MOTORLAR UÇUYOR, SPOR OLUYOR
Yirminci yüzyılla birlikte motor sporları hemen her yaştan insanın ilgisini ve dikkatini çekiyor. Heyecan ve adrenalin motor sporları ile zirveye çıkıyor. Gerek izleyenler gerekse bu tür sporları yapanlar büyük zevk ve heyecan duyuyor. Farklı birçok alanda yapılan motor sporları son yıllarda en ilgi çekici spor dallarından biri oldu
Fiziksel, ruhsal ve psikolojik olarak tam iyilik hali sağlık olarak tanımlanır.Spor ise en basit şekliyle bu üç alanı da olumlu destekleyen ve insan sağlığını pozitif etkileyen hareketlerin tamamıdır.
Spor yaparken artan kalp atışları sonucunda vücudun doku ve organlarına giden kan akımı artar.
Salgılattığı hormonlarla ruh halini düzeltir. Stres faktörünü azaltır.Vücudun direncini arttırır.
Günlük hayatta ağrıların artmasına neden olan çalışma pozisyonlarımızdan kalan ağrılarımıza iyi gelir ve yine günlük hayatımızın sıradanlaşıp sıkıcı duruma gelmesini engeller.
Bu yönüyle spor insan yaşamının her yaşta olmazsa olmazlarındandır.
Sporun önemi yalnızca bireysel etkileriyle sınırlı değil, spor aynı zamanda birlik ve beraberlik duygusu yaratarak insanlar ve ülkeler arasındaki iyi ilişkilere de önemli ölçüde katkı sağlamakta.
Zaman içerisinde farklı medeniyetler kuran insanoğlu, birbirlerine üstün gelebilmek için savaşmaya başlar. İlkel dönemlerde bu savaşlar silahların yokluğu veya çok ilkel olmasından dolayı bedensel mücadele ile yapılır. Bedensel mücadele için ise kuvvetli ve dayanıklı olmak son derece önemlidir. Rakiplere veya yaşamsal döngülerini devam ettirmek adına hayvanlara karşı üstünlük sağlayan hareketler, kendilerinden sonraki nesillere aktarılmak amacıyla öğretilir. Bu durum günümüze kadar gelen teknik ve taktiklerin gelişerek spor dallarının oluşumuna ortam sağlar.
İlk insanlarla birlikte yapılagelen bazı hareketler ve kimi yarışmalar düzenli ve bilinçli olarak icra edilmeye başlayınca, sosyal etkinliğin, bireysel uğraşın, savaş hazırlıklarının, rekabetin içinde özel bir alan oldu. Zamanla sportif faaliyetler olarak anılan bu süreç sporun da tarihsel süreçte yerini almasını sağladı. Sporun kurumsal olarak yapılması ve izlenilmesi M.Ö. 776 yılına Antik Yunanlılara kadar gidiyor, Olimpiyat oyunlarının ilk defa bu tarihte düzenlendiğini görüyoruz.
Diğer yandan, Orta Asya’da doğup çeşitli diyarlarda uygarlıklar kurmuş olan Türklerin en belli başlı sporunun güreş olduğu tarih kitaplarında yerini almıştır.
Cumhuriyet dönemi Türk spor tarihine baktığımızda Balkan savaşı, 1. Dünya savaşı ve Kurtuluş savaşı gibi harplerden çıkmış, genç bir devletin ilanının daha üçüncü gününde Türkiye’nin 1924 Olimpiyatlarına katılması Mustafa Kemal ATATÜRK tarafından kabul edilmiştir.
Bilinen ilk spor türü atletizm olarak olimpiyat oyunlarında yerini alırken 1930’lu yıllarda popüler olmaya başlayan spor dalı futbol, tüm dünyada büyük bütçeli, çok seyircili bir endüstri haline geldi.
Spor dalları kendi içlerinde çeşitli şekillerde kategorize edilmektedirler. Top ile yapılan sporlar ki örneğin futbol, basketbol, voleybol, topsuz yapılan sporlar örneğin yüzme, dağcılık, bisiklet, dövüş sporları,geleneksel sporlar örneğin ata sporumuz güreş ve cirit gibi.
Kendisinden hem daha hızlı hem daha uzun koşabilen atı evcilleştiren insanoğlu sanayi devrimi sonucu motorun icat edilmesi ile kendisine çok daha güçlü bir yol aracı buldu. Motorun gelişmesi de yarışma duygusu ve arzusunu kendiliğinden ortaya çıkardı.
İşte bu yazımızda adını daha önce duyduğum lakin hakkında bilgi sahibi olmadığım bir spor olan Enduro’dan bahis açıyorum sizlere…
Her hafta sonu olduğu gibi kahvaltıyı yaptıktan sonra kardeşim Hakan öğretmenimi aradım. Fotoğraf denilen büyülü dünyanın içerisinde bir kez yer aldınız mı kendinize ayırabildiğiniz zamanları mutlaka o dünya içinde geçirmek istiyorsunuz.
