya hiç su verilememe tehdidiyle karşı karşıyayız” dedi.
4 FARKLI KURAKLIK İSMİ VAR
En son 2019 yılında benzer bir kuraklık yaşandığına dikkat çeken Çalış, “O zamanki kuraklık bu kadar tehlikeli değildi. Şiddet olarak bakıldığı zaman ise en son 2008 yılında bir kuraklık yaşadık. Kuraklığın 4 farklı ismi bulunuyor. Bunlardan birincisi meteorolojik kuraklık. Kuraklık süresi ve kuraklık derecesi temelinde tanımlanan meteorolojik kuraklık, yağış, nem ve sıcaklık gibi iklim verilerinin en yüksek, en düşük veya ortalama değerlerine göre yorumlanması esasına dayanmaktadır. İkincisi ise, hidrolojik kuraklık. Aküferler (YAS), göller ve rezervuarlar gibi hazır su kaynaklarının su seviyelerinin istatistiki ortalamanın altına düşmesi şeklinde tanımlanabilir. Üçüncüsü tarımsal kuraklık. Toprakta bitkinin ihtiyacını karşılayacak miktarda suyun bulunmaması olarak tarif edilebilir” dedi. Sosyoekonomik kuraklığa da dikkat çeken Çalış, “Meteorolojik, hidrolojik ve tarımsal kuraklık unsurlarının bazı ekonomik malların arzı ve talebine olan etkileriyle ilgilidir. Su yetersizliğinin insanları ve yaşamlarını etkilediği zaman sosyoekonomik kuraklıktan bahsedilir” dedi.
NORMAL SEVİYEYE GELMEK ZOR OLACAK
4 farklı kuraklığı aynı anda yaşıyoruz diyen Çalış, “Ancak meteorolojik ve hidrolojik kuraklık dediğimiz özellikle hidrolojik kuraklığı etkileyen göllerde, barajlarda, göletlerde suyun birikmesi için dağlarda kar yükünün oluşması bunlarında eriyişe geçerek bahar dönemlerinde su haznemizi doldurarak bu dolan suların arazide kullanılması, içme suyunda kullanılmasını engelleyecek bir yapı. Yapının yenilenmesi için özellikle de bundan sonra mart, nisan döneminde yağacak olan yağışların mevsim normallerinin çok üzerinde olması gerekir ki normal seviyeye gelelim” dedi.
TARIM TAKVİMİ YENİLENMELİ
Nisan yağmurları konusunda 2022 yılında verimli ve bereketli bir yıl yaşandığını söyleyen Çalış, “Mayıs ayında başlayan ve Haziran’ın 15’ine kadar giden kırkikindi yağmuru o döneme kaydı. Bu da neyi gösteriyor, mevsimlerin yeniden güncellenmesi yeniden tarım takviminin oluşturulmasını yönlendirebileceği şekliyle 45 gün mevsimlerin kaydığını baz alarak ekimlerimizi buna göre ayarlamamız gerekiyor. İklim değişikliğini yaşıyoruz. Buna göre tedbirimizi alıp bir yol çizmemiz gerekiyor” diye konuştu. (Fatih Ersoy-Hamide Yıldırım)
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.