Mevlana’nın Konya’ya Gelişi Kto Karatay Üniversitesi’nde Anıldı
Mevlana Celaleddin-i Rumi ve ailesinin Konya'ya gelişinin 787. yıl dönümü KTO Karatay Üniversitesi Mürekkep Düşünce Topluluğu tarafından bir konferansla anıldı.
KTO Karatay Üniversitesi Karatay, Selçuklular AraÅŸtırma, Uygulama ve Ä°nceleme Merkezi (KARSUM) Müdürü Prof. Dr. Erkan Türkmen tarafından verilen konferansa, akademisyenler ve öÄŸrenciler katıldı.Prof.Dr. Erkan Türkmen, KARSUM olarak araÅŸtırmaların sürdüÄŸünü ve pek çok bilgi konusunda bilinmeyenleri gün yüzüne çıkarmaya çalışıldığını ifade etti. Prof. Dr. Erkan Türkmen Mevlana’nın Konya’ya geliÅŸi konusunda ÅŸunları söyledi:“Yıl 1012 Mevlana’nın babası Sultan-ul Ulama Bahaeddin bazı manevi ilhamlarına dayanarak yaÅŸadığı ÅŸehir Belh’ten göç etmeye karar verir ve yakınlarına ‘Sefer ediniz, sıhhat bulacak ve yararlar görürüsünüz’ diye öÄŸüt verir. Alimlerin sultanının bu öÄŸüdü yakınlarını ve inanlarını harekete geçirir. Göç hazırlıkları baÅŸlar. 1013 Salı günü beÅŸ yaşındaki Mevlana üç yüz deveden oluÅŸan kafile ile BaÄŸdat’a doÄŸru yol alır. Küçük Mevlana’yı en çok üzen onun candan sevdiÄŸi nineyi terk etmesidir. Neyse ki annesi ve daha sonra eÅŸi olacak Cevher Hatun kafilede ona sevgi tattırmışlardır. Karaman’a gelince annesini ve yürekten sevdiÄŸi can dostu eÅŸini yitirmiÅŸtir. Konya’ya geldiÄŸinde MoÄŸollar ÅŸehre el koymuÅŸ haraca baÄŸlamıştır. Sultanlar maddenin esiri olup benliÄŸe kapılmış ve vezirlerin benliÄŸi yüzünden taht kavgasına geçmiÅŸlerdir. Alaeddin Keykubad’ın kurduÄŸu zengin devlet viran olamaya yüz tutmuÅŸ ve Konya’ya davet ettiÄŸi Mevlana’nın babası gönüller sultanı Bahaeddin de 1231’de vefat etmiÅŸtir. Bütün bu hadiselere raÄŸmen Mevlana yoksulluÄŸu hoÅŸ görmüÅŸ, üzüntü etmeyip ÅŸükrederek geleceÄŸin hayırlı olmasını sabırla beklemiÅŸtir.”Prof. Dr. Erkan Türkmen konuÅŸmasının devamında, “Kur-an’da birkaç kez geçen ÅŸu ifade ‘Velilere (Allah dostlarına) ne korku ne de gam veya hüzün yanaÅŸmaz.’ Dünyanın maddi sarmalları ÅŸeytanın sıkça kullandığı tuzaklarıdır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bu yüzden ‘Yoksulluk benim kıvancımdır’ demiÅŸtir. Bu yoksulluk insanlara muhtaç eden türünden deÄŸildir, tersine kimseye muhtaç olmamak için maddi tuzakları azaltmak ve elinde var olanlarıyla yetinmektir. Bu reçete sadece Ä°slam’da deÄŸil Hint felsefesinde ‘Nirvana’ olarak, Yunanlılarda ise Kıbrıslı Zeno’nun kurduÄŸu Stoa düÅŸüncesinin temeli ve Budizm’in kaburgası idi” dedi.Prof. Dr. Erkan Türkmen sözlerini, Mevlana’nın, “Allah’ı ararken rüzgâr gibi es, O’nun vereceÄŸi sıkıntıların ÅŸerbetini tatlı içecekler gibi iç… Kimin evi sahilde ise dalgalarla çok karşılaşır ve kim ki aÅŸk davasına düÅŸse çok acılar çekmek zorundadır” sözleriyle son verdi.
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.