Okumak için din değiştiriyorlar
‘Kanayan İslam Coğrafyaları’ konulu toplantıya katılan İHH Genel Başkan Yardımcısı Said Demir İHH tarafından düzenlenen Arakanlı Müslümanların okumak için ya yurtdışına gittiğini ya da din değiştirdiklerini söyledi
OKUMAK Ä°ÇÄ°N DÄ°N DEĞİŞTÄ°RÄ°LÄ°YORLAR
Ä°HH tarafından ‘Kanayan Ä°slam CoÄŸrafyaları’ konulu toplantı düzenledi. Bayındır Otel’de gerçekleÅŸtirilen toplantıya katılan Ä°HH Genel BaÅŸkan Yardımcısı Said Demir Arakan Bölgesinin Müslüman oluÅŸunu ve günümüzde yaÅŸanan sorunun sürecini anlattı. Said Demir, “Bölgenin Ä°slam ile tanışması ticaret yoluyla oldu. Ä°slamlaÅŸma ise 1200 yıllarda baÅŸladı. 1434 yılında Arakan Sulatanının Müslümanlığı kabul etmesiyle yayıldı. Tabi bu tam manasıyla Ä°slam Devleti oldu manasına gelmiyor. Budizm ile Ä°slam beraber yaÅŸadı. Bazen Müslüman krallar baÅŸa geçti bazen Budist krallar baÅŸa geçti tam bir Ä°slam devleti olmadı. 1784 yılın da Buruma(Myanmar) Krallığı Arakan Sultanlığını iÅŸgal etti. Daha sonra bütün bölgeyi Ä°ngilizler iÅŸgal etti” diye konuÅŸtu. Ä°ngilizlerin nifak tohumları ekip bölgeden çekildikten sonra Budistler ve Müslümanlar arasında gerginliklerin yaÅŸanmaya baÅŸladığını söyleyen Demir, Ä°ngilizlerin bütün silahları Budistlere bıraktığı için savunmasız Müslümanların katledildiÄŸini söyledi. Demir, “YaÅŸanan katliamlara karşılık olarak Arakanlı Müslümanlar direniÅŸe geçti. 1959 yılında Arakan Özerklik kazandı. 1962 yılında Myanmar’da darbe oldu ve askerin ilk icraatı Arakanın özerkliÄŸine son vermek oldu. Arakan katliamı 1942 yılında baÅŸlamış ve bugüne kadar hep devam etmiÅŸtir. Arakanda görüÅŸtüÄŸüm tarih ve gazeteci iki insan Arakan’da bugüne kadar 700 bin civarında insanın katledildiÄŸini söyledi. Arakanı dünya 2012 yılından sonra fark etmeye baÅŸladı. Oysa oradaki katliamı Çin, Fransa, Ä°ngiltere biliyordu ama bölgedeki çıkarları nedeniyle bu katliama göz yumdular” ÅŸeklinde konuÅŸtu. Arakanlı Müslümanların seyahat ve okuma özgürlükleri elinden alındığını ifade eden Demir, okumak isteyen Müslüman gençleri ya da yurtdışına gitmek zorunda kaldığını ya da din ve isim deÄŸiÅŸtirip okula gittiklerini anlattı. Budistlerin haklı kışkırttığını söyleyen Demir, Budistlerin dokunulmazlığı olduÄŸunu ve ülkede ciddi itibar gördüklerini söyledi.
ARAKANLILARDA LÄ°DERLÄ°K SORUNU VAR
Gazeteci Yazar Nevzat Çiçek ise Müslüman olmanın emin olma sıfatını Arakanda, vatan sevgisi imandandır meselesini ise Tunus’ta gördüÄŸünü aktardı. Çiçek, “Sandallara binen insanlar sığamadıkları zaman çocuklarını önce bindiriyorlardı. O çocukların karşıya geçtiklerinde akıbetlerinin ne olacağı belli deÄŸildi. Suda boÄŸulma riski, kamplarda kaybolma riskini gördük ve yaÅŸadık” ifadelerini kullandı. Çiçek, “Arakanla ilgili Türkiye’de çok konuÅŸulmuyor ama uluslararası hukukta bir mesel var. Uluslararası insancıl hukuk sisteminin Arakanda aslında devreye girmesi lazım. Bir ülkede bir milletin kendi halkına bir ÅŸekilde sistematik iÅŸkence uyguluyorsa, kendi halkına soykırım uyguluyorsa, bu insanların hakkını koruyacak bir sistem olması gerekiyor. Arakan’da Müslümanların öldürülmesinin temel sebebi Çin ve ABD’nin bölgedeki rekabeti. Aslın bölgenin insansızlaÅŸtırılması, yeni bir proje olarak karşımız çıkmıyor. Ä°slam CoÄŸrafyasının genelinde uygulanan planın bir benzerinin Arakanda uygulandığını çok net görüyoruz” diye konuÅŸtu. Arakanlı Müslümanların liderlik sorunu olduÄŸunu anlatan Çiçek, Arakanlı Müslümanların liderlik sorunun kendilerini dünyaya anlatma konusunda bir eksik olarak karşılarına çıktığını söyledi. Çiçek, “ Bölge enerji koridoru açısından insansızlaÅŸtırıyor. Çünkü bu Bengal Körfezi denilen bölgeye ihtiyaç var. Bugün Myanmar’ın ekonomisinin yüzde 40’nı Çin finanse ediyor, her türlü yardımı veriyor. Ekonomik anlamda çok ciddi destek sunuyor. ABD’ de Myanmar’ın Çin etkisinden kurtarılması için Çin’le rekabet içerisine giriyor olan Müslümanlara oluyor. Arakanlı Müslümanlar bu bölgede Bengal Körfezinde bulunmasa belki ülke için mübadele yöntemiyle baÅŸka bir noktaya getirilebilirdi” ifadelerini kullandı. Arakanlı Müslümanları mülteci olarak gittikleri ülkelerde temizlik iÅŸinden baÅŸka iÅŸte çalıştırmadığını söyleyen Çiçek bir toplumu kurtarılması için o toplumda yeni bir sınıfın oluÅŸmasına öncülük edilmesi gerektiÄŸini vurguladı. Çiçek, “Nobel Ödüllü bir bayanı baÅŸa getirdiler ama aslında orada vesayet sisteminin ne ÅŸekilde hala etkinliÄŸini devam ettirdiÄŸi gerçeÄŸini gördük. Seçimle iÅŸ başına geliyorsunuz Nobel Ödülü alıyorsunuz bütün dünyaya ben buradayım diyorsunuz ama Arakan meselesi gündeme geldiÄŸinde aynı vesayet sisteminin bir ürününü kendiniz kullanıyorsunuz. Bu politikanın bu ÅŸekilde devam etmesi 20-30 yıl Arakanlıların o bölgede tamamen yok olması anlamına gelir. Arakanda diasporanın gücü kimdir diye bakıldığında eskiden Muhammed Yunus vardı ama ÅŸimdi kimdir diye bakıldığında net olarak kimseyi göremiyoruz. Åžu an arakandaki en büyük tehlike oluÅŸan silahlı grupların IŞİD ile benzeri yapılara alan açması yaÅŸanabilir bunu göz ardı etmemek gerekiyor” dedi. (Sultan TÜRKMEN)
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.