Parasız eğitim hayata geçirilmeli
Dershanelerin dönüştürülmesi konusunda iktidarın asıl amacının özel öğretimi teşvik etmek olduğunu söyleyen Eğitim Sen Konya Şube Başkanı Cebrail Bektaş, iktidar gerçekten kamu yararını istiyorsa dershaneleri dönüştürmek yerine parasız eğitimi faaliyete geçirmesi gerektiğini belirtti
ÖZEL ÖĞRETİMİ TEŞVİK ETMEK”
Dershanelerin dönüştürülmesi hakkında AK Parti hükümetinin farklı amacı olduğunu dile getiren Bektaş, iktidarın asıl amacının dershaneleri kapatmak değil, kamu kaynakları ile özel öğretimi teşvik olduğunu vurguladı. Bektaş, “ Türkiye`de halen yüzde 3 olan özel öğretim oranını yüzde 10`a çıkarmayı hedefleyen AK Parti hükümetinin eğitimdeki "stratejik hedefi" zaten zayıf olan kamusal eğitimi daraltmak, buna karşın özel öğretimi kamu kaynakları ile her yönden desteklemektir. Son dönemde sıkça tartışılan dershanelerin özel okullara dönüştürülmesi ve özel öğretim kurumlarının kamu kaynakları ile desteklenmesi girişimleri, AK Parti`nin yıllardır hayata geçirmeye çalıştığı bir hedef olarak bilinmektedir” dedi. Son dönemde dershanelerin kapatılacağına ilişkin yapılan açıklamaların sorunun özünü bilenler tarafından sürpriz olmadığını söyleyen Bektaş, iktidar böyle bir yol izleyerek gençlerin eğitim hakkı ve geleceği ile ilgili en küçük bir endişe duymadığını söyledi. Bektaş, “Son 11 yıl içinde, eğitim sisteminin daha fazla sınav odaklı hale gelmesinin bir sonucu olarak özel dershane sayısı belirgin bir şekilde artarken, siyasi iktidar her fırsatta özel okullara yönelik teşvik politikaları geliştirmek için yasal düzenlemeler yapmıştır. Özel okullara yatırım ve vergi teşvikleri, çeşitli alanlarda yapılan muafiyetler sonrasında gerek özel okul sayısı, gerekse özel okula giden öğrenci sayısında belirgin bir artış yaşanmıştır” açıklamasında bulundu.
“2003 YILINDA HAYATA GEÇİRİLMEK İSTENDİ”
Başbakan tarafından yeniden gündeme getirilen, özel okula gidecek öğrencilerin okul masraflarının bir kısmının devlet tarafından karşılanması girişimlerinin bir benzeri 2003 yılında hayata geçirilmek istendiğini vurgulayan Bektaş, kamu kaynaklarını özel okul sahiplerine aktarma girişimleri o dönem Eğitim Sen`in çabalarıyla yargıdan döndüğünü dile getirdi. Bektaş, “İktidar, sermaye sınıfının en kararlı savunucusu olduğunu göstermek için, kamu kaynaklarını sadece eğitimde değil, her alanda özel sektöre aktarmak için bütün imkanlarını seferber etmektedir. Bugüne kadar atılan adımların ardından sıra, özel dershaneleri özel okula dönüştürerek, hem sürekli rekabet halinde olduğu cemaati ekonomik ve siyasal olarak zayıflatmayı, hem de özel öğretim kurumlarının eğitim sistemi içindeki payını arttırmayı hedeflemektedir. MEB`in 2014 sonuna kadarki hedefi, özel öğretim kurumlarının eğitim sistemi içindeki payının özel okul sayısına göre yüzde 9`a, öğrenci sayısına göre yüzde 5`e çıkarmaktır. Bunun için velilere yönelik eğitim kredisi teşvikleri, vergi indirimleri vb gibi çeşitli alternatifler üzerinde çalışılmakta, bunun için gerekli hazırlıklar, öğrenci ve velilerin bilgisi dışında, kapalı kapılar ardında yürütülmektedir” ifadesini kullandı.
“KARLI BİR YATIRIM ALANI HALİNE GETİRİLMİŞ”
Ülkemiz’ de bugüne kadar özel okulları değerlendiren Bektaş, “Türkiye`de 1930 yılında, çoğu yabancılara ait azınlık okulu olmak üzere, 300 kadar özel okul varken, 2012 yılında bu sayı 6.500`ü aştı. 1930 yılında özel okullarda okuyan öğrenci sayısı 30 bin civarındayken, bugün özel okullarda okuyanların sayısı sadece 583 bindir. 2013 itibariyle Türkiye`de 3.641 özel okulöncesi eğitim kurumu, 992 özel ilkokul, 902 özel ortaokul ve 970 özel lise bulunmaktadır. Türkiye`de 345`i özel sağlık meslek lisesi olmak üzere, toplam 399 özel meslek lisesi vardır. Organize sanayi bölgelerinde patronlar tarafından kurulacak özel meslek liselerine yapılan teşvikler, öğrenci başına 5500 TL`ye kadar çıkmıştır ve sadece 2013 yılı içinde Şubat ve Haziran dönemlerinde organize sanayi bölgelerindeki özel meslek ve teknik liselerine toplam 4 milyon 573 bin 750 TL ödenmiştir. Hükümet sayesinde özel okul işletmeciliği karlı bir yatırım alanı haline getirilmiş, zaten sorunlarla boğuşan kamusal eğitim daha da zayıflatılmıştır. Bugünlerde tartışma konusu olan özel dershanelerin durumu dikkat çekici boyutlara ulaşmıştır. 11 yıllık AK Parti iktidarı boyunca Türkiye`de özel dershane sayısı 2 bin 122`den, 3 bin 858`e çıkmıştır. 2002 yılında dershanelere giden öğrenci sayısı 606 bin 522 iken, 2013 yılında 1 milyon 280 bin 297`ye yükselmiş; özel dershanelerde çalışan öğretmen sayısı ise 19 bin 881`den, 51 bin 522`ye çıkmış durumdadır. MEB`in Kasım 2013 verilerine göre özel dershane sayısı 3600 civarındadır. Özellikle 2008 krizi sonrasında dershane sayısında görülen azalışın nedeni kriz sonrasında özel dershaneler arasındaki rekabetin artması ve tekelleşmenin ön plana çıkmış olmasıdır” dedi.
“TEK ÇÖZÜM KAMUSAL EĞİTİMİ GÜÇLENDİRMEKTİR”
Bektaş, nitelikli bir eğitim sistemi oluşturmak için, tek başına eğitim sisteminin kamusal nitelikli olması ve kamu kaynakları tarafından finanse edilmesi yeterli olmadığını söyledi. Bektaş, “Kamu tarafından herkese eşit ve parasız olarak sunulması gereken eğitimin bilimsel ve demokratik bir içerikte olması, kamusal, nitelikli bir eğitim sisteminin oluşturulması açısından zorunludur” dedi. Hükümet gerçekten kamu yarını gözetiyorsa eşit ve parasız eğitim anlayışı hayata geçirmesi gerektiğini söyleyen Bektaş, “Hükümet gerçekten kamu yararını gözetiyorsa, kamu kaynaklarını özel okullara aktarmak yerine, hepsi ticari amaçlarla kurulmuş bütün özel öğretim kurumlarını kamulaştırarak herkese eşit ve parasız eğitim anlayışını hayata geçirmeli” açıklamasında bulundu. (Mustafa ŞENOL)
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.