Hadi dedim şöyle bir dolaşalım, yol bizi EnduroFest 2022’nin düzenlendiği alana götürdü. Enduro arazi şartlarına dayanıklı ve sırf bu amaç için üretilmiş motosikletler ile doğa ile iç içe olarak yapılan bir spor etkinliği..bu sporda başarı hıza değil, motosikletin ve sürücünün dayanıklılığına ve güvenliğine bağlı….
Enduro sporu iki farklı şekilde yapılıyor. Bunlardan ilkinde belirli bir parkurda belirli bir sürede 3-4 defa tur atılıyor öngörülen zamanı aşan yarışmacılara gecikme cezaları uygulanarak kazanan belirleniyor. İkincisinde ise belirlenen bir parkurda belirlenen sürede en fazla turu atan yarışı kazanıyor.
Yarış alanı ilk görüşte ilgimi çekti çünkü parkurda belli bir alan kayalarla doldurularak, lastikler yan yana dizilerek, kütükler konularak engebeli arazi şekline sokulmuş. Yarışın çıkış noktasında görevlilerden bilgi alıyoruz ve fotoğraf çekmek için izin istiyoruz.
Tam bu alana doğru hareket ederken festivalin düzenleyicisi Konya Enduro ve Motor sporları derneği başkanı Sayın Fatih Türkaslan’la tanıştık.Fatih bey 2015 yılından beri Enduro sporu ile birkaç arkadaşı birlikte ilgilendiğini, kendilerinin iş güç sahibi olmalarından dolayı spor yapmaya giderken üstlerini değiştirecek bir yer ihtiyacından dolayı bir yer tuttuklarını, böyle bir yerin tutulmasının ilgi gördüğünü ve Enduro sporu ile uğraşan arkadaşlarının sayısının 15’i bulduğunu anlatıyor.
Bireysel olarak bazı organizasyonlar yapabilmelerinin imkânsızlığı nedeniyle 2019 yılında Konya Enduro ve Motorlu sporlar derneğini kurmuşlar. Kuruluş yılında ilk festivallerini düzenlemişler. Bu festivale 76 kişi katılmış. Hali hazır da derneğin bu spora gönül vermiş her meslek dalından 85 aktif üyesi var.2021 yılında ikincisi düzenlenen festivale 176, bu yıl üçüncüsü düzenlenen festivale 150 sporcu katılmış.
Asıl amacı motorlu sporlar olan derneğin daha sonra sosyal sorumluluk projelerinde de yer aldığını ve bu güne kadar 5000 fidan diktiklerini, her Enduro üyesinin yıllık 20 fidan dikmesi konusunda da karar aldıklarını söylüyor.Enduro sporu yapanlar tam bir doğa dostu, “doğada teker izimizden başka bir iz bırakmayız” diyorlar.
Enduro sporunun amacı motor sporlarını sevmek ama bunu dayanıklılığa bağlı tehlikeli olmadan icra etmek.Yarışların yapıldığı alan Sille’de, yaklaşık 200000 metrekare, şu an için Türkiye’nin en büyük Enduro parkuru. Bu alanın daha önce çöplük olduğunu, düzenleme için çok emek harcadıklarını söylüyor Fatih başkan.
Enduro için araziye çıkan birisi motor üzerinde en fazla 4 saat kalabiliyor. Ve vücudun bütün kasları çalışıyor.Enduro için üretilen motorların geometrisi dik oturma ve dizlerin rahat açısına uygun…
Enduro sporu yapanlar AFAD’ın gönüllü üyeleri, bizler diyor Fatih Başkan “bir felaket haberi aldığımızda işimizi gücümüzü bırakır yardıma koşarız. Yürüyerek çıkılamayacak yerlere motorlarımızla ilk biz ulaşırız.”
Bunun en iyi örneğini de Manavgat’ta yaşadığımız yangın esnasında göstermişler. İnsanların tahliyelerinde, itfaiyecilerin yiyecek ve su ikmallerinde gönüllü olarak en önde görev almışlar.
Enduro hakkında gerekli bilgileri aldıktan sonra hep hayalini kurduğum motorla rampa atlayışı fotoğrafını çekebilmek için kendimi atlama rampasının kenarında buldum. Bu alanda birçok fotoğraf karesi çektik.
Alandan her ayrılmak istediğimizde bir başka grup için verilen startları görünce bu son olsun deyip deklanşöre bastık. Hava son derece rüzgârlı ve motorların tekerleklerinden çıkan tozlar nedeniyle bizler tozdan adama ve gözümüz gibi baktığımız makinelerimiz tozdan makinelere dönmüştü.
Beni en çok şaşırtan kısmı ise yarışları izlemeye gelen seyircilerin profiliydi. Sonunda bu adrenalin tutkunlarına hitap eden bir spor. Gençler izleyiciler çoğunlukta olmasına karşın, yanına torunlarını alıp gelmiş dede ve neneler, motora binen küçük çocuklar vardı.
Tadı damağımda kalmış olmalı ki Pazar günü soluğu yine yarış parkurunda aldım. Daha kalabalık bir toplulukla hem yarışları izledim hem de doyasıya fotoğraflar çektim. Bir sonraki yıl düzenlenecek olan festivali şimdiden iple çekiyorum.
Fırsatını bulursanız bu görsel şöleni izlemenizi tavsiye ederim.
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